İSLÂM, BİLİM, TEKNOLOJİ BİRLİKTE ÖĞRETİLMELİ

İnsanın hem İslam dinine hem de bilime, tekniğe, teknolojiye, tarım ve hayvancılık yapmaya ihtiyacı vardır. İnsan çok özellikli; akıllı, yetenekli, becerileri olan varlıktır.

Abone Ol

Çok yönlü oluşu, çok farklı bilgiler edinmesini gerektirmektedir.

İnsana sadece İslam dini yetmez. Bilim ve teknikte öğrenmelidir. Bilim de Yüce Allah’ın ayetlerindedir. İslam ve bilim, birbirinden ayrı düşülmemeli.

Dinsiz, bilim yapılamaz. Yapılması, ortaya canavar, vahşi, dehşet oluşturan, canavarlar oluşturur.

Sadece İslam dinin öğretilmesi de, insan ve toplum gereksinimlerini karşılamaz.

Bugün sadece bilim öğrenim, hak din İslam’ı öğrenmeyenlerin birer canavardan çok daha zararlı- ziyan veren olduklarını görüyoruz. Yaptıkları söz ve davranışlarda hiçbir sınır tanımamaktadırlar.

Sadece İslam dinini öğrenenlerde, dünyayı, insanları, toplumları doğru okuyamamaktadır. Çağın araç- gereç, eğitim materyallerini, iletişimi, bilişimi, haberleşmeyi, tekniği, teknolojiyi kullanamamaktadır. Zalimler bu tiplerin anasını ağlatmaktadır. Ezip, geçmektedir!

İslam yaşanmadan, olmaz!

Bilim ve tekniğe ulaşmadan, hayatta kolaylık sağlanmaz.

İnsanlığa, varlığa en çok, en büyük zarar- ziyanlar verenler, hep ideolojik sapkınlıktır.

Hıristiyanlık bir ideolojidir. Bir felsefedir. Sapkın bir edebiyattır. Hıristiyanlık bir insan, varlık katliamıdır! Hala korkunç, dehşet verici vahşetlerini sürdürmektedir. Batı dünyası hala insan olamamıştır. Toplum içinde hala insaflı, vicdanlı kişileri vardır. Onlarda Hristiyan değillerdir.

Yahudilik, Siyonizm bir adi vahşi, insan katleden, soykırım yapan canavarlıktır. Bir ideolojidir. Bir yalan felsefedir. İnsan denilecek bir tarafları kalmadı.

Faşizm, insanlığın kudurmuş, kuduz halidir. Hala bu felsefeye inanıp, insanlık düşmanlığı yapan zavallı beyinsizler vardır. Faşizmin tarihini iyi bilmeli, öğrenmeli.

Komünizm, yeryüzüne gelmiş, insanlık dışı bir felsefedir, ideolojidir. BM’ye kayıtlı 193 ülke vardır. Hepsinde komünizm ideolojisini kurmak için; devlete ve halklara karşı terör yapmıştır. Dinsiz, imansız, vahşi, kan dökmeyi; ideolojinin ana gayesi sayan bir akılsızlıktır.

Kapitalizmin, liberalizmin de diğerleri gibi hiçbir kutsalı yoktur. Para için, çıkarı için dünyayı ateşe verir. Para için eşini, anasını, babasını, kardeşini satar. Laiktir. Dinsiz, imansız, Allah cc. Tanımayan, İslam kabul etmeyen bir gerize kalığa sahiptir. Özgürlük, hak, hukuk, adalet der. Ama sadece kendileri için der. Diğerlerine; komünizm, faşizm uygular. Hırsız bir rejimdir. Özgürlüğü de kendi sapkın, sapıklığı için ister ve kullanır.1991 yılından sonra, 35 yıldır dünyanın başına bela olmuşlardır.

Hazreti Peygamberimiz sas. Muhammed sas. Peygamberimizin peygamberlik döneminde, Hicri takvim ile 23 yıl içinde İslam devleti kuruldu. Arabistan’da, dünyada hiç görülmemiş bir devlet nizamı, intizamı, düzeni, yönetimi icra edildi. Peygamberimiz, İslam Devletinin tüm yönetiminden sorumluydu. Hak, hukuk, adalet, doğruluk, dürüstlük, güzel ahlak, edep, hayâ, Kur’ân ve sünnete uygun bir yönetim modeli oluşturdu. Arabistan halkı huzur, mutluluk, doğruluk, dürüstlük, adalet içinde, barış içinde yaşadı. Bunun için bu döneme; Saadet- mutluluk asrı denildi.

Sevgili Peygamberimiz sas. Döneminde ve Dört halife döneminde İslam çok hızlı bir şekilde yayıldı. Mezopotamya, İran, Hindistan, Anadolu, Mısır, Kuzey Afrika, Kıbrıs coğrafi bölgeler İslam devleti yönetimine katıldı. Yarım yüzyıl içinde, 50 yıl içinde bütün bu coğrafyalar İslam devleti yönetimine bağlandı. Bu durum insanlık tarihinde ilk defa olan bir sosyal durumdur. 50 yıl içinde İslam devletinin topraklarının bu kadar büyümesi, bazı sosyolojik sorunları da içine aldı. Zira her ırktan, düşünceden, inançtan insanlar, Müslüman olmadan, İslam yönetimi içine alındı.

Daha sonraki yüzyıllarda; Afrika’nın ortalarına kadar gidildi. Avrupa içlerine kadar gidildi. İslam dini ve İslam medeniyeti ile ilk tanışan çok milletler oldu. İslam dini zorla dayatılmadığı için, pek çok insan Müslüman olmadı. Dillerini değiştirmedi. Emperyalist amaç güdülmedi.

İslam dini her gittiği yerlere insanlığı, merhameti, doğruluğu, dürüstlüğü, huzuru, mutluluğu, ilmi, tekniği, üretimi ve yüzlerce değer yargısını götürmüştür. Medeni insan, toplum, devlet yönetimi oluşturma azim, kararlılık ve tutarlılığı ile davranmıştır.

Peygamberimizden sonra gelen Dört halife de, peygamberimizi örnek almış, rol model edinmiştir. Emevi dönemi, Abbas’ı dönemi, Selçuklu, Osmanlı ve diğer İslam devletleri de Kur’ân ve sünnete uygun davranmaya çalıştılarsa da, ilk 50 yıl gibi olamamıştır. Bunda dış etkenler, negatif olanlar, bozulmalarda etkili olmuştur dönemler fazlası ile eksiği ile bugünlerden çok daha başarılıdır. Bugün insanların çoğu yaratılış özelliğinden, doğal yapısından şaşmış, sapıtmış, ayrı düşmüştür. Bu insanlığın ve diğer varlıkların felaketleri olmuş, olmaktadır.

İslam dinin inancından, sosyal yapısından, siyasi anlayışından, güzel ahlakından, hukuki değerlerinden, değerli anlayışından uzaklaştıkça; medeni insan, aile, toplum, devlet yapısı kalmamaktadır. İslam dini, insanlığın yapısına uygun, bir yaşama kılavuzudur. Hayat nizamı, düzenidir.

İslam dini dünyada 100 kadar devlet kurmuştur. Ama bu devletlerde İslam ahlakı egemen olduğu kadar, yöneticilerin nefisleri de olunca, ilk 50 yıl asri gibi olamamıştır. İyi durum olması için başta kişiler, insanlar, bireylerin iyi Müslüman olması gerekir. Birey iyi olmayınca, aileler iyi olmaz. Aile iyi olmayınca toplum iyi olmaz. Toplum iyi olmayınca devlet yönetimi düzgün olmaz, olmamaktadır.

İslam dinini, Kur’ân ve sünnet temelli, esaslı bilip, yaşamayandan bir değer çıkmaz. Çok büyük zararlar verir. Sözüne, kendine güvenilmez. İslam dinini bilip, yaşamak, çok büyük değerdir. İnsana değer katar. Dini olmayan zalimdir. Hayır gelmez. Dost edinilmez. Ondan dost olmaz. Zarar- ziyan gelir. Söyledikleri boş sözlerdir. Sözünde durmaz. Yapmayacağı işleri vaat ederler. Halkı aldatıp, kandırırlar. Dönektirler. Bu kişiler yalancı, iftiracı, güvenilmez kişilerdir. Zarar vericidirler. İnsanlıkla yoktur. İnsanları istismar ederler.

Sizler Kur’ân ve sünnete, ilme, irfana bağlı olun. Âlemlerin Rabbi olan Yüce Allah’ın emirlerini mutlaka tutun. Yasakladıklarından- haramlardan muhakkak sakının. İki âlemde zarar- ziyan etmezsiniz. Aksi halde iki dünyanız çok çok çok perişanlık olur.

Siz olgun, yetkin, etkin Müslüman olun. İnsanlara iyi muamele edin. Asla kötü davranmayın. Size kötülük edenlere iyilikle karşılık verin. Zira Müslüman yalan, iftira etmez. Kötü söz ve davranışlarda bulunmaz. Başkalarını kırmaz, incitmez. Günah işlemekte, Yüce Allah’tan korkunuz. Günahın karşılığı azap ve cehennemdir. Öyle dünyadayken, insanlara varlıklara kötülük etmenin cezası ateştir. Lütfen! İslam olun ve Müslümanca yaşayın.

Bugün Cuma namazına gittim. Cuma saati içinde yürüyerek, gittim. Öyle ki, Cuma namazının hiç umurunda olmayanlar vardı. Sokaklardaydı. Kahvelerde oyun oynuyorlardı. Oysa namaz kılmanın, Cuma namazının kendilerine katacağı değerleri bilselerdi, böyle boş işlerle ilgilenmezlerdi. Vakit namazlara, Cuma namazlarına, ibadetlere hevesle, istekle koşarlardı. Yaratan, yaşatan Yüce Rabbime şükürler olsun. Hamtlar olsun. Cuma namazlarında her cami ibadet edenlerle doludur.

İnsanlar, yanlış insanların, ilahiyatçıların, Allah’tan başka rab edinenlerin, Kur’ân’ı reddedip, sapkın düşüncelere dalanların; hile, sahtecilikleri, insanları doğru yoldan alıkoymaktadır. Ülkemizdeki, ilahiyatçıların doğru olanlarından çok, yanlışta olanları vardır. Biri Kur’ân vahiy değildir, der. Böyle diyen ilahiyatçı profesör tefsir bile yazdı. Şimdi Almanya’da yaşamaktadır. Biri Kur’ân’dan din dışı bilgiler çıkarıp, anlatır. Bir diğeri Peygamberimizi sas. Kabul etmez. Bir diğeri dinsiz – imansız, komünist olup, İslam hakkında hüküm verir. Ülkemizdeki medya daha çok sapkın olduğundan, bu fikri sapıklara çok yer vermektedir.

İnsanlar dünyada ve ahirette 2 çeşit olacaktır. Hakta olanlar. Batılda, küfürde olanlar! Hakta kalıp, hakça yaşayanlar, Allah’ın izni ve merhameti ile cennete girecek. Diğerleri de sapkın düşünce ve yaşayışları nedeniyle cehennemi boylayacak. Bu durum Kur’an’da onlarca kez anlatılmaktadır. Araf süresinde de anlatılmaktadır.

Günah işlememek esas ve asıl olmalı. Hele büyük günahtan kaçınmalı ki, insanın kâfir olmasına sebep olabilir. Allah’ın emir ve yasaklarına dikkat ederek, hassas şekilde uyarak, yaşamalı. Küçük günahlara da Nasuh tövbesi yapmalı. Batıl olan batılılara, sapkın düşünceli Doğululara kanmamalı. Kur’an ve sünnetten bir milimetre ayrılmamalı.

Kur’an, karanlıktan aydınlığa çıkarır. Tabii ki, anlayan ve isteyenler için.

Kur’ân’ı reddedenlerden insnalıklı, insaflı, vicdanlı, adil insan olmaz.

Mümin kendisi için istediği iyilikleri, başkaları içinde ister.

İyilikler sadece Allah cc. İçin yapılır.

Kur’ân’ın emirlerini Peygamberimiz sas. Gibi yapmalı. Allah cc. Peygambere uyun, ayetini defalarca söylemektedir.

İnsanın en kötü varış yeri; cehennemdir.

Ruhun gıdası zikirdir.

Allah cc. Her şeyi bir plana, programa, ölçüye, dengeye uygun yaratmıştır.

En seçkin insan, Allah’a itaat eden insandır.

İslam dini, merhamet, şefkat, müşfiklik, yardım etme, ibadeti hakça yapma dinidir.

İslam dini barış dinidir.

Cami ve mescitleri, Müslümanlar imar eder, inşa eder, ihya eder.

Zalimler, zülüm cezasız kalmaz. Yerleri cehennem olur!

Zikrediniz, ibadet ediniz, dua ediniz, tövbe ediniz, okuyunuz, anlatınız, yazınız.

Zekât malın arındırılmasıdır. Zekât vermek, zenginlere farzdır.

Müslüman, ilim, bilim, bilgi, meslek, din- iman sahibidir. Bilgilidir ve bilinçlidir, olmalıdır.

Merhamet edene merhamet olunur.

Affedilmek isteyen, affetsin.

Haşr süresi 7. Ayete mutlaka uyun.

Enfal süresi 146. Ayete muhakkak uyunuz.

Müminler için sonsuz nimet, cennettir.

Mümin olmayanlar için sonsuz azap yeri, cehennemdir.

Peygamberler ve takva müminler, Allah’ın seçkin kullarıdır.

İslam ahlakı taşımayan insandan pek hayır gelmez.

Allah’ı ve Peygamberimizi sas. Çok sevmek gerekir.

Herkes gücü oranında İslam dininden sorumludur.

İlim ve hikmet sahibi olmak, aklı gelişmişlerin maharetidir, meziyetidir.

Boy abdesti almadan, cünüp- cenabet- pis gezmek, Müslüman işi değildir.

Akraba ve komşulara iyi davranmak, çok sevaptır.

Müslüman gücü oranında iyiliği tavsiye eder. Kötülükleri engeller. Sevgi, saygı içinde hareket eder.

Müslümanların en ideal zamanı; asr-ı saadet dönemidir.

Allah cc. Katında en kötü kişi; münafık olanlardır.

Mümin, Allah’ın emriyle yaşayan insandır.

İyi insan olmak için, mutlaka bilgili, şuurlu- bilinçli, içtenlikli, İslam özellikli, bilim donanımlı, çağa uygun teknoloji erişimli olmalı. Müslümanlar ve mazlumlar olarak yardımlaşma, dayanışma, paylaşma, işbirliği içinde olmalı. Tek bir devlet gibi hareket etmeli. Bunu tarih boyunca Müslümanlar ve mazlumlar yapamadığından; Türklerin ve Müslümanların birbirleri ile savaşmaları ve birbirini yok etmeleri çok oldu. Bugünde böyle olmaktadır! Geçen hafta Afganistan ile Pakistan birbiri ile bir hafta çatıştı. Aracılar ateşkes anlaşması yaptırdı.

07 Ekim 2023 gününden beri İsrail yamyam, terörist, zalim, lanetli kavim; Gazzeli Filistinlilere savaş açmıştı. 733 gün saldırılar aralıksız devam etti. 13 Ekim 2025 günü Mısır’da 20’den fazla devlet başkanlarının ateşkes anlaşması yapması ile saldırıların yıkıcılığı azaldı. Ama ateşkes olmasına rağmen 6 gün içinde İsrail, Gazze’ye 48 deva saldırdı. 37 Filistinliyi şehit etti. Bu 733 gün içinde İsrail 8 ülkeye savaş açtı. Yanında katil, soykırımcı Amerika ile emperyalist batı ülkeleri vardır. Ama halkların bir kısmı bu soykırıma karşı sürekli protesto yaptı.

GAZZE’DE 68 bin kişi öldü. 170 bin kişi yaralandı. Binalar%96 oranında enkaza, moloz yığınına döndü. Açlıktan 500 kişi öldü. Enkaz altında ne kadar ölü var, henüz belli değil.

İsrail ateşkesini Amerika, katar, mısır, Türkiye başkanları yaptı. Zaten İsrail’i savaştıran Amerika katil yöneticileridir. Katil İsrail Başkanı Netanyahu’yu alkışlıyorlar. Kahraman diyorlar.

24 Şubat 2022 gününden beri de Rusya vahşi ayısı, Ukrayna’ya savaş açmış. Ukrayna’yı mahvetti. Rusya barışa yanaşmıyor. Hep sivil halkı vuruyor. En çok barıştırmak isteyen de Türkiye’dir. Savaştan kaçanlar hep ülkemize geliyor. Antalya’da bugün itibarıyla 1 milyon 79 bin yabancı insan yaşamaktadır. Bunların bazıları savaş kaçkını, bazıları ülkesinden memnun olmayan kişilerdir.

Savaşın silahları 2020 yılından beri değişti. Daha çok insansız hava araçları ve füzeler savaşta yoğun olarak kullanılmaktadır. Silahların menzili 2000- 5000 km. gibi uzun mesafeleri vurmaktadır. Nokta vuruş yapılmakladır. Bu vuruş, yapay zekâ ile yapılmaktadır.

Sizlere önerim; barışçı olun. Her an düşman saldıracakmış gibi savaşa hazır olun. Zalimlerin içinde güçsüzlerin yaşaması mümkün değildir.