İnsan bu akılsızlığı ile kendini ve de başka canlıları yok edecek! Dünyayı kirletmenin, pisletmenin, başka canlılara zarar vermenin, bedelini çok ağır ödedi, ödüyor, ödeyecek! İnsan bencil, egoist davranarak, kendine çıkar sağladığını düşünürken, kendi yok olmaktadır! Üst- baş, ev- konut, çevre temizliği yeterli değil! İslam dininin ve Tıp ilminin kurallarına uymuyor. Çevreci anlayışla davranmıyor. Üretim yapacağım, derken; dünyayı, atmosferi çok kötü şekilde kirletiyor! Çevreye katı, sıvı, gaz, biyolojik, kimyasal atıklarını beyinsizce atıyor!

Şehir kanalizasyonlarının arıtma tesisleri yok!

Katı atıklarının geri dönüşümü, işlenmesi yeterince yapılmıyor.

 Kentlerde konteynır denilen, çöp koyma bidonları çevreye pislik, bakteri, virüs, mikrop yayıyor! İnsanlar elindeki, evindeki çöpleri, atıklar çevreye atıyor. Şehirlerin atık su, yağmur suyu kanalları yapılmamış. Yıkanan binaların pis, kirli suları sokaklara akıtılıyor!

Doğu toplumlarında; tuvalet, banyo, musluk, lavabo, su yok! İnsanlar araziye, çevreye tuvaletini yapıyor! Yıkanamıyor! El, ağız, yüz yıkayamıyor! Bugün, BM Unicef açıkladı: “Dünya insanların beşte üçü su kullanmaktan, musluktan yoksundur. Çok kötü koşullarda kirli, pisli, sağlıksız yaşamaktadır.

Batı toplumlarında, tuvalette taharet için su kullanılmamaktadır. Tuvaletlerde taharet musluğu yoktur. Sadece kıç temizliği için tuvalet kâğıdı kullanmaktadırlar. Eli ile kıçını temizliyor. Tuvaletten çıkarken de ellerini yıkayacak, lavabo yoktur! Namaz abdesti, boy abdesti zaten batıl, batı toplumlarında yoktur. Vücut ilişkide kirleniyor. O şekilde geziliyor. Pis geziliyor. Vücut, mikrop ve koku saçıyor!

Batı toplumlarında, domuz tamamen mikrop yayıyor.

Doğu toplumlarında ve Afrika’da her canlı yeniyor! Çin ve Güney Asya’da dinsizler ve Budistler her canlıyı yiyor. Kolin- 19 virüsü nedeni ile Çin’de her canlının yenmek için satıldığı, 20 bin “hayvan, et pazarının kapatıldığı” söylendi.

Afrika’da yerli kabililer de, Doğu toplumları gibi her şeyi yiyor! Birde kestikleri hayvanlarının kanını sıcak iken hemen orada içiyorlar. Güç verdiğine inanıyorlar! Oysa domuz eti, kan içmek, leş ve pis hayvan yemek haramdır. İslam olmayanların; haram, helal, günah, sevap anlayışları yoktur.

1750 yılında Sanayi devrimi başladı. Sanayi devrimi ile birlikte dünya daha fazla kirletilmeye başlandı. Orman yakılıyor! Lastik, çöp, naylon yakılıyor! Çevreye atılıyor. Pislik, kirlilik adına ne varsa düşüncesizce yapılıyor!

Çöpler doğaya dökülüyor!

 Enerji üretmede kömür kullanılıyor. İki ay öncesine kadar bu termik santrallerde baca filtresi bile yoktu. Şimdi 15 tanesi kapatıldı. Filtre takınca, açılacaklar.

Kanalizasyonlarda arıtma çok az vardır.

Çöp işleme fabrikası çok az vardır. Ülkemizde 6 tane vardır! Hükümetler, belediyeler bu konuda daha bilgili, bilinçli, duyarlı hareket etmeli. Çalma yerine iş, hizmet yapmalı.

Kanalizasyonlar çay, ırmak, dere, göl, denizlere akıtılıyor! Çöpler, deniz kıyılarına ve doğaya bırakılıyor. Şehirli, park ve bahçelerde otururken, yediklerinin atığını yere atıyor! Vatandaşlar bilgisiz moloz,  belediyeler ilgisiz, vurdumduymaz, sorumsuz, kendi çıkarını düşünendir. Dünyada çevreci hiçbir belediye yoktur. Çevreci devlette yoktur.

Dünyada, lastik üretimi çoktur. Kullanılmaz duruma geldiğinde çevreye atılmaktadır.

 Plastik zaten her şeyde bir defaya mahsus kullanılıp, atılmaktadır.

Camlar çevreye atılmaktadır.

Tenekeler çevreye atılmaktadır. Geri dönüşümde kullanılma, %15 kadardır. Dünya yaşanılmaz hale sokulmaktadır! İnsan, sekiz bin çeşit hastalığa yakalanabilir. Her yıl farklı bir bakteri, virüs türemektedir! Bazıları kürsel bazıları da yerel olmaktadır.

Akılsız, kuralsız, ilkesiz, bilgisiz, bilinçsiz, sorumsuz kişilerin yaşama şansları yoktur. Bu kişiler, diğer insanlara da zararları olmaktadır.  “İnsanlar, iyiliği yaymamanın, kötülüğü önlememenin,” cezasını mutlaka çeker, çekmektedir.

                Bir yabancı kuruluşun yaptığı araştırmaya göre; “Türkiye, dünyada en temiz 6. Ülkedir.” Türkiye’den önce gelenlerde, Müslüman halkı olan ülkelerdir. Türkiye en temiz 6. Ülke ise diğerlerinin kötü durumunu sizler düşününüz.

                Ülkemizde bazı kırsal bölgeler; çok ilkel, temizlikten yoksun olup, “tuvalet ve banyosu” yoktur. Tuvalet ve banyonun olmadığı binlerce yerleşke vardır.

                Beş yıl önce bir televizyon programında izlemiştim: “ 110 üniversite mezununun olduğu köyde hiç tuvalet ve banyo yokmuş!

                Ben, Batman ve Kahramanmaraş’ın köylerinde öğretmenlik yapmıştım. Bu köylerde de tuvalet ve banyo yoktu. Evler kerpiçti. Evlerde musluk suyu da yoktu. Arazide zorunlu ihtiyaçlar gideriliyordu!

                Bu ilkelliğin ortadan kaldırılması için Büyükşehir belediyeleri, hükümetler, öğretmenler, imamlar, sağlıkçılar hemen şimdi harekete geçmeli. Bu sağlıksız, ilkel, kötü durumu bir yıl içinde ortadan kaldırmalı. Böyle Müslümanlık olmaz. Müslümanlık en temiz, hijyen, ideal temizlik istemektedir. Bazı köylerde “boy abdesti de” alınmamaktadır!

                Corona virüs, Covid- 19 adlı virüs, 2020 yılbaşında Çin’in Wuhan kentinde bir hayvan pazarından yayıldı. Burada kedi, köpek, yarasa, fare, yılan, sürüngen, böcek; her tülü hayvan ve de çorbası satılıyordu. Şu anda yayıldığı ülke sayısı 120’i geçti. Bize tüm önlemlere rağmen 90 gün sonra geldi. Komşu ülkelerle gümrük kapılarını kapattık. 14 ülkeye uçak ile giriş- çıkışları kapadık. Umre geçici olarak durduruldu. Yarın, 5,300 umreci gelecek ama karantinaya alınacak. Tavaflarda Kâbe’de durduruldu.

                Korona virüs daha çok 65 yaş üstü ve kronik rahatsızlığı olanları öldürüyor! Diyabet, kal- damar hastalıkları çok etkileniyor. Okullar 3 hafta tatil edildi. Cumaya, namaza gidilmemsi öğütlendi. Kalabalık yerlere gidilmemesi isteniyor. Turizm sezonu ertelendi.

                Korunmak için, Müslüman gibi yaşamalı. Dini ve Tıbbi hareket etmeli, yaşamalı. Eller, ağız, burun, gözler, yüz, beden mikroptan korunmalı. Üst- baş, ev, sokaklar, çevre temiz olmalı. Sabunla yıkanmalı. 80 derece limon kolonyası da iyi gelmektedir. Her yeri dezenfekte etmeli- mikroptan arındırmalı. Evde, sokakta hijyen durum oluşturmalı. Hapşırma, öksürme, sarılma kurala uygun yapılmalı. Maske takmalı. Kovid 19, cansız yüzeyde 9 saat yaşayabiliyor. Paraya, herkesin kullandığı eşyalara, araç - gereçlere dokunmamalı. Kalabalığa girmemeli. Toplu taşımalarla gitmemeli. Sigara, alkol almamalı. Şu anda 5,833 kişi bu hastalıktan öldü! 150 bin kişi ise bu hastalığa tutuldu. Vakıa oldu. En çok Çin, İtalya, İran, Güney Kore’de ölen ve hastalığa yakalanan oldu.

                Hasta olanlar veya şüpheli olanlar 14 gün karantinaya alınıyor. Hastalık kuluçka döneminden 8 günde hastalık yapar duruma geçiyor.

                Ortam hijyen olmalı. Sıkça havalandırılmalı. Çok kişiyle temas etmemeli. Eller sabunla ve sıcak su ile en az 20 saniye yıkanmalı. Şu anda ülkemizde 5 vakıa görüldü. Ama yayılması önlenemez. Ancak azaltılabilir. Eller, ergin insanlarda saatte 25 – 30 kez ağza, buruna, göze, yüze dokunmaktadır. Çocuklarda ise bu hareket daha fazla yapılmaktadır. Bu hastalık, ağız, burun, göz yolu ile alınmaktadır. Bu virüs, solunum yolu hastalığıdır. Ateş, öksürük, solunum sıkıntısı ile kendini göstermektedir.  Ağır vakalarda; zatürree, ağır solunum yetmezliği, böbrek yetmezliği ile öldürmektedir!

                Ülkemizde giriş- çıkışlarda “termal kamera” kullanılmaktadır. Ama termal kamera ateşi göstermektedir. Kuluçka döneminde olan hastayı göstermemektedir. Şu anda bu virüs mutasyona uğradı. Yanı aşısı yapılamadı. Yapılsa da mutasyon nedeni ile yararı olmayacak.

                Yaşam şeklimiz değiştirmeliyiz. Müslüman gibi temiz, hijyen olmalıyız. Bu hastalıklar; virüs, bakteri, mikrop, hep kirliliğin, pisliğin, haramın, mekruh işlerin sonucudur.