Birçok projesi ile Türkiye çapında ödüller alan Deka Desing İç Mekan Tasarım Limitet Şirketi’nin kurucusu Mimar Sevim Alan, mimarlık ile iç mimarlığın kendisi için bir bütünün parçaları ve bir arada yürütülmesi gereken ortak bir disiplin olduğunu söyledi.

Mimarlığı, insanın ölçülerine, tinsel yapısına, sosyal konumuna, kültürüne en uygun insancıl oylumlar oluşturmak, bunları bir bütünün içinde birbiri içine akıtmak olarak gördüğünü anlatan Sevim Alan, “Bu fikirlerden de esinlenerek İstanbul’da açmış olduğum 3 güzellik merkezimde de mimarlık hünerlerimi insanlar üzerinde gösteriyorum. Özetle mimarlık; oylumları insancıllaştırmaktır” dedi.

Günümüz mimarlığını, “içleriyle dışları birbirine uymayan, yalnızca bir tüketim “meta”ı olarak, dışıyla ivedi satılmaya göre şöyle ya da böyle biçim arayışı” olarak tarif eden Alan, mimarların çoğunun anamalın isteklerine göre çalıştığını söyledi.

Sektörde mimari açıdan birbirine öykündüğü için tartışılan pek çok yapı olduğuna da dikkat çeken Alan, şöyle devam etti;

Herkes bir şeylere öykünerek başlar. Giderek kendi kişiliğini bulur. Öykünmenin kaynağı, doğruyu bulamamak durumda olmaktır, yine de öykünmek bile beceri ve ustalık ister. Mimarlığı öğrenmek, yalnızca eğitimle kesinkes olanaksız. Eğitim elbette önemli. Ama bunun genel kültür ortamında yapılması gerekiyor. Yalnızca bir görüşe bağlı öğretiler içinde yapılmaması gerekiyor. Hem bütün sanat kolları içinde hem de gerçek bir özgürlükle yapılmalı. Açıkçası, benim için mimarlıkla iç mimarlık bir bütünün parçalar. Bir takım içinde çalışmalılar. Var olan yapılarda iç mimarlık kötü mimarlığı düzeltmeye yardımcı olabilir. Doğru mimarlık çözüme zaten içten başlar.”