Peygamberimiz Hazreti Muhammet sav. Buyuruyor: “ Hiçbir baba, çocuğuna güzel ahlâktan daha hayırlı bir miras bırakmamıştır.” İslam dini ve edebiyatımız güzel ahlak ile edeplenip, şekillenmiş. Hak eğitim ve öğretimin güzel ahlâk ile insanı; hayırlı, iyi, güzel, yararlı, olumlu, doğru, dürüst, insanlıklı yapacağı bildirilmiştir.

“Çocuk, ebeveyne bir emanettir. Kalbi kıymetli cevher gibidir. Mum gibi her şekli alabilir. Çocuk kalbi ekilmemiş bir tarla gibidir. Ne ekilirse, onu büyütür. Dünya ve ahret hayatı; iyilik ve kulluk tohumu ekilmesi ile kazanılır. Çocukta ruh ve beden eğitimi en güzel şekilde; ilimle, irfan ile hak din- imanla, bilimle, güzel ahlak, edep, hayâ, güzel ahlak ile harikulade şekilde oluşur.”

 En büyük yatırımı insana, çocuklara, gençlere yapmalı. Çocuğun gelişimine yatırım yapmayıp; lüks, konfor, eğlence yaşamına para asla harcamamalı. Önce çocuklarımıza, gençlerimize, kendi eğitim ve öğretimimize para harcamalıyız. İyi yetiştirilmeyen bir çocuk, genç; çok büyük kayıptır! “Kaybedilen çocuk ve genç, geriye dönük yetiştirilemez. Eğitim çağında gereken yapılmalıdır.”

Çocuklarımız, gençlerimiz ilk yıllarında en iyi şekilde yetiştirilmeli. İyi, güzel yetiştirilmeyen çocuk ve gençlik; insanların, hayvanların, bitkilerin, canlıların, cansız varlıkların başına beladır! Dünyadaki anarşistleri, şiddetçileri, teröristleri, bozguncuları, yıkıcıları, zalimleri, saldırganları, kahpeleri, katilleri, katliamcıları, barbarları, vahşileri, baronları, sapkınları izleyiniz. Bu konuda iyi yetiştirilmeyen insanın neler yaptığını dürüstçe, önyargısız değerlendiriniz.

Çocukların karınlarını doyurduğunuz kadar beyin, kalp, ruhlarını da doyurunuz. Çocukların kalp, beyin, ruhlarını kirletmeyiniz. Bozuk felsefelerle, sapkın ideolojilerle, batıl inanışlarla kirletmeyiniz. Sonrasında hiçbir arındırıcı ile temizleyemezsiniz! İş işten geçmiş olur. İlaç da yarar, şifa sağlamayabilir!

Eğitimin- öğretimin temeli ailede atılır. Ebeveyn ilk öğretmen, ilk eğitimcidir. Ebeveynin yapamadığını, okulda öğretmenler yapamaz. Herkes eğitimde kendi yerini doldurur.

Eğitim; ailede ebeveyn, okulda eğitimci öğretmenler ve çevrenin eseridir. Hep olumlu bilgilerle çocuklar yetiştirilmeli. Bakteri, virüs, mikroplardan hijyen ile korunmalı. Maddi ve manevi hijyenin ne olduğu bilinmeli.

Çocuğun karakterinin- huyunun %75’i; 0-6 yaşları arasında kazandırılır. Bu yaş aralığında milli, manevi, ilmi değerler çocuğa kazandırılmalı. Çocuklar dünya ve ahret cehenneminden korunmalıdır. Cehennem yolunun pislikleri ile beyin, kalp, ruh doldurulmamalı. İslam dininin fazilet değerlerinden yoksun bırakmamalı. Çocukların beynine, gönlüne; bilgilerle hitap etmeli.

Çocuklara, İsra süresinin 111. Ayeti okutulup, anlatılmalı. İslam’ın tevhit inancı kavratılmalı. Hak, hakikat bilgileri verilmeli. Çocuklar, gençler bozuk felsefelerle, sapkın ideolojilerle, batıl inanışlarla, küfür sözlerle bozulmamalı. İyi bir eğitim ve öğretim almış bir gençlikten, insandan hiçbir kimse ve kendi asla zarar görmez.

Ebeveyn, bilgi ile bilinçle, akılla, mantıkla, sağduyu ile makul ve din – iman ile yaşarsa; çocuklarda aynen öyle yaşar. Huzurlu, mutlu, rahat olur. Ferah, felah olur. Çocukları, evlatları için ah- vah eden, ebeveynler; suçu kendilerinde bulmalı. Kendini sorgulamalı, yargılamalı. Haram, helal, günah bilmeyen insan yetiştirmemişseniz; bu yaban vahşi hayvanından daha tehlikeli olacağı bilinmeli!

Şimdi dünyanın en yabani, vahşi hayvanlarını düşününüz! Bir de Lenin, Stalin, Adolf Hitler, Mao Zedong ve benzerlerini düşünün! Hangileri daha çok insanın, hayvanın, canlının ölümüne neden olmuştur?

Allah cc. insana vahiy ile yol haritası çizerek, dünya ve ahret huzur ve mutluluğunu sağlamış. Bunun içinde vahiy ve peygamberleri insana kılavuz yapmıştır.

İnsana hitaben, Allah cc. şöyle buyuruyor: “ Sizi karanlıktan aydınlığa çıkarmak için kuluna apaçık ayetler indiren O’dur. Şüphesiz Allah, size karşı çok şefkatli, çok merhametlidir.” 

Materyalistlerin, Kur’ân ve peygamberler hakkında “mechûr” olup, yüz çevirmesine sakin ha, sakin ha, sakin aldanmayınız! “Materyalistler “mechûrdur. Yanı Kur’ân’ı terk etmişler. İslam’dan yüz çevirmişlerdir. Allah cc. ve peygamberini dinlememektedirler.” Sapkın olduklarından; olur- olmaz, sapıkça, sapıtmışça, sapmaca, sapkınca söz söylemekte ve yazı yazmada bulunurlar. Kur’ân’ı terk edenler, ona dostça bakmazlar. Önder, lider, mürşit edindikleri sapkınlara tapınırlar. Onlar kendileri istediği için akla, hayale gelmeyen kötülükleri, çirkinlikleri, fenalıkları, vahşilikleri yapmaktadırlar!

Kur’ân okunmalı. Anlaşılmalı. Peygamberimiz öğretmenliğinde kavranmalı. Peygamberimiz gibi yaşamalı. Peygamberimizi mürşit edinmeyip de, sapkınları mürşit edinenler, materyalistler gibi sapıkça davranmaktadırlar! Bir dinsiz – imansız materyalist, DHKP-C, PKK ile sapık dinci Deaş arasında vahşilikte, katliamda, barbarlıkta fark yoktur. Akıllı olmalı. Aklı, İslam ve ilim ile kullanmalı. Sapkınlara uymamalı. Aksi halde hüsrana, felakete, fecaate uğrar, zarar edenlerden olursunuz! Dünyada olup- bitenlerden ibret alınız, dersler çıkarınız. Önyargılı davranmayınız. Olaylara beyinsiz aptal salağı gibi bakıp, yanlışın çukuruna düşmeyiniz!

 Peygamberimiz buyuruyor: “ Allah’ın kullarına vurmayın! Bu gece Muhammet’in eşlerine pek çok kadın geldi. Hepside kocalarından şikâyetçiydi. Bu adamlar sizin hayırlarınız değildir!”

“Sizin en hayırlılarınız, eşlerine en güzel davrananızdır.”

“Kadınlar, sizlere, Allah’ın emanetidir. Emanete riayet ise müminlerin ayrılmaz niteliklerindendir. Kadın ve kadınlara muamelede çok dikkatli, özenli olmalı.”

“Allah’ım, ben iki zayıfın; yetim ve kadın hakları konusunda insanları şiddetle uyarıp, sakındırıyorum. Onların haklarına el uzatılmasını yasaklıyorum.”

“ Rabbini zikreden kimse ile zikretmeyen, kimsenin hali; diri ile ölünün haline benzer.”

Allah cc. Nisa süresi 19. Ayette buyuruyor: “ Onlarla- kadınlarla iyi geçinin.”

Lütfen! Hud süresi 47. Ayetini okuyup, ders alalım.

Muhammet İkbal: “Uykuyu hafif ölüm, ölümü de ağır uyku bil. Dünyayı yeniden onarmak için uyan. Uyan, derin uykundan uyan!”

Mevlana Celaleddin Rumi: “ Daima başkaları için ağlayıp, durma! Bir köşede oturup, birazda kendin için ağla!”

İdeolojilerin her türlü kirli, pisli, kötü, çirkin, zararlı, sömürücü, faşizan, dinsiz- imansız yapılanma düzenlerini reddetmeli. Onlar belli kirli baron odaklarına hizmet eder. İnsanlıklı değillerdir. Merhametleri yoktur. İnsani bir makine gibi kullanırlar. Sonunda hurdalığa atarlar! İnsanları; din, iman, felsefe, ideoloji istismarından korumalıyız. Güven duyulan insan, düzen olmalıyız. Çocuklara ve gençlere, kadınlara ve düşkünlere çok büyük önem ve değer vermeliyiz.

Tüketim, israf, savurganlık, sömürü, harcama çağında; oyuna, tuzağa gelmemeliyiz ve de düşmemeliyiz. Aman dikkatli olunuz. Bugün devlet televizyonu TRT bile 3 ayrı bahis oyununu televizyonlardan reklam etmektedir. O bahis oyunları reklam edilirken; biz devlete iki milyar lira katkıda bulunuyoruz, diyor. Ama kaç bin kişinin ocağını söndürdüklerini söylemiyorlar!

Devlet televizyonlarını izliyorum. TRT 1’de “Kalk Gidelim,” adında bir dizi var. Burada dalkavuk, yağcı, yalaka rolünde oynayan kişi, pek çok televizyon dizilerinde aynı karakteri canlandırmaktadır. Sulu, sula pi şekilde yarışmalar yapmaktadır. İnsanların doğası, güzel ve onurlu yapıları bu gibi şahsiyetsiz, kişiliği bozuk kişilerce tamamen bozdurulmaktadır. Bozdurulma hedeflenmektedir.

Dünya Müslümanları olarak; birlik ve beraberlik içinde olmak için “tevhit” inancına yapışmalıyız. Bu konuda Eğitimci Öğretmen, Gazeteci Yazar Mehmet Kasap diyor ki:

“Tevhit inancında birleşelim.

Tüm ayrılıkları, putları bırakalım!

Irkçılık, şovenlik, bölgecilik yapmayalım.

Mezhepçilik yapıp, birbirine düşmanlık etmeyelim.

Siyasi parti, bozuk felsefe, sapkın ideolojilere tapınmayalım.

Ayrımcılık, bölücülük, bireycilik, çıkarcılık ardına düşmeyelim.

İslam dinine aykırı hareketlerden kaçınalım.

Hiç kimsenin hak, hukukunu kesinlikle çiğnemeyelim.

Özgürlükçü olalım, insan onurunu koruyalım.

Vatanımızı, milletimizi, bayrağımızı, bağımsızlığımızı savunalım.

Ayrılığa düşüp; kabilelere, partilere, gruplara bölünmeyelim.

Peygamberimize hep birlikte ümmet olalım.

Cemaat, tarikat, siyasi parti, ideoloji ile parçalanmayalım.

Müminleri bölen emperyalist kuklalara uymayalım.

Hak mümin, hakiki Müslümanlar olarak tevhit ile yaşayalım.

Müminlerle ve diğerleri ile hep birlikte yaşayalım.

Sevgi, saygı, barış, uzlaşı, dostluk içinde ümmet olalım.

Herkesin yaşama hakkına saygılı olalım.

Herkes düşüncesini hakaret etmeden, söylesin.

Herkesin kişilik haklarına saygı duyalım.

Birlik – beraberlik içinde olmak, Allah cc. emridir.

Ayrımcılık, bölücülük haramdır, günahtır.

Kardeşlik- dostluk nimettir, rahmettir.

Allah cc. için sevmek, tevhide ulaşmaktır.

Bırakalım, cemaat, tarikat, grup, fırka bölücülüğünü!

Tevhit ile vahdet ile Allah ve Resulüne uyalım.

Yüzünü tevhit dinine döndür, sakin müşriklerden olma!

Birlik, ilahi emirdir, diğerleri sapkınlıktır.

Bakara süresi 168. Ayetten sakin kopmayalım.

Al-i İmran süresi 103. Ayeti mutlaka yaşam tarzı yapalım.

Fatr süresi 28. Ayetin muhattaki olalım.

Birlik ve beraberlik rahmet, ayrılık ve bölücülük azaptır, bilelim.

Sevgi, saygı, merhamet içinde yaşayalım.

Ancak müminlerin kardeş olduğunu unutmayalım.

Allah’a karşı gelmekten sakının, aranızı düzeltin.

İnsanların arasını bularak, iyileştirip, düzeltin.

Birbirinize öfkelenemeyin, kıskançlık yapmayın.

Birbirinize sırt çevirmeyin, birbirinizle kardeş olun.

Farzları yaşayın, haramlardan sakının.

Müslümanları ve insanları sevindirin.

İyilikle kötülük, hak ile batıl bir olmaz!

Hep birlikte Allah’ın Kur’ân’ına sarılın, peygambere uyun.

İnsanları ve yaratılanı sevin, yoksa perişan olursunuz!

Dostlar edinin, onlar iki âlemde sermayenizdir.

İyi insan olsun, kötü insan olsun; herkese iyilik edin.

Birbirinize hiçbir şekilde kesinlikle haksızlık etmeyin.

Haksızlığın olduğu yerde huzur ve barış olmaz; sakin unutmayın.

Verdiğiniz güzel sözlere mutlaka uyun, asla kaypak olmayın.

Kendini, Rabbini, haddini, sınırlarını bilerek hareket edin.

Başkalarına hiçbir şekilde katiyen zarar, ziyan vermeyin.

Allah’a ve peygamberine uyun, müşrikler gibi putlar edinmeyin.

Sapkın, zalim, katil, katliamcıları mürşit edinmeyin.

Müslüman, materyalistlerin nitelikleri, özellikleri ile benzeşip, örtüşemez.

Onlar gibi toplumların arasında ırk, dil, cinsiyet, sınıf, bölge, mezhep ayrımı yapamaz.

Toplumların arasında kin ve düşmanlık tohumu ekemez.

Toplumların arasında düşmanlığı tahrik edip; nefretle, çatışma çıkaramaz.

İslâm, Müslüman, yabancı düşmanlığı, ırkçılık, sapkınlık yapamaz.