AK Parti İzmir 2. Bölge Milletvekili Adayı İbrahim Turhan, Gezi Parkı eylemleriyle başlayan süreçte Türkiye’nin önünün kesilmeye çalışıldığını söyledi. Turhan, “Altı ağacın yeri değişmiş diye 15 gün İstanbul’u yakıp yıktılar” dedi.
Seçim çalışmalarını Aliağa ilçesinde sürdüren AK Parti İzmir 2. Bölge Milletvekili Adayı İbrahim Turhan, iş adamları ve sivil toplum kuruluşları temsilcileriyle kahvaltıda bir araya geldi. Turhan, yaptığı konuşmada, Türkiye’nin ekonomi başta olmak üzere her alanda şaha kalktığı bir dönemde ülkenin önünün kesilmeye çalışıldığını ifade etti. Türkiye’nin ekonomi başta olmak üzere her alanda zirveye çıktığı 2013 yılında, ülkenin önünün kesilmeye çalışıldığını dile getiren Turhan, “Türkiye yıllar sonra IMF’ye borcunu bitirmiş. Merkez Bankası kasasında 130 milyar dolar var. Enflasyon yüzde 4 düşmüş. Faizler yüzde 5 seviyelerindeyken böyle bir ortamda Gezi Parkı olayları başladı. Altı ağacın yeri değişmiş diye 15 gün İstanbul’u yakıp yıktılar” diye konuştu.
“SANKİ SAVAŞ VAR GİBİ YAYIN YAPILDI”
Gezi olayları sırasında basın yayın kuruluşlarının Türkiye’de sanki savaş var gibi yayın yaptığını belirten İbrahim Turhan, şunları söyledi: “Taksim meydanında bir plaj şemsiyesi altında üç gazeteci güneşleniyor. Yayın saati geldiği zaman biri kalkıp başına miğfer takıp üstüne çelik yelek giyerek yayına katılıyor. Sanki ülkede iç savaş çıkmış gibi. Savaş muhabiri Taksim’den bildiriyor diye. Bu manzaraya şahit olduk. 17-25 Aralık’a şahit olduk. İnsanları kanıyla beslenen bir vampir gibi her tarafa uzanıp konuşmalarını kaydedip ondan sonra onları montajlamak suretiyle oluşturulan bir kumpasla ülkede bir kaos ortamı yaratılmaya çalışıldı. Tam Türkiye kalkışa geçmişken bunlar yapıldı.”
SİYASETE ATILMA SEBEBİNİ AÇIKLADI
“Türkiye ciddi bir tehlike ve tehditle karşı karşıya” olduğu için Merkez Bankası Başkan Yardımcılığı, Borsa İstanbul Başkanlığı gibi üst görevleri bırakarak siyasete atıldığını ifade eden Turhan, “Benim iki dedem İstiklal Savaşı gazisi. Çocukluğum dedemin anlattığı İstiklal Savaşı ve anne annemin anlattığı hicret hikayeleriyle geçti. O nedenle memleket ne zaman tehlike ile karşı karşıya kalsa biz de alarm zilleri çalar” ifadelerini kullandı.
KOALİSYON ÖZLEMİ VAR
Muhalefet partilerinin koalisyon özlemi içinde olduğunu belirten Turhan, normal zamanda birbirlerinin elini sıkmayan CHP, MHP ve HDP’nin seçim sonrasında koalisyon özleminde olduğunu vurguladı. Turhan, üç partinin İç Güvenlik Paketinin TBMM’de görüşüldüğü sırada ortak hareket ettiğine dikkat çekerek şunları söyledi:
“Ben dün sosyal medyadan bir fotoğraf paylaştım. Kemal Kılıçdaroğlu, Devlet Bahçeli ve Selahattin Demirtaş bir arada Meclis’te. İç Güvenlik Yasası’na karşı muhalefet ediyorlar. Nedir bu yasa? Ülkede insanlar protesto haklarını kullanacaklarsa, demokratik tepkilerini dile getireceklerse bunu istedikleri gibi yapsın. Herhangi bir şeyden memnun olmayan kişi demokratik sınırlarda kalmak şartıyla istediği protesto da yapabilir yürüyüş de düzenleyebilir, miting de gerçekleştirebilir ama izinsiz olarak başka insanların özgürlüğünü tehdit edecek şekilde yüzünü gözünü kapatıp eline molotof alana hiç kimse birşey yapmasın istedik. Buna karşı çıktılar. Buna karşı ittifak yaptılar. Niye itiraz eder insan? Niye yüzlerini de kapatarak molotof atsınlar diye ısrar ettiler? Buna karşı çıktılar. Size mantıklı gelen bir tarafı var mı?”
Aliağa Belediyesi halk pazarına geçen Turhan, burada alışveriş yapan vatandaşlarla pazarcı esnafını gezdi. Esnafla sıkı diyalog kuran Turhan, bazı tezgahlarda alışveriş yaptı. Turhan, burada kendisine yaklaşarak sorunlarını dinleyen vatandaşları dikkatle dinlediği görüldü.