İstanbul'da yaşayan Rizeli Buket Yaman(33), 16 yaşında görücü usulü evlilik yaptı. Eşinin ailesiyle birlikte yaşayan lise öğrenimini de yarıda bırakan Buket, hem dayak yedi hem de işkence gördü. 3 aylık hamileyken, kocası Ukraynalı bir kadın ile birlikte yaşamaya başlayarak evi terk etti. Uzun süre eşinden hiçbir haber alamayan Buket, kocasının yolunu uzun süre bekledi ancak dönmedi. Bir süre sonra çocuğunu aldırılması istenilen ve kapı önüne konulan Buket Yaman, baba evine döndü. Kalp atışlarını duyduğu bebeğini doğurmaktan vazgeçmeyen genç kadın, oğlu Yunus'u kucağına aldı.

Herkesin doğuma eşiyle gittiğini gören babası ve ağabeyi ile doğuma gitmesi içine oturan Buket'in doğumdan sonra psikoloji bozuldu. Sürekli oğlunun babasız büyüyeceğini düşünen genç kadın, 19 yaşındayken kendi anlatımıyla "bir cahillik" yaparak İstanbul'da ailesiyle birlikte yaşadığı evlerinin 6'ncı katından atlayarak intihar etmeye çalıştı.

1 YIL KOMADA 2 YIL YATAĞA BAĞIMLI YAŞADI

Kaldırıldığı hastanede yoğun bakıma alınan kadın için doktorlar "yaşamaz" dedi. Kadere inat yaşama tutunmaya çalışan Buket, 1 yıl kaldığı komadan gözünü açtığına 1 yaşına gelen oğlunu gördü. Oğluyla birlikte emeklemeyi öğrenen Buket, iki yıl yatağa bağımlı yaşadı.

Vücudunun büyük bölümünde kırıklar oluşan Buket, bu süreçte 27 ameliyat geçirdi. Vücuduna 140 adet platin takıldı. 20 yaşında gözünü yeniden hayata açan 21 yaşında ise yürümeye başlayan Buket, herşeye rağmen oğlu için hayata sımsıkı sarılmaya karar verdi.

İŞE BAŞLADI, BU KEZ KOLON KANSERİNE YAKALANDI

Çalışmaya karar veren genç kadın, bir otomobil tamirhanesinin muhasebe bölümünde işe girdi. 2 yıl boyunca yatağa bağımlı kaldığı için bağırsak sistemi çöken bir çocuk annesi, bu kez kolon kanserine yakalandığını öğrendi. Kanser tedavi sürecinde ise işyerinden izin almak artık sorun olmuştu. İşyerinin karşısında bulunan taksi durağını gören Buket "neden olması" diyerek geceleri taksi şoförlüğü yapmak istediğini söyledi. Ehliyetinin olmadığını gizleyen, o dönem taksi şoförlerine belgede sorulmadığı için genç kadın direksiyona geçti.

İKİ KERE GASP EDİLDİ

Akşamüzeri saat 17.00'de işe başlayan Buket, sabah 05.00'a kadar İstanbul sokaklarında direksiyon salladı. Tam 7 yıl boyunca gece çalışan Buket, gündüzleri de kanser tedavisini yaptırdı. Taksi şoförlüğünde iki kez de gasp edildi. Bir kez silahla bir kez de bıçak zoruyla parası alındı.

Ama o yılmadan işine dört elle sarıldı. Çalışırken ehliyetini alan, durağın en eski usta şoförü haline gelen Buket, tedavi esnasında boynundan mamayla beslendi. Taksiciliğin stresini de artık bünyesi kaldıramaya genç kadın, bir süre personel servisi kullandı. Bu sırada tır ehliyeti ve SRC belgesi alan kadın, tır şoförlüğünü başladı.

Antalya-İstanbul Bayrampaşa arasında sebze taşımaya başlayan Buket Yaman, "patronum çok iyiydi. Kızları gibi olmuştum. İzin alabiliyordum, tedavilerimi olabiliyordum. Patronum tırı satıp, emekli oldukları için köye yerleşmeye karar vermişti. Tırı sattılar, benim de tır serüvenim burada bitti.

İkinci hayatımdaki ikinci şansımı muhakkak değerlendirmeliyim diye düşündüm. Yepyeni bir sayfa açmak istiyordum. Taksiciler psikiyatri gibiydi. Herkesle konuşuyordu Birçok insanı tanıma fırsatım oldu. Çok insan tanıdım. Bir anda otobüs şoförü olmaya karar verdim" dedi.

"ÇİRKİN KAPTAN" 4 YILDIR OTOBÜS DİREKSİYONUNDA YOLLARDA

İnsanlara örnek olmak ve umut olmak istediğini belirten Buket Yaman, "4 yıl önce otobüs şoförlüğüne başladım. Tam otogara geldiğimde insanların birbirine kavuşmasına şahit oluyorum. Bu beni çok mutlu ediyor. Dinlemeyi yol göstermeyi seviyorum. Başta otobüs şoförlüğüne başlayacaktım kimse iş vermedi.

Kadına kimse otobüs emanet istemiyordu. Ama işe başladıktan sonra başvurduğum diğer firmalardan da teklif almaya başladı. Artık otobüsümün plakasını herkes biliyor. Makyaj yapmadığım için "Çirkin Kaptan" lakabı taktılar. Ayın zamanda sosyal medyada da bu isimle bir hesabım var. 100 bini aşkın takipçim var.

"OTOBÜSTE HERKES KEMER TAKIYOR"

Kendisini direksiyonda görenler çok şaşırdığını anlatan Buket Yaman "Otogara eşiyle çocuklarıyla gelip beni görmek isteyenler oluyor. Otobüse ilk binenler direksiyonda beni görüyorlar. Bir kadının otobüsü nasıl süreceğinden endişe edenler oluyor. En güzeli korkuyla da olsa bütün yolcular emniyet kemerini bağlıyor. Yolculuk başladıktan sonra ise şaşkın bakışlarla bütün yolcular aynadan beni izliyor. Gece uyumayanlar bile oluyor.

"PAPATYA BUKETİ" KİTABI YAKINDA RAFLARDA

En büyük sırrının hayata ikinci kez başlamak olduğunu anlatan Buket Yaman, hayatını da kitap haline getirdi. En büyük destekçisinin 13 yaşındaki oğlu Yunus olduğunu anlatan Buket Yaman, "tüm hayatımı kitap haline getirdim. Aylarca hastanede yatarken yazdım çoğunu. Kitabımın ismi Papatya Buketi. Bunun da bir hikayesi var.

Yoğun bakımda uyandığında avucumu açamamışlar. Avucumu bir yıl sonra açtıklarında papatya vardı. O papatyayı kim koydu bilmiyorum. Kitabımın adı da Papatya Buketi. Kitap şu an baskı sürecinde Eylül'de piyasada olacak. Son 3 yıldır normal yaşıyorum. En büyük hayalim yürümekti. Belimden aşağısını hissetmiyordum.

İkinci bir hayatı düşünmüyordum bile. Şimdiki en büyük hayalim oğlumun iyi bir eğitim alıp üniversiteden mezun olmadığını görmek"

"ARAÇTA BİR SORUN VARSA SEFERİ ERTELİYORUM"

Son dönemde yaşanan otobüs kazaları hakkında konuşan Buket Yaman, meslektaşlarına seslendi. Otobüs direksiyonuna geçtiğinde sevenleri kavuşturmak için yola çıktığını ve omuzlarındaki yükün her zaman aklında olduğunu belirten Yaman, direksiyonda aldığı tedbirleri de anlattı. Sürücü koltuğuna asla uykusuz geçmediğini belirten Yaman, "Bazıları çay ve kahve ile uykusunun açılacağını düşünüyor ama bu çok yanlış. Kesinlikle hiçbir faydası yok. En önemlisi de dikkat. Gözüm sürekli yolda oluyor ve başka hiçbir şeyle meşgul olmuyorum. Araçların bakımı da çok önemli. Her seferden dönüşte kendim otobüsü kontrol ederim. Eğer bir sorun varsa aracı bakıma gönderip yola çıkmıyorum. Seferi erteliyorum. Bu sık sık yaşadığımız bir durum. Sonuçta bu kullandığımız araçlar sürekli yolda. Eğer aracın fren sisteminde ya da motorun bir sorun varsa, hemen bir otobüs çağırıp yolcuları aktarıp aracı servise götürürüm. 'Nasıl olsa yolum az kaldı' deyip devam etmiyorum. Meslektaşlarımın da bu duruma dikkat etmesini isterim. Bu durumu ben çok kez yaşadım. Yolcuları başka otobüse aktarıp, aracı bakıma götürdüm. Kesinlikle meslektaşlarımızın ufak bir arızayı bile yok sayıp yola devam etmemeleri gerekiyor. Çünkü bu meslek hatayı asla kabul etmez"

MESLEKTAŞLARINA SESLENDİ: LÜTFEN

Buket Yaman, "Yaşanan otobüs kazalarından çok sayıda vatandaşımızı kaybettik. Acımız çok büyük. Şehirlerarası otobüs şoförleri olarak sorumluluğumuzun farkındayım. Her seferde 40 yolcu taşıyoruz, insanların canları bize emanet. Mesleki olarak ağır bir sorumluluğumuz var. Seferlerde çift şoför olarak yolculuk yapıyoruz. Meslektaşlarımın çok dikkatli olmasını isterim. İşim zor, yükümüz ağır ancak sorumluluğumuzu hiçbir zaman unutmamalıyız. Sevenleri kavuşturalım derken, onların hayatına mal olmayalım. Bütün şoför meslektaşlarımı uyarıyorum, lütfen kurallara uyalım"

Kaynak: Halit Turan/Sabah