Elif VARAN- Ömer HASAR /İSTANBUL, () - EMEKLİ Tümamiral Cem Gürdeniz, "Irak’ın işgalinin, Libya’daki olayların ve Suriye’deki iç savaşın özüne baktığımız zaman denize çıkışı olan sözde bir Kürdistan devletinin kurulması yatıyor" diyerek, Mavi Vatan 2019 Tatbikatı’nı değerlendirdi. 'Türkiye'nin Denizcilik Jeopolitikaları' semineri, Altınbaş Üniversitesi ev sahipliğinde gerçekleşti. Üniversitenin Mahmutbey Yerleşkesi’nde düzenlenen seminere, Emekli Tümamiral ve Koç Üniversitesi Denizcilik Forumu Yönetici ve Kurucusu Cem Gürdeniz ve Altınbaş Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Makine Mühendisliği bölümünden Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aydın Şalcı katıldı.Emekli Tümamiral Cem Gürdeniz, Türkiye’nin denizcilik jeopolitiği ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. “DOĞU AKDENİZ YENİ BİR CEPHE” Doğu Akdeniz’de yaşananların, Türkiye’nin dış politikasının, savunma ve güvenlik politikasının ağırlık merkezini oluşturduğunu vurgulayan emekli Tümamiral Cem Gürdeniz, “Sözde bir Kürdistan devletinin kurulma çalışmaları soğuk savaş bittiği andan itibaren büyük bir ivmeyle başladı. Irak’ın işgalinin, Libya’daki olayların ve Suriye’deki iç savaşın özüne baktığımız zaman denize çıkışı olan sözde bir Kürdistan devletinin kurulması yatıyor. Peki böylesine bir devletin jeopolitik olarak Türkiye’ye ne zararı olacak? Doğu Akdeniz’de denize çıkışı olan bir devletle Türkiye’nin güneyden kuşatılmasında yeni bir cephe açılmış olacak. Su politikaları açısından Türkiye’nin en zengin jeopolitik özelliği olan Dicle-Fırat Havzasına rakip devlet çıkmış olacak. Doğu Akdeniz, Türkiye’nin deniz yetki alanlarının diplerindeki doğalgaz, petrol ve balıkçılık gibi büyük ekonomik kaynaklara bir meydan okuma olarak çıkacak. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin ve oradaki kolordumuzun varlığı; eğer bu kolorduyu oradan çekersek ve KKTC’nin varlığı ortadan kalkarsa saydığım endişe alanları geçmiş oluyor ki bu da gelecek kuşaklara ve Türk jeopolitiğine, jeopolitik intihar niteliğinde bir kayıp olacak. Ben de bu farkındalığı yaratmaya çalışıyorum” ifadelerini kullandı. “MAVİ VATAN, YAPILAN EN BÜYÜK DENİZ TATBİKATI” Mavi Vatan Tatbikatı’nın, Türkiye’nin bugüne kadar yaptığı en büyük deniz tatbikatı olduğunu söyleyen Gürdeniz,“Pek çok ilki burada gördük ve büyük bir başarıyla icra edildi. Deniz Kuvvetleri’nin bu başarısı sadece gururvermiyor aynı zamanda geleceğe güvenle bakmamızı da sağlıyor. 102 parça gemi ve kara birlikleri de tatbikatın içinde” dedi. "TÜRKİYE’NİN KADERİ DENİZLERE BAĞIMLIDIR" Türkiye’nin deniz jeopolitiğinin Türkiye’de bilinen bir kavram olmadığını ifade eden Cem Gürdeniz, “Türkiye bir yarımada devleti ve deniz jeopolitiği kurallarına, kanunlarına uymak zorunda. Türkiye’nin kaderi de tamamen denizlere bağımlıdır. Dolayısıyla Türkiye için savunma, güvenlik, refah ve mutluluk için denizlerle barışık mavi uygarlık cephesinde yerini almış bir Türkiye, 21’nci yüzyılda kaçınılmaz bir hedef. Ben bu farkındalığı artırmaya çalışıyorum” diye konuştu. “DENİZCİLİK POLİTİKALARINA DAHA FAZLA KAFA YORMALIYIZ” Altınbaş Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Makine Mühendisliği bölümünden Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aydın Şalcı ise ‘Türkiye'nin Denizcilik Jeopolitikaları’ seminerine ev sahipliği yapmaktan dolayı duyduğu mutluluğu dile getirdi ve “Bildiğiniz gibi Türkiye üç tarafı denizlerle çevrili bir ülke olması nedeniyle denizcilik politikalarına son derece önem vermesi lazım ama bugün tam anlamıyla denizci bir ülke olduğumuz iddia edemiyoruz. Gelecekte denizlerden mümkün olduğu kadar yararlanmak ve hakim olmak için denizcilik politikaları üzerine daha fazla kafa yormamız gerekiyor” dedi.