Özel İmperial Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Opr. Dr. Yusuf Aşık, Doğu Karadeniz Bölgesi’nin coğrafi şartlar bakımından zor bir bölge olduğunu, özellikle eğimli arazide çalışmanın sakatlanmaları beraberinde getirdiğini söyledi.

Eğimli arazide çalışmanın yanı sıra yürümede bile dize, bele, kalçaya, dengesiz yük bindiğini hatırlatan Aşık, bu durumun sakatlanmaları da beraberinde getirdiğini kaydetti. Aşık “Bölge insanı geçimini temin edebilmek için sırtında yük taşıması veya eğimli arazide yürümesi gerekiyor. Bunları yapabilmesi için kasların ciddi şekilde güçlü olması gerekir. Genellikle eskiden insanlarımız çocukluktan itibaren bu tür işlerin içeresindeydi, günde en azından 15-20 kilometre yol yürüyorlardı. Şimdi teknolojiyle birlikte yol yürüme yok. Pek çok işleri oturduğumuz yerden hallediyoruz, eklemlerde kemik gelişimi daha zayıf, kasların gücü daha az oluyor. Dolayısıyla bu tür hareketleri yaparken instabilite dediğimiz hareketi engelleme anlamında kas gücü yeterli olmuyor instabilite gelişiyor. Bunlar eklemlerde ve kemiklerdeki dejenarasyonları artırıyor. Ayrıca beldeki disklere(fıtıklara) binen yükü artırıyor. Bunlarda dejenerasyonu artırıyor. Normal fıtıklar gibi dejeneratif bel hastalıkları yani spontiloz dediğimiz bel fıtığı ve dejeneratif hastalıklar daha çok artıyor. Ağır yük taşımayla bunlar daha misliyle artmış oluyor. Bölgemizdeki iklim şartları bakımında da bunları olumsuz etkileyen en önemli faktörlerden biri. Hem nem oranının yüksek olması, havaların soğuk, yağmur olması hepsi olumsuz etkiliyor. Eğimli arazide yürümelerde dize, bele, kalçaya dengesiz yük bindiğinden sakatlanmaları da beraberinde getiriyor. Dolayısıyla sakatlanmalar eklemdeki bozulma ve dejenerasyonları daha çok artırmış oluyor. Bu nedenle menüsküs yırtıkları bel fıtıkları gibi rahatsızlıkları daha sık görüyoruz” dedi.

Pandemiden dolayı insanlar dışarıya çıkamayıp hareket edemediğini bunun da kasları zayıflattığını ifade eden Aşık, “Pandemi iki yıldır bütün dünyayı olduğu gibi ülkemizi de etkiledi. Pandemiden dolayı insanlar dışarıya çıkamadı hareket edemedi, yürüyemedi. Büyük bir çoğunluğu spor yapmadı. Bir kısmı belki dezavantajı evde spor yaparak gidermeye çalıştı ama çoğumuz bunu yapmadık. Dolayısıyla kaslar zayıfladı, güneşe çıkmadık D vitamini düştü, kemikler zayıfladı. Kemikler sadece D vitamini ile değil yük bindikçe güçlenir. Dolayısıyla yük binmediği için kemiklerde de aynı şekilde zayıflamalar oldu. Daha sonra dışarıya çıkınca basit hareketlerle sakatlanmalar dejenerasyonlar daha yoğun görülmeye başladı. Bunların gelecekte sıkıntılarını daha sık, daha çok göreceğiz. Çünkü şimdiki durum olayların bir başlangıcı. Bu ileride dejenatif hastalıkları artıracak” diye konuştu.