CHP İzmir milletvekili adaylığı Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından düşürülen Atilla Sertel, eğer vekilliği düşürülmeseydi İzmir’de çok daha yüksek oranda başarıya ulaşacaklarını ileri sürerek, “Eğer bu olaylar olmasaydı, şikayet, kumpas ve YSK’nın aldığı kararla benim düşürülmem söz konusu olmasaydı, benim bulunduğum bölgede 8 milletvekilini rahatlıkla çıkarır, 9’u zorlardık” dedi.
Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından Basın İlan Kurumu Genel Kurul üyesi olduğu gerekçesiyle İzmir 2. Bölge milletvekili adaylığı düşürülen CHP’li Atilla Sertel, Anayasa Mahkemesi’nin süreçle ilgili kararının gecikmesinin CHP’nin İzmir’de aldığı oylara ters yönde etkilediğini söyledi.
Anayasa Mahkemesi’nin süreçle ilgili kararı bir an önce vermesi gerektiğinin altını çizen Sertel, “YSK’nın ön seçimden 13 bin oy alarak seçilme hakkını elde eden bir kişiye yaptığı haksız uygulamanın Anayasa Mahkemesi süreci devam ediyor. Kısa bir süre sonra Anayasa Mahkemesi’nin bu kararı çıkaracağına eminim. Ancak beni üzen nokta şudur, bizim bu kadar haklı olmamıza ve devlet memuru kamu görevlisi gibi bir saçmalığın içinde olmadığımızı göre göre alınan kararın, bir an önce görüşülüp karara bağlanması gerekirken sürecin bu kadar uzaması bizi üzdü. Bunun partimize de alınan oylara da ters yönde etkisi olduğuna inanıyorum. En çok üzüldüğüm noktalardan biri bu oldu” diye konuştu.
“BENİ BIRAKSINLAR KPSS’YE GİRENLERİ MEMUR YAPSINLAR”
Anayasa Mahkemesi’nin lehine karar vereceğinde emin olduğunu da vurgulayan Sertel, “Lehime karar çıkacaktır. Çünkü kamu görevlisi değilim. SSK’dan gazeteci emeklisi olarak maaş alan bir insanım. Emekli maaşımda herhangi bir kesinti yok devletten aldığım herhangi bir maaş yok. Bir masam yok bir görevim yok. Devlet benimle ilgili aldığı kararda eğer Anayasa Mahkemesi eğer benimle ilgili ‘Evet YSK haklıdır, Atilla Sertel kamu görevlisidir’ derse ben o zaman şunu söyleyeceğim. Nerede çalışacağım, görevim ne olacak, maaşım ne olacak, özlük haklarım ne olacak? Beni bıraksınlar KPSS’ye girmiş milyonlarca genç işe girmek için uğraşıyorlar onları memur yapsınlar” ifadelerini kullandı.
Kararın haksız bir karar olduğunu ve Türk siyasi hayatına karar bir leke olarak düştüğünü savuna Sertel, Anayasa Mahkemesi’nden çıkacak olan olumlu bir kararla bu kara lekenin siyasi hak ve insan hakları açısından silineceğini ifade etti.
“8 MİLLETVEKİLİNİ RAHATLIKLA ÇIKARIRDIK”
CHP’nin İzmir’de oylarının düşmediğini ancak vekil sayısının düştüğüne işaret eden Atilla Sertel, şunları söyledi:
“CHP’nin oyları düşmedi ancak vekil sayısında bir düşme var. Sahada ben mutlaka belli oranda çalıştım. Ama benim düşürülmemle birlikte Cumhuriyet Halk Partisi içerisindeki üyelerin önemli bir bölümünde moral bozukluğu oldu. Bunu saklamak istemem. Moralleri bozuldu, çalışma koşulları açısından demorolize oldular. CHP’nin oy oranının yükseldiği bir kentte yaşıyoruz. Ama yeterince yükseldi mi? Bence biraz daha fazla olabilirdi. Ben şunu çok açık yüreklilikle söylüyorum. Eğer bu olaylar olmasaydı, şikayet, kumpas ve YSK’nın aldığı kararla benim düşürülmem söz konusu olmasaydı, benim bulunduğum bölgede 8 milletvekilini rahatlıkla çıkarır, 9’u zorlardık. Diğer bölgede de bir milletvekilliği fazla alırdık. Bunu nerden biliyorsun derseniz? Gittiğim her yerde bana yapılan haksızlığın yarattığı üzüntüyü anlatmakla geçti çalışmamın bir bölümü. Aslında biz onu anlatmak yerine projelerimizi anlatarak bir kardeşlik, bir arkadaşlık, bir dostluk çerçevesinde bir seçim çalışması yapmış olsaydık, İzmir’de çok daha yüksek oranda başarıya ulaşırdık.”
“EN İYİ FORMÜL CHP VE MHP”
Koalisyonun kurulması gerektiğini kaydeden Sertel, CHP’nin iktidara en yakın parti olduğunu ancak AK Parti ile koalisyon ihtimalinin zayıf olduğunu ifade etti. Sertel, “CHP, MHP ile bir koalisyon kurabilir. HDP dışarıdan destekleyebilir ve normalleşmeyi sağlayabilir. En iyi formül olarak ben bunu görüyorum” dedi.
“CHP, MHP VE HDP YAN YANA GELİRSE OYLARI ARTAR”
CHP, MHP ve HDP’nin demokrasi için mutlaka yan yana gelmesi gerektiğini dile getiren Sertel, şöyle devam etti:
“Normalleşmesi lazım Türkiye’nin. Çıkarılan İç Güvenlik Yasa’sında üç parti ittifak yapmıştı mecliste. Buna rağmen çoğunluk AKP de olduğu için İç Güvenlik Yasa Tasarısı çıkmıştı, şimdi onun değişmesi lazım. Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu, diğer kurumlar, diğer yasalar, bütün anti demokratik yasaların değiştirilmesi lazım. Bu değiştirme için üç partinin CHP, MHP ve HDP’nin gerçekten bu demokratik duruş için yan yana gelmeleri lazım” diye konuştu.
Asgari ücret, emeklilere ikramiyeler gibi vaatlerin CHP, MHP ve HDP’nin desteklediğine dikkat çeken Sertel, şöyle devam etti:
“Bütün bunları söyleyen partiler bir araya gelirse bunun içinde CHP, MHP ve HDP vardır. Bu üçü bunları gerçekleştirirse halkta olan güven ve inanç tavan yapar. Ve ilk seçimde bu partiler kendi oylarını büyütürler. Yok yapmazlar ve birtakım sıkıntılar doğarsa, bu sıkıntılardan her biri eşit oranda payını alır diye düşünüyorum.”