İyi, güzel, doğru, dürüst, düzgün, yararlı, önemli, değerli, hayırlı insan olmak için; iyi bir hak dini eğitim, öğretim, terbiye, yüksek İslam ahlakı ile ahlaklanmak gerekir. Hak din İslam’ın ve bilimin bilgileri ile donanıp, şekillenmek gerekir. Bedeni, genleri, ruhu, ahlakı; Kur’an ahlakı ile güzelleştirmek gerekir. Bilimsel bilgiyi; sanata, tekniğe, teknolojiye, yapay zekâya, gelişmeye katmak gerekir. İnanç, ibadet, ahlak, muamelatta hak değerleri gerçekleştirmek gerekir.

İyi insan= Müslüman, vatana, millete, devlete, bayrağa, bağımsızlığa, özgürlüğe, gelişmeye, kalkınmaya, ilerlemeye, varlığa huzurlu ve mutlu yapmaya katkı sunması gerekir. Her türlü pislikten maddi ve manevi anlamda kurtulmak, temizlenmek gerekir. İyi, güzel, yararlı, elverişli bilgilerle; bireyi, aileyi, toplumu, devleti şekillendirmek gerekiyor. İyi huylarla donanmak ve donatmak gerekir. İyi niyetli, doğru düşünceli, yararlı davranışlı, güzel ahlaklı olmak gerekiyor.

Bir taraftan dini ilimler öğrenimi görürken, bir yandan da; bilimsel, sanatsal, mesleksel bilgi, beceri öğrenip, uygulamak, gerçekleştirmek gerekiyor. İyi bir eğitim ve öğretim görürken; duyu organlarını, beyni, kalbi, vücut bölümlerini kullanmak, tatbikatını yapmak gerekiyor. “ Bilginin yarısı teorik, diğer yarısı da uygulama olmalıdır. Sadece teorik bilgi, insana pek değer, önem, beceri katmaz. Bilgiyi gerçekleştirmek, uygulamak, pratik yapmak çok önemlidir. Her ders, donanımlı farklı sınıflarda işlenmelidir.”

Ülkemizde öğrenciler, öğrenim görürken, çalışma yapmadıklarından, okuyan gençler; işlerde, piyasada, fabrikalarda, bağ ve bahçelerde pek çalışmak istememektedir. Eğer yaz aylarında farklı ve alanına uygun işlerde çalışıp, bedeni eğitilse, iş yapmaktan kaçınmazlar. Beden çalışmaya eğilimli olur. Bu yapılmadığından, dünya gençliğinin %25- 27’si çalışmak istememektedir. Okuyan gençlik daha çok işsiz kalmaktadır.

Yetiştirdiğimiz insanlar; dinin ilke, kural, kaidelerine uygun yaşama içinde azimli olmalıdır. Herkes iyi, güzel, yararlı insan olmaya istekli olmalıdır. Hak ve hakikate ilgi duymalı. Kendini hak yolda yetiştirme azim ve gayretinde olmalı. Alçak gönüllü, iyilik insani, hizmet insanı olmalı. Görgü kurallarına uygun yaşam edinmeli. Beden dilini, İslam ahlakı üzerine kullanmalı.

Peygamberimiz sav. Buyuruyor: “ Müslüman, kardeşlerine karşı alçak gönüllü olanı, Allah cc. Yükseltir. Büyüklük ve kibir göstereni de sefil eder.”

Müslüman, sabırlı olmalı. İşinde sebat etmeli. “Allah’ın emirlerini yapmalı. Yasakladıklarından ve şüphelilerden sakınmalı. Aklı, doğru işletmeli. Aklı dosdoğru işlevli kılmalı. Nefse, şeytana, şeytanlaşmışlara, sapkınlığa, sapkınlara uymamalı. Kuvvetli ve metin bir iradeye sahip olmalı. Yüksek ve doğru düşüncelerle; iyi niyet, güzel duygu, yararlı düşünce içinde olmalı. Kötü insanlardan etkilenmemek için; bilgili, bilinçli olup, uzak kalmalı. Nefsani ve şehevi duygulardan uzak kalmalı. Emanete hainlik etmemeli.”

Güzel ve yüksek İslam ahlaklı, güzel huylu, Kur’ân ve peygamber ahlaklı olmalı. Öngörülü, ileri görüşlü olmalı. “İslam ibadetlerini yaparken, İslam ahlakını da yaşamalı. Allah’a, insanlara, hayvanlara kendini sevdirmeli. İnsanlara, hayvanlara bütün olanaklarla iyilik, hizmet etmeli. Doğaya- tabiata, dünyaya, yeryüzüne asla zarar, ziyan vermemeli.”

 İstikamet, hedef; akılla, zekâyla, duygu, niyet, doğru düşünceyle ilmi ve dini yaşamak olmalı. Özümüz, sözümüz, eylemlerimiz hak ve hakikatçe olmalı. Kötü huylu, kötü ahlaklı asla olmamalı. “Sirke balı bozduğu gibi kötü ahlak da ibadetleri, insanı bozar. İbadetlerin sevabını, ecrini sıfırlar, belki de eksiye düşürüp, yok eder.”

Bir insanın niyeti, duygusu, düşüncesi, hak ve hakikatten uzaklaşırsa, Allah ’tanda uzaklaşır, sapkınlaşır. Ahlakı güzel olmayan insanın, ibadetlerinin kendine yararı olmayacağını, cehennemlik olduğunu peygamberimiz söyledi.

 “Ahlakı güzel olmayan Müslüman, olgun Müslüman olmaz, diyen peygamberimizdir.”

 Güzel ahlak, İslam dininden bir şubedir, bölümdür. Müslüman, niyet, duygu, düşünce, kalp, beyin, hak ve hareketleri ile İslam olmalı.

“Müslümandan hem Allah cc. Hem de insanlar, hayvanlar razı olmalıdır. Halkın ve hayvanların hoşnut olmadığı, güvenmediği müminde onur, saygınlık, güven yoktur. Böyle bir mümin cennete gidemez, giremez.” Öyle Müslümanım, demekle, hakiki iyi Müslüman olunmaz. Müslümanlığın ilkeleri, kuralları, kaideleri, şeriatı vardır ve bunlar yaşanmalıdır.

Müslüman, öncelikle İslam dininde haram- yasak olan; söz, yazı, davranışları öğrenip, yaşantısından çıkarmalı. Hem hakkı hem batılı, küfrü bir arada yaşamakla, iyi bir Müslüman olunmaz. Yalan, iftira, batıl, küfür, zarar içinde olanda hayır yoktur.

 İslam dininde doğruluk, dürüstlük, adalet, insanlık, merhamet esastır. Bu gibi haramları işleyenler cehennemdedir. Öyle cennet bedava, haybeden, beleşten insana verilen bir nimet değildir.

Peygamberimiz sav. Buyuruyor: “Hakiki Müslüman; eliyle, diliyle insanlara zarar vermeyen, eziyet etmeyendir.”

Peygamberimiz sav. Buyuruyor: “ Hakiki mümin; insanların güvenini kazanan, kendine mal ve can emanet edilebilendir. Bu sıfatlara sahip olmayan insandan, hakiki Mümin olmamaktadır.”

Allah cc. Yunus Süresi 100. Ayette buyuruyor: “ Allah, pisliği, akıllarını kullanmayanların üzerine yağdırır.”

Rabbimiz; âlemleri, varlıkları hiç yoktan yaratan, yaşatan Yüce Allah’tır.

Dinimiz; Kur’an ve sünnet esaslı İslam dinidir.

Kitabımız; Kur’ân’ı Kerim’dir.

Peygamberimiz; Hazreti Muhammed Mustafa sav. Dir.

Kıblemiz; Kâbe’dir.

Kalu beladan beri Müslümanız elhamdülillah.

Allah’a Esma’ül Hüsna ad ve sıfatları ile inanır, kabul eder, sevgi, saygı duyar, itaat ederiz.

Allah’ın meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, ahiret gününe, kader ve kazanın Allah’ın yaratması olduğuna inanır, iman ederiz.

Allah cc. Vardır, birdir, tektir, eşi, benzeri, ortağı yoktur. Yerden, mekândan münezzehtir. Âlemleri kuşatmıştır, kapsamıştır. Her yerdedir.

Allah’ın büyük melekleri; Cebrail, Mikail, İsrafil, Azrail’dir. Her birinin görevleri farklıdır. Melekler nurdan yaratılmışlardır. İnsan özellikli değillerdir. Allah’ın emirlerini eksiksiz yerine ektirirler. Sorgulamazlar.

Allah’ın gönderdiği dört büyük kitap vardır. Bunlar şunlar olup, şu peygamberlere vahiy yolu ile gönderilmiştir:

Tevrat kitabı, Hazreti Musa Peygambere, Zebur kitabı, Hazreti Davut Peygambere, İncil kitabı, Hazreti İsa Peygambere vahiy yolu ile gönderilmiştir. Ama bunların aslı, esası günümüzde yoktur. Şimdi olanlar, tahrif edilmiş, bozulmuş, roman biçiminde yazılmıştır. Hatta peygamberlerle hiç iletilişimi, haberleşmesi, görüşmesi olmayan kişiler tarafından uydurulup, kurgulanmıştır.

Kur’an’ı Kerim, Hazreti Muhammed’e vahiy şeklinde indirilmiş, gönderilmiş, olup; hiçbir değişime, bozulmaya uğramamış, uğramayacaktır. Kur’ân tüm insanlığa gönderilmiş, evrensel bir dinin İlahi kitabıdır. Diğerleri belli bir bölgeye, kavime gönderilmişti. Diğerleri bozulmamış olsa bile peygamberimize vahiy gelmesiyle yürürlükten kalkacaktı. Geçerliliği olmayacaktı.

İnternete, arama motorlarına giriniz. Kur’ân ’da adı geçen peygamberler hangileridir, diye sorunuz. Sizlere tüm peygamberler tanıtılacaktır. Biz mümin ve Müslümanlar her peygambere, peygamberimiz gibi sevgi, saygı duyarız. Saygı duymayan Müslüman olmaz. Biz diğer bozulmuş kitaplara inananlar gibi düşmanca, akılsızca, saldırganlıkla asla davranmayız.

Bizler, Kelime-i Tevhit ve Kelime-i Şehadet ile mümin ve Müslüman oluruz. Müslümanlığı öğrenip, peygamberimiz gibi aynen yaşarız. Elhamdülillah Hakk’a mümin ve Müslümanız deyip; hamt eder, şükrederiz. Allah’tan ve kullarından utanır, hayâ ederiz. Allah’a, peygamberlerine, meleklerine, kitaplarına, Kur’ân’a, kadere, ahiret gününe, cennet ve cehenneme, hayır ve şer denilen kötülüklerin Allah cc. Yaratması olduğuna inanınız.

Allah cc. İnsanlara akıl, fikir, düşünme yeteneği, irade vermiş. İlahi mesajlar ve eğitimciler, öğreticiler olarak peygamberler, âlimler göndermiştir. Hak ve hakikate inanmamız, sapık, sapkın olmamamız için her ne gerekirse yapmıştır. Bundan sonrası insanın bileceği iştir. Aklımızı, zekâmızı, irademizi dosdoğru, gerçekçi kullanmamız, bizlerin hayrına olacaktır. Artık hak da bellidir. Batılda, küfürde, sapıklıkta bellidir. Şüpheli bir durum varsa ondan da kaçınmamız gerekmektedir.

                İslam dini maddi, manevi temizliğe çok önem vermiş. Hijyen şekilde yaşamamız emredilmiştir. İlim, irfan, din- iman, bilim, sanat, kültür, meslek, sanatkârlık, zanaat sahibi olmamız istenmektedir. Her peygamberin farklı bir mesleği vardı. Onlar, insanlara en güzel örnek olması için gönderilmiş, görevlendirilmiştir.

                Müslüman, helal ve haram olanları, helal ve haram kavram ve içeriklerini, detayları ile bilmelidir. Haramlardan sakınıp, helal, meşru, sevap işler, hukuki işler yapmalıdır. Taharet, beden temizliği, boy abdesti, namaz abdesti, çevre temizliği yapması, çevreyi kirletmemesi çok önemlidir. Bunlara uymayan kişiden öyle istenilen Müslüman olmaz.

                İslam dininin emrettiği ibadetleri, iyilikleri aynen Kur’an’da bildirilen, peygamberimizin yaptığı şekilde yapmalıyız. Öyle kendi bildiğimizce, sapkınlar gibi hareket edemeyiz. Biz, Kur’an ve peygambere bağlıyız.

                “Müslüman, kendi için istediği iyiliği, başkaları içinde istemedikçe, gerçek anlamda Müslüman olmaz,” diyen peygamberimizdir.

                Müslüman, Allah yolunda görev, ödev, sorumluluk, yükümlülük yapar, nöbet tutar. İnsanların hayrı, özgürlüğü, kurtuluşu için çalışmalar sürdürür. Sözlerini, anlaşmalarını yerine getirir. Diline, aklına, zekâsına, gözüne, iradesine sahip olur. Emanete hainlik etmez. Vatan, millet, devlet, hayvanlar, dünya varlıkları insanlara emanettir.  İslam dini bizlere emanettir. Cinayet işlemek haramdır, en büyük günahlardandır. Cinsel organlarına, nefsine, şehvetine denetim ve kontrol eder. Karşı cinslerden uzak durmalı. Yakın durmamalı.

                Müslüman, eli, dili, beden organları, duyu organları ile haram işlememeli. Haram yememeli, içmemeli, giymemeli, kullanmamalı. Tesettüre- örtünemeye dikkat etmeli. İslam dinin bu konuda olan ayet, sünnet ve kaidelerini öğrenmeli. Kıskanç, çekememezlik etmemeli. İnsanların ırz, namus, iffetlerine saygılı olmalı.

İslam dinini sadece ve ancak Allah cc. İçin yaşamalı. Günahlara tövbe edip, bir daha yapmamaya, Allah’a söz vermeli. Sağlam ve sağlıklı irade, akıl sahibi olmalı. Hiçbir konuda zayıf olmamalı. Aciz ve zaaf içinde asla olmamalı.

                Allah cc. İçin Kurbanlık hayvan kesmeli. Allah cc. Ne emrediyorsa, yapmalı. Devletin yasalarına, kurallarına uymalı. Hayat kuralları, din kuralları gibidir. Uyulmalıdır. Uyulmazsa, kul hakkına girilir. Büyük günahlar alınır.

 Örneğin: trafik kuralları, iş kuralları, işçi çalıştırma kuralları, ticaret yapma kuralları, insani ilişkilerde kurallar yasalarla belirlenmiştir. Kul hakkına girilmeden, devletin bu yasalarına eksiksiz uyulmalıdır. Bu uyma işi olmadığından, günümüzde çok suç, kaza, cinayet, saldırganlık işlenmektedir. Devletin medeni, cezai, sosyal, kültürel yasalarına uyulmalı.

                İnsanlar arasında adaletle, hakla, hukukla, güzel ahlakla, edeple, hakkaniyetle davranmalı. “Müslüman, iyiliği emredip, kötülüğü azaltıp, yasaklamalı. İyiliği yaymalı. Kötülüğü yasaklamalı. Takva bilge samimi dindar Müslüman olmalı ve böylece yaşamalı.”

 Anne ve babaya, akrabaya, komşulara, insanlara, hayvanlara, doğaya çok iyi, hakça, hukukça davranmalı. Kırmamalı, incitmemeli. Onları en güzel şekilde ziyaret edip, hediye vermeli. Çocuklarını sevindirmeli. En güzel ahlak sahibi yapmalı. Güzel ahlak sadece İslam ahlakıdır. İslam ahlakını bilip, öğrenmeli. Yaşayıp, hayat tarzı yapmalı.

                Müslümanlarla selamlaşmalı. En iyi şekilde geçinmeli. Ona, buna uyup, insanlara ve varlıklara kötülük yapmamalı. Aldanmamalı. Kandırılmamalı. Kötülüğe yönelmemeli. Hastaları ziyaret edip, moral ve destek vermeli. Olumlu, ümit verme şeklinde öğüt vermeli.

Müslüman, vatan, millet, devlet, bayrak, bağımsızlık, vatan bütünlüğü, insanlık düşmanlığı yapanlara asla, katiyen, kesinlikle uymamalı. Bugün, bu gibi olumsuz, yaramaz, bozuk, bozgunculuk yapanlara uyanlar, her yönü ile çok zarar etmektedirler. Hem de iki âlem için zarara uğramaktadırlar.

                Müslüman, yabancılara, konuklara da çok iyi davranır. Herkese iyi davranır. Kimseyi incitmez. İkram etmeyi, hediye vermeyi her zaman gerçekleştirir. Her türlü dert, bela, musibetlerden korunmayı öğrenir, bilir, uygular. İyi, güzel, doğru, dürüst olmayanlardan uzak durur. Müslüman her zaman büyüklük edip, cömert davranır. Başkalarına el, avuç açmaz.

                Müslüman, her işinde sabreden, sabırlı, sebat eden olur. Aklını, bilim ve din merkezli dosdoğru kullanmaya çalışır. Kötü, zararlı, çirkin, olumsuz gördüğü her davranıştan sakınır. Nefsince, şeytanca, akılsızca, geri zekâca davranmaz. Dert, bela, musibetlere uğramayacak şekilde hareket eder. Bütün zorluklara karşı sabırla, dayanıklılıkla, pes etmeden davranır. Pes etmez. Nefsine sahip olur. Aklını, iradesini tam kullanır. Alçak gönüllükle, ağırbaşlılıkla davranır. Değerli, önemli, kıymetli, iyi insan olmaya azimle çalışır. Yumuşak huylu, güzel ahlaklı, iyi huylu olmalı. Edep, hayâ, güzel ahlak ile davranmalı. Sözde, özde, davranışta dosdoğru olur. Adil, adaletli olmalı. İffetli, namuslu olmalı. Emanete hainlik etmez. Milli, manevi değerlerle sağduyuyla yaşar. Cömert olur. Herkese yardım eder. Yardımlaşma, dayanışma, paylaşma yapar. Kimsesize sahip çıkar. Yoksula sahip çıkar. Zayıfa sahip çıkar.

                Aile içinde, toplum içinde nasıl davranacağını öğrenir ve bilgi ile davranır. Başkaları için yalan ve iftirada bulunmaz. Görgü kurallarına uygun yaşar. Kur’ân’ın emirlerine eksiksiz uyar. Laf taşımaz. Dedikodu- Koğuculuk yapmaz. Duyu organlarını, beden organlarını denetler, kontrol eder.

Müslüman, her hareketini akılla, bilimle, din ile harika ve harikulade şekilde yapar. İradesini en sağlıklı şekilde kullanır. Her türlü kötülük ve pislikten uzak durur. İyi, elverişli davranır. İyi huylu, güzel ahlaklı yaşar. Sağlıklı, hak dinli bir inançla hakça yaşar. Düşüncelerinin sağlıklı, doğru olmasına dikkat eder. Düşünce yalan ve yanlışsa, davranışlar bozuk ve zararlı olur. Duygu ve niyetlerde doğru ve güzel olmalı. Duygu ve niyet bozuksa, düşüncelerde yanlış olur. Yapılan işlerde düşünceyi etkiler. Yaptığı işe göre düşüncelerini oluşturur. Duygu, niyet, düşünce olumsuz ise yargı ve eleştirilerde yanlış olur. Her işimiz ilim, bilim, hak din, fazilet değerleri ile olmalı. Bunun içinde hakka ve hakikate yönelmeli.

Müslüman; 1- Allah’a karşı görevlerini bilip, peygamberimiz sav. Gibi yaşamalı.

2- Müslüman, insanlara ve varlıklara karşı görevlerini bilip, aynen yerine getirmeli.