Anne sütü organ ve sistemlerin gelişmesini düzenleyen büyüme faktörlerini içerdiğinden bebeğin büyümesini ve gelişmesini hızlandırır.

Anne sütünün bebeğin ruh ve vücut sağlığına en uygun besin olduğunu söyleyen Diyetisyen Gültaç Dayı, aynı zamanda anne sütünün her zaman hazır, temiz, uygun ısıda ve ekonomik olduğunu hatırlattı. Her annenin sütünün kendi bebeği için en uygun özellikte olduğunu söyleyen Diyetisyen Gültaç Dayı, bebeğin kaç aylık olduğuna göre anne sütünün de bebeğin ihtiyaçları doğrultusunda değiştiğini söyledi. Prematüre bebeği olan annenin sütünün prematüre bebeğe, bir aylık bebeği olan annenin sütünün bir aylık bebeğe, 3 aylık bebeği olan annenin sütünün ise üç aylık bebeğe göre olduğunu belirten Gültaç Dayı, anne sütünün organ ve sistemler üzerinde, gelişimi düzenleyici özelliği olduğunu vurguladı. Gültaç Dayı, “Anne sütü organ ve sistemlerin gelişmesini düzenleyen büyüme faktörlerini içerdiğinden bebeğin büyümesini ve gelişmesini hızlandırır. Anne sütü bebeğin ilk 6 ayda ihtiyacı olan protein, yağ ve bunun gibi her türlü besin değerine sahiptir. Bu nedenle D vitamini ve flor dışında hiçbir ek besine, ek sıvıya, vitamine gereksinim duymaz. Aşırı şişmanlama (obezite) riski daha azdır. Annenin ilk gelen sütü (ağız sütü) bebek için çok önemlidir, bebeğin ilk aşısıdır. İçerdiği akyuvarlar ve koruyucu maddeler sayesinde bebeği enfeksiyonlara karşı korur” ifadesini kullandı.

“Pişik, karın ağrısı ve kabızlık gibi şikayetler daha az görülür”

Anne sütünün, ishale yol açan mikroorganizmaların oluşmasını engellediğini söyleyen Diyetisyen Gültaç Dayı, anne sütü ile beslenen bebeklerde kansızlığa daha az rastlandığını, ve ileri yaşlarda gelişebilecek hastalık risklerini azalttığını kaydetti. Dayı şöyle devam etti: “Anne sütü alan bebeklerde pişik, karın ağrısı ve kabızlık daha az görülür. Bebek için doğal bir sakinleştiricidir. Emzirmeyle anne ile bebek arasında var olan duygusal bağ gelişir. Bebeğin zeka gelişiminin daha iyi olmasını sağlar. İleri yaşlarda alerjik hastalıklar, şeker hastalığı, astım, kanser, damar sertliği, diş çürükleri ve içerdiği A vitamini ile göz hastalıklarına karşı da koruma özelliğine sahiptir.”

Hamilelik döneminden itibaren düzenli beslenmeye dikkat edilmeli

Annelerin kendi beslenmesine hamilelik döneminden başlayarak özen göstermesi gerektiğini söyleyen Diyetisyen Gültaç Dayı, emziren annelerin dengeli ve yeterli beslenmesi gerektiğini belirtti. Günde ortalama üç veya dört litre sulu gıdalar tüketilmesi gerektiğini söyleyen Diyetisyen Gültaç Dayı, gün içinde düzenli olarak taze sebze ve meyve tüketilmesi gerektiğini vurgulayarak: “Gebeliğiniz boyunca içeriği bilinmeyen ve katkı maddesi olan besinleri (hazır çorbalar, hazır meyve suları) tüketilmemeli, kafeinli içeceklerle, alkol ve sigara kullanılmamalıdır. Günde en az iki bardak süt veya yoğurt, peynir gibi süt ürünlerini tüketilmelidir. Soğan, sarımsak, brokoli, kabak, karnıbahar, acı baharatlar veya kuru baklagiller, anne sütünün tadını değiştirebilir. Bu durum bazı bebeklerde huzursuzluk (gaz oluşturma, emmeyi reddetme gibi) meydana getirirken, bazıları hiç fark etmeyebilir. Bebekte bu tip huzursuzluklar gelişirse, bu besinler ya daha az tüketilmeli ya da hiç tüketilmemelidir. Doğumdan sonraki ilk yarım veya bir saat içinde emzirmeye başlanmalıdır. İlk 6 ay sadece anne sütü verilmelidir. Anne sütüyle birlikte 6 aydan itibaren ek besinlere başlanmalıdır. İki yaşına kadar ek besinlerle birlikte anne sütü verilmeye devam edilmelidir” ifadesini kullandı.