Bursa’nın kent ziynetlerini öne çıkaran faaliyetlerine aralıksız devam eden Büyükşehir Belediyesi, Muradiye Külliyesi’nde restorasyon çalışmalarının sonuna geldi. Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, Muradiye Külliyesi’ndeki Cem Sultan Türbesi’nin restorasyonunun birkaç gün içinde biteceğini, külliyenin de gelecek ay sonunda tamamlanacak çalışmaların ardından ziyarete açılacağını söyledi.<br/>Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Turizm Daire Başkanı Aziz Elbas ile birlikte Muradiye Külliyesi’nde devam eden restorasyon çalışmalarını yerinde inceledi.<br/>Muradiye’deki çalışmaların UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’ne dahil alanlardaki son restorasyonlar olduğunu ifade eden Başkan Altepe, Osmanlı’dan emanet kalan tarihi eserleri ayağa kaldırmak ve yeniden işlevlendirmek için titizlikle çalıştıklarını belirterek, “Bursa özellikli ve kimlikli bir şehir. Bursa’nın en önemli özelliği ise Osmanlı başkenti oluşu. Ecdadımızın gözdesi Bursa’yı Osman Gazi fethedemedi ama hep uzaktan göstererek, “Bu şehri mutlaka fethedelim ve beni şu karşıdaki gümüşlü kubbetin altına gömün” dedi. Osman Gazi’ye nasip olmadı, vefat etti. Fakat fetihten hemen sonra vasiyeti yerine getirildi. Sadece Osman Gazi değil, Bursa dışında vefat eden Murat Hüdavendigar, Çelebi Mehmet, II. Murat ve Şehzade Mustafa da Bursa’da defnedildi” diye konuştu.<br/>CEM SULTAN TÜRBESİ’NDE RESTORASYON BİTİYOR<br/>Başkan Altepe, Cem Sultan’ın Bursa için önemini de anlattığı açıklamasında, “Tarihte acıklı bir hikayesi bulunan Cem Sultan, tabii ki sultanlar arasında sayılmıyor ama 18 günlük bir sultanlığı var ve Bursa’da para da basmış. Kendi parası bulunan ve 18 günlük iktidarı olan Cem Sultan’ın naaşı da Muradiye’deki bu türbede bulunuyor. Cem Sultan Türbesi’nin de restorasyonunun artık sonuna gelindi” dedi.<br/>Muradiye Külliyesi’nin restorasyonunun gelecek ay sonunda toparlanmış olacağını aktaran Başkan Altepe, “Cem Sultan Türbesi de Muradiye’deki 12 türbe arasında en zengin olanlardan biri… Daha çok üzerinde ihtimam gösterilmiş ve kendine has özel desenleri olan, kalem işleri bulunan bu türbe özellikle değerli. Çünkü diğer türbelerde değişik zamanlarda tahribatlar yapılsa da Cem Sultan türbesindeki eserlere pek dokunulmamış. Burada çok büyük bir birikim, ayrı renklilik ve ayrı bir coşku var. O günün sanatkarları burada sanatı en güzel şekilde uygulamışlar” ifadesini kullandı.<br/>Başkan Altepe, ayrıca, “Cem Sultan Türbesi’ndeki sanat eserleri ilk günkü özgün ve orijinal haliyle tek tek ortaya çıkarıldı. Kalem işleri pırıl pırıl işlendi. Türbe çatısından kapısına kadar, kurşun kubbesi, zemini, kapıları ve pencereleriyle en güzel şekilde ortaya çıkarıldı. Yapı temizlendikçe de güzel bir şekilde ortaya çıkan Cem Sultan Türbesi’nin restorasyonu birkaç gün içinde tamamlanacak. Muradiye Külliyesi de en kısa zamanda Bursalıların ziyaretine açılacak” şeklinde konuştu.<br/>CEM SULTAN KİMDİR?<br/>Fatih Sultan Mehmet’in en küçük oğlu ve II. Bayezid’in küçük kardeşi olan Cem Sultan, ağabeyi II. Bayezid ile girdiği taht mücadelesiyle bilinir. 22 Aralık 1459 tarihinde Edirne Sarayı’nda doğan Cem Sultan’ın annesi Çiçek Hatun’dur. Dört yaşına geldiğinde çeşitli hocalardan dersler almaya başlar ve bu eğitim 10 yaşına kadar sarayda devam eder. 10 yaşındayken Kastamonu Sancak Beyliği görevi ile saraydan ayrılır. Cem Sultan, babasının vefatını ancak dört gün sonra öğrenir. Şehzade Bayezid ise İstanbul’a varır varmaz devlet idaresini eline alır. Cem Sultan, 4000 kadar askeriyle birlikte 27 Mayıs 1481’de İnegöl önlerine gelir. Sultan II. Bayezid, Ayas Paşa idaresindeki bir orduyu Cem Sultan’ın üzerine gönderir. 28 Mayıs’ta yapılan muharebeyi kazanan Cem Sultan Bursa’da padişahlığını ilan eder. Kendi adına hutbe okutarak para bastırır ve çeşitli fermanlar yayımlar. Ancak saltanatı kısa sürer. Sultan şâirler arasında şiirlerinde şahsî duygularını ifade etmede en başarılı sayılanı ise Cem Sultan’dır. Şiir ve edebiyatla çok küçük yaşlardan beri meşgul olmuş bir şehzâde olan Cem´in çevresinde, adına "Cem şâirleri" denen bir grup şâir bulunmuştur. Cem Sadisi, Haydar Bey, Sehâî, Kandî, Şâhidî gibi dönemin ünlü şairlerinden oluşan bu gruptan bazı şâirler, Cem´i gurbette de yalnız bırakmamışlardır. Cem Sultan, şiirlerinde yaşadığı sıkıntıları, oldukça duygulu bir anlatımla dile getirir. Cem´in "Fal-i Reyhan" adli 48 beyitlik manzum bir çiçek falı bulunmaktadır. Cem Sultan’ın biri Farsça diğeri Türkçe olmak üzere iki divanı ve Hüsrev ü Şirin adlı mesnevisi de vardır.