CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “8 Haziran’da mutlu bir güne uyanacağız. Buna inanıyorum çünkü halkıma güveniyorum. Benim umudum sizsiniz, Türkiye’yi, beraber düzlüğü çıkaracağız” dedi.
7 Haziran seçim çalışmaları kapsamında Malatya mitingine katılan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ilk kez oy kullanacak gençlere seslenerek, “12 milyon emekçimiz var, bunlar sizin anneniz ve babanız, onları yoksulluğa mahkum ettiler. Gelin birlikte güçlü Türkiye’nin temelini atalım. Malatya bizim beklediğimiz milletvekilini vermedi ama. Meclise bir vekil gönderdiğiniz o da hepsine bedel. Tek başına Malatya’yı temsil ediyor. Onun dışında mecliste Malatya’nın sorunlarını dile getiren yok” dedi.
Asgari ücretle çalışan vatandaşlara ve emeklilere seslenen Kılıçdaroğlu, “Ankara’daki beyler siz bin 500 lira ile geçiniyor musunuz? Ben asgari ücretliye bin 500 lira vereceğim diyorum, onlar ‘bu zulümdür” diyor. Asgari ücretli kardeşim sana sesleniyorum. Ben sana asgari ücreti bin 500 lira yapacağım. Ben bunu sanın için söyleyince bunun zulüm olduğunu söylüyorlar. Sen buna itiraz edeceksin. Asgari ücret alan kardeşim sen şunu söyleyeceksin: Ankara’daki beyler asgari ücret 949 lira, Kılıçdaroğlu asgari ücreti bin 500 lira yapacağım diyor. Sen buna zulüm diyorsun. O zaman asgari ücret alan kardeşlerim sandığa giderken düşünecek. Emekliye ikramiye vereceğiz diyoruz, ona da karşı çıkıyorlar. Emekli kardeşim senin hakkını meydanlarda, caddelerde, tarlalarda savunana benim. Sen hakkına sahip çıkıyorsan bana da sahip çıkmalısın. Diyeceksin ki ‘Madem herkese var emekliye yok. O zaman 7 Haziran’da da size benden sana oy yok.”
“HERKES BÜYÜMEDEN HAK ETTİĞİ PAYI ALACAK”
Taşeron işçilere seslenen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Senin iş güvencen yok. Ben bu sistemi kaldıracağım ve sana kadro vereceğim. Ben bunu deyince Ankara’daki Beyler yine itiraz etiler, ‘ Nasıl olacak bu iş’ dediler. Allah’ın izniyle başbakan olunca göreceksiniz. Başbakan olunca onlar için bir kurs açacağım. Kurs iki konudan oluşacak. Birincisi devlet nasıl yönetilir ve ikincisi ise kul hakkı nasıl yenmez? Gelin bu ülkede para nasıl harcanır bunu öğrenin? Herkes büyümeden hak ettiği payı alacak. Çiftçi mağdur, kayısı üreticileri mağdur. Veli Ağbaba, defalarca sorunlarınızı dile getirdi. Üreticilerin sorunlarının devlet tarafından karşılanması gerektiğini defalarca söyledi. Ama Ankara’daki beylerin kulakları sağır, sizlerin dertlerini bilmiyorlar ve duymuyorlar. Sözüm söz 8 Haziran’da onlara anlatacağım” ifadelerine yer verdi.
“BEN CEBİMİ DEĞİL HALKIMI DÜŞÜNMÜYORUM”
Kılıçdaroğlu, “Ankara’daki beyler bir lira 25 kuruşa gemilere, yatlara benzini veriyor. Ben bu fiyattan çiftçiye benzin vereceğim dediğim de yine itiraz ediyor. Ankara’daki beyler elmasta, yakutta, yeşimde, incide KDV’yi sıfırladılar. Ben de çiftçinin mazotundan sıfırlıyorum. Ben alın terinden yanayım sen köşeyi dönmekten yanasın. Aramızda ar dağı kadar fark var. Güçlü Türkiye, üreten ve ürettiğini halkça bölüşen bir Türkiye’dir. Ankara’daki beylerin, seçim bildirgemizi açıkladıktan sonra dengeleri bozuldu. Ne söylesek, ne desem olmaz diyorlar, ama ‘Gel köşeyi birlikte dönelim desem hepsi koşa koşa gelir. Malatya, güzel Malatya, kayısının diyarı Malatya şu sözümü unutma. Davutoğlu, Erdoğan için çalışır. Kılıçdaroğlu halk için çalışır. Ankara’da ki köşeye dönen beyler, açlıktan ölen bebekleri unuturlar ama ben unutmama. Bu ülkede hiçbir çocuğun yatağa aç yatmağı bir Türkiye istiyorum. Ben cebimi değil halkımı düşünmüyorum. Ben sizden biriyim, Anadolu’yum. Sevgili gençler size söz, hiçbir meydan gençlere kapatılmayacak. Yasaksız, konuşan bir Türkiye istiyorum. Bu Türkiye’de çatık kaşlı, insanların gezmesini değil güler yüzlü insanların gezmesini istiyorum” ifadelerini kullandı.
“MAĞDUR EDEBİYATINA ARTIK KARNIMIZ DOYDU”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, konuşmasını şu sözlerle noktaladı:
“Şimdi mağdur edebiyatına başladılar. Mısır üzerinden mağdur edebiyatı yapıyorlar. ‘Biz kefeni giydik’ diyorlar. Neden giydin kardeşim? Benim derdimle onların derdi başka. Onların derdi yandaş, dolar ve köşeyi dönmek. Benim hedefim ve derdim ise Türkiye’deki yoksulluğu sıfırlamak. Mağdur edebiyatına artık karnımız doydu. Milyarlık arabalara beyler çerez parası diyorlar. Diyanet üzerinden israfı meşrulaştırmak istiyorlar ve Papa’yı örnek gösteriyorlar. Kardeşim Papa’yı örnek göstereceğine Sevgili Peygamberimizi örnek gösteri. 8 Haziran’da mutlu bir güne uyanacağız. Buna inanıyorum çünkü halkıma güveniyorum. Benim umudum sizsiniz, Türkiye’yi, beraber düzlüğü çıkaracağız. Sizden 2 söz istiyorum. 7 Haziran’dan sandığa gidip Cumhuriyet Halk Partisi’ne oy verecek misiniz? İkinci söz ise, sandığa giderken geçen seçimlerde Cumhuriyet Halk Partisi’ne oy vermemiş veya sandığa gitmeyen, ben Cumhuriyet Halk Partisi’ne kızgınım diyen vatandaşımızı ikna etmeniz. Emekliler, işsizler, asgari ücretliler hep birlikte sandığa gidelim. Ben size söz veriyorum, çocuklarımız için, torunlarımız için, bayrağımız için, sizler için çalışacağım. Sizin için alın teri dökeceğim ve helal olsun diyeceğim.”