Yapılan görüşmeler sonunda hazırladıkları talepleri sıralayan Karakoyun, sadece 2020 yılı hasat döneminde gerçeli olmak kaydıyla bu yıl yaş çaya yapılacak olan zammın destekleme primine yansıtılması gerektiği önerisini yineleyerek, “Çay sanayisinin mücbir sebeplerden sayılmayan sektörlerin içinde olması. hammadde harici tüm giderlerde aşırı fiyat artışlarının olması ve bunları takiben, hammadde maliyetinin de artması sonucunda, kuru çay maliyeti ve satış fiyatlarının da aşırı yükselmesine neden olacağından, tüketici noktalarında da sıkıntıya sebep olacaktır.” dedi.

Yaş çay kampanyasının açılmasıyla birlikte kuru çay zammının da vakit kaybedilmeden yapılması gerektiğini ve üreticilere tarımsal üretime yönelik finansman ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla uygun koşullarda selektif kredi verilmesi gerektiğini belirten Başkan Karakoyun, “Bu taleplerimizin yerine getirilmesi halinde özel sektör çay sanayicilerinin üzerindeki büyük bir yük kalkacağından özel sektör çay sanayicileri de yaş çay taban fiyatının altında yaş çay alımı yapmama konusunda birleşecek ve müstahsil mağdur olmayacaktır. 2021 yılında eğer destekleme primi düşürülürse, düşürülen miktar kadar yaş çay taban fiyatına zam yapılıp müstahsil mağdur edilmeyebilir.” ifadelerini kullandı.

Çaykur ve özel sektör firmalarının mali bütçelerinin yeni sezondaki üretimi sağlıklı bir şekilde yapabilme durumuna sahip olmadığını ifade eden Karakoyun, “Bilindiği üzere; Çaykurumuz 2018 yılında 657 milyon, 2019 yılında ise 635 milyon zarar etmiştir. Özel sektör firmalarının da yaklaşık yüzde 80’i 2019 yılını zararla kapatmıştır. Böyle bir tabloda görüyoruz ki, çay sanayisine acilen destek gerekmektedir. Yaş çayın peşin alınması özel sektör ve Çaykur üzerinde yüksek bir faiz yükü yüklemektedir. Bu koşullar altındaki Çaykur devlet tarafından halkın vergileri ile sübvanse edilmektedir. Özel sektör firmaları da bozuk olan bu mali durumdan dolayı finans destekleri olmamasından, mevcut piyasa şartlarının bozuk olmasından dolayı zarar ederek çalışmakta, bunun sonucunda da müstahsilimizin yaş çayını taban fiyatının altında almaya zorlanmaktadır.” dedi.

Yaşanılan ekonomik kayıpların ne özel sektör firmalarının ne de müstahsilin cebine girmediğini belirten Başkan Karakoyun, “Bugün kuruçay fiyatının markette yüksek olduğu söylenmektedir. Doğru, lakin bana iki üç firma harici kaç marka söyleyebilirsiniz. Rize’deki yüzde 95 fabrika fason çalışmaktadır. Çaykur da dahil olmak üzere çaydan para kazanan bir fabrika var mı?” dedi.

Yaptıkları çalışma sonucunda hazırladıkları önerilerin hayata geçmesi halinde müstahsilin hiçbir kaybının olmadığını söyleyen Karakoyun, “Verilecek destekleme ile müstahsil aynı parasını alacaktır. Biz burada tüm özel sektör firma temsilcileri ile görüşmeler yaptık. Hiçbir fabrika bu şartlar sağlandığında yaş çay taban fiyatı altında çay alımı yapmayacaktır. Bu destek ile beraber 2020 yılında hem Çaykur ve özel sektör firmalarımız hem de müstahsilimiz zarar etmeyecektir.” dedi.

Hazırladıkları taleplere Rize Ticaret Ve Sanayi Odası’nın (RTSO) imza atmadığını belirten Karakoyun, “Kendilerine sormak istiyorum. Demogoji yapmadan Çaykur’un özel sektör ve müstahsilin 2020 yılında zarar etmemesi için nasıl bir planı var, ne düşündüler ve hangi taşın altına elini soktular. 2021 yılında yine zarar eden bir Çaykur, batan bir sürü özel sektör firması, yaş çay parasını tahsil edemeyen ve ya düşük fiyata satacak olan müstahsile nasıl bir cevap verecekler?” şeklinde konuştu.