En ölümcül hastalıklardan zatürre konusunda uyarılarda bulunan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Aziz Uluışık, “65 yaş üstü yaşlılar, böbrek, şeker, kalp veya akciğer hastalığı gibi kronik bir hastalığı olanlar ve sigara kullananlar zatürre açısından risk altındadır” dedi. Hastaneye başvurularda ilk sıralarda yer alan hastalıklardan biri olan zatürre (pnömoni), ‘akciğer dokusunun iltihaplanması’ olarak tanımlanıyor. Özellikle çocuklarda, 65 yaş üstü yaşlılarda, kronik bir hastalığa sahip olanlarda (böbrek, şeker, kalp veya akciğer hastalığı v.b.), sigara kullananlarda, bağışıklık sistemini baskılayan bir hastalığı olanlarda ve ilaç kullananlarda daha tehlikeli seyrediyor. Hasta kişilerden zatürre bulaşabilir Zatürrenin bakteriler başta olmak üzere virüs, mantar gibi çeşitli mikroorganizmalara bağlı olarak meydana geldiğini ifade eden Liv Hospital Samsun Göğüs Hastalıkları Kliniğinden Uzm. Dr. Aziz Uluışık, “Bazı zatürre türlerinde hasta kişiden sağlam kişilere doğrudan bulaşma riski vardır. Ancak hastalık çoğunlukla, hastanın kendi ağız, boğaz veya sindirim kanalında bulunan mikropların akciğere ulaşmasıyla meydana gelmektedir. Normal durumlarda hastalığa neden olmayan bu mikroplar, vücut savunması zayıf düşmüş kişilerde zatürre oluşturur. Dolayısıyla zatürrenin ortaya çıkmasında bulaşmadan çok, kişinin vücut direncini kıran risk faktörleri rol oynar” diye konuştu. Hastalığa zemin hazırlayan grip ve benzeri viral solunum yolu enfeksiyonlarının ise çok bulaşıcı olduğunun altını çizen Uzm. Dr. Aziz Uluışık, “Bu enfeksiyonlar hapşırık ve öksürükle yayılabildikleri gibi, ağız ve burun salgılarıyla bulaşmış bardak, mendil, çatal-kaşık, kapı kolu gibi eşyalar aracılığıyla diğer kişilere geçebilirler” şeklinde konuştu. Nefes darlığına neden olabilir Zatürrenin hastalarda genellikle ani başlangıçlı öksürük, kirli, iltihaplı balgam, üşüme titreme, ateş, yan ağrısı, halsizlik ile kendini gösterdiğini vurgulayan Uzm. Dr. Aziz Uluışık, hastalığın nefes darlığı ve/veya göğüs ağrısına da neden olabileceğini söyledi. Tedavi süresi 21 güne çıkabilir Bazı durumlarda sinsi bir başlangıç söz konusu olduğuna işaret eden Uzm. Dr. Aziz Uluışık, hastalığın belirtilerini ve tedavi yöntemlerini ise şu sözlerle aktardı: “Hastalarda birkaç gün devam eden iştahsızlık, halsizlik, eklem ve kas ağrılarını takiben kuru öksürük, ateş yükselmesi, bulantı, kusma, baş ağrısı gibi belirtiler görülebilir. Hastanın yaşı, hastalıkları, zatürrenin şiddeti gibi durumlara göre ayaktan mı, yoksa hastaneye yatarak mı tedavi edileceğine karar verilir. Tedavi süresi hastalığın başlangıçtaki şiddetine, sorumlu mikroba, eşlik eden bir hastalığın olup olmamasına ve hastanın bireysel yanıtına göre değişebilir. Genellikle ateşin düşmesini takiben 5-7 gün daha antibiyotiğe devam edilmesi önerilmektedir. Ancak bazı mikrop türlerine bağlı zatürre durumlarında tedavi süresini 10-14 güne, hatta bazen 21 güne kadar uzatmak gerekebilir.” Kronik hastalıklar kontrol altına alınmalı Uzm. Dr. Aziz Uluışık, "Altta yatan kronik hastalıkların kontrol altına alınması, dengeli beslenme, hijyenik önlemler, sigara ve alkol alışkanlıklarının kontrolü, pnömokok ve yıllık influenza aşıları ile zatürre sıklığı ve ölüm oranı azaltılabilir” şeklinde açıklamada bulundu.