Yaşar Üniversitesi Bilgi ve Teknoloji Transfer Ofisinin (BTTO) yürütücülüğünde gerçekleştirilen İzmir Tasarım Fabrikası (Izmir Design Factory) projesi ile farklı bölümlerde eğitim gören öğrenciler, İzmir’in yerel firmaları için projeler geliştirebiliyor.

Avrupa Birliği (AB) tarafından desteklenen İzmir Tasarım Fabrikası ile temel tasarım eğitimi alan öğrenciler, mezun olmadan iş birliği ve iletişim kurabilme, fikirler ortaya koyma, yerel ve küresel ihtiyaçlar doğrultusunda vizyon sahibi olma ve pazara nitelikli projeler geliştirebilme becerisi kazanıyor.

Avrupa Birliğinin Erasmus+ hibe programı olarak geçen yıl kabul edilen İzmir Tasarım Fabrikası projesinin ortakları arasında Yaşar Üniversitesi’nin yanı sıra Portekiz’den ’Instututo Politecnico Du Porto’ Enstitüsü, İtalya’dan ’Consorzio Materahub Industrie Culturali E Creative’ Konsorsiyumu, Ege Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (ESİAD), Originn Şirketi ve Gelecek Teknolojileri Derneği yer alıyor. Projenin Koordinatörlüğünü Yaşar Üniversitesi BTTO Girişimcilik Uzmanı Ayşe Şen üstlenirken, proje faaliyetlerinde BTTO Etkinlikler ve Tanıtım Uzmanı Begüm Merih Böcek görev alıyor. Projenin eğitmenliğini ise tasarım odaklı düşünme ve girişimcilik üzerine çalışmalar yapan Yaşar Üniversitesi Endüstriyel Tasarım Bölümü’nden yarı zamanlı Öğretim Elemanı Can Güvenir gerçekleştiriyor.

"Firmalar öğrencilere iş teklif etme imkanına sahip oluyor"

Proje ile bugüne kadar farklı bölümlerden 42 öğrenciye Design Thinking (Tasarım Düşüncesi) dersi verildiğini belirten Yaşar Üniversitesi BTTO yetkilileri, "İzmir Tasarım Fabrikası projesi, yereldeki sanayi, eğitmen ve öğrencileri bir araya getiren ve bu kişilerin ortak proje yapmalarını hedefleyen bir eğitim modülü. Her biri 14 hafta süren eğitimler boyunca katılımcılar yerel firmaların gerçek ihtiyaçlarını belirliyor ve farklı bölümlerden öğrenciler bir araya gelerek kendi alanlarındaki eğitimleri pratiğe dökme fırsatı buluyor. Ders saatleri içerisinde, hem firma mentörleri, hem alanında uzman kişiler hem de eğitmenler takımlara yol arkadaşı oluyor. Dönem sonunda ise gerçekleştirilen projeler firmalara sunuluyor. Bu projelerden geliştirilebilecek potansiyele sahip olanlar için de nihai bir hedef seçiliyor. Ayrıca firmalar, kendi ihtiyaçlarına karşılık verebilecek öğrencilere iş teklif etme imkanına da sahip oluyor. Öte yandan, proje dahilinde bir AR-GE online platform kurularak, profilini oluşturan kişilerin projelere ve eğitimlere dışarıdan dahil olabilmesi ve iş ilanlarına ulaşabilmesi de hedefler arasında yer alıyor" bilgisini verdi.

"İzmir büyük bir potansiyele sahip"

İzmir Tasarım Fabrikası projesinden yola çıkarak tasarım düşüncesi ve bununla bağlantılı uygulama derslerinin tüm bölümlerden öğrencilere açık seçmeli ders olarak müfredata girdiğini belirten Yaşar Üniversitesi Araştırma ve Yenilikçilikten Sorumlu Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Levent Kandiller ise İzmir’in potansiyeline dikkat çekti.

Prof. Dr. Levent Kandiller, "İzmir kenti hem beşeri sermaye hem endüstri hem de eğitim alanında büyük bir potansiyele sahip. 2020-2024 stratejik planında üniversitemizin vizyonu ’Geleceği Tasarlayan ve Dönüştüren bir Dünya Üniversitesi’ olarak öngörüldü. Üniversitenin temel stratejisinde yer alan ’Ar-Ge, İnovasyon ve Girişimcilik’ gereği, 2015’den bu yana birçok AB ve TÜBİTAK projesinde, gerek paydaş gerekse yürütücü olarak görev aldık. Bunlardan biri de İzmir Tasarım Fabrikası Avrupa Birliği Projesi oldu. İzmir Tasarım Fabrikası Projesi ve Tasarım Fabrikası Modelinin gelecekteki yerel örnekleri, bölgesel ortak üretim kültürünün oluşması ve yaygınlaştırılması için bir katalizör olma hedefine sahip. Tasarım Fabrikası yapısı gereği öğrenciler, eğitmenler, araştırmacılar ve iş insanları için hiyerarşik olmayan ve sürekli gelişmekte olan bir iş birliği ortamı sağlıyor. Günümüzde dünyanın 5 farklı kıtasında, 23 tane Tasarım Fabrikası faaliyet gösteriyor. Dünyadaki diğer tasarım fabrikaları ile uluslararası iş birliği ve projeler yürütmek de İzmir Tasarım Fabrikasının hedefleri arasında yer alıyor" dedi.