Kulun sapkın, sapık ideolojilerine uyup; zalim, sapık, sapkın düşüncede ve eylemlerde olmamalı.
Tüm beşeri, insani, felsefi, edebi ideolojiler, kurgular, düzmeceler, İslam düşmanıdır. İdeolojik düşüncesizlikler; insanlara, hayvanlara, doğaya, çevreye, varlığa iyilik, hayır getirmez. Cennete değil cehenneme götürür! Faşizme, kapitalizme, liberalizme, demokrasi dediklerine, sosyalizme, komünizme, felsefi inanışlara bakınız. İbret gözüyle, ders alma gözüyle bakınız. İnsanları sadece kötülüğe, çirkinliğe, onursuzluğa, yanlışa, pisliğe, belaya, cehenneme götürür.
Gerçek huzur, mutluluk, rahatlık sadece ve ancak Kur’ân ve sünnet yaşantısındadır.
Allah cc. İnsanları yarattı. Huzurlu, mutlu, rahat yaşaması içinde İslam dinini gönderdi. İslam dini sonsuz bir mutlu hayat- yaşam kazandırır. İdeolojilerde sonsuz bir ateş, azap, eziyet, cehennem yaşatır. Dünya ve ahiret hayatını rezil, rüsva, perişan ettirir.
İnsan ne ölçüde İslam dininden uzaklaşırsa, o ölçüde insanlıktan uzaklaşır. Sizleri demokrasi, sosyalizm, liberalizm, komünizm, faşizm, özgürlük, diye aldatmasınlar. Onların istediği; nefsin özgürlüğüdür. İslam dinin yaşanması için özgürlük değildir.
Tağutlara ve tağutların halkına; kul, köle, uşak, mankut, mal olmaktan kendinizi kurtarın. Kurtaramayanların dünyadaki hallerini ibretle izleyin ve dersler çıkarın.
Dünya zevklerine, keyiflerine, zevk-ü sefasına dalmaktan kendinizi kurtarın.
Sadece ve ancak hakiki mümin ve Müslüman olarak yaşayın. Kendinize tanrılar, peygamberler, sapkın düşünceler edinmeyin.
İdeolojilerin esen rüzgârına kapılmayın. Kapılırsanız, her kötülüğe savrulursunuz! Nice ideolojiler insanları; hırsız, yolsuz, rüşvetçi, çalan, hırsız, katil, katliamcı, soykırımcı, adi, cehennemlik yapmıştır! Kişiyi canından bezdirmiş. İntihara sürüklemiştir! Aileyi dağıtmış, rezil rüsva, perişan etmiştir.
Müşriklere, münafıklara, kâfirlere, zalimlere kanıp, inanmayınız. Onlar tamamen yanlıştadır. Sizleri de yanlışa götürmesin. Onların birkaç iyilik yapması, insanları aldatıp, kandırmak içindir. Onlarda insanlık yoktur. Zalimdirler. Dünyaları perişanlık, ahiretleri cehennemin ateş çukurudur.
Kurtuluş sadece ve ancak, Yüce Allah’ın Kur’an’ında ve Peygamberin sas. Sünnetindedir.
İlimdedir, irfandadır, doğru bilgidedir. Hikmettedir. Yararlı meslektedir. Dosdoğru, helalinden Allah cc. İçin çalışmaktadır. Hayır, hasenat yapmaktadır.
Müslüman, Allah’ın emrettiği gibi dosdoğru olmalıdır. İslam dini dışında kalanların dosdoğru olması mümkün değildir. Dosdoğru olanları görülmemiştir.
İnternete giriniz. Şu soruyu sorup, yanıtına bakınız: “ Dünyanın en zalim kişileri hangileridir?
Alacağınız yanıt; İslam dini dışında kalanlar olmaktadır.
İslam dini, insanlara emanettir. İslam dinine hainlik edenler, imanını kaybetmiştir. Zalim, münafık, kâfir, müşrik olmuşlardır. Hem Müslüman hem de zalime uşaklık bir arada olmaz. İnsan ya mümin olur ya da kâfir olur. Buda böyle bilinmelidir.
Allah cc. Hud süresi 112. Ayette mealen buyuruyor: “ Emrolunduğun gibi dosdoğru ol.”
Sadece Allah’ın dinine uymakla dosdoğru olunur.
İnsanlar, Müslüman özelliğini yitirince; fitne, fesat, nifak, bozukluk, bozgunculuk, ayrılık, kavga, dövüş, yaralama, öldürme, çalma, hırsızlık, hak etmediğini alma gibi binlerce günah, suç işlenir.
Dünya böyle kötülüklerle derde, belaya girdiği gibi ülkemizde de bu gibi insanlık dışı davranışlar olmaktadır. Son yıllarda en çok insanları çete usulü kandırma, aldatma, servetini elinden alma gibi hak olmayan işlerde bulunuyorlar. Bunu daha çok dijital yolla yapıyorlar. Bu sapkın, sapık düşüncelerin ürünleridir.
Eğer Müslümanlar inancı uğruna fedakârlık yapsaydı, bu haksızlıklar bunca çok yapılmazdı.
Müslüman hak davasından geri adım atmamalı.
Haksızlığa tahammül etmemeli. Hoş görmemeli.
Öfkelenmeden, kızmadan, İslam’ca hareket etmeli.
İslam davasından asla vazgeçmemeli.
Kötülüğü, yanlışı görmezden gelmemeli. En yakın akraban yapsa da, karşı çıkmalı. Destek olmamalı. Günahına ortak olmamalı. Asla görmezden, duymazdan gelmemeli.
Peygamberimiz sas. Buyuruyor: “ İnsanlar arasında Allahü Teâlâ’nın en çok sevdiği kimse, kötülükleri terk edip, iyiliklere yönelen gençtir.”
Her insan, kıyamette yaşantısını nerede, nasıl, niçin geçirdiğini; nereden kazanıp, nerelere harcadığını, ömrü nasıl tükettiğinin hesabını mutlaka verecektir. Herkes bunun hesabını bir an önce yapmalıdır.
Allah cc. İnsanları, Kur’ân’a göre sorgulayacak, kovuşturacak, yargılayacaktır. Kur’ân’dan hesaba çekilecektir. Hukuk; İslam dini olacaktır. Ben batıcıydım. Moderndim. Çağdaştım. Solcuydum. Sağcıydım. Kapitalistim. Ateistim. Beni aldatıp, kandırdılar, demekle, kendini kurtaramayacaktır. Herkes hesabını, kitabını ona göre yapmalıdır.
Müslüman, Kur’ân ile irfana, hikmete uymalı. Peygamberimizi sas. Kendine örnek almalı. Âlimlere, velilere, hak yolda olan bilginlere uymalı. Yanlış yolda olanlara değer, önem vermemeli. Uymamak için azami gayret göstermeli. Temiz olmalı ve temiz olanlara uymalı.
Âlemlerin Rabbi olan Yüce Allah’a şükretmeli. Teşekkür etmeli. Hamt etmeli. Zikretmeli. Dua etmeli. Övmeli. İbadet etmeli. İtaat etmeli. Çok sevmeli. Tövbe etmeli. Peygamberine sas. Selâtü selam yapmalı.
MÜRŞİDİMİZ- yol göstericimiz, kılavuzumuz Allah cc. Olmalı. Aksi halde sapıtır, şaşırır, sapkınlaşır. Başımız kötülüklere uğramaktan kurtulmaz. Allah’ın hak kitabına uymalı. Kur’an’dan, Peygamberimiz gibi esinlenmeli. Kur’ân ve sünnetten esinlenmeden, konuşan kişilere güvenilmez. İşleri hileli, sözleri yalan olur. Zalimlere uyanlar, kendilerini tehlikeye atar. Sonsuza dek zarar görür.
Dünyada ve ülkemizde bazı din, İslam, Müslüman düşmanları; Kur’ân ve peygamber sas. Düşmanlığı yapmaktadır. Bunlara aldanıp, kanmamalı. Bunlar gerçekten, gerçek anlamda Müslüman değildir.
Allah cc. Pek çok ayetinde peygambere sas. Uyun. Saygı, sevgi besleyin buyurmaktadır.
Nisa süresi 180. Ayette Allah cc. Mealen buyuruyor: “ Peygambere itaat eden, muhakkak Allah’a itaat etmiş olur.”
OLGUN İNSAN; samimi, içtenlikli, ihlaslı, bilge, muttaki, takva, diğerkâm Müslümandır. Müslüman olmayanların uygar, medeni, olgun, anlayışlı, insancıl olması mümkün değildir. Bunun içindir ki, batı uygarlığı, medeniyeti olmamış. Bu gidişatla da olmayacaktır. Batıl batı dünyası insanlığa uzaktır. Hep ideolojik sapkınlık ve vahşet içinde oldu. Hala dehşet veren vahşetleri sürmektedir. Akıllarını doğru işletmemektedirler. Batılılaşma sapkınlaşmadır. Ama modern olma, çağdaş olma, batılılaşma demek değildir.
Müslümanlar çağdaş, modern olmalı. Ama modernliği çıplaklık, ahlaksızlık, hayâsızlık, edepsizlik olarak algılamamalı. Yol; hak yol İslam olmalıdır.
Müslüman bilim, teknik, teknolojide en önde, ileride olmalı. Eğer değilse, ondan Müslümanlık çıkmaz.
Batı dünyası ahlaksızlığı ile diğer milletleri ve Müslümanları da çok olumsuz etkiledi. Hem bilimde, teknikte ileride oldukları için baskın çıktılar. Çevrelerini olumsuz etkilediler.
Sanayileşmede, tarımda, çiftçilikte, hayvancılıkta, insanlara ve varlıklara yarayışlı her olayda önde, ileride olmalı. Bu azim, gayretle sağlanabilir.
Müslüman sadece ve ancak mümin ve Müslümandır. Ne doğucu, ne batıcıdır. Kimsenin uydusu, uşağı değildir. Allah cc. Dinine uyar ve hakkıyla, layığıyla yaşar. Müslüman medenidir. Medeniyetler kurar. Batılılara uymaz. Onların inancı ile hareket etmez. Onlara uymaz. Müslüman, İslam dinine uyar ve işlimle yaşar. İlimde Allah cc. Katındadır. Batıl batı dünyası hiç medeni olamamıştır. O kafasızlıkla da olamayacaktır.
Müslüman, ırkçılık, şovenlik yapmaz. İslam dininde ırkçılık yapmak yasaktır, haramdır. Akıllı, zeki insanlar batıcı, batıl olmaz. İdeolojik saplantı içinde olmaz. İdeolojileri kendine yol, yordam yapmaz.
Müslüman kişi hem Müslüman hem de; solcu, sağcı, sosyalist, komünist, faşist, kapitalist, liberal, eşcinsel, LGBT… Gibi sapkın ideolojilerde olmaz. Hem batılı hem hakkı bir arada yaşayamaz. İslam dinini yaşam tarzı yapmayıp, bozuk felsefi, edebi saplantılarda kalmaz. Müslümanlıkta inanç- iman sentezliği yoktur. Osmancılık, Türkçülük, Batıcılık, ideolojik saplantılı gibi uydurma kurgularla hareket etmez. Kur’an, sünnet, ilimden asla ayrılmaz.
İslamcı olacağına, halis muhlis Müslüman olmalı. İslamcılar son 100 yıl içinde iyi, güzel, doğru, yararlı bir sınav vermediler. İslam dinini ideolojileştirdiler. Tüm dünyanın düşmanlıklarını üzerine çektiler. Doğruda hareket edemediler. Oysa mümin ve Müslüman olarak, olsalardı; zaten işleri, hareket, davranış, eylemleri Müslümanca olurdu. İslamcılık, son 100 yılda ortaya çıkan bir kavramdır.
Türkçülük de ırkçılık gibi kullanıldı. Başkalarının hedefi haline gelindi. Türk isek Türk’üz. Bunu ideoloji haline getirip, her halde söylemeye gerek yok. Türk’ün, Türk’ten başka dostu yoktur, demek, dost sayısını azaltmaktır. Ülkemizde her Türk dost olamadı. Tarihte de Türk devletlerini daha çok Türkler yıktı. İşi ırk bağlamına indirip, diğer Müslümanları dışarı bırakmamak gerekir. Irkçılığın temeli; nasyonalizmdir. İnsanlık din karşıtlığı ve ırk karşılığı, çıkarcılık yüzünden birbirlerini katletmişlerdir!
Ülkemizde 190 ülkeden yüzlerce ırktan insanlar yaşamaktadır. Din ve inanç farklılıkları da çok fazladır. Bunun için evrensel anlamda davranmak gerekir. herkesin inancı, dini kendine olmalıdır.
Bugün ülkemizde Türkçülük yapan siyasi partiler, birbiri ile dost değildir. Birbirini çekiştirerek, bölündüler. Bölündükleri gibi, birbirine düştüler.
Müslümanım diyenlerde, Müslüman bilincinde değiller. Birey, grup, toplum, devletler bile birbiri ile savaşmaktadır.
Demek ki, Müslüman isek, adam gibi Müslüman olmalı. Bilgili, bilinçli, dost, kardeş olmalı.
İslamcı örgütler var. Bunların dünyada sayısı 1000 taneden fazladır. Hepsi de zalim, katil, katliamcı, emperyalistlerin, batılıların kullandığı akılsız aparatlardır. Bulundukları İslam ülkelerinde anarşi, şiddet, terör yaparlar. Sivil Müslüman halkı acımasızca katlederler. Katletmektedirler. Bunları bahane eden emperyalist güçlerde, o ülkeleri işgal ederler, etmektedirler. Bin tane İslamcı örgüt var, dedik ya; hiç biride İslam bilincinde ve ahlakında değildir. Akıllarını yanlış işletmektedirler. İslam dinine ve Müslümanlara zarar- ziyan vermektedirler.
Müslüman dediğin, ödevlerini, görevlerini, yükümlülüklerini, sorumluluklarını eksik, tam, özenle, dikkatle, olması gereken gibi yapar, yapmalıdır. İşin içine haram- yasak, suç katmamalıdır. Bu bilgi ve bilinçte olmalıdır. Ne kendisi sapıtmalı ne de başka sapıtanlar tarafından kullanılmalıdır. Bugün suç örgütleri özellikle 18 yaş altı kişileri, gençleri, kişileri istediği gibi kolayca kullanmaktadır. Oysa İslam bilinçli olanlar kendilerini kötüler tarafından asla kullandırmaz. Son yıllarda en çok işlenen suçların başında; çetelerin, mafyaların 18 yaş altı kişileri kötülükte kullanmasıdır. Böyle olmasının nedeni de; 18 yaş altı kişilerin suç işlediğinde az ceza almalarıdır. Şimdi bu konuda çalışma yapılmaktadır. Kullanan çetelerin cezaları artırılacakmış. Bu durum tüm dünyada artış gösterdi. Avrupa da bu durum çok arttı.
Bir de son yıllarda gıda zehirlenmesi çok olmaktadır. Son 2 yılda 40 bin kişi zehirlendi. 2024 yılında zehirlenmekten, 1375 kişi öldü! Zehirlenmeler; öğrenci yurtlarında, okul kantinlerinde, düğün ve mevlit yemeklerinde olmaktadır. Bir de işyerlerinin, binaların ilaçlanması sonucu olmaktadır. İşi bilmeyenler, eğitim almayanlar, ruhsat olmayanların yaptığı işler felaketlerle sonuçlanmaktadır.
Gıda maddelerinde, üretimden, tüketime kadar denetimsizlik, kontrolsüz, yetersizlik var. İzin almadan, eğitim görmeden, sertifika olmadan, üretim ve hazırlanma yapılmaktadır. Hükümet ne kadar bir milyonun üzerinde denetim, kontrol yaptık, dese de, demek ki, yeterli olmamaktadır.
Bu durum, görevlilerin görevini hakkıyla, layıkıyla yapmamasından, vatandaşların yasalara uymama inadından kaynaklanmaktadır.
Yasadışılığın olmadığı hiçbir iş, kurum, kuruluş yoktur.
Bu durumu daha çok sanal, sosyal medyaya bağlayanlar var. Ama bu durum uygulanan yanlışların toplam sonucudur. Uygulamalar daha çok yalan, yanlış, ideolojik, bozuk olunca, ortaya çıkan insan tipi bozuk oldu. Sanal medyada bozukluğun üstünde fazlası oldu. Tüm dünyada bozulma oluştu. Kurtuluş sadece hak ve hakikatle yapılan uygulamalarda olacaktır.