Parmak izi gibi her insanda farklılık gösteren ve çoğunluğu bağırsaklarda yer alan mikroorganizmaların dengesi genel geçer beslenme alışkanlıklarıyla bozuluyor. Türkiye’de son 35 yılda beslenme kaynaklı hastalıkların oranı 3 kat artarken, dünyada mikrobiyom bilimi sayesinde geliştirilen kişiselleştirilmiş sağlık çözümlerine Türkiye de yerli yapay zekâ teknolojisiyle adım attı.

Dünya genelinde yanlış beslenme alışkanlıkları nedeniyle farklı hastalıklara yakalanan insanların sayısı hızla artıyor. Türkiye’de 1975 yılında görülen beslenme kaynaklı hastalıkların oranı yüzde 15’lerdeyken 2019’da bu oran yüzde 50’yi aştı. İnsanların sağlık durumlarındaki ayrışmanın temelinde genetik faktörlerden ziyade beslenme nedeniyle bağırsaklarda yer alan mikroorganizma çeşitliliği ve dengesinin bozulması yer alıyor.

İnsan vücudu trilyonlarca mikroorganizmaya ev sahipliği yaparken parmak izi gibi her insana göre farklılık gösteren bu mikroskobik canlı topluluğun ağırlığı 2 kilogramı buluyor. Artık yeni bir organ olarak kabul edilen bu mikroorganizmalar, tüketilen besinlerin vücutta nasıl işleneceğine karar veriyor. Geleceği şekillendirecek on bilimsel alan arasında gösterilen mikrobiyom bilimi ise yüzde 95’i bağırsaklarda yaşayan mikroskobik canlıların analiz edilmesiyle kişiye özel sağlık çalışmalarına yeni bir soluk getiriyor. Hipokrat’ın “Bütün hastalıklar bağırsakla başlar” sözünü hatırlatan Moleküler Mikrobiyoloji alanında uzman Doç.Dr.Aycan Gündoğdu “Eğer sesini duymayı ve dilini anlamayı başarabilirsek mikrobiyom bize vücudumuzun ne istediğini söyler” dedi.

Yerli girişim sağlık teknolojileri alanında Türkiye’yi dünyada temsil ediyor

Son yıllarda özellikle ABD ve İngiltere’de mikrobiyom bilimiyle daha fazla gündeme gelen kişiselleştirilmiş sağlık çözümleri alanına Türkiye de dahil oldu. Dünyada sayılı şirketin ortaya koyduğu mikrobiyom analizi ve beslenme önerilerini bir adım öteye götüren Enbiosis Biyoteknoloji, tamamen yerli kaynaklarla geliştirdiği yapay zekâ teknolojisi ile her insanın bağırsaklarında yer alan mikroorganizmaları inceleyerek kişiselleştirilmiş beslenme rehberi sunmaya başladı. Üstelik geliştirilen özel kit sayesinde herhangi bir sağlık kuruluşuna gitmeden kişinin kendi evinde aldığı numune yeterli oluyor. Yerli girişim, Türkiye’nin alanında en gelişmiş alt yapıya ve Avrupa’nın sayılı biyobanklarından birine sahip araştırma merkezi GENKÖK’te numuneyi inceleyerek kişiye özel tanı, beslenme ve tedavi yöntemleri geliştiriyor.

“Bilimsel araştırmalar laboratuvarlardan hayatımızın içine taşınıyor”

Sağlıklı bir mikrobiyota yönetimi için önce bağırsakların ihtiyacını anlamaya çalıştıklarını aktaran Enbiosis ArGe Direktörü ve Biyoenformatik uzmanı Dr. Ufuk Özkan Nalbantoğlu, “Mikrobiyom bilimi, önümüzdeki yıllarda sağlıklı yaşam ve hastalıkların önlenmesinde önemli rol oynayacak, çok heyecan verici bir alan. Enbiosis’in, bu misyonla yola çıkmış bir proje olarak, bilimsel araştırmaları laboratuvardan hayatımızın içine taşıması önemli bir fırsat olarak görüyorum” dedi.

30 bin kişinin verisiyle yerli yapay zekâ algoritması geliştirildi

Mikrobiyom testini analiz eden yapay zekâ algoritmasını geliştirirken 30 bin insanın mikrobiyom analiz verilerini temel aldıklarını aktaran Dr. Ufuk Özkan Nalbantoğlu, “Bu insanların her birinden elde edilen 400’e yakın klinik bilgisini baz aldık. Beslenme rehberini oluşturmak için 2.000’i aşkın bilimsel araştırmayı taradık ve 240 besini skorlamaya dahil ettik. ENBIOSIS yaptığı çalışma ile Türkiye’de tek, dünyada ise benzer modelle mikrobiyomu modüle eden birkaç şirket arasında yer alıyor” diye konuştu.

Tükürükten akciğer kanserinin tanısına yönelik patent başvurusu bulunan şirketin bir diğer hedefi ise kişiye özel ilaç üretimi yapmak olarak paylaşıldı.