Muş’ta bir tekstil firmasında kısa süreli muhasebeci olarak çalışan kadın girişimci İnci Sayılgan Tok, devlet desteğiyle kurduğu tekstil firmasında 50 kişiye istihdam sağlıyor.

Muş’ta sözleşmeli öğretmenlik yaptıktan sonra bir tekstil atölyesinde muhasebeci olarak işe başlayan 35 yaşındaki 2 çocuk annesi İnci Sayılgan Tok, hayatını devletten aldığı destekle değiştirdi. Eşinin de desteğini alarak kendi iş yerini kurmaya karar veren Tok, KOSGEB’e müracaatta bulundu. KOSGEB’den aldığı devlet desteğiyle 17 dikiş makinesi ve 30 personelle iş başı yapan Tok, daha sonra İŞKUR’a da başvuru yaparak bu sayısı yükseltti. Devletten aldığı destekle 29 makineyle 50 personele istihdam sağlayan Tok, günde 800 civarında kadın şortu üreterek, 50 kişilik istihdam sayısını ilerleyen günlerde 100’e çıkarmayı hedefliyor. Kadın girişimci Tok, devlet desteğiyle diğer kadınların da kendi iş yerlerini kurmalarını istiyor.

Daha önceden sözleşmeli öğretmenlik yaptığını ve ardından bir tekstil atölyesinde muhasebeci olarak birkaç ay çalıştığını ifade eden İnci Sayılgan Tok, kendi iş yerini açmaya karar verdiğini söyledi. Eşinin desteğini alarak KOSGEB’e başvuruda bulunduğunu ifade eden Tok, “KOSGEB’den aldığım destekle burayı açtım. Şimdi KOSGEB ve İŞKUR’dan aldığım destekle birlikte burayı yürütmeye çalışıyorum” dedi.

“Devlet desteği olmasaydı böyle bir işi yapmak için yeterli sermayem olmazdı”

İşe ilk olarak 17 makine ve 30 personelle başladığını kaydeden Tok, “Şimdi ortalama 29 makine ve 50 kişiyle çalışıyoruz. Gittikçe daha da büyümeyi hedefliyorum. Devlet desteği olmasaydı böyle bir işi yapmak için yeterli sermayem olmazdı. Onlardan da aldığım destekle daha kolay kurdum işimi. Şu anda şort dikiyoruz. Günlük ortalama 700-800 arasında dikim yapıyoruz, paketini yapıp gönderiyoruz” ifadelerini kullandı.

“50 kişi olan kapasiteyi 100’e çıkarmak istiyorum”

Atölyeyi kurmasında en büyük destekçisinin eşi olduğunu anlatan Tok, “Kendi işimin patronu olmak istiyordum, eşimin de desteğiyle burayı açtım. Şimdi hedefim daha da büyümek. 50 kişi olan kapasiteyi 100’e çıkarmak. Diğer bayanların da yönelmesini isterim, kendi iş yerlerini kurmalarını, ayaklarının üzerinde durmalarını isterim. Ben İlahiyat mezunuyum. Bir bayan olarak işin zorlukları var. Yalnız yavaş yavaş üstesinden gelmeye çalışıyorum. Şimdilik ilk başladığım güne göre daha rahatım” diye konuştu.

“Yapamaz diyenlere inat en iyisini yapıyoruz”

4 aydır tekstil atölyesinde kadın patronla çalıştığını ifade eden kalite kontrol uzmanı Rabia Egemen ise “Biraz daha farklı oluyor bayanla çalışmak. Bir kadın patronla beraber olmanın verdiği rahatlık ayrı. Kalite kontrolcüyüm burada. Aynı zamanda işlerin başında olmak, o sorumluluğu almak apayrı. Şu an kadın şortları dikiyoruz. Onun dışında birçok marka ile de çalışıyoruz. İşlerimiz gayet iyi gidiyor. ‘Yapamaz’ diyenlere inat, her şeye rağmen kadın olarak biraz daha rahat devam edebiliyoruz” şeklinde konuştu.