Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Eyüp Gümüş, Sağlık Bakanlığı’nın, sağlık ve beslenme konusunda yorum yapanlar için “ekran sertifikası ve akreditasyon” zorunluluğu getirmesine ilişkin, sağlıkla ilgili öneri sunan herkesin akreditasyondan geçeceğini söyledi.<br/>Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Eyüp Gümüş, ‘3. Sağlık Yönetimi Kongresi’ne katıldı. Gümüş, program öncesinde Sağlık Bakanlığının, sağlık ve beslenme konusunda yorum yapanlar için “ekran sertifikası ve akreditasyon” zorunluluğu getirmesine ilişkin açıklamalarda bulundu.<br/>Geleneksel ve tamamlayıcı tıp konusunda televizyon ekranlarında ki konuşmaların bilimsel bir temele dayanması gerektiğini belirten Gümüş, “Biz Sağlık Bakanlığı olarak geleneksel ve tamamlayıcı tıp noktasında bir enstitüde kuruyoruz. Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı bünyesinde 4’üncüsü geleneksel ve tamamlayıcı tıp konusunda bir enstitü kuruyoruz. Bu enstitünün görevi tüm dünya da olduğu gibi Türkiye’de de geleneksel ve tamamlayıcı tıp konusundaki çalışmaları düzenleyen ve akredite eden, bu bilimsel çalışmaların sonucunda halkın bilgilendirileceği bir durum söz konusu. Birçok kişi çeşitli hastalıklar ile ilgili çeşitli bitki tedavileri ve modern tıpa karşı bir takım eylemlerde bulunabiliyor” diye konuştu.<br/>‘Kanıta dayalı tıp üzerinden konuşmamız gerekiyor’ diyen Gümüş, “Doğal yolla tedavi olmak isteyen hastalarımız da var. Biz bunu doğru temele oluşturarak, kanıta dayalı tıp haline getirerek halkımıza sunmak istiyoruz. Şunlar konuşsun bunlar konuşsun da ziyade doğru bilgilerin verilmesi söz konusu. Aynı şey doktorlar için de geçerli, artık Türkiye’de sağlık ile ilgili her alanın bir kaliteden geçmesi gerekiyor. Bir akreditasyondan geçmesi gerekiyor. Aksi takdirde bir bilgi kirliliği oluşuyor. En son hamilelikte şekere bakılsın mı bakılmasın mı? Oldu. Bilim adamlarımız bakılsın diyor, diğer taraftan bakılmasın dediğimizde kanıtını ortaya koymamız lazım. Bu geleneksel ve tamamlayıcı tıp, modern tıpa karşı çeşitli argümanların değerlendirileceği, bilimsel çalışmaların yapılacağı bir alan oluşturacağız. Hatta gerekirse 2016 yılında kamu hastanelerimizde isteyen vatandaşlarımız yine bu geleneksel ve tamamlayıcı tıp polikliniklerini kurucağız, buralara başvuracaklar” şeklinde konuştu.<br/>Gümüş, konuşmasına şöyle devam etti:<br/>“Yapılan her işin hastaya vereceği bir zararda olabilir. Bizim amacımız şu, Türkiye zengin bir bitki örtüsüne sahip bir ülke. Hem Avrupa’da hem de Amerika’da artık yangınlaşıyor doğal tedaviler, biz bunu bilimsel bir tabanda değerlendirelim. Bu işle uğraşanlar gelsinler üye olsunlar, akreditasyondan geçen kişiler ekranlarda çıkıp konuşsunlar. Konuştuğu her husus da bir temele dayansın. Sadece açıklayacağı bilgiler hekim olur hekim olmaz kanıta dayalı değilse biz onlara bunu soracağız. Halkı bilgilendirirken kendi kanaatlerine göre veya sezilerine göre herhangi bir açıklama yapmalarını istemiyoruz. Tamamen bilimsel verilere dayalı açıklama yapmalarını istiyoruz.”<br/>Kurulacak enstitü hakkında bilgi veren Gümüş, “Geleneksel ve tamamlayıcı tıp enstitüsü başkanı ve başkanın oluşturacağı ulusal ve uluslar arası bir bilim kurulu oluşacak. Yaklaşık 20 kişi olacak. Buraya bu işle uğraşan kişiler başvurabilecek. Bilimsel çalışmaların kriterleri var ona göre sonuçları alacağız ve sonuçlara göre hareket edeceğiz. Formülü bende, benim kanaatime göre bilimsel olmayan yaklaşımları kabul etmiyoruz. Akreditasyon tamamen o konu ile ilgili çalışmaları olan, o konuyla ilgili becerileri olan ve eğitim almış, bilimsel çalışma üretmiş kişiler olacak. Herhangi bir çalışma yapmamış, kulaktan duyma duyularla gelip hizmet verenler değil. Geleneksel ve tamamlayıcı enstitüsü yaklaşık Temmuz ayı gibi inşallah hayata geçecek. Artık ürünlerin hem tarım hem de sağlık alanını birlikte kurguluyoruz yeni dönemde. Çünkü bu bitkilerin fazla alınması ile ilgili durumlar olabilir. İşin temelinden başlayarak aktarlardan, bununla yetkilendirilmemiş kişilerin sağlık alanında tedavi alanında konuşmalarını istemiyoruz” dedi.<br/>Akredite olmayanların ekrana çıkamayacaklarını belirten Gümüş, “Her önüne gelen her konuda konuştuğunuz zaman halkın kafası da karışıyor. Yaptırımlarımız olacak, bunlara çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.<br/>Diyetisyen olmayan kişilerin de diyet listesi yayınlamaması gerektiğini kaydeden Gümüş, “Bu kişiler diyetisyen değilse mutlaka bunları değerlendireceğiz. Her hangi görevi olmaksızın yetkilendirmesi olmaksızın bilgi veriyorlarsa biz bunların takipçisi olacağız” dedi.<br/>Gümüş, son olarak sağlıkla ilgili öneri sunan herkesin akreditasyondan geçeceğini ifade etti.