Taha AYHAN/MALATYA, () - MALATYA'da, 15 Temmuz 2016'da, FETÖ/PDY mensuplarının darbe girişiminde bulunduğunun duyulması üzerine, 2'nci Ordu Komutanlığı ile 7'nci Ana Jet Üssü'nde hareketli anlar yaşandı. Darbe girişiminin ikinci dalgası, 16 Temmuz gecesi, 7'nci Ana Jet Üssü'nde alınan tedbirlerle engellendi. Kayseri'den izinsiz kalkış yapan ve yine izinsiz olarak Malatya 7'nci Ana Jet Üssü'ne inen 7 askeri nakliye uçağının yeniden kalkış yapmaması için önce havaalanındaki iş makineleriyle pist kapatıldı. Ardından Büyükşehir Belediyesi'nin iş makineleri ile otobüsler piste yerleştirildi. 'Pisti açın' talebine belediye şoförleri, 'Yazılı kağıt gerek' diye karşılık verdi. Malatya'da, 15 Temmuz 2016 tarihinde, tüm medya organlarından darbe girişimi olduğunun duyurulmasının ardından dönemin 2'nci Ordu Komutanı Orgeneral Adem Huduti, saat 23.00 sıralarında 2'nci Ordu Karargahı'na giriş yaptı. Dönemin Valisi Mustafa Toprak da 2'nci Ordu Karargahı önüne giderek, içeride olup bitenle ilgili bilgi almak istedi. 2'nci Ordu Komutanlığı'nda görevli Yüzbaşı Kemal Keskin, Vali Toprak'a silah çekerek, içeri almadı. Karargahın çevresi tamamen kapatılarak, giriş- çıkışlara izin verilmedi. Karargah, polis ve jandarma ekipleri tarafından da kuşatıldı. Gece saatlerinden sabaha kadar karargahtaki FETÖ mensubu askerlerin ikna edilmesi için çaba gösterildi. Bu çabalar sonuçsuz kalınca operasyon başlatıldı. Karargah çevresinde, saat 03.00 sıralarında, silah sesleri duyulmaya başlandı. Karargahtaki örgüt üyesi askerler ile etrafı kuşatan polisler arasında şiddetli çatışma çıktı. İstanbul'daki Boğaziçi Köprüsü'nün kapatılması ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'Herkes dışarı çıksın' çağrısı üzerine Malatyalılar da ay- yıldızlı Türk bayraklarıyla İnönü Meydanı ve 2'nci Ordu Karargahı'na akın etti. Karargah çevresinde darbecilere tepki amaçlı bekleyen sivillere ateş açıldı. Tüfekten çıkan mermiye hedef olan sivillerden Enes Gün, yaralandı. 2'nci Ordu'dan dışarı doğru ateş eden FETÖ/PDY üyesi binbaşı Fatih Kılınç, polis ekiplerince uzun namlulu tüfekle ateş edilmesi sonucu başına isabet eden tek mermiyle öldü. FETÖ ÜYESİ ASKERLERE ZIRHLI ARAÇLA DESTEK Saatler 09.30'u gösterirken, Altay Kışlası'ndan 2 Zırhlı Muharebe Aracı (ZBT), 2'nci Ordu Komutanlığı'na doğru FETÖ mensuplarına destek için yola çıkarıldı. ZBT'lerden biri, sanayi alt geçidinde polis ekiplerince durdurularak, içindeki askerler gözaltına alındı. Diğer ZBT ise etraftaki araçlara ve otobüslere zarar vererek, 2'nci Ordu Komutanlığı'na doğru hızla ilerlemedi. Karargahın yakınına varan ZBT'den sivillere ve polislere doğru ateş açıldı. ZBT sürücüsü Yarbay Ahmet Üçbudak, karargaha girilecek kapılar, TOMA'larla kapatıldığı için duvarı kırarak girmeye çalıştı; ancak araç arızalandı. Üçbudak, ZBT'den inip, karargaha doğru koştuğu sırada polisler tarafından silahla vurularak, yaralandı. ADEM HUDUTİ'YE GÖZALTI Karargah içinde bulunan FETÖ mensubu askerler, 16 Temmuz günü saat 10.00'da teslim olmaya başladı. Daha sonra içeri giren polis ekiplerince, dönemin 2'nci Ordu Komutanı Orgeneral Adem Huduti, 2'nci Ordu eski Kurmay Başkanı Tümgeneral Avni Angun ve diğer rütbeli FETÖ mensubu paşalar ile askerler gözaltına alınarak, adliyeye sevk edildi. GERİLİM BÜYÜMEDEN ÖNLENDİ Malatya'da darbe girişimini protesto eden kalabalıktan bir grup, yoğun olarak Alevi ailelerin yaşadığı Paşaköşkü, Cemal Gürsel ve Çavuşoğlu mahallelerinde sloganlar atıp, gerginliğe neden oldu. Bunun üzerine toplanan mahalle sakinleri ile sloganlar atan grup arasında arbede çıktı. Olaylar polisin müdahalesiyle büyümeden sona erdirildi. Paşaköşkü Mahallesi'nde toplanan yaklaşık 1000 kişi, gelenlere müdahale etmek istedi. Kısa süreli arbedenin olduğu mahalleye gelen polis, kalabalığı dağıtmak için havaya ateş açtı. 'İKİNCİ DALGA'DAKİ ENGELLEME 7'nci Ana Jet Üssü'nde, 16 Temmuz gecesi, darbe girişiminin ikinci dalgası, alınan tedbirlerle engellendi. Kayseri'den izinsiz kalkış yapan ve yine izinsiz olarak Malatya 7'nci Ana Jet Üssü'ne iniş yapan 7 askeri nakliye uçağının yeniden kalkış yapmaması için önce havaalanındaki iş makineleriyle pist kapatıldı ardından da Büyükşehir Belediyesi'nin iş makineleriyle otobüsler piste yerleştirildi. Belediye şoförlerince 'Pisti açın' talebine 'Bize yazılı kağıt getirin' cevabı verildi. 7'NCİ ANA JET ÜS KOMUTANLIĞI'NDA YAŞANLAR Darbe girişimi sırasında kentten uzak olması nedeniyle kamuoyuna yansımayan gelişmelerden biri de 7'nci Ana Jet Üs Komutanlığı'nda yaşananlardı. Kayseri 12'nci Hava Ulaştırma Ana Üs Komutanlığı'ndan 7 askeri nakliye uçağı, 15 Temmuz gecesi izinsiz olarak havalandı. Nakliye uçakları, üslerine dönüş için izin verilmeyince 7'nci Ana Jet Üssü'ne yine izin almadan iniş yaptı. Bunun duyulmasının ardından dönemin Malatya Valisi Mustafa Toprak, havaalanı yönetimine talimat vererek, gelen uçakların yeniden kalkış yapmasının engellenmesi için pistlerin havaalanındaki kurtarma ve itfaiye araçlarıyla kapatılmasını istedi. Dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır'la da irtibata geçen Vali Toprak, büyük iş makinesiyle otobüslerin havaalanına götürülmesini istedi. Çok sayıda otobüs, TIR ve iş makinesi hızla havaalanına götürüldü ve polisle jandarma ekiplerinin güvenliği altında araçlar, tek tek pistlere yerleştirildi. Vali Toprak, bölgeye yerleştirilen emniyet ve jandarma birimlerine, nakliye uçaklarındaki askeri personelin, olası karşı duruşta vurulması emrini verdi. Başkan Çakır sürücülere de "Bizden talimat gelmeden, kim olursa olsun araçlar çekilmeyecek" dedi. Çakır, emniyetin güvenlikle ilgili çalışmaları koordine etmesinden sonra "Sadece Emniyet Müdürlüğü ekiplerinden talimat gelirse araçları çekebilirsiniz" diyerek, araçların çekilmemesini istedi. Havaalanındaki kurtarma ve itfaiye araçları şoförleri, FETÖ mensubu askerler tarafından tehdit edildi; ancak araçlar geri çekilmedi. Belediye tarafından FETÖ mensubu askerlerce sürücülerden araçların pistten çekilmesi istenirken, "Bize yazılı kağıt getirin" cevabı verildi. 'Pano 01' pistinin kapatılması sonrasında tekrar havalanamayan 7 nakliye uçağında görevli 1 yarbay ve 1 binbaşı, 9 yüzbaşı ve üsteğmen ile 19 astsubaydan oluşan 39 askeri personel gözaltına alındı. Gözaltına alınan personel arasında 1 kadın pilot da vardı. 7'nci Ana Jet Üssü'ndeki pistlerin kapatılmasının ardından askeri nakliye uçaklarının da darbe girişimine destek için kalkışları engellenmiş oldu. 7'nci Ana Jet Üs Komutanı Tuğgeneral Emin Ayık, 17 Temmuz Pazar sabahı, polis ekiplerince gözaltına alınırken, nakliye uçaklarının 39 askeri personeli, olaydan 2 gün sonra Kayseri'ye gönderildi. DAVA 14 AY SÜRDÜ 2'nci Ordu Komutanlığı ile 7'nci Ana Jet Üs Komutanlığı'ndaki darbe girişimine ilişkin dava, 14 ay sürdü. Yargılamalar, 7 Mart 2017'de başlayıp, 4 Mayıs 2018'de son buldu. Kararını 4 Mayıs'taki 11'inci duruşmada açıklayan mahkeme heyeti, 76 sanıktan 14'ünü ağırlaştırılmış müebbet, 2'sini müebbet hapis cezasına çarptırdı. Dönemin 2'nci Ordu Komutanı Orgeneral Adem Huduti'ye 'cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek suçuna yardım'dan 15 yıl hapis cezası veren mahkeme heyeti, 2'nci Ordu eski Kurmay Başkanı Tümgeneral Avni Angun'un beraatine karar verdi. Dönemin 7'nci Ana Jet Üssü Komutanı Tuğgeneral Emin Ayık ise ağırlaştırılmış hapis cezasına çarptırıldı. Tuğgeneraller Mustafa Serdar Sevgili ve Zeki Karataş, albaylar Bahadır Erdemli, Erkan Varol, Mustafa Özkan ile Tayfun Tuna; yarbaylar Ahmet Üçbudak ve İsmail Akın, binbaşılar Metin Çivilibal, Tuncay Öztürk, Eyüp Kök ile İbrahim Dede ve yüzbaşı Kemal Keskin 'anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs' suçundan ağırlaştırılmış hapis cezasına çarptırıldı. Albay Mehmet Ergün ile üsteğmen Hüseyin Çakıcı ise müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme heyeti, ayrıca sanıklardan tuğgeneral Ersin Yıldırım ile teğmen Sinan Soybaş'ı da 'terör örgütü üyesi olma' suçundan 7 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı. TUTUKLANAN ARASINDA 2 ORGENERAL Darbe girişimine ilişkin tutuklananlar arasında, 'orgeneral' rütbesinde 2 isim de yer almıştı. Dönemin 2'nci Ordu Komutanı Adem Huduti, 2'nci Ordu Komutanlığı ve 7'nci Ana Jet Üs Komutanlığı'ndaki darbe girişimine ilişkin davada yargılanıp, 15 yıl hapse mahkum edildi. Genelkurmay çatı davası ile Akıncı Üssü davasının sanığı Hava Kuvvetleri eski Komutanı emekli Orgeneral Akın Öztürk ise sözde 'Yurtta Sulh Konseyi' üyesi olduğu gerekçesiyle Ankara'da tutuklu yargılanıyor. FOTOĞRAFLI