Kardiyoloji Uzmanı Dr. Saim Sağ, sıcak havanın olumsuz etkilerini önlemek sadece kalp sağlını değil aynı zamanda korona virüs hastalığından da korunmaya yardımcı olacağını söyledi.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Türkiye’nin de içinde bulunduğu Avrupa bölgesi için uzun ve sıcak geçecek bir yaza hazırlıklı olunması gerektiğinin açıklandığını belirten Bursa Acıbadem Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Saim Sağ, “Yüksek sıcaklıklar çalışanlar, kronik rahatsızlığı olanlar kadar özellikle yaşlıları da etkiliyor. Yüksek sıcaklık, sıcak çarpmasını tetikleyebilir ve kardiyovasküler, solunum ve böbrek hastalıklarında mevcut koşulları kötüleştirebilir. Sıcak havanın olumsuz sağlık etkilerini önlemek sadece kalp sağlığınızı değil, aynı zamanda korona virüs hastalığından korunmamıza da yardımcı olur. Korona virüs salgınının görüldüğü ilk yaz mevsiminde kalp hastalarının sıcak havalarda serin kalmak için ne yapması gerektiğini öğrenmesi oldukça önemlidir” dedi.

Sıcak havada vücut sıcaklığını normal seviyelerde kalmasını sağlamak kalbe, akciğerlere ve böbreklere ekstra yük getirdiğini ifade eden Dr. Sağ, “Bu, kalp rahatsızlığı varsa daha büyük risk altında olabileceğiniz anlamına gelir. Bedenin ısı dengesini korumada başvurduğu mekanizmalar cilt kan akımını arttırmak ve terlemedir. Normal ortam sıcaklıklarında kalbimizin derimize yolladığı kan miktarı yüzde 10 iken, bu rakam aşırı sıcaklarda yüzde 70’lere kadar yükselir. Eğer sıcakla birlikte nem oranı da çok yükselirse, ter kolayca buharlaşıp havaya karışamaz ve terleyerek serinleme mekanizması çok iyi çalışamaz. Bu durumda kalbimiz bedenimizin artan oksijen miktarını karşılayabilmek için daha çok çalışıp daha çok yorulur ve kalp problemlerinin ortaya çıkma ihtimali artar. Bu riskler mevcut Covid-19 salgını sırasında normalden daha fazladır, çünkü virüs aynı zamanda kalp, akciğer ve böbrekleri de etkiler” dedi.

Güneşe veya 25 dereceden yüksek sıcaklıklara maruz kalmaktan kaçınılmasının önemli olduğunu belirten Sağ, “Bunun Covid-19’u önlediğine veya iyileştirdiğine dair bir kanıt yoktur. Hava ne kadar güneşli veya sıcak olursa olsun korona virüse yakalanabilirsiniz. Bu nedenle ellerinizi düzenli olarak yıkayarak, maske takarak, katlanmış dirseğinize öksürerek ve yüzünüze dokunmaktan kaçınarak kendinizi ve başkalarını koruyun. Sıcak havalarda, ısının olumsuz sağlık etkilerinden kaçınmak için kendimizi serin tutmalıyız. Özellikle güneşin etkili olduğu 11.00-16.00 saatleri arasında mümkün olduğunca dışarıda bulunmayın. Bu saatlerde dışarı çıkıp yorucu bir aktivite yapmaktan kaçının. Aşırı fiziksel egzersizden kaçının. Çok fazla alkollü içki içmekten kaçının. Alkol sıcağın olumsuz etkilerinin hissedilmesini engelleyebilir, sıvı kaybını artırır. Yüksek sıcaklık, baş ağrısı, iştahsızlık, baş dönmesi veya nefes darlığı gibi ısı ile ilgili hastalıkların bazı belirtileri Covid-19 belirtilerinin benzeri olabilir. Ateşiniz olduğunuzdan şüphelenir iseniz mümkün olan en kısa sürede serin bir ortamda en az 30 dakika dinlenin, vücudunuzu soğutun ve bol su için. Olağandışı belirtiler hissediyorsanız veya belirtiler devam ederse veya ateşten şüpheleniyorsanız doktorunuza başvurun. Sıcak ve nemli havalarda nemlenme riski nedeniyle kağıt maske yerine kumaş maske kullanımı daha iyi bir seçenektir” diye konuştu.