NİĞDE Ömer Halisdemir Üniversitesi Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Emin Çalışkan, aşırı sıcaklara dayanıklı patates geliştirildiğini söyledi.<br /> Prof. Dr. Mehmet Emin Çalışkan, patateste, son 7 yılda kuraklığa ve yüksek sıcaklığa dayanıklı çeşitlerin geliştirilmesi için çalışmalara ağırlık verdiklerini belirtti. Türkiye'nin patates tohumunda hala yurt dışına bağımlı olduğunu belirten Çalışkan, "Ömer Halisdemir Üniversitesi Tarım Bilimleri Fakültesi olarak Niğde’nin ana ürünü olan patateste çok yoğun araştırma faaliyetleri yapıyoruz. Yerli çeşitlerin geliştirilmesine yoğunlaştık. Ülkemiz, patates tohumculuğunda halen dışa bağımlı özelliğini devam ettiriyor. Son yıllarda ülkemizde güzel çalımalar yapılıyor. Yerli çeşitler geliştirilmeye başlandı, ama bu çeşitlerin üreticiyle buluşması çok önemli. Bir de ülkemizin ihtiyaçlarını karşılayacak çeşitlerin olması önemlidir" dedi.<br /> Türkiye’de özellikle Orta Anadolu'da patates tarımının sürdürülebilmesinin su tüketiminin azaltılmasına bağlı olduğunu belirten Prof. Dr. Çalışkan, şöyle devam etti:<br /> "Bizim yerli çeşit ıslahı, patates çeşitlerinin geliştirilmesi konusunda ağırlığımızı kuraklığa ve yüksek sıcaklığa dayanıklı çeşitlerin geliştirilmesi üzerine son 7 yıldır çalışmalarımızı yoğunlaştırdık. Bunun üzerine 7 yıldır araştırmalar ve projeler yürütüyoruz. Bu küresel ısınmayla beraber hem yağış miktarının azalması, hem kuraklığın artması ve aynı zamanda yüksek sıcaklığın artması, yani patates serin iklimi seven bir bitki olmasından dolayı sıcaklıkların artmasıyla verimde çok ciddi azalmalar meydana geliyordu. Biz de hem yüksek sıcaklığı tolere edecek hem de daha az suyla yetiştirilecek bir çeşit için çalışıyoruz. Çünkü önümüzdeki yıllar içerisinde Türkiye’de özellikle Orta Anadolu’da patates tarımının sürdürülebilmesi, su tüketiminin azaltılmasına bağlı. Aşırı su tüketimiyle patates üretimi tehlike altına giriyor. Biz dünyanın önemli araştırma merkezlerinden irtibata geçerek, gen kaynaklarından yararlanarak çalışmalarımıza başladık. Arkasından da yerli çeşitleri geliştirmek amacıyla kendi ıslah programımızı başlattık gen kaynaklarını kullanarak. Bu çalışmalarımızın bu yıl 6’ncı yılındayız. Çok çok önemli elde ettiğimiz hatlarımız var. Yüzde 40 ile yüzde 50 arasında az su kullanarak mevcut çeşitlere yakın benzer verimler alabildiğimiz hatlarımız var. Önümüzdeki iki yıl içerisinde bu hatlarımızı tescil aşamasına getirerek bakanlığımıza tescil için başvurmayı planlıyoruz."<br /> <br /> FOTOĞRAFLI</p> </p>