Muş’ta, İnanç ve Adalet Platformu (MİAD) üyeleri, Doğu Türkistan’da Müslüman Türklere yönelik saldırıları protesto etti.<br/>Atatürk Parkı’nda toplanan MİAD üyeleri adına basın açıklamasını Özgür-Der Yönetim Kurulu Üyesi Burhan Taşkaya yaptı. Çin yönetiminin Müslümanlara yönelik baskı ve zulümlerini artırmasında özellikle Ramazan ayını seçmesinin Müslüman halkı provoke etmeye yönelik bir strateji olduğu belirten Taşkaya, şunları söyledi: “Oruç tutmayı, namaz kılmayı yasaklamak bizim anlayışımıza göre firavunlaşmaktır. Çin yönetimi aynı zamanda Müslümanların etnik kimliğine yönelik asimilasyon politikaları da yürütmektedir. Bunun adı faşizanlıktır. Müslümanlara ait lokanta ve benzeri yerlerin Ramazan’da gün boyunca açık olmasını ve her birinde alkol satışı yapılmasını istemek de yine inanç hürriyetine aykırı bir uygulamadır.”<br/>Müslümanlara zorla alkol içirmenin zorbalıktan başka bir izahı olmadığını ifade eden Taşkaya, “Doğu Türkistan’da olup bitenlerin dünya kamuoyu ile paylaşılmasına imkan verecek tarafsız gazetecilerin ve gözlemcilerin bölgeye gitmesi sağlanılmalıdır. Müslüman öğretmenlerin, öğrencilerin, memurların ve işçilerin din ve vicdan hürriyetine yönelik baskıların kaldırılması için Çin yönetimi uyarılmalıdır” dedi.<br/>“ÇİN’İN ZULMÜ BAKİ DEĞİLDİR”<br/>Taşkaya, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Biz Muş İnanç ve Adalet Platformu olarak diyoruz ki yıllardır dinlerini rahatça yaşamaları engellenen Uygurlu kardeşlerimizin yanındayız. Çin’in zulmü baki değildir. Çin’in bu yok sayıcı politikaları sabun köpüğü gibi dağılacaktır. Hak batılın beynini paramparça edecektir. Son söz olarak diyoruz ki; adil şahitliğimiz gereği yeryüzü coğrafyasının tamamındaki (doğu, batı, kuzey, güney) zulüm ve baskılara, zorba yönetimlere ve dikta rejimlere karşı olduğumuzu beyan eder, her nerede olursa olsun mazlum ve sivillerin öldürülmelerini, baskıya ve işkenceye maruz bırakılmalarını şiddetle kınıyoruz.”<br/>Sloganların atıldığı basın açıklamasının ardından MİAD üyeleri olaysız bir şekilde dağıldı.