Psikolog Elçin Akdeniz, günümüzde birçok kişinin korkulu rüyasına dönüşen panik atak rahatsızlığı hakkındaki soruları yanıtladı. Panik atağın, şiddetli ve aniden gelişen korku veya endişe hali olarak tanımlanabileceğini aktaran Psikolog Elçin Akdeniz, atak esnasında kişinin yoğun korku ve endişe ile her şeyin sona ereceğini düşünebildiğini ifade etti. Ancak panik atakta tablonun bu kadar karanlık ve işin içinden çıkılamayacak bir halde olmadığını sözlerine ekleyen Akdeniz, ürperme, sıcak basması, nefes almakta zorlanmak, düzensiz ve normalden hızlı kalp atışı, terleme ve uyuşma gibi belirtilerin sıklıkla görülen belirtiler olduğunu vurguladı. "Öleceğini düşünmek en belirgin duygudur" Panik atak hastalarında aniden gelişen ataklarda en sık görülen hissiyatın ölüm korkusu olduğunu belirten Psikolog Elçin Akdeniz, atak esnasında hastanın gerçeklik algısını da kaybederek, bulunduğu ortamdan kaçma isteğinin baskın olduğunu söyledi. Mide bulantısı, terleme ve göğüste sıkışmanın da atağa eşlik ettiğini belirten Akdeniz, atak sonrası ise kişinin her ses ve eyleme tahammülsüz şekilde kendisini oldukça yorgun hissettiğini söyledi. Panik atağın birçok nedenden kaynaklanabildiğini aktaran Psikolog Akdeniz, bunlardan en önemlilerinin stresli yaşa ve depresyon olduğunu ifade etti. Panik atağın herkesin yaşayabileceği, şiddetli kaygıya eşlik eden fizyolojik belirtiler bütünü olduğunu ve tek başına bir hastalık olarak kabul edilemeyeceğini söyleyen Psikolog Akdeniz, panik bozukluğun ise panik atak veya atakların olduğu, ardından da beklenti anksiyetesinin eşlik ettiği bir hastalık olduğunu vurguladı. “Formülle anlatmak gerekirse; ‘panik atak + beklenti anksiyetesi = panik bozukluk’tur” diyen Elçin Akdeniz, beklenti anksiyetesinin ise panik atağın yatışmasının ardından yeni bir atak geçirme korkusu olarak tanımlanarak yeni ataklar için de tetikleyici olabildiğini söyledi. "Çözüm bilişsel davranışçı terapi" Her ne kadar korkutucu bir tablo gibi gözükse de aslında panik atağın tedavisinde doğru uygulamaların gayet başarılı sonuçlar verdiğini ve hastanın normal günlük yaşamına dönebildiğini aktaran Psikolog Elçin Akdeniz, tedavide tercih edilen yöntemin bilişsel-davranışçı terapi olduğunu belirterek “Hastaya korku mekanizması hakkında detaylı bir bilgilendirme yapılır. Panik ataklar sırasında görülen belirtileri hakkındaki düşünce ve inanışlarının düzeltilmesi ve hastanın bu belirtiler ile korkmadan baş edebilmesinin öğretilmesi amaçlanır" diyerek terapi detaylarını paylaştı. Ayrıca tedavi kapsamında kişinin panik atak geçireceği korkusu nedeniyle yapmaktan vazgeçtiği aktiviteler, kaçındığı yer ve durumlar kontrollü bir biçimde ele alınarak hastalık öncesi yaşam biçimine dönmesi sağlandığını belirten Akdeniz, çözüm konusunda hastaları cesaretlendirdi.