Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç, basın toplantısında spora siyasetin karıştırılmaması gerektiğinin üzerinde durdu. Koç, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın uluslararası maçlar dışında tribünlere gitmeme hassasiyetinin siyasilere örnek olması gerektiğini söyledi. Başkan Koç ayrıca sahada adil olunması halinde Fenerbahçe’nin şampiyonluğa uzanacağını ifade etti.

Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, basın toplantısında açıklamalarını sürdürdü. Siyasetin sporun içine girmemesini istediklerini söyleyen Başkanı Ali Koç, “Bütün bunların içinde hiç arzu etmediğimiz ikinci bir tartışma gündemde tutulmaya çalışılıyor: Siyaset. Biz futbola siyaset karıştırılmaması yönünde bir söylemde bulunduk. Bizim söylediğimiz çok net, sporla siyaset ayrı kulvarda yürüsün. Bu ikazımızı, kamu gücü ve imkanlarını kullanan bazı yöneticilerin, kulüpler arası adil rekabete zarar verecek söylemler nedeniyle yapmak zorunda kalmıştık. Bunlar açık açık ifade edildiği zaman, bazı kişi ve kesimler tarafından, hayat normal. Ama Fenerbahçe’nin haklarını korumak için başkanı bu konuya değindiği zaman Fenerbahçe spora siyaset sokuyor oluyor. Bunları sizin kararınıza bırakıyorum. Futbola siyasetin karışmaması sadece bizim arzumuz değil. FIFA ve UEFA’nın ülke federasyonundan sağlanmasını istediği en temel kriterdir. Futbola dönüşüm yapan birçok ülke devlet stratejisi yapmıştır. Burası gayet normal. Ama belli ilkeler gözlemlenmelidir. Ama Cumhurbaşkanımızın bu konudaki duruşu örnek teşkil etmelidir. Kendisi sadece futbol değil tüm branşlara yatırım için destek öncüsü olmuştur. Kendisi sadece Fenerbahçe maçlarına değil, hiçbir maça katılmama kararı almıştır. Takvimi uyduğu takdirde uluslararası maçlarda tribünde olacağını özenle söylemiştir. Ülke yönetme gücünü elinde bulunduran tüm siyasetçilerimizin bu duruşu örnek almalarını beklediğimizi bir kez daha ifade etmek istiyorum. Ne kulübüm ne de şahsımın siyasi alana girmeye hiçbir şekilde niyeti yok. Aynı şekilde devletimiz ve onu yönetenlerle de herhangi bir gerginliğin parçası olmayacağız. Fenerbahçe söz konusuysa, devlet için neler yapacağı ve yapabileceği ortadadır. Daha evvel ifade ettiğim gibi bu konuda boynumuz kıldan incedir. Bizim ifade etmek zorunda olduğumuz konu, futboldaki adil yarışın etkilenmemesi için dikkat çekilen unsurdur. Bu fantastik, bilim kurgu filmleri gibi senaryolar üretenlerle biz mücadele ederiz, içiniz rahat olsun. Sizden ricam var, lütfen siyaseti tribünlere karıştırmayın, haklı olduğumuz yerde haksız duruma düşmeyelim. Çünkü bu insanlar kendi hikayelerine inanmaya çok müsaitler. Geçen sene taraftar gruplarıyla şöyle bağırın gibi bir çağrım olmadı. İlk defa böyle bir çağrım var, dikkatli olun ve Galatasaray maçında cezalı olmayın dedim. Anlatacak çok şey var ama arkadaşlar müsaade etmiyorlar” diye konuştu.

“Adil olunursa, şampiyonluğun en büyük adayı Fenerbahçe”

Kendilerinin de kabahatleri olduğunu ve bunu kendi içlerinde konuştuklarını söyleyen Koç, “Birçok konuya değindik. ‘Sizin hiç mi kabahatiniz yok’ diyebilirsiniz. Tabii ki var. Bunu biz kendi içimizde de konuşuyoruz. Transfer hatalarımız oldu, kadro mühendisliğini zaman zaman doğru yapamadık, kötü oynadığımız maçlar oldu. Biz bunları konuşarak ders almaya çalışıyoruz. Ancak bunların hiçbirisi sistematik, standart dışı hatalara maruz bırakıldığımız gerçeğini yok sayamaz. Hiçbir takım 34 hafta mükemmel futbol oynayarak şampiyon olmamıştır. Biz kaybettiğimiz zaman hatalar göz ardı ediliyor. Verdiğimiz mücadeleyi taraftarlarımızın gördüğünü biliyorum. Taraftarların ne kadar araştırmacı, medya mensubu gibi konuların dibine kadar indiğini, geçmişte yaşanan saldırıların bizlere güç verdiğini biliyorum. Sırf Fenerbahçe zarar görsün diye yapılmaya çalışanları beraber yaşıyoruz. Son haftalarda psikolojik, asimetrik saldırılara maruz bırakılıyoruz, her hafta bir başka isim hedefe konulmaya devam ediliyor. Özellikle de puan kaybettiğimiz haftalarda, başkanla hoca arasında, yönetimle başkan arasında sorun var deniliyor. Burada ben ve yönetim kurulum, hocamız, oyuncularımız her şeyin farkındayız. Hepimiz başkanından yönetimine, hocasından kaptanına tüm takım olarak, tek vücut olarak, bugün bizi açıklamaları yapmaya mecbur eden zihniyetle mücadele etmek için hırsla dolmuş durumdayız. İnşallah bu hafta sonunda başlayan ve bu hırsla bu inançla, tek vücut olmuş şekilde omuz omuza teker teker bütün maçlarımızı kazanmak için var gücümüzle mücadele edeceğiz. Hafta başında Samandıra’da hocamız, kaptanımızla yemek yedik. Hepsinin gözünde ışığı gördük. Sahada alın teriyle verdikleri mücadelenin hakem kararlarıyla karşılığını alamadıkça, inançları zayıflar diye korkuyordum ama onların ne kadar hırslandığını, bu hırsın bizi de hırslandırdığını gördüm, Takımın gözündeki ateş kat be kat artmış durumda. Hocamız ve futbolcularımız bu hafta havlu attık diyenlere karşı nasıl inandıklarını gösterecek. Pazar günü ne yaşayacağız bilmiyorum ama bu lig, bu haftadan itibaren adil şekilde yönetilirse, Fenerbahçe şampiyonluğun en büyük adaylarından birisidir. Bizim haklı mücadelemizde yanımızda olanları ve köstek olmaya çalışanları görüyoruz. Camianın içindeki insanların yapılan haksızlıklara karşı nasıl sustuklarını ve bazılarının destek olduklarını da görüyoruz. Bizler yolcuyuz. İnşallah bir gün yönetimi bıraktığımız zaman ben ve arkadaşlarım bu duruma düşmeyiz. Sizlere ve büyük taraftarımıza teşekkür ediyorum” diyerek sözlerini tamamladı ve ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.