En büyük İlahi mucize olan Kur’ân’ı Kerim’i hakkıyla, peygamberimiz gibi anlayıp, yaşamamız gerekir. Allah cc. âlemleri hiç yoktan yaratan, yaşatan, öldüren ve tekrar diriltendir. Dünyada, uzayda, evrende her varlık, Yüce Allah’ın yaratmasıdır. Her varlığı kendine özgü özelliği, niteliği ile yarattı. İnsanı da akıllı, zekâlı, düşünceli, öncesi ve sonrasını düşünüp, yargıda bulunabilecek, şekilde yarattı. “Evren, dünya, insan ve Kur’ân en büyük mucizedir.”

İnsan, doğru bilgileri ancak Kur’ân’dan öğrenir. İslam bilgisi olmayan kişilerin, insan hakkında olsun; din, dünya, evren, ahret hakkında olsun, düşünceleri yanlıştır, yalandır, eksiktir. Bilerek veya bilmeyerek, hep yalan uydurmakta, doğru ve gerçeklerin üstünü örtmektedirler. “Sahiden gerçek hak mümin samimi bilge Müslüman olmayan kişilerin düşüncelerine değer vermemeli. Önemsememeli.”

İnsanı hiç yokken, Allah cc. Yarattı. İnsan, varlıklar içinde en öğrenebilen, eğitilebilen, düşünebilen, konuşabilen, iş yapabilen, medeni olabilen, tek varlıktır. İnsan niyeti, duygusu, düşüncesi, öğrenmesi, eğitilmesi ile olumlu veya olumsuz varlık olur.

“İnsan hem aceleci, zalim, cahil, hırslı, nankör, husumet ve düşmanlık sahibi, kavgacı, kan dökücü olmuş!  Hem de güzel eğitimi ile bu olumsuz sıfatların tam zıddı olmuştur.” “İnsan iyi öğretim, eğitim ile onurlu, akıllı, zeki varlık olmuş. Hem de kötü düşünce ve davranışları ile hayvanlardan aşağı, düşük yaratık olmuştur.” Bu durum insanın kendi tercihidir.

“İnsan güzel, doğru, iyi, gerçek, yararlı bilgi ile yetiştiğinde, marifet sahibi olmaktadır. Kendini bildiğinde, İslam dinini, ilmi bildiğinde, Rabbi olan Allah’ı bilmektedir.” “ Hak ve hakikatlere ters düştüğünde, şeytanlaşmış. Şeytanı ve şeytanlaşmışlara dost olmuş. Olumsuz hareketlerle dolmuştur.”

“İnsan, yeryüzünde Allah’ın emir ve yasaklarına uyarak yaşamak durumundadır. Bunun için yaratılmıştır. Allah’ın emir ve yasaklarına uymayanlar; zalimdir. Münafıktır. Kâfirdir. Müşriktir. Allah’ın sevmediği aklı doru kullanmayan yaratıktır. İnsan, Allah’ı bilmekle ve ibadet etmekle sorumludur.  Allah’ı bilmeyen; Allah karşıtlarını önder, lider edinenler, şeytana ve şeytanlaşmışlara uymuştur! Allah’ı dost edinmeyenlere, Allah cc. Dost değildir.”

Nefsini, kendini, batıldan, küfürden arındıran, kurtulur.

Nefsini kirleten, hüsrandadır!

Nefsini ıslah eden, Allah’a kulluk eder. Nefsine muhalefet eden, Rabbini tanır. Allah’ı, bir mümin, ad ve sıfatları ile doğru bilip; sevgi, saygı duymalıdır. Mümin dosdoğru bilgi sahibi, Kur’ân ve sünnet sahibi olmalıdır. Kur’ân ve peygamberi tanıyıp; yoldaş, kılavuz edinmeli. İnsan, ilim ve Kur’ân bilgisi almalı. “Kur’ân’ı peygamberimiz gibi yaşamalı.” Şaşıranlardan, sapıtanlardan, sapkınlardan, sapıklardan olmamak için; doğru din bilgisi ve yaşayışına sahip olmalıdır.

İnsana, Allah cc. Değer, kıymet verdi ama insana kendi değerini bilmedi. Kendini sapıtmış sapkınlara ucuza sattı. İnsan, Allah’ın kitabını okumadı. Peygamberlere uymadı. Doğru ve gerçeğe ulaşamadı. “Hakkı, hakikati kabul etmeyince batıl ve küfürde battı.” Allah’ın adı ile okumaya başlayacağına, sapıkların gösterdiğini şeytanca okudu. Allah’ın dinin emir ve yasaklarına uymadı. Sapkınların emrine girip, akılsız serseri mankutu oldu. Allah’ın hükümlerini yok saydı. Sapkın katil, katliamcılara tutsak, köle oldu. “Allah cc. Oku dedi. Yaz dedi. Hakkı, hakikati anlat dedi. Allah’a ibadet etmekten hiçbir şey seni alıkoymasın, buyurdu. Doğrunuz İslam olsun. Yanlışınız, İslam dininden başka her şey olsun, dedi. Ama insan gerçekleri, doğruları anlayamadı, İslam, Allah, peygamber, Müslüman düşmanı oldu!”

Allah’ı ve hükümlerini tanımayan; akıl, akılsız insanda bulunur. Vahiy nurundan yararlanmayan akıl, düşünce ve eylemlerde şaşırıp, sapıtır. İslam ve gerçek ilmi edinmeyen insan; sapıtır, sapkın olur. İslam ile bilim ile hak ile hakikat ile aydınlanan akıl; ariftir. Tevhit insanıdır. Vahye dayanmayan akıl, akılsızdır. Görüşleri yanlıştır. İslamsız ise, batıldır. Küfürdedir. Akıl, vahyin elçisidir. Akıl, vahiysiz olsa idi, sapıtır. Akıl en büyük nimettir ancak, ilimle, din - imanla en büyük nimettir. Vahyi, akıl keşfeder ve saygı duyar. “Zeki olmak ile akıllı olmak farklı kavramlardır.” Vahye dayanmayan aklın söyleyeceği yanlışlarla dolu olur.

İnsanın hedefi; “ Allah’a kul olmalıdır.” Kula kulluk eden, sapıtmış zavallıdır. İnsan, vahiy ile onurlanır. İnsan, dünyayı imar eder, bayındır hale getirir. İnsan, varlıkların çoğundan üstündür. “Üstünlük, iman ile İslam iledir.” İmansız insanda üstünlük değil, aşağılık vardır. İnsan, sınav edilen varlıktır. “İnsan sadece Allah’a kulluk etmek için yaratılmıştır.” İnsan şükretmese, hamt etmezse, nankördür. “İnsanın sabır ve tahammüllü zayıftır.” İnsanlar farklı yaratılmıştır. Bu Allah’ın hikmetindendir. “İnsanlar arasında ırk ayrımı yapmak, haramdır. İnsan faklı yaratılmış ve soy ve de hısımlara ayrılmıştır. Soy- sopla, ırkla, ırkçılık yaparak, övünmek haramdır.” “İnsana, Allah cc. Ayetleri ile peygamberleri ile dosdoğru, gerçek yolu göstermiştir. Hayır ve kötülük gösterilmiştir.” İslam dinine inanmak, kişinin kendi tercihi ile olmaktadır. “İsteyen iman eder, isteyen küfürde kalır. Herkes yaptıklarından ve yapmadıklarından sorgulanacak, yargılanacak, hesabı verilecektir.”

İnsan sadece imanı, dini, ibadeti, takvası ile üstün olur. “Zenginliği üstünlük değildir.” İnsana bilmediklerini öğreten, âlemlerin Rabbi olan, Rabbimiz olan Allah’tır. İnsan nimetlerden sorulacaktır. Allah cc. Sizden, sizde, Allah’tan hoşnut olarak, dünyadan göç ediniz. Nefsinizi günah ve haramlardan arındırınız.

Gerçek ile dosdoğru din- iman, Kur’ân, peygamber, vahiyden aydınlanmayan akıl; şaşırıp, sapıtır. Doğru ve gerçekçi düşünemez. Hem sapar, sapkın olur. Hem de ahmakları sapıttırır! Gerçekten ilim, bilim, din, iman sahibi olanı, tüm sapkınlar sapıttıramaz. Çünkü bilge mümin ariftir. Bilgindir. Bilgedir. Arif insan düşünürken, doğru ve gerçekçi düşünür. Allah’ın sıfatları ile düşünür. Kur’ân ile peygamberimiz gibi düşünür. “Vahye dayanmayan her düşünce yanlıştır.” Zırvalar. Boş, batıl konuşur. Müslüman’ın aklı vahye ve ilme bağlı olmalı. Aklı doğru kullanmayanlar, sapıtmış, şaşırmış, sapkın, sapık olmuşlardır. Akıl en büyük nimettir. Ne mutlu aklını dosdoğru kutlananlara!

İmansız tüm filozoflar toplansalar, dosdoğru akıl edemezler. Dinsiz felsefecilere bir bakınız. Her sözleri boş, yararsız, önemsiz, yalan ve yanlıştır. Tümü şirk içindedir.

Müslüman, Allah’a kulluk etmekle, sorumlu ve görevlidir. Allah’a kulluk etmeyenden, hiçbir değer, ölçü çıkmaz. Zararlıdır. Kendine ve başkalarına mutlaka zarar verir. İnsana, din, İslam gönderilmiş. İslamsız yaşayandan, hayır gelmez. İslam’a dayanmayan, her iş yanlış ve zararlıdır. “İnsan, dünyayı, yeryüzünü imar etsin, diye yaratıldı. Ama insan bugün de tam tersini yapmaktadır. İmar etmekten, çok; yıkmak, yok etmeye çalışmaktadır!” İnsan, takva mümin ise üstün, onurlu, hayırlı, yararlı varlıktır. İslam değil ise bu özellikleri yoktur.

İnsan, sadece Allah’a kulluk/ ibadet etmek için yaratılmıştır.

İnsan, iyilik etmek, kötülükleri önlemek için yaratılmıştır.

İnsan sabretmeli. Sabırlı olmalı. Acizdir. Acze düşmemek için gayret etmeli. İnsan hırsa düşkündür. Nankördür.

İnsanlar farklı yaratılmıştır. Renkleri, dilleri farklı yaratılmıştır. Soy ve hısımlara, kavimlere ayrılmıştır. Irk üstünlüğü yoktur. Üstünlük takvadadır. İnsana doğru yol sürekli gösterilmiştir. Hayır ve şer/ kötülük gösterilmiştir. Soy- sop ile övünmek yoktur.

İslam dininde zorla iman ettirmek/etmek yoktur. Dileyen iman eder. Dileyen inkâr eder ve de kâfir olur. “Herkes yaptıklarından ve yapmadıklarından sorumludur.” Zenginlik, üstünlük sebebi değildir. İnsana bilmediklerini öğreten, Yüce Allah’tır. İnsan nimetlerden sorulacaktır. Savurganlık, israf, aşırılık, gerilik haramdır. Nimetler sayılmayacak kadar çoktur. “Allah’ın yarattıklarından, karada bir milyon, denizde iki milyon varlık çeşidi sayılmıştır. Her yıl 500 kadar yeni canlı tespit edilmektedir.”

Allah cc. Senden, sen Allah’tan razı/ hoşnut olmak için azimle gayret ediniz. Nefsini, kendini, haram, günah ve sapkınlıktan arındırıp, kurtuluşa ermek için gayret ediniz.

Kur’ân, Allah’ın son mesajıdır. Lütfen! Doğru anlayıp, peygamberimiz gibi yaşayınız. Bu büyük nimetten yararlanınız. “Kur’ân ve peygambere sımsıkı sarılınız.” Yüz çevirenler; rezil, zelil, perişan olur. Her ayet mucizedir. Doğrudur. Önemlidir. Dini bir bütün olarak yaşayınız. Her ayetini yaşam tarzı yapınız. “İdeolojilere, felsefelere, sapık düşüncelere bağlanıp; İslam ve Müslüman düşmanlığı yapmayınız.”

Kur’ân’ı anlamak için; samimi olmalı. İnançlı, imanlı, yumuşak huylu, sabırlı, sebat eden, olmalı. Haram ve sapkınlıktan uzak kalmalı. İdeolojik, önyargılı, düşmanca davranmamalı. Niyet iyi, davranış güzel olmalı.

“Allah’ın emir ve yasaklarına uyunuz. İnancı, canı, aklı, nesli, malı, iffeti, emanetleri koruyunuz. Namuslu ve iffetli olunuz.” Din düşmanı olup; azgınlaşıp, tağutlaşmayınız. Batıl, küfür, şirk; tüm ibadetleri, iyilikleri yok eder!

İslam dinini, Allah cc. Peygamberler, insan, mümin, ahret, evren, güzel ahlak, adalet, doğruluk, dürüstlük, ilim, bilim, iman, İslam, hukuk hükümleri, Allah’ın emir ve yasakları, ilkeler, çözüm ve çareler öğrenilmeli. Her soruna olan çözümler, çareler, iyileştirmeler, bilgiler öğrenilmeli. Doğru ve yanlış yollar bilinmeli. Yaşantı, ölüm ve ötesi, yaratılış gayesi, geçmiş, bugün, yarın bilinmeli. İyi, doğru, hayır, adalet, yararlılık, güzel, iman, tevhit, kurtuluş yolu, helal, temiz, hak, dost kavramları ve de bunların zıttı/ karşıtları bilinmeli.

Müslüman’ın; kötülükle, çirkinlikle, yalanla, yanlışlarla, küfürle, batılla, zalimle, küfürle, zararlıyla, şirkle, fitne fesatla, haram ve günahla, batıl ve küfürle, düşmanlıkla, gâvurluk yapmayla işi olmaz. Bu pisliklerden sakınır ve kaçınır. Yok olmaları için amansız mücadele eder. Neyi yapması, yapmaması gerektiğini bilir ve uygular. Temel hak ve değerleri bilir ve yaşar. “Kur’ân ve sünnetten ayrılmaz.” Haklarımızı, görev ve sorumluklarımızı bilir ve yerine getirir. “İki âlemde huzurlu, mutlu olmanın gerektirdiklerini yapar. Hidayet sahibidir. Akılla, ilimle, İslam ile yaşar. Böyle yaşarsa düzgün insan olur. Yaşamasa, zalim, zulmeden, insanlık düşmanı olur. Sadece ve ancak İslam dini yaşayanlar, düzgün ve dürüst insana olur.”  

Mümin, akli ve nakli ilimleri bilir. Bilmelidir. Mümin, cahil cühela çapulcu olmaz. Allah’ın yarattığı her şeyin sırrına erer. Tüm ilimleri insan bilmeli. Toplum bilmelidir. İnsanlar bilmelidir.

Feyz’ül Furkan’da;  “Allah cc. Kur’ân’da bin ayet ile emirlerini, bin ayetle yasakladıklarını, bin ayet ile haberleri ve de kıssaları, bin ayetle mesel ve ibretleri, bin ayette va’de- eceli,  bin ayette vaideyi- kötülüğün zararlarını ve kötülükten sakındırmayı, 500 ayetle helal ve harama, yüz ayetle tesbih ve duaya, 6 ayet öğüde yer vermiştir. ( Bu sayılar ortalama bir hesaptır. Bu konuda bendeniz daha geniş bilgiler vermiştim.)

Profesör Dr. Vecdi Akyüz’e göre: “ 480 ahkâm ayeti var. 250 ibadet ayeti var. 200 muamelat ayeti var. 30 ayette ukubat ( cezalar, azaplar)  ile ilgilidir.” ( Bu konuda bendeniz pek çok kez ayrıntılı bilgi vermiştim.)

Lütfen! Allah’ı ve peygamberini tanıyınız. Lütfen! Allah’a ve peygamberine itaat ediniz. Lütfen! Allah, Kur’ân, peygamber yolunda, izinde olunuz.  “İlmi ve İslâm dinini yaşayan, arif âlim olursanız; dindar mümin Müslüman olursunuz.” “İslam dinini yaşayan, samimi takva mümin dindardır.” Dini yaşamayan, âlim kimsenin, Allah cc. Katında değeri yoktur. İslam dinini yaşamayan, âlimler, toplumlara kötü örnek olmaktadır. Zalimdirler. Birey ve toplumları kötülüğe, zalime yönlendirmektedir!

Sizleri, Allah’a itaat ve ibadet etmekten, emir ve de yasaklarına uymaktan, hiçbir şey alıkoymasın. Allah, Kur’ân, peygamber yolunu bırakıp, sapkın sapıkların yoluna uydurmasın.