Kadıköy’de diş hekimi Şeyma Biran’ı muayenehanesinde bıçaklayarak öldürdüğü gerekçesiyle tutuklanan Z.E.’nin hakimlikteki ifadeleri ortaya çıktı. Şüpheli sorgusunda, “Bana reenkarnasyon yaptığını, çakralarımı açmak istediğini söyledi. Ben bu şeylere inanmadığımı söyledim. Hekim benim vücuduma dokunmaya başlayınca hoşuma gitmedi. Bir anda doktor hanımın yerde kanlar içinde olduğunu gördüm. Yaptığımdan çok pişmanım” dedi. Kadıköy’de 20 Mayıs’ta diş hekimi Şeyma Biran’ın(64) muayenehanesinde bıçaklanarak öldürülmesine ilişkin 2 şüpheli gözaltına alınmıştı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen şüpheli Z.E. “tasarlayarak kasten öldürme" suçundan tutuklanarak cezaevine gönderilirken, şüpheli A.A. ise “suç delillerini gizleme” suçundan adli kontrol şartıyla serbest kaldı. 2 şüphelinin ifadeleri ortaya çıktı. “Tedavinin 11 bin lira olduğunu söyledi” Şüpheli Z.E. ifadesinde, “Olay günü saat 12.00 sıralarında evden tek başıma çıktım. Bir dişçiye görünmek istedim. Tesadüfen bir diş kliniği tabelası görünce zile bastım, kapı açıldığında apartman görevlisi karşıma çıktı. Bana diş kliniğinin girişinin yan tarafta olduğunu söyledi. Ben de yan binaya giderek üst kata çıktım. Şeyma Biran isimli kadın beni karşıladı. Kendisine diş için geldiğimi söyledim ve bana göstermiş olduğu diş koltuğuna oturdum. Muayene ettikten sonra notlar aldı ve tedavinin 11 bin lira olduğunu söyledi. Ben kendisine, ‘Şu anda o kadar param yok, ben sadece acil olanları danışmak istedim, uygun olsaydı yaptıracaktım’ dedim. Kendisi bana beni çok sevdiğini, fiyatta yardımcı olacağını ve saat beş olmadan tekrar gelmemi istediğini söyledi” diye konuştu. “Bir anda kanlar içinde olduğunu gördüm” Akşam saatlerinde tekrar diş kliniğine gittiğini anlatan şüpheli, “Muayene koltuğuna oturdum. Dişlerimi kontrol etti. Tedavi öncesi ağzımı çalkalamam için su verdi. Bu sırada bana reenkarnasyon yaptığını, çakralarımı açmak istediğini söyledi. Ben bu şeylere inanmadığımı söyledim. Hekim benim vücuduma dokunmaya başlayınca hoşuma gitmedi. Bir anda doktor hanımın yerde kanlar içinde olduğunu gördüm. Ancak bıçağı nasıl sapladığımı, olayın nasıl olduğunu hatırlamıyorum. Yaptığımdan çok pişmanım. Bıçağı yerden alıp yıkadım. Akabinde çantama koyup uzaklaştım. Daha sonra arkadaşımı aradım, birlikte sahilde gezdik. Bu arada vicdan azabı duymaya başladım. Aynı gün teslim olmayı düşündüm ancak olmadı. Diğer şüpheli eski iş yerinden arkadaşımdır. Bu olayla alakası yoktur” diyerek tutuksuz yargılanmayı talep etti. “İşlediği cinayetten haberim yoktu” Diğer şüpheli A.A. ise, “Z.E. olay günü beni aradı. Yanıma geldi. Çınarcık’tan geldiğini, orada kavga ettiğini söyledi. Alkol aldık, üzerinde bulunan kanlı tişörtü annesi görmesin diye attı. Bıçağın da bende kalmasını istedi. Dükkandaki çöpleri attığım esnada elindeki çantayı bana vererek, ‘bunu da çöpe atar mısın?’ dedi. Ben de attım. Z.E.’nin işlediği cinayetten haberim yoktu. Kesinlikle suç delilini yok etme veya başka şekilde yardımda bulunma olayı söz konusu değildir” dedi.