Müslüman, her konuda sağlıklı, doğru, gerçek bilgi sahibi olmalı. Hak din konusunda olsun, pozitif bilim konusunda olsun, gerekli her bilgi önemlidir ve öğrenilmelidir. Öğrenilen bilgiler; eyleme, davranışa, amele, harekete, yaşam tarzına dönüşmeli. İslam ilmi ve doğa- akli- pozitif ilimler öğrenilip, yaşam biçimi yapılmalı. Çağa uygun; teknik, teknoloji, yapay zekâ da öğrenilip, uygulanmalı. Keşifler, icatlar yapılmalı. Her çalışma, insanlığın ve varlığın hizmetine sunulmalı. İnsanlığa ve varlığa zararlı hiç bir çalışmanın içinde olmamalı.

Pozitif ilimler öğrenilirken, dini ilimleri de öğrenip, yaşamalı. İlim, ilimdir. İlmin ayrımı, gayrısı olmaz. Sadece pozitif ilimlerle insan; insanlıklı, insancıl, insaniyetli, merhametli, şefkatli, müşfik, yararlı olmamaktadır. Sadece dini ilimlerle de insan, yaşantısını güzelleştirememekte, kolaylaştıramamakta, zorlukları aşamamaktadır. Allah cc. Katında ilim, bilim dendiğinde; tüm ilimler bulunmaktadır. Tüm ilimler, bilimler Allah’tandır. Kutsaldır, değerlidir, önemlidir.

İnsan, maddi, manevi olarak yetişmeli. İnsanda boşluk kalmamalı. Kötülük, çirkinlik, yalan, yanlışa girmemeli. Akılla, zekâyla, tüm bilgilerle en güzel şekilde yetiştirilmeli. Hak din İslam’dan uzak kalınmamalı. Hak din İslam’dan uzak yetiştirilen insan, büyükbabamdan öğrendiğim ve takıp ettiğim akdarıyla; 7 kuşaktır, din- iman, insanlık düşmanı olarak yetişmektedir.

İnsanı, hak din İslam ve bilim, teknik, teknoloji, ilim, bilim, sanat, kültür, meslek ile ne iyi şekilde yetiştirmeli. Haberleşme, iletişim, bilişim, teknoloji araçlarını en etkin şekilde kullanmalı. Bunun içinde anne ve baba, öğretmen, imam, toplum, devlet en iyi şekilde donanımlı olmalı. Öğelerden hiç biri çürük, işe yaramaz olmamalı. Çürüklük, bozukluk, nesile- kuşağa işler. Diğer insanlara da zarar verir. Kendi yaşadığımız topluma ve diğer toplumlara en güzel şekilde katkı sunmakla yükümlüyüz.

Bizler, temiz bir yapıya, güzel bir ruha, vicdana, insafa, merhamete sahip olmalıyız. Sağlam ve sağlıklı İslam inancına- itikadına sahip olmalıyız.  İbadetleri; Kur’an üzere, peygamberimiz gibi aynen yapmalıyız. Helal, haram kavramlarını detayı ile öğrenip; haramlardan, mekruhlardan, israftan, müsrif olmaktan sakınıp, kaçınmalıyız. Helal ve güzel bir yaşamı seçmeliyiz. İslam ahlakı, edebi, adabı, hayâsı ile yaşantımızı sürdürmeliyiz. Aksini düşünmek ise felaket, fecaat, berbat, haram, zararlı bir durum olur.

Dosdoğru ve gerçek İlahi din olan İslam dinini, İslam ilimleri ile öğrenmeliyiz. İslam dininin özelliklerini, niteliklerini, vasıflarını hakkıyla dosdoğru öğrenip, yaşamalıyız. İman ve İslam esaslarını bilmeden; doğru, dürüst, insancıl insan olmak mümkün değildir.

Öncelikle Yüce, Ulu, Büyük Allah’ımızın ad ve sıfatlarını Kur’ân merkezli öğrenmeliyiz. Allah’ın peygamberlerini ve peygamberimizi sav. Tam hakkıyla bilmeliyiz. Örnek almalıyız. Rol model almalıyız.

 Hak din İslam’a saygısı olmayanın, insana ve hiçbir varlığa sevgisi, saygısı olmaz. Olmadığını, insanlık tarihinden ve günümüzdeki, olay ve olgulardan görüyoruz. Kur’ân ve sünneti, bilimi; akıl, zekâ, beden ve ruhumuzla öğrenmeliyiz. Öğrenmede 6 duyu organımızı etkin kullanmalıyız. Teorik ve pratik yapmalıyız. Uygulama yapmadan, hiçbir bilgiyi tam öğrenmiş olmayız. Genlerimize etki edecek şekilde öğrenip, yaşam tarzı yapmalıyız.

Kur’ân’ın nasıl bir Rabbani, İlahi kitap olduğunu, mutlaka ama muhakkak öğrenmeliyiz. Ama Kur’an’ın anlaşılması için pek çok pozitif bilim dalını da bilmemiz gerekir. Aksi halde Kur’an ve İslam dinini de doğru şekilde anlayamayız. Bunu bazı cemaatlerin liderlerinden, önderlerinden görüyoruz. Okulda bilim öğrenmemiş! Medrese de din öğrenimi almış kişiler; din anlatırken, bozuk anlatımlar yapıyor. İlahiyatçı doğru olan profesörleri de kıskandığından, kendini örtmesini istemediğinden, yersiz yere yeriyor! Hak din İslam dini öğrenimi almayanlarda; İslam ve insanlık, vatan, millet, devlet düşmanlığı yapıyor.

Müslüman veya insan; imanın şartlarını, İslam’ın şartlarını öğrenip yaşamalı.  Böylece iki dünyamızı güzelleştirmeli. Kur’an’ın kapsadığı gerçeklerden, doğrulardan kaçmayalım. Müslüman’ım deyip de, peygamberimiz dışlayan, hiç sayan, önemsemeyen, görünür kâfirlerden uzak duralım. Bizi insanlıktan çıkaracak olan hiçbir bilgiye ulaşmayalım. Bugün, insanı bozan; medya, basın, yayın, iletişim, bilişim, öğretim, eğitim, kültür, sanat alanları çok fazladır. Suç işleyenlerin, bu öğelerden etkilenip, kötülük ve suç işlediklerini, yapılan anketlerde açıklamaktadırlar.

Gerçek din sadece ve ancak İslam dinidir. Kur’ân’ı, vahiy yolu ile Cebrail meleği, peygamberimize bildirmiş. Peygamberimizde, insanlara açıklamış, anlatmış, öğretmiş, ezberletmiş, yazdırmıştır. Sağlam ve sağlıklı şekilde aynen bizlere ulaşmıştır. İslam dini sadece hak dindir. Diğer inanışlar hak din değildir. Allah cc. İle peygamberlerle bir ilgisi, alakası yoktur. Onları, peygamberi hiç görmeyen insanlar yazmış, metin haline getirmiş. Roman bicini almışlardır.

Ülkemizden yayın yapan, Katolik Kilisesi televizyonu olarak, uydu yayını yapıyor. Bezen izliyorum. Her ayeti filim haline getirmişler. Katolik hakkında anlatımlar, açıklamalar, soru yanıtlamalar yapıyor. Seyirci internet aracılığı ile veya telefondan soru soruyor. Sorusunda diyor ki; onun öyle olması mümkün değildir. Niçin İncil’de öyle söylüyor? Papazları, pastörleri şöyle yanıt veriyor: “ İncil kitapları gökteki tanrı sözü değildir. Vahiy yolu ile gelmemiştir. Mesih İsa’nın da sözleri değildir. Bu İncil kitaplarını yazanlar; felsefe yapmış. Edebi yazılarda bulunmuşlardır. O söylemler doğru, gerçek değildir. Bir hikâyedir- öyküdür. Eski ahit kitapları olan Tevrat ve Zebur’da tanrı sözü değildir. Musa ve Davut peygamberlerin sözleri ve yazması da değildir. Çok sonra insanlar tarafından yazılmışlardır.

Hıristiyanlar, Tevrat ve Zebur adlı bozuk, bozulmuş kitaplardan da vaaz yapıyorlar. O kitapları kabul ediyorlar. Kabul etmedikleri; İslam dini, Kur’an – i Kerim ve Hazreti Muhammed sav. Peygamberdir. Bunun için Müslümanlara, mümin demezler. Onların bozuk olan Asya felsefi – beşeri inanışlara da düşmanlıkları yoktur. Düşmanlıkları; hak ve hakikat olan, Rabbani, İlahi olan Kur’ân ve peygamberinedir. Mümin ve Müslümanlaradır.

Biz, İncil kitaplarının, 400 kadar kitap arasından, papazlar tarafından, Bursa İli, İznik İlçesi, Ayasofya Kilisesi’nde M.S. 325 yılında seçildiğini biliyoruz. Kendileri de bilirdir. Bu kilise hala ayaktadır. Beş yıl önce onarıldı. Ama sapkın, sapık, bozuk insanların; bozukluktan vazgeçip, hak ve hakikate yönelmesi; iyi niyet, istek gerektirir. Gerçek dinin sıfatları bellidir. Bugün, Yahudilik ve Hıristiyanlık, felsefi görüş, ideolojik görüş halini almıştır.

Al-i İmran Süresi 19. Ayet: “ Allah katında din İslam’dır.”

Bizim dinimiz İslam dini hak bir dindir. Rabbani, İlahi bir dindir. Bozulmamış, tahrif olmamıştır. Gönderildiği gibi aynen korunmaktadır. İlahi, Rabbani sıfatları, özellikleri, nitelikleri vardır. Allah’ın varlığını, birliğini, eşi- benzeri olmadığını bildirir. Yalnız Allah’a ibadet edilmesini, insanlara iyilik, hizmet edilmesini bildirir. Tüm insanların İslam dinine inanmasını, İslam dinine göre yaşamasını ister. Ahiret hayatını anlatır. İnsanlar arasında hak, hukuk ve eşitlik uygulamasını emreder. Hak, hukuk, adalet, doğruluk, dürüstlük, düzgünlük, yüksek İslam ahlakı, edep, hayâ, maddi- manevi temizlik ister. Allah cc. Katında üstünlüğün sadece İslam dini yaşantısı ile takva ile olduğunu bildirir. Her yönü ile akla, zekâya, insanın doğasına uygun bir hak dindir. Bilimle, fen ile akıl ile zekâyla çelişmez. İslam dini kıyamete kadar bozulmadan devam edecektir. Bozulmayacak, tahrif olmayacaktır. Allah’ın koruması altındadır. İslam dini, bilimle birlikte anlatılmalıdır. Gerçek ve dosdoğru olan bilimle iç içedir. İlim, bilim, hak din İslam, Allah cc. Katındandır. İslam dini yaşantısı ile insanlar ve tüm varlıklar huzurlu, mutlu, rahat eder. İslam insana güç, kuvvet, huzur, mutluluk, rahatlık, kolaylık verir. Her türlü beladan, musibetten korur. İslam dini yaşantısı maddi, manevi huzur ve rahatlık verir. Gerçek bir hak din olan İslam, insanlığın tüm gereksinimlerini- ihtiyaçlarını karşılar. Sadece Kur’ân, âlemlerin hiç yoktan yaratıcısı olan Yüce Allah’ı hakkıyla ve layıkıyla Esma’ül Hüsna ad ve sıfatları ile anlatır. Diğer inanışlarda Yüce Allah cc. İnancı bozuktur, yoktur, uydurmadır, yalandır, iftiradır.

İslam dini, dinlerin en sonuncusudur. Zaten diğerleri din değil; felsefe, uydurma, kurgulamadır. Allah cc. İle peygamberler ile ilgisi- alakası yoktur. İslam dini iki âlemde kurtuluşu oluşturur. Hak din İslam, ilahi ilim, irfan, doğru bilgi içermektedir. İslam dinine inanan mümin ve Müslüman; bozuk felsefi görüşlere, sapkın ideolojik görüşlere, düşüncesizliklere sahip olamaz. Onlar, İslam dinini reddeder. Onlar materyalisttirler, maddecidirler, doğru ve gerçek dışıdırlar. İnsan doğasına- yaratılışına terstirler. İnsanlar bu sapkınlıklar içinde oldukları için çok perişan, felaket, fecaat, dehşet, vahşet, barbarlık, sapkınlık içindedirler.

İnsanlar, iman ve İslam’ı doğru anlama ve yaşamak durumundadırlar. Bu bir zorunluluktur. İhtiyaçtır. İman; Kur’ân ve İslam dinine samimiyetle, kuşkusuz, bilgiyle inanmaktır.

İslam; Allah’a, hak dinine teslim olmak, boyun eğmek, kabul etmek, itaat etmektir. Allah’ın peygamberine bildirdiklerine inanıp, yaşamaktır. İslam; barış, esenlik, dostluk, kardeşlik dinidir. Bunu hala anlamayan haydutlar vardır.

İslam dininde ibadet etmek, varlıklara iyilik, hizmet, yardım etmek asıl olan başlıca esastır. Namaz kılmak, oruç tutmak, zekât vermek, hac veya umre yapmak, kurban kesmek gibi başlıca temel ibadetler vardır. Allah cc. Kur’an, peygamber tanıyan herkes bunları yapmakla mükelleftir- yükümlüdür.

Yüce Allah’ı cc. ve peygamberi Hazreti Muhammet Mustafa sav.’yi ve Esma’ül Hüsna ile öğrenmek, bilmek, tanımak, kabul etmek gerekir. Sıfatlarını bilmek gerekir. Öyle bir Kelime-i şahadet ve Kelime-i Tevhit cümlesi ile Müslüman olmak, yeterli değildir. Doğru da değildir.

Lütfen! İnternette yazın. Şöylece yazınız: “ Allah’ın sıfatları hangileridir?”

“ Allah’ın Güzel adları yanı Esma’ül Hüsna nelerdir? “

“Peygamberimiz hazreti Muhammed’in sıfatları hangileridir?”

İslam dininde akıl, zekâ, düşünme yetisi, derin ve analitik düşünme, bilgi edinme, dini öğrenme, evrenin inceliklerini, kavrama, insanı tanıma, varlıkların hikmetlerini anlama çok önemlidir. İslam dini akla hitap eder. Akıllılara hitap eder. Bilgiyle hitap eder. Kur’an ayetlerinin %25 kadarı bilgiyle, bilimle ilgilidir. Bunun için dini anlatırken, bilim dallarını da bilmek, anlamak gerekir. Ayetleri okumalı. Ayetler üzerinde tefsir okumalı. Yorumları okumalı. Açılımını anlamalı. Sadece Kur’ân’ı lafzı ile aynen okumak, yeterli değildir. Kur’an’ın aynı zamanda okunması, anlaşılması, yaşanılması, anlatılması için gönderilmiş, indirilmiştir. Düşünmek, fikir üretmek de ibadettir. Okumak, çalışmak, yazmak, tebliğ etmek de bir ibadettir.  

Allah’tan başka hiç yoktan yaratan bir yaratıcı yoktur.

Allah’ın her şeye gücü yeter. Allah cc. Yaratıcı, bilici, işitici, görücü, her şeyden haber olandır.

Allah her şeyden haberdardır. Bütün yapılanları en ince detayı ile görür, işitir. Onun duyu organları, varlıklar gibi değildir. Allah cc. Hiçbir yarattığına benzemez.

 Ahirettekiler, cennet ve cehennemde, dünya eşyalarına, metaline, maddesine benzemez. Ahiret, cennet, cehennem anlatılırken, teşbih- benzetme yapılıyor. Bu benzetmenin yapılması, anlaşılmasının kolaylaştırılması içindir. Kur’an’da teşbih- benzetme çok yapılmaktadır.

İnternete şunu da yazınız: “ Kur’an’da bildirilen peygamberler hangileridir?”

Peygamberlerin yaşantıları- hayatları hakkında kitaplar okuyunuz. Okumadan, anlaşılmaz. Okumadan öğrenilmez. Okumadan, bilinmez. Okumadan, yazılmaz. Okumadan doğru konuşulmaz.

Kur’ân, bütün insanlar için bir uyarıcı, bilgilendirici, anlatım, şifa, rahmettir.

İnfitar Süresi 13- 14. Ayet: “ İyi insanlar, Naim Cennetinde, günahkâr kimselerde cehennemdedirler!”

Necm Süresi 39. Ayet: “ İnsana ancak çalıştığı vardır.”

Haşr Süresi 2. Ayet: “ Ey akıl ve düşünce sahipleri! İbret alınız!”

Müslümanlık, maddi, manevi temizlik dinidir. İç temizliği, kalp, beyin, ruh, beden temizliği gerekir. Boy abdestsiz, namaz abdestsiz, üst- baş, beden, giyecek, yiyecek, mekân temizliği olmadan hiçbir farz, sünnet ibadeti olur. İbadetler, temizlik, taharet, beden, ortam, mekân temizliği olamadan yapılamamaktadır.

Müslüman, İslam dinin ilke, kural, kaide, hüküm, yükümlülük ve kurallarını öğrenmeli.

Farz nedir?

Kesin- katı farz nedir?

Farzı Zenni nedir?

Farzı ayin nedir?

Vacip nedir?

Sünnet nedir?

Hadis-i şerif nedir?

Sünnet-i Müekkede nedir?

Gayr-i Müekked nedir?

Müstehab nedir?

Helal nedir?

Haram nedir?

Mekruh nedir?

Kerahet nedir?

Haram çeşitleri vardır. Bunları öğrenmeli.

Sahih, caiz, batıl, taharet, taharet çeşitleri, hades, habes, necaset ve çeşitlerini çok iyi bilmeli. Bunlar ilmihal bilgileridir. İlmihal bilgilerini bilmeden taat, ibadet olmaz. Temizliği ve temizlik çeşitlerini de detayı ile bilmeli.

Namaz kılmanın farzları, şartları, rükünleri vardır. Bunları yerine getirmeden, namaz kabul olmaz.

Namaz kılmadan önce yapılması gereken farzlar şunlardır: “Hadesten taharet, necasetten taharet, setr-i avret, kıbleye yönelmek, vakit, niyet yapmak gerekir.”

Namaz kılarken de şunları yapmak farzdır: “ Namaza başlarken tekbir almak, ayakta durmak, Kur’ân ve dua okumak, rükû, sücut, son oturmayı yapma zorunludur.”

“Müslüman, pozitif ilimler bilirken, mutlaka ama muhakkak İslam İlimlerde bilmeli.”

İslam İlimleri şunlardır:

1-      Kur’ân okuma, Tecvit, Kur’an meali bilmeli.

2-      Siyer- peygamberimizin ve peygamberlerin hayatlarını bilmeli.

3-      İslam inançları- akait esaslarını bilmeli.

4-      Arapça, Kur’ân Arapçası bilmeli.

5-      Kur’an ilimleri ve usulü bilmeli.

6-      İslam ve Türk Edebiyatı bilmeli.

7-      Kur’ân tefsiri öğrenmiş olmalı.

8-      Hadis ilmi bilmeli.

9-      İslam tarihi bilmeli.

10-   Din sosyolojisi bilmeli.

11-   Din felsefesi bilmeli.

12-   İlmihal bilmeli.

13-   İslam hukuku bilmeli.

14-   İtikadı mezhepleri bilmeli.

15-   İslâm ahlakı.

İslam ahlakı çok önemli, değerli, gerekli, insan olmanın olmazsa, olmazıdır. İslam ahlak yaşantısı olmazsa, yapılan onca farz, sünnet, nafile- ek ibadetlerin bir değeri, kıymeti, getirisi, kazancı, kazanımı kalmaz. Yapılan sevaplar, ecirler sıfırlanır, belki de eksiye düşer.

                İnsan her işinde, gücünde, çalışmasında, etkinliğinde, eyleminde, davranışında, amelinde, hareketlerinde, ibadetinde güzel ve yüksek İslam ahlakı içinde olmalı. Ahlaksız hiçbir tavrı olmamalı. Konuşmasında, yazmasında, mesleğinde, sanatında, siyasetinde, öğrenciliğinde, sosyal ve kültürel yaşantısında, tıp ve öğretmenlik çalışmasında, konuşmasında İslam ahlakı içinde olmalı. Ticaretinde, üretiminde, yazmasında, söylemesinde, iletişiminde, kurumunda, kuruluşunda, sürücülüğünde, İslam ahlakı içinde olmalı. Güzel ve yüksek ahlakın olmadığı hiçbir davranış iyi, güzel, yararlı, doğru, düzgün olmaz.

                Birey, kendini, ailesini, toplumunu, devletini; ilim, ahlak ve fazilet değerleri çerçevesinde denetlemeli. Kontrol etmeli. Yönlendirmeli. Kılavuzluk etmelidir. Başka türlüsü başarı, huzur, mutluluk, rahatlık, kolaylık, memnuniyet oluşturmaz.