İngiltere’de dün yapılan seçimlerde oyların yüzde 100’e yakını sayıldı ve seçimlerden David Cameron zaferle çıktı. Cameron’un tek başına hükümeti kuracak oya ulaşması sonucunda diğer parti liderlerinin istifası dünya gündeminde olduğu gibi Türkiye’de de büyük yankı buldu.
Siyasi parti liderlerinin istifalarının ardından Türkiye’de ise gözler 12 kez seçim kaybeden MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve 5 kez seçim kaybeden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na çevrildi. Bahçeli ve Kılıçdaroğlu en büyük yenilgisini Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Recep Tayyip Erdoğan karşısında almıştı.
İngiltere’de dün yapılan seçimlerde sandıkların yüzde 100’e yakını açıldı. Seçim sonuçlarının açıklanması ile birlikte İngiltere’de istifalarda ardı ardına geldi. Cameron’un seçimlerden zaferle çıkması sonrasında yenilgi yaşayan İşçi Partisi lideri Ed Miliband’ın istifa etti. Miliband’ın kararından birkaç saat sonra, milletvekili seçilemeyen UKIP lideri Nigel Farage de görevinden istifa etti.
Farage’ın ardından Liberal Demokratlar’ın lideri Nick Clegg görevinden ayrıldığını duyurması dünyada büyük yankı buldu.
İngiltere’de yaşanan istifalar Türkiye’de de büyük yankı uyandırdı. Seçimlerde büyük oy oranı düşüklüğü yaşayan liderler partisinden birer birer istifa ederken gözler 12 kez seçim kaybeden Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve 5 kez seçim kaybeden Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na çevrildi.
“EN BÜYÜK YENİLGİLERİNİ CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİNDE ALDILAR”
Girdikleri her seçimden yenilgi ile ayrılan Bahçeli ve Kılıçdaroğlu en büyük hezimetlerini 10 Ağustos 2014 yılında yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yaşamışlardı. 14 partinin ortak adayı olan Ekmeleddin İhsaoğlu’nun Recep Tayyip Erdoğan karşısında seçilememesi büyük yankı bulmuştu.
“YÜZSÜZ ŞEKİLDE KOLTUKLARINDA OTURUYORLAR”
Bahçeli ve Kılıçdaroğlu’nun 10 Ağustos’taki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kaybetmesi parti içerisinde de büyük eleştirileri beraberinde getirmişti.
CHP Parti Meclisi Eski Üyesi Korkmaz Karaca, CHP ve MHP’nin yaşadıklarının rezalet ve skandal olduğunu belirterek, “10 seçim üst üste kaybetmiş Devlet Bahçeli, 5 seçim üst üste kaybetmiş Kemal Kılıçdaroğlu halen koltuklarında oturmaya çalışıyor ve yüzsüz bir şekilde seçimin galibi olduklarını söylüyorlar” dedi. “Diren matematik, diren matematik, diren dört işlem diyorum” diyen Kormaz Karaca, “Dört işlem kan ağlıyor. Ortada hiçbir şekilde bir başarı yok ama başarılı olduklarını söylüyorlar. 14 parti bir araya gelmiş bunların aldığı oy oranı yüzde 38, karşılarında tek olarak Recep Tayyip Erdoğan ise yüzde 52’i oy almış. Buna rağmen kazandıklarını söylüyorlar. Yüzsüzlük ancak bu kadar olur. Partililer de bu kadar başarısızlığa rağmen sessizliğini koruyorsa onlar da demek ki hallerinden memnun” ifadelerini kullanmıştı.
Öte yandan, CHP İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler ise seçim sonrasında kaleme aldığı bir değerlendirme yazısında Ekmeleddin İhsanoğlu ile yeni oy kazanılmadığını söyledi.
Güler, “Çatı Aday formülüyle yeni oy kazanılamamıştır. Bunun açıklaması bellidir; Çatı Aday AKP seçmeninde hiçbir olumlu etki yaratamamıştır. Yeni oy çekilemediği gibi, önceki seçimlerde alınmış oylardan geriye düşülmüş; partiler tabanlarının desteğini yitirmişlerdir. Çatı aday 2011 genel seçimlerine göre yüzde -2,24 oy yitirdi ve 2,1 milyon seçmenin kaçmasına yol açtı. 2014 yerel seçimlerine göre bakılırsa, kayıp yüzde -7 düzeyindedir. Seçmen kaybı 5,1 milyon kişidir” demişti.
“DESTİCİ SORULARDAN KAÇMIŞTI”
BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, “BBP, MHP ve CHP’nin Sivas’ta 30 Mart yerel seçimlerinde aldıkları oy oranlarının toplamı yüzde 39,3 iken, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aldıkları oy oranı yüzde 12 düşerek yüzde 27,3 oldu. Bu sonucu nasıl değerlendiriyorsunuz?” şeklindeki soruya, “Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle yerel seçimleri kıyaslamak doğru bir şey değil” iddiasında bulunmuştu.
Destici, “Sivas’tan yeteri kadar oy aldığınızı düşünüyor musunuz?” şeklindeki soruya ise şu cevabı vermişti:
“Hiçbir şey söylemiyorum. Ben açıklamamı yazılı olarak yaptım onu kullanın.”
“7 HAZİRAN SEÇİMLERİNİN SONUÇLARI MERAKLA BEKLENİYOR”
7 Haziran 2015 tarihinde yapılacak olan genel seçimlerin sonuçları da şimdiden merak edilir duruma geldi. İngiltere’den gelen istifa haberleri sonrasında yapılacak olan 7 Haziran seçimlerinde ise MHP ve CHP Genel Başkanlarının seçimi kaybetmeleri durumunda istifa edip etmeyeceği ise merak konusu oldu.
“DEVLET BAHÇELİ KİMDİR?”
17 Nisan 1987 tarihinde öğretim üyeliği görevinden istifa eden Bahçeli, 19 Nisan 1987 tarihinde yapılan MÇP Büyük Kurultayı’nda parti yönetimine seçildi ve Genel Sekreterlik görevine getirildi.
MÇP ve MHP’nin yönetim kadrolarındaki görevi uzun yıllardır sürdüren Bahçeli, çeşitli zamanlarda Genel Sekreterlik, Genel Başkan Yardımcılığı, Merkez Yürütme Kurulu Üyeliği, Merkez Karar Kurulu Üyeliği, Genel Başkan Baş Danışmanlığı görevlerinde bulundu ve 6 Temmuz 1997 tarihinde yapılan MHP 5. Olağanüstü Kongre sonrasında Genel Başkanlığı görevini üstlendi. 1999’da yapılan genel seçimlerde MHP’nin ikinci parti çıkması üzerine DSP ve ANAP ile koalisyon hükümetinde devlet bakanı ve başbakan yardımcılığına geldi. 2002 genel seçimlerinde partisi baraj altında kalınca milletvekili seçilemedi. 2007 genel seçimlerine Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı olarak katıldı. Partisinin barajı geçmesiyle birlikte yeniden milletvekili olarak meclise girdi. 24. Dönem Osmaniye Milletvekili olarak TBMM’ye tekrar girmiştir. 2015 Olağan Büyük Kongresinde 7. kez parti genel başkanı seçildi.
“KILIÇDAROĞLU KİMDİR?”
Kemal Kılıçdaroğlu, 1948 yılında Tunceli’nin Nazımiye ilçesinde doğdu, ilk ve ortaöğrenimini Erciş, Tunceli, Genç, Elazığ gibi Anadolu’nun çeşitli yerlerinde yaptı. Yükseköğrenimini yapmak için girdiği Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi’nden (Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi) 1971’de mezun oldu. Lisans öğrenimini tamamladığı 1971 yılında, girdiği hesap uzman yardımcılığı sınavının ardından Maliye Bakanlığı’nda göreve başladı. Daha sonra hesap uzmanı olan Kılıçdaroğlu, bir yıl Fransa’da kaldı. Hesap uzmanlığını 1983’e kadar sürdürdü ve aynı yıl Gelirler Genel Müdürlüğü’ne atandı. Burada önce daire başkanı olarak görev aldı, daha sonra aynı kurumun genel müdür yardımcılığını yaptı. Kemal Kılıçdaroğlu 1991 yılında Bağ-Kur’a atandı. Burada genel müdürlük yapan Kılıçdaroğlu, 1992 yılında da Sosyal Sigortalar Kurumu Genel Müdürlüğü’ne geçti. Daha sonra kısa bir süre Türkiye Cumhuriyeti Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda müsteşar yardımcısı olarak görev yaptı. 1994 yılında Ekonomik Trend dergisi tarafından “Yılın Bürokratı” seçildi. Kemal Kılıçdaroğlu, 1999’un Ocak ayında kendi isteğiyle Sosyal Sigortalar Kurumu Genel Müdürlüğü’nden emekli oldu. Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planı çalışmalarında Kayıtdışı Ekonomi Özel İhtisas Komisyonu’na başkanlık eden Kılıçdaroğlu, Hacettepe Üniversitesi’nde de bir süre ders verdi. Daha sonra Türkiye İş Bankası’nda yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptı. Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye Büyük Millet Meclisi 22. dönem için yapılan 3 Kasım 2002 Milletvekili Genel Seçimleri’yle Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul milletvekili olarak Meclis’e girdi. CHP Merkez Yönetim Kurulu’nda görev alan Kemal Kılıçdaroğlu 22 Temmuz 2007 Milletvekili Genel Seçimleri’nde de İstanbul’dan 23. dönem milletvekili seçildi ve Genel Başkanlığa adaylığını açıklayıncaya kadar CHP Grup Başkanvekilliği görevinde bulundu. 22 Mayıs 2010 tarihinde yapılan 33. Olağan Kurultayında Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı seçildi.