AK Parti Milletvekili Zülfü Tolga Ağar, Covid-19 salgını sebebiyle yapılan yardımlar ve ekonomiye etkileri ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Dünyayı etkisi altına alan Covid-19 salgınının sosyal devlet anlayışının önemini bir kez daha gözler önüne serdiğini ifade eden AK Parti Milletvekili Zülfü Tolga Ağar, “Geçtiğimiz yılın başından beri Türkiye’yi etkisi altına alan Covid-19’un ilk şokunun yaşandığı dönemde, hükümetimiz alınan ekonomik tedbirler ve izlenen politikalar ile salgının ekonomimize olan etkisini hafifleterek vatandaşımızın yanında olduğunu göstermektedir. Bu kapsamda Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla hayata geçirilen sosyal desteklerden biri de, ‘Sosyal Koruma Kalkanı’ paketidir. Bu kapsamda yapılan sosyal destek programı, kısa çalışma ödeneği, nakdi ücret, işsizlik ödeneği ve normalleşme destekleri toplamda 60 milyar TL’nin üzerindedir. AK Parti hükümeti olarak, Covid-19 ile mücadele eden pek çok ülke gibi; bir yandan salgınla mücadele etmek için kısıtlamalar yapmak zorunda kalırken, diğer yandan ekonomik maliyeti hafifletmek için ekonomimize odaklanmış durumdayı. Dünyada ülkelerin kapanması sonrasında, küresel ekonomide oluşan olumsuz etkilerden biri olan dış ticaretin daralması dolar likiditesinin sıkışmasına, dolayısıyla ödemeler dengesinin devamlılığını önemli ölçüde etkilemektedir. Bu dengenin sağlanması amacıyla döviz ihtiyacının Merkez Bankası tarafından karşılanması elzemdi. Yaşanan olumsuz süreçte döviz talebi TCMB tarafından karşılanmasaydı, istihdam, büyüme, reel sektör, bankacılık kesimi dahil her sektörü etkileyen bir ekonomik kriz ile karşı karşıya kalınabilirdi” dedi.

‘Türkiye, Çin dışında pozitif büyüyen tek ülke’

2020 yılının ülke adına zor başladığını ifade eden AK Parti Milletvekili Zülfü Tolga Ağar, “Tüm olumsuzluklara rağmen 2020’nin son 4 ayında Cumhuriyet tarihi aylık ihracat rekorları kırıldı. İhracatta yaşanan artış 2021’in Ocak, Şubat ve Mart aylarında da devam etti. Hatta tarihte ilk kez, aylık ihracat 18 milyar doları aştı. Türkiye, G-20’de Çin’le birlikte pozitif büyüyen yegane ekonomidir. Son 3 yılda giderek artarak maruz kaldığımız jeopolitik riskler ve tüm dünyayı etkileyen diğer olumsuzluklara rağmen bu noktada olmak büyük bir başarıdır. Türkiye, büyüme oranlarına göre incelendiğinde, 2020 yılında G-20 ülkeleri arasında 2’inci, dünyada ise 4’üncü ülke olmuştur. Küresel gelişmeleri takip eden makroekonomik istikrarımız, Türkiye’nin büyüme hedeflerinin gerçekleşmesinde önemli rol oynamaktadır. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde “İstiklalden İstikbale” vizyonuyla Ekonomi Reformları bu vizyonun tavizsiz kararlı yol haritasıdır” dedi.