Halim Mete duygularını sosyal medya üzerinden sevenleriyle paylaştı.işte o açıklama

70 YAŞA GİRMEK, DOĞUM GÜNÜM..

- 27 Eylül 1946 sabahı, Rize İyidere'de ailenin ilk torunu olarak doğmuşum,
- Annemler beş kardeş, babamlar da beş kardeş, ilk torun, ilk evlat, ilk yeğen el üstünde büyütülmüşüm,
- Dönem İkinci Dünya Savaşı'nın sona erme dönemi, babam askere gitmiş, savaşın sona erdiğinden köylünün nereden haberi olsun, babaannem beni iki sene sonra nüfusa kaydettirmiş, yanı "uşağum kemik tutsun da askere öyle gitsun" demiş,
- İlkokula İYİDERE Merkez İlkokulunda gitmişim, başarılı bir öğrenci olarak pekiyi derece ile mezun olmuşum,
- Dönem DEMOKRAT PARTİ iktidari dönemi, Rize'nin en kalabalık ailelerinden olan METE ailesinin bir ferdi olarak büyümüşüm. Annem ve babaannem ise Rize'nin o zamanki armatör ailelerinden HANTAL'lar. Anneannem ise yine Derepazar Hancı köyünden MEMİŞOĞLU'nun kızı,
- Demokrat Parti Rize Mebusu (1950/1960) , ailemizden MEHMET FAHRİ METE,
- Demokrat Parti Döneminde ABD'den gelen çuval çuval buğdayları halka bedava dağıtmışlar, bol bol mayalı ekmek yemişiz,
- Derken İyidere'de ortaokul olmadığı için Rize Lisesi Orta Kısmında okumaya devam etmişim. Bu arada her yıl vapurla İbrahim Dedemin evine İstanbul Ortaköy veya Çengelköy'e gidiyormuşum. Babam bu dönemde İbrahim Dedemin gemilerinde makinistlik yapıyor, üç yılda birde gurbetten köye izine geldiği için BEŞ kardeş üçer yıl arayla doğmuşuz,
- Ortaokul son sınıfındayken 27 Mayıs 1960 ihtilali oldu, Demokrat Parti iktidarı alaşağı edildi, doğrusu o günden aklıma kalanlar; Mebus Mehmet Mete amcamızın Yassıada'ya gönderilişini ve o günkü Rize Parkında sergilenen içi saman doldurulmuş dedikleri ceset resimleri (???)
- Rahmetli babam bu arada 1956 yıllarında dedemin yanından ayrılarak YENİ HAYAT isimli ilk takasını teyzesinin oğulları Reşat ve Hızır Yıldırım'la ortak satın alıyor. O takayla çimento taşıyor, hamsicilik yapıyor, kürekle kumculuk yapıyor,bu vesileyle üç yıl yerine Rize'ye her yıl gelmeye başlıyor.
- Bu arada 1958 yılında İmamoğlu kardeşlerle İMAMOĞLU çektirmesine ortak oluyor. Aynı yıllarda Kartal'da oralı olan Tahsin Ege ile üçlü ortaklık bir KUM DEPOSU açıyorlar. Kum motorunu küfelerle yükleyip küfelerle boşaltıyorlar.
- Ben tam bu dönemde 1961 yılında Rize'den ayrılıp, daha önce kardeşlerimle Kartal'a yerleşen anne ve babamın yanına geliyor ve Pendik Lisesin'de öğrenimime devam ediyorum.
- Yıl 1963; babam İshak Kalkavan ile AKAR isimli balta burun kum motorunu satın alıyor ve bunun sonrasında da 15 Mayıs 1964 yılında 6.5 yıl süren ortaklarımız İmamoğullarından ayrılarak Mehmet Canbir ile ortak bir KUM deposu açıyoruz. Vinç yok bir şey yok, kamyonları kürekle boşaltıp, yükleme yapıyoruz.
- Eski adı Akın Kum Deposu olan şirketin adı AKARLAR Kum Deposu oluyor,
- O günler ben Lise son sınıfındayım ve amacımızda doktor olmak. Babam İmamoğulları'ndan ayrılınca şirketin yazıhanesinde hesapları tutmaya başladığım için meslek tercihimi değiştirip 1965 yılında İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'ne kaydoluyorum. Bir yandan okula gidip, diğer yanda şirkete daha çok zaman ayırıyorum. O zamanlar aynı Zaman'da "68 kuşağı" dönemi olduğu için okuldan daha çok işe Zaman ayırıyorum,
- Derken 1971 sonu okul bitiyor ama siyasi olaylar dört nala gidiyor. 1971 muhtıraları vs.,vs..
- Bir yandan eski gemiler satılırken yerine 1967 yılında ilk saç gemimiz DÜZGİDER, onun peşinden 1973 yılında YETİM OSMAN gemisi satın alınıyor, Bu geminin alınmasıyla da ULUSLARARASI DENİZ TAŞIMACILIĞI işime başlıyoruz, tam 42 yıl önce.. Bundan sonra bir çok gemi dah alıp satıyoruz. Allahsana neyi nasip ediyorsa onu yaşıyorsun..

1976 yılında önce babaannemizi, 39 gün sonra annemizi kaybediyoruz, annem 50 yaşında öteki dünyaya göç ediyor
Aradan üç yıl geçmeden babamızı kaybediyoruz, Hakkın Rahmetine kavuşuyor. Nur içinde uyusunlar..

1980 sonrası benim sadece ağabeylik dönemim değil, annelik, babalık, dedelik dönemim başlıyor,
Bu arada 1973 te ilk çocuğum, 1999 da ilk torunum doğuyor.
Gade'den sonra evimize gelen gelinler ve damatlar çoğalıyor..

7. Haziran 2011 de kanser hastalığı ile tanışıyor ve iki ayrı kanser türü için 24 kemoterapi tedavisi oluyorum,
Allah'ıma çok şükür, dostlarımın duaları, ailemin gösterdiği ihtimam ve doktorların başarısı sayesinde sağlığıma kavuşuyorum,

Kısa bir hayat hikayemin içinde Şükran borçlu olduklarım var.
- En başta ANNEM, beni doğurup büyüttüğü için,
- Tabiiki BABAM, dokuz yaşında gurbete çıkıp bizleri namerde muhtaç etmediği ve bu güzel terbiyeyle yetiştirdiği için, 
- Annemin 5 çocuğu, tarlası, yemeği derken bana en çok emeği geçen BABAANNEMi hiç unutamam,
- ANNEANNEM'i sadece tatillerde gördüm ve çok emeğini aldım, terbiyesini gördüm,
-DEDELERİMDEN adını taşıdığım HALİM'i tanıma imkanım olmadı, erken ölmüştü, ama İBRAHİM dedemden çok şey öğrendim,
- Kardeşlerimle birlik ve beraberliğin ne demek olduğunu beraberce öğrendik, annem ve babamdan sonra Allah'ımıza çok şükür birlik ve beraberlik içinde yaşadık ve çalıştık, çalışıyoruz,
- 45 yıllık eşim, en iyi ARKADAŞIM olarak hep yanımda oldu, çocuklarımın yetişmesindeki en büyük pay eşime aitti. Hasta olduğum günlerde her zaman en yakınımda durdu.
- Çocuklarım beni hiç yanıltmadı, babam ve annemden öğrendiklerimi onlara aktarırken hiç yorulmadım. İyi yetiştiler ve hep dost oldular,
- Kardeşlerimin EŞLERİ gelinlerim değil hep KARDEŞLERİM oldular
- YEĞENLERİM demiyeceğim, onların her birinin benim çocuklarımdan farkı yok, Allh hepsinden razı olsun,
- Babamla birlikte dördüncü nesil torunlar EMİR'le başlıyor. YOLLARI açık olsun,
- ARKADAŞLARIM:
Hepsinin yeri ayrı ayrı, kimisi KUZENLERİMDİR, kimisi kuzen gibi yakınlarım, kimiyle bir ODA'dan, dernekten, şirketten, vakıftan arkadaşız, kısmisiyle bir seyahatte arkadaş olmuşuz, kısmisiyle bir FIKRA'nın etrafında buluşmuşuz,
Kimisiyle TOBB dolayısıyla, Kimisiyle RİZE ve RİZESPOR vasıtasıyla, çok "deniz görmemiş LAZ" ARKADAŞIM olmuş, insanları oralı, buralı, o inanç bu inançta, o düşünce bu düşüncede oldukları için AYIRIM yapmadığım gibi hep kucaklamışım. AYIRIM yaptığm konular NAMUS, DÜRÜSTLÜK ve ÜLKEMİN BÜTÜNLÜĞÜ üzerine olmuş..

Bu arada sakın teyzelerimi, halalarımı, amcamı, dayımı, yengelerimi, DAYI dediğim hala ve teyze kocalarını unuttuğumu zannetmeyin.. Onların hepsinden ayrı ayrı SEVGİ aldım, onlardan hep öğrendim..

Annem, Babam..
İyisi beni doğurmuşsunuz da bu kadar dostum olmuş, hepsini seviyorum,
Hepinizi seviyorum DOSTLARIM,
Sizde SAĞ OLUNUZ