Şeker-İş Sendikası Genel Başkanı İsa Gök, Türkiye’nin dünyanın önemli şeker pancarı üreticileri arasında olduğunu ancak son yıllarda birbiri ardına uygulanan yanlış özelleştirme politikalarıyla şeker pancarında kendi kendine yeten bir ülke olmaktan çıkarılarak pancara getirilen kotalarla üreticilerin tarlalarını terk ettiğini, Çarşamba, Kars, Alpullu ve Ağrı Şeker Fabrikalarında ise üretimin durduğunu ifade etti.
‘14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü’ münasebetiyle yazılı bir açıklama yapan Türkiye Gıda ve Şeker Sanayi İşçileri Sendikası Genel Başkanı İsa Gök, bir zamanlar tarımda kendi kendine yetebilen ülkeler arasında sayılan Türkiye’de bürokrasinin öteden beri süregelen iyi niyetten uzak politikaları sebebiyle tarımsal üretim alanında dışa bağımlı aday ülkeler arasına girerek artık hızla üretici olma özelliğinin kaybedildiğini söyledi. Gök, “Tarımda yaşanan olumsuzluklardan etkilenen üreticiler ve köylüler artık üretim yapamaz hale gelirken, üretim alanları giderek kararmakta, geleceğe karamsar bakmakta ve yılgınlığa düşmektedir” diye konuştu.
Gök, Türkiye’nin stratejik tarım ürünü olan şeker pancarı, dolayısıyla da şeker sektörü üzerinde son on yıldan beri halkın kafasının karıştırılmak suretiyle bir algı operasyonu yürütüldüğünü kaydetti. Çarpıtma, manipülasyon, suçlama, karalama, sansür gibi enformasyon savaşı uygulamalarıyla doğal pancar şekerinden üretilen şekerin kamuoyunda ‘çok pahalı’, ‘beyaz zehir’ gibi sahte bilgi kırıntılarıyla zihin bombardımanına tutulduğuna dikkat çeken Gök, NBŞ lobisinin insanlara ölümü gösterip sıtmaya razı etmeye çalıştıklarını söyledi. Son 15 yılda pancar üreticisi sayısında ve üretilen pancar miktarında büyük düşüş yaşandığına dikkat çeken Gök, 1998 yılında 22 milyon ton olan şeker pancarı üretiminin 2014 yılında 17 milyon tona gerilediğini, üretici sayısının da 4’te 3 oranında azaldığını ifade etti. Türkiye’nin yeni bir seçim sürecine adım adım yaklaştığı bu günlerde kırsal kesimde yaşayan üreticiler ve köylüler ile tarımdan geçimini sağlayanların yetersiz destek sebebiyle zor günler geçirdiğine değinen Gök, şöyle devam etti:
“Üretici geliri bakımından vazgeçilmezliği, şekerin işlenmesinden doğan katma değerinin yüksekliği, çiftçiyi tarlaya ve köye bağlayan, ailenin tüm fertlerine çalışma imkanı sağlayan, nüfusu kırsal kesimde tutan, haliyle iç göçü yavaşlatan ürünlerin başında gelmesi sebebiyle ülkemizde pancardan şeker üretiminin sürdürülmesi kırmızı çizgilerimiz olmalı iken, bugün tarımsal üretimi yeniden canlandıracak, yerli üretimi özendirecek, üreticiyi koruyacak, üreticinin ve tarım sektörünün yapısal sorunlarını çözecek; kırsal kesimi, tarımsal üretimi bilgi ve teknoloji ile buluşturacak bir anlayıştan gittikçe uzaklaşan bir yapıda şeker sektörü yok edilmek istenmekte, işsizliğe de davetiye çıkartılmaktadır. Bir yandan şekerpancarı üretimine kotalar getirilmesi; öte yandan pancar üreticisinin üretimini sürdürememesi sonucu ortaya çıkacak olası şeker açığı diğer şeker üreten ülkelerden ve özellikle de AB ülkelerinden ithal edilerek kapatılacaktır. Sonuç olarak ülkemizde pancar çiftçisinden esirgenen kaynaklar AB’nin pancar, ABD ve Arjantin`in mısır üreticilerine ve çokuluslu agro-sanayi tekellerine milyarlarca liralık dövizle aktarılacak, kaybeden ürünsüz, topraksız kalan Türk çiftçisi olacaktır. Oysa ki şeker pancarı üretiminde asıl hedef, verim ve kalite ise en ideal iklim ve toprak yapısı ülkemizde bulunmaktadır. Bu sebeple topraklarımızda yetiştirilen şeker pancarında en önemli kalite göstergesi, içindeki şeker oranını ifade eden polar derecesidir. Türkiye’de üretilen şekerin polar derecesi sektörde söz sahibi olan başta Fransa, İngiltere, Almanya gibi bir çok Avrupa ülkesinden çok daha kaliteli, rantabl olmakla birlikte her geçen gün onsu yükselen altın anahtar değerindedir.”
Şeker sektöründe Fransa örneğini gösteren Gök, yıllık şeker tüketimi 2 milyon ton olan ve şeker ithal edebilecek yeterli döviz rezervlerine sahip bulunan Fransa’nın bugün daha ucuz bedelle şeker ithal etmek yerine şekerpancarı tarımını karşılaştırmalı üstünlük yönüyle ülke çıkarına uygun olduğu için 4 milyon tonun üzerine çıkartarak şeker ürettiğini dile getirdi. Gök, Türkiye`de de tarım ve sanayide sağladığı yüksek istihdam ve yan ürünlerinin tümünün hayvan beslenmesinde kullanılabilirliği yönü ile şekerpancarı tarımının gerçek üreticilerin söz ve karar sahibi olduğu bir yapılanma içerisinde artan oranlarda sürdürülmesiyle şeker ithal eden değil, ihraç eden bir ülke konumuna gelmesinin hiç de zor olmayacağını sözlerine ekledi.