Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alper Sevinç, birçok hastaya umut olacak yeni tedavi metoduyla, sigaraya bağlı akciğer kanserini de tedavi etmeye başladıklarını söyledi.
Sigaraya bağlı akciğer kanserinin tedavisiyle ilgili yeni gelişmeler hakkında bilgi veren Prof. Dr. Alper Sevinç, daha önce genetik mutasyona bağlı yaşanan akciğer kanseri vakalarında kullanılan immüno onkolojik tedavisinin, sigaraya bağlı akciğer kanserine yakalanan hastalarda da uygulanmaya başlandığını açıkladı.
Akciğer kanserinin çok önemli bir kanser türü olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Sevinç, “Ülkemizde önemli derecede fazla miktarda görülüyor. Neden, çünkü sigara içiyoruz. Ülkemizdeki sigara içimine bakıldığı zaman, şu anda bu sayının 17 milyon civarında olduğu düşünülüyor. Bu gerçekten çok yüksek bir rakamdır. Bu sadece ülkemizde değil, dünyada da çok yüksek. Akciğer kanserinin özellikle nedenine baktığımız zaman yüzde 80 ve 90 oranında sigaraya bağlıyoruz, ancak yüzde 10 veya bazı çalışmalarda yüzde 20’si genetik nedenlere bağlıdır. Bu genetik nedenleri artık daha iyi anlıyoruz ve bunlara Türkiye’de ve Gaziantep’te çok rahatlıkla bakabiliyoruz. Biz bu genetik mutasyonlar dediğimiz kansere neden olan faktörü bulduğumuz zaman da hastanın alacağı tedavi değişiyor. Şimdi normalde, standart olarak bir akciğer kanseri vakasına kemoterapi uyguluyoruz, ancak genetik mutasyonu olan, özellikle de sigara içmemesine rağmen akciğer kanserine yakalanan kişilerde biz artık kemoterapi yerine bu tedavileri uyguluyoruz” dedi.
“İLERİ DERECEDE AKCİĞER KANSERİ OLAN HASTALARDA DA UYGULANABİLECEK”
Daha önce bir ya da iki sıra kemoterapi verilebilen akciğer hastalarına bağışıklık güçlendirici ilaçlar denilen immüno onkolojik ajanları da uygulayabildiklerini söyleyen Prof. Dr. Sevinç, şöyle devam etti:
”Sigaraya bağlı akciğer kanserinde de bazı gelişmeler var. Son 10 yıl içerisinde, özellikle sigaraya bağlı olmayan akciğer kanserinde gelişme olurken, bu yıl gördük ki sigaraya bağlı akciğer kanserinde de özellikle ileri evrelerde, halkımızın aşı tedavisi olarak nitelendirdiği ancak bizim bağışıklık sistemini güçlendiren dediğimiz ilaçlar artık bu konuda etkili. Eskiden bu hastalara bir ya da 2 sıra kemoterapi verebiliyorduk ama artık bu bağışıklık güçlendirici ilaçlar dediğimiz immüno onkolojik ajanları da uygulayabiliyoruz. Genetik mutasyonu olan hastalarımızı saptadığımızda şu anda ülkemizde de mevcut olan iki tane ilacı verebiliyoruz. Eğer bu hastalar öncesinde kemoterapi alıyorlarsa kemoterapilerini kesip bu iki ilacı, ki birisi ülkemizde mevcut ama diğer ilaç yurt dışından getiriliyor. Her iki ilacı da hastalarımıza uygulayabiliyoruz.”