Medipol Başakşehir ile yollarını karşılıklı anlaşma ile ayıran Arda Turan resmi sosyal medya hesabından konu ile ilgili bir açıklama yayınladı.
32 yaşındaki futbolcu yaptığı paylaşımda şu ifadere yer verdi, "Dün başkanımız Göksel Gümüşdağ ile bir araya gelip kendisine kariyerimde yeni bir sayfa açmak istediğimi belirttim. Son derece yapıcı bir şekilde geçen görüşme sonrasında anlaşarak yollarımızı ayırdık. Başakşehir Futbol Kulübü'nde geçirdiğim süre boyunca benden ilgilerini esirgemeyen profesyonellere ve kulüp personeline gönülden teşekkür ederim. Futbolcu kardeşlerime, arkadaşlarıma bundan sonraki kariyerlerinde başarılar diliyorum. Yaşadığımız tüm güzellikler, mutluluklar, anılarımın en özel yerinde olacak. Hayatım boyunca hep çok çalıştım, hep çok mücadele ettim. Yine öyle olacak. Yine en mutlu olduğum şeyi yapmaya; futbol oynamaya devam edeceğim."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
- Arda Turan'ın arşiv görüntüleri
DGS KODU: 07.01.2020 - Haber Kodu : 200107153
=============================================================

(ÖZEL) Okan Buruk: Hedef şampiyonluk
"Geldiğimiz noktada istediklerimizi yaptık"
"Sürekli yükseliş içinde olan bir takım olduk"
"Zor bir fikstüre gireceğiz"
"Milli takımda görev almak onurdur"
"Sakatlıklar nedeniyle savunmada sorun yaşadık"
"Türk teknik adam olarak yurt dışında çalışma hedefim var"
"Sivasspor doğru bir takım ortamı yarattı"
"Şenol Güneş ve ekibini başarılı buluyorum"
"Futbolda hata yapanlar sadece hakemler değil"
"İrfan'ı Avrupa'nın iyi takımlarında görmek isterim"

İbrahim ALİOĞLU - Kaan ÜLKER - Namık Kemal KILINÇ/ ANTALYA, Süper Lig'de zirve yarışı veren Medipol Başakşehir'de teknik direktör Okan Buruk, Süper Lig'de hedeflerinin şampiyonluk olduğunu söyledi.
Medipol Başakşehir Teknik Direktörü Okan Buruk üç kupadaki hedeflerinden Arda Turan'ın durumuna, milli takımdan hakemlere kadar birçok konuda Demirören Haber Ajansı'na () özel açıklamalarda bulundu.
"GELDİĞİMİZ NOKTADA İSTEDİKLERİMİZİ YAPTIK"
Buruk, Başakşehir'e geldikleri günden bugüne kadar belirledikleri hedeflere ulaştıklarını vurgulayarak, şunları dedi:
"Sezon başı yapılan anlaşmadan sonra ilk basın toplantımızda hedeflerimizi söylemiştik; yine şampiyonluğa oynayan bir takım, üst sıralarda yer alan takım, hedefleri olan bir takım. İlk hedefimiz de Şampiyonlar Ligi'ne katılmaktı ama bunda başarılı olamadık ve Avrupa Ligi'ne katılma şansını yakaladık. Ama hedefleri yüksek olan bir takım olarak görevimize başladık. Bu zor oldu çünkü iki sene de şampiyonluğu son haftalara kadar kovalayan ama sonuca ulaşamayan bir takım, geçen sene son maçta şampiyonluğu kaybetmiş, moral olarak son 6-7 maçlık periyotta 1 maç kazanan bir takımdı. Sezon öncesinde de bir değişim yaşadık, bir değişim içerisine girdik. Özellikle yaş ortalaması daha düşük bir takım yaratmaya çalıştık. Daha genç oyunculara yöneldik. Sadece transferin son günlerinde Mehmet Topal ve Martin Skrtel'i kadromuza kattık. Onlar da çok önemli, değerli, takıma liderlik yapabilecek oyuncular oldukları için onları tercih ettik. Geçen sezonu atlatmaya çalışıp toparlanmaya çalışan yeni bir ekip, yeni bir teknik heyet ile yenilik içerisinde sezona başladık. Ama sezon başı tam olarak istediğimiz zamanda transferleri yetiştiremedik. Sezon başı kamp dönemini stopersiz geçirdik. Elimizde sadece Chedjou vardı. Chedjou kampa giderken stoper bölgesinde ilk düşündüğümüz oyuncu değildi. Ama daha sonra bizim birinci oyuncumuz oldu. Transfer dönemi sonunda da ona izin verdik, başka takıma gitti. Bizim için zorlu bir dönemdi, yenilenen, başarıya aç bir ekip, bu takımı motive etmek çok önemliydi. Şu anda geldiğimiz noktada günbegün istediklerimizi yaptığımızı düşünüyorum. Bu gelişimde özellikle hem kulüp yapısı hem başkanımız, yönetim kurulumuz, teknik heyet ve oyuncular ile iletişim çok büyük önem taşıyor."
"SÜREKLİ YÜKSELİŞ İÇİNDE OLAN BİR TAKIM OLDUK"
Takımın geçen sezonun sonunu kötü bitirdiğini hatırlatan ve bu sezona da iyi bir giriş yapamadıklarını hatırlatan Buruk, "Geçen sezon kazanamadan bitiren bir takım vardı. Kazanan takımdan son 6-7 hafta sadece 1 maç kazanan bir takıma iş dönmüştü, bunun bir psikolojik olarak çöküşü vardı. Bunu yeniden toparlamak önemliydi. Bizim sezon başındaki iki önemli oyuncumuz Mahmut ve İrfan Can; Olympiakos maçında Mahmut sakatlandı, İrfan kırmızı kart gördü. Daha sonra ligdeki maçta İrfan'ın kırmızı kart görmesi, Clichy'nin sakatlığı, stoper bölgesindeki eksiklikler gibi birçok sorunumuz vardı. Biz takım olarak 4'üncü haftadan itibaren takım olma yolunda kadromuzu tamamladık. İlk yarının sonuna kadar günbegün yeni katıldığım bir takımı tanımaya başladım. Birçok oyuncunun hangi mevkide neler yapabileceğini, oyuna girince neler yapabileceğini bilmem için bir süreç gerekliydi. Bu dönemde benim de yaptığım hatalar oldu. Bazen deniyorsunuz ve denedikleriniz doğru olmayabiliyor. Oyuncuların hataları oldu, benim hatalarım oldu ama ilk yarının sonuna doğru baktığımızda sürekli yükselişte olan bir takım olduk. Benim için en değerlisi bu. İkinci yarıya da aynı şekilde devam etmemiz gerekiyor" diye konuştu.
"ZOR BİR FİKSTÜRE GİRECEĞİZ"
Ligin ikinci yarısına zor bir fikstür ile gireceklerini dile getiren Buruk, "Çok zor bir fikstüre gireceğiz, Türkiye Kupası'yla başlayan ve ligle devam eden belki Avrupa Kupası'nda bir sonraki turlarla devam eden çok yoğun bir temponun içerisine gireceğiz. Burada hem kadromuzu doğru kullanmamıza hem de bu bölümlerde yenilenmeyi yapmaya ve takımı hep hazır tutmaya çok ihtiyaç var. Burada gidiş yolumuzu belirleyecek haftalar, ligde de en zor maçlarımızın olduğu 5-6 haftalık periyot bizim için çok daha çetin geçecek. Buna iyi hazırlanmamız gerekiyor, özellikle kamp bunun için çok önemli. Onun yanında baktığımızda bizim takım olarak, oyun olarak özellikle ilk yarının sonuna doğru çok daha geliştiğimizi görüyoruz. Avrupa Kupası maçı oynadık, Mönchengladbach galibiyeti, daha sonra da içeride bir Konya beraberliğimiz oldu ama son 2 maç Kayseri ve Kasımpaşa maçı hem oyun, pozisyon olarak hem de gol açısından önemliydi. Oyun olarak ne kadar geliştiğimizi, oyuncularımızın performanslarının arttığını görüyoruz. O yüzden ikinci yarının başlangıcı bizim için çok daha farklı, çok daha önemli olacak. Çok iyi başlayıp özellikle bu zorlu periyotta, ligde iyi sonuçlar almamız gerekiyor" ifadelerini kullandı.
"SİVASSPOR DOĞRU BİR TAKIM ORTAMI YARATTI"
Ligdeki şampiyonluk yarışında herkesin birbirine yakın olduğunu söyleyen Buruk, "Şu anda dışarıdan bakıldığında herkesin birbirine yakın olduğu ve dışarıdan seyredenlerin belki ikinci yarı için 'çok çekişmeli, herkes her şeyi yapabilir, herkesin yarışın içerisinde olduğunu' söylediği bir lig. Bunu hep söylüyorum; şu anda şampiyonluk yarışının içinde olan, bunu hayal eden birçok hoca ve futbolcu var. Bu da tabii ki bir çekişmeye yol açacak. Futbolun güzelliği; ne kadar çok takım şampiyonluk yarışının içerisinde ise o kadar çok seyirci, haber, maçlara olan ilgi demek, bu çok önemli. Tabii ki her zaman kurulan kadrolar ve harcanan paralar size şampiyonluğu getirmiyor. Önemli olan burada takım olabilmek. İlk yarı Sivasspor bu anlamda çok doğru bir takım ortamı yarattı, puan ve sonuç olarak da çok başarılı oldular. Buradan şunu anlıyoruz; yaptığınız transferlerden çok, takım olmak önemli. İkinci yarıda da takım olgusunu devam ettirebilen ve sahada performansını doğru bir şekilde ortaya koyabilen takımlar lig yarışının, şampiyonluk yarışının içerisinde olacak. Herkes şampiyon olabilir, bu sene herkesin söylediği gibi sürpriz bir şekilde şampiyonluk da çıkabilir. Bazı takımları buna uzak görsek de bütün takımların 3 puanlık sistemde birbirine yakın olduğunu düşünüyorum. Bununla ilgili geçen seneki Beşiktaş örneği çok net; arkadan geldi ve çok büyük puan farkı vardı ama neredeyse şampiyonluk yarışının içerisine girdi. O yüzden üst üste kazanılan seriler, maçlar her takımı şampiyonluk yarışı içerisine tekrar sokacaktır. Tabii ki özellikle şampiyonluk yarışı, Türkiye Kupası ikisi de bizim için çok önemli hedefler. Avrupa Kupası'nda tur tur giderek düşünmek gerekiyor, bu turu geçmek için elimizden gelen çabayı sarf etmemiz lazım. Sonuçta iyi bir takıma karşı oynayacağız, ilerleyen turlarda bundan daha iyi takımlar da gelebilir. Tur tur giderek düşünmek gerekiyor. Lig yarışı ve kupa yarışında iddialı olduğumuzu ve ikisinin içerisinde de olmak istediğimizi söyleyebiliriz" diye konuştu.
"SAKATLIKLAR NEDENİYLE SAVUNMADA SORUN YAŞADIK"
Transfer konusuna da değinen genç teknik adam şunları söyledi:
"Mevkisel olarak saha içinde içerisinde yerleşimimizde sayısal olarak bir eksikliğimiz yok. Ligin ilk yarısında sağ bekte Caiçara sakatlandı ve aynı anda Uğur Uçar da sakatlandı. Sağ bekte oynayacak oyuncumuz kalmadı. Ponck'u, Aziz Behic'i oraya koyduk hatta bir maçın ilerleyen anlarında Kerim Frei'ı bile orada değerlendirdik. Böyle şansızlıklar her takımın başına gelebiliyor. İleride bu ihtiyaca göre karar vereceğiz. Orta saha mevkisinde de sıkıntılar yaşadık ama orayı doğru şekilde kapattık. Kenarlarda ve forvet hattında sayımız gayet iyi. Özellikle savunma bölgesinde kenarda iki oyuncu sakatlanınca sıkıntı yaşadık. 31 Ocak'a kadar kendi durumumuzu göreceğiz. O zaman daha sağlıklı bir değerlendirme yapabiliriz. Takımdan ayrılacak oyuncular olabilir, bizim takviye yapmak isteyeceğimiz oyuncular olabilir. Transferde acele etmeyeceğiz. Hiç transfer de yapmayabiliriz, 1-2 transferle de kapatabiliriz."
"HEDEF BAŞAKŞEHİR İLE ŞAMPİYONLUK"
Başakşehir'in yarıştığı üç kulvarda da hedefleri olduğunu belirten Okan Buruk, "Bizim için başarı, çalıştığımız o seneki takımın elde ettiği başarıdır. Akhisarspor ile  Türkiye Kupası kazandık ve o takıma Avrupa hedefi koymuştuk. Ligde başaramadık ama takımı Avrupa'ya götürdük. Kupa kazanmak benim için çok değerliydi. Geçen sezon '12 puanlı Rizespor'u ligde tutacağız, takımı ilk 10'a sokacağız' diye hedef koyduk ve orada Rize halkıyla bunu başardık. Bu sezonki hedef de Başakşehir takımıyla şampiyonluğa ulaşabilmek. Türkiye Kupası ve Avrupa var; bu 3 kulvarda en iyisini yapabilmek" dedi.
"TÜRK TEKNİK ADAM OLARAK YURT DIŞINDA ÇALIŞMA HEDEFİM VAR"
Türk teknik adamların Avrupa'da görev alması gerektiğini anlatan Buruk, "Avrupa'ya gidebilirsek ve Avrupa'daki genç futbolcularımızın ulaştığı başarıya ulaşabilirsek, teknik adamlar da Avrupa'da görev alabilirse bu çok yararlı olacak. Tüm teknik adamlar için bunun hedef olması gerektiğini düşünüyorum. Türkiye'de iyi giden periyotlardan sonra yurt dışına gitmek önemli. Benim için en önemli hedeflerden birsi de Türk teknik adam olarak yurt dışına gidebilmek" şeklinde konuştu.
"ŞENOL GÜNEŞ VE EKİBİNİ BAŞARILI BULUYORUM"
Milli takımın yakaladığı başarının önemine değinen Buruk, "Şenol Güneş ve ekibini çok başarılı buluyorum. Yıllar sonra şampiyonaya katılmak önemli ve değerli. Daha önceki dönemlerde Fatih Terim'in, yine Şenol Güneş'in ve Mustafa Denizli'nin yaptıkları Türk futbolunun Avrupa ve Dünya kupalarında yer alması çok önemli. İlerleyen zamanda bize de böyle bir görev verilirse herkes seve seve milli takım teknik direktörlüğünü yapar. Bunun karşılığı yoktur. O bayrağın altında olmak, o formayla sahaya çıkan takımın başında olmak karşılığı olmayan bir durum. Özellikle son dönemde Şenol Güneş'in yaptığı çok önemli işler var. Bizim de böyle bir görevde olmamız büyük bir onur olur" açıklamasında bulundu.
"İYİ OLAN TÜRK OYUNCU KENDİSİNE YER BULUR"
Doğru oyuncu yetiştirildiğinde Türk futbolcuların her yerde kendilerine yer bulacağını dile getiren Buruk, "Konu yabancı oyuncu ya da yabancı sayısı değil. İyi olan Türk oyuncu kendisine yer bulur. En iyi seviyede olan elit oyuncular hem Türkiye'de hem de dünyada formayı alır. Önemli olan doğru oyuncular yetiştirmek. 'Yabancı oyuncusu sayısı var ve oyuncu çıkmıyor', gerçekçi değil. Doğru oyuncuyu yetiştirirsek Premier Lig'de de, Serie A'da da, La Liga'da da oynuyor. Önemli olan altyapılarımızı daha gerçekçi hale getirelim. Konu yabancı oyuncu kuralı değil; en kötüsü, yabancı oyuncuya muhtaç kalıyorsunuz. Daha iyi Türk oyuncular yetiştiğinde ben de takımımda daha çok Türk oyuncuyu görmek isterim. Elit oyuncu ve kendi takımınızda oynayacak oyuncuyu bulamıyorsunuz. Biz iyi oyuncular yetiştirdiğimizde Avrupa'da da Türkiye'de de formayı alır" diye konuştu.
"FUTBOLDA HATA YAPANLAR SADECE HAKEMLER DEĞİL"
Her kötü sonuçta hakemlerin eleştirilmesinin doğru olmadığını belirten Buruk, "Her yıl daha da ileri gittiğini ve geliştiğini görüyoruz. VAR içinde de hatalar oluyor, dünyada da bu hatalar oluyor. Benim hoşuma giden; son maçımızı genç bir hakem yönetti, Süper Lig'deki ikinci maçıydı, bu benim çok hoşuma gitti. Yeni hakemler çıkartmamız lazım, onları daha güçlü, daha güvenli ortaya çıkarmamız gerekiyor. Tabii ki aksaklıklar ve hatalar oluyor. Futbolda hata yapanlar sadece hakemler değil. Biz bunu çok büyütüyoruz ve başarısızlıklarımızın arkasına sığınmak için hakemleri koyuyoruz. Bunu belki zaman zaman ben de yaptım. Her kötü giden sonuçta, her kötü giden yılda hakemlerin hedef gösterilmesini doğru bulmuyorum. Hakemlik camiası da kendisini daha iyi ortaya koymalı. Daha konsantre, maçları daha önemseyen bir yapı olmalı. Orada da genç ve yeni hakemlere çok ihtiyaç var, değişime ihtiyaç var, o da zamanla olacaktır. Genç bir hakemin, ikinci maçına çıkan hakemin ismini okuyunca çok mutlu oldum. Çok da güzel maç yönetti. İnşallah ikinci yarıda daha çok genç hakem çıkar. Bizim de onlara destek olmamız gerekiyor. Hep hakemleri konuşuyoruz ama ne teknik adamların, ne başkanların, ne futbolcuların, ne de taraftarların hatalarını konuşmuyoruz. Onların da hataları var, onların da kendisini toparlaması gerekiyor ama daha çok destek olmamız gerekiyor" diye konuştu.
"İRFAN'I AVRUPA'NIN İYİ TAKIMLARINDA GÖRMEK İSTERİM"
Başakşehir'in milli oyuncusu İrfan Can Kahveci'nin çok önemli bir yetenek olduğunu da söyleyen Okan Buruk, "İrfan'ın oyuncu olarak kalitesi tartışılmaz. Türk futbolunun önemli sol ayaklarından birisi. Oyunu doğru oynadığında İrfan hem Türk milli takımının hem bizim takımımızın hem de Avrupa takımlarının görmek isteyeceği bir oyuncu olacaktır. İrfan'ın her zaman kendini geliştirmeye ihtiyacı var. Oyunun toplu yönünden sonra topsuz yönünü de iyi oynamaya başladı. Çok kaliteli bir sol ayak. Şutları, ortaları, çalımı, driplingleri ki bizim takımımızın en çok dripling yapan oyuncusu. Bu tarz oyuncular çok değerli. Gelişimini tamamladığında Avrupa çapında bir oyuncu olacak .Ne kadar değerli bir oyuncu olduğunu onunla konuşuyoruz. İrfan'ı Avrupa'nın iyi takımlarında görmek isterim" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
- Okan Buruk'un açıklamaları

DGS KODU: 07.01.2020 - Haber Kodu : 200107057
DGS KODU: 07.01.2020 - Haber Kodu : 200107058
=============================================================

Göztepe'de bomba iddia Quaresma
Onur ATIŞ / İZMİR, SÜPER Lig'de yeni stadına kavuşacağı ikinci yarıya yıldız bir ismi transfer ederek girmeyi amaçlayan Göztepe'nin, Kasımpaşa ile yol ayrımına gelen Portekizli Ricardo Quaresma ile ilgilendiği iddia edildi. Ara dönemde yeni bir takıma geçmesi gündeme gelen 36 yaşındaki futbolcunun sarı-kırmızılılara önerildiği öğrenilirken, Quaresma'nın ülkesinin milli takımından yakın arkadaşı olan kaptan kaleci Beto'nun da transfer için devrede olduğu ifade edildi. Quaresma'nın Beto'yla iletişim halinde olduğu, Göztepe ve İzmir'le ilgili bilgiler aldığı öğrenildi. İkinci yarıda Gürsel Aksel Spor ve Sağlıklı Yaşam Merkezi'ne taşınacak Göz-Göz'de yönetimin Quaresma'nın maliyetiyle ilgili hesaplar yapmaya başladığı ileri sürüldü.
Hücum bölgesine yıldız transfer yapmayı planlayan Başkan Mehmet Sepil'in Quaresma için şartları zorlaması bekleniyor. Sporting Lizbon'da kariyerine başlayıp Porto, Inter, Chelsea ve Barcelona gibi dünya devlerinde top koşturan Portekizli, 2010-2011 sezonunda Beşiktaş'a imza attı. Siyah-beyazlılarda 3 sezon oynadıktan sonra Birleşik Arap Emirlikleri ve Portekiz'e giden deneyimli futbolcu, 2015-2016'da tekrar Beşiktaş'a döndü. Beşiktaş'ta 2 şampiyonluk yaşayan Quaresma, bu sezon başında Kasımpaşa'ya transfer oldu. Kasımpaşa'da 13 maça çıkan oyuncu 3 golle oynadı. Göztepe'nin ara dönemde en az 3 futbolcuyu kadrosuna dahil etmesi bekleniyor.
GÜRSEL AKSEL'DE MARATON DA TAMAM
Göztepe'nin Süper Lig'de 26 Ocak'ta Beşiktaş'la oynayacağı ikinci yarının ilk iç saha maçında kavuşmaya hazırlandığı yeni stadı Gürsel Aksel Spor ve Sağlıklı Yaşam Merkezi'nde maraton tribününün koltuk montajı da tamamlandı. Tasarımını geçen aylarda taraftarın sosyal medya oylamasıyla seçtiği tribünde kulübün kuruluş tarihine ithafen, "19GÖZTEPE25" yazısı yer alıyor. Göz-Göz'ün 95 yıllık tarihinde kendi evi olacak ilk stadında elektronik bilet bariyerleri ve kamera sistemlerinin montajı da sürüyor.
Futbol Federasyonu'ndan onay çıkana kadar cadde tarafındaki kale arkası tribüne de geçici koltuk montajının yapılacağı statta iç işçilik ve peyzaj çalışmaları devam ediyor. Çatısındaki yürüyüş yolu ve birçok özelliğiyle Türkiye ve Avrupa'da eşsiz olup 219 milyon 800 bin TL'ye mal olan stat, iç inşaat bittikten sonra Futbol Federasyonu yetkililerinin onayıyla açılacak. Stadın yapımı süren ticari alanları ise yıl içinde bitirilecek. Statta daha önce kaba inşaatlar, çimlendirme, hibrit işlemi ve ışıklandırma tamamlanmıştı.

=============================================================

(ÖZEL) Gençlerbirliği futbolcusu Berat Özdemir: Hamza Hoca ile üstün bir performans sergiledik
"Hedefe ulaştıkça yeni hedefler koyuyoruz"
"Transfer haberleri mutluluk verici"
"Mert Çetin güzel bir yol açtı"
"Umarım ülkemi yurt dışında temsil ederim"
"Şenol hocanın gelmesiyle genç futbolculara verilen değer arttı"

İbrahim ALİOĞLU - Kaan ÜLKER - Namık Kemal KILINÇ / ANTALYA,Gençlerbirliği'nin genç futbolcusu Berat Ayberk Özdemir, "Hamza hoca geldikten sonra üstün bir performans sergiledik. Bireysel olarak herkesin performansı arttı. Bunun en büyük etkisi Hamza hoca ve ekibi" dedi.
Özdemir, ligin ilk yarısı, hem kendi hem de takımın hedefleri hakkında Demirören Haber Ajansı'na () özel açıklamalarda bulundu.
"HAMZA HOCA İLE ÜSTÜN BİR PERFORMANS SERGİLEDİK"
Takımdaki aile havasının oyuna da yandığını söyleyen Berat Aydemir, "Hamza hoca geldikten sonra üstün bir performans sergiledik. Bireysel olarak herkesin performansı arttı. Bunun en büyük etkisi Hamza hoca ve ekibi. O geldikten sonra geri düştüğümüz ya da sayı olarak eksildiğimiz maçlarda vazgeçmeyerek sonuna kadar mücadele edip istediğimizi aldık. Biz Hamza hoca ve bütün hocalarla baba oğul gibiyiz. Bu benim için de geçerli, kaptanımız Sessegnon için de, forvetimiz Stancu için de geçerli. İdman saatleri için konuştuğumuzda değişim oluyor, yorgunsak ona göre değişimler oluyor. Kulüpte daha keyifli olalım diye bunlar yapılıyor. Bizim de yüzümüz gülünce bu da performansımıza yansıyor" diye konuştu.
"HEDEFE ULAŞTIKÇA YENİ HEDEFLER KOYUYORUZ"
Her geçen gün daha da iyi bir performans gösterdiklerine değinen Özdemir, "Hamza hoca geldiğinde hedeflerimize ulaştıkça yeni hedefler belirleyeceğiz demiştik. Hocamız geldikten sonra 2 mağlubiyet aldık. Mağlubiyet sayısını burada tutarak galibiyet sayımızı artırmak istiyoruz. Oyunumuz her hafta gelişiyor. Topun daha çok bizde kaldığı, daha çok hücum yaparak, daha çok şut çektiğimiz bir oyun anlayışını oturtmak istiyoruz" dedi.
"TRANSFER HABERLERİ MUTLULUK VERİCİ"
Adının transfer konuşmalarında geçmesiyle ilgili olarak da Özdemir, "Transfer haberlerini duymak mutluluk verici ama genç bir oyuncu olduğum için de bazen beni zorluyor. İnişler çıkışlar olsa da kendi payıma çok şeyler öğrendiğimi düşünüyorum. Tabii ki transfer haberleri beni mutlu ediyor. Transfer haberlerinin çoğalması için daha çok çalışıyorum ve performansımı arttırmaya çalışıyorum" ifadelerini kullandı.
"MERT ÇETİN GÜZEL BİR YOL AÇTI"
Avrupa'da forma giyme hayali olduğunu dile getiren Aydemir, "Mert Çetin bu konuda ben ve takım arkadaşlarıma güzel bir yol açtı. Ben de direk Avrupa'ya giderek kendimi ve kulübümü, ailemi temsil etmeyi çok istiyorum. Her Türk genci gibi biz de futbol izleyerek büyüdük. La Liga olsun, Bundesliga olsun, Serie A olsun. Oralarda oynamak, kendimi geliştirmek, farklı ülkelerde faklı kültürler görmek güzel hayaller ve umarım bu hayalleri gerçekleştirebilirim. Tabii ki bir uyum süreci olacaktır. Tabi hayatınız değişecek ama o uyum sürecinden sonra orada da kendimi kanıtlayarak daha iyi yerlere gelebileceğimi düşünüyorum" şeklinde konuştu.
"UMARIM ÜLKEMİ YURT DIŞINDA TEMSİL EDERİM"
Takım arkadaşları tarafından da takımın en yetenekli oyuncuları arasında gösterilmesiyle ilgili olarak Özdemir, "Bunun en büyük nedenlerinden birisi dil bilmem. Portekizliler hariç hepsiyle az çok anlaşabiliyorum. Portekizli futbolcularla da tercümanlar aracılığıyla anlaşabiliyoruz. Yabancı futbolcuları hep seven birisi olarak onlarla ilişkilerimi de hep yakın kuruyorum. Beni örnek göstermeleri güzel bir şey. Umarım dedikleri gibi olur ve ülkemi dışarıda temsil ederim" dedi.
"ŞENOL HOCANIN GELMESİYLE GENÇ FUTBOLCULARA VERİLEN DEĞER ARTTI"
A Milli Takım'ın EURO 2020'de başarılı olacağını inandığını söyleyen genç futbolcu, "Şu anki milli takımı 80 milyon özlem içinde bekliyordu ve bu yıl kavuştuk. Milli takımın her maçını büyük bir coşkuyla, mutlulukla, huzurlu bir şekilde izleyebiliyoruz. Sahada 90 dakika terlerinin son damgasına kadar mücadele eden, birbirine kenetlenmiş bir oyuncu grubu var. Şenol hocanın gelmesiyle genç oyunculara verilen değer de arttı. Ozan Kabak olsun, Mert bu sene gitti, yeni yeni toparlamış genç arkadaşlarımız bunlar. Şu an Ümit Milli Takım oyuncusuyum ve hedeflerimden birisi de Şenol hoca o fırsatı verdiğinde oraya giderek en iyi şekilde ülkemi temsil etmek" açıklamasında bulundu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
- Berat Özdemir'in açıklamaları

DGS KODU: 07.01.2020 - Haber Kodu : 200107052
=============================================================

(ÖZEL) Mustafa Kaplan: Tabiri caizse her oyuncunun yağından, sütünden, şekerinden faydalanacağız
"İlk 3 maçımız çok önemli"
"Kulübümüzle sorun yaşayan arkadaşlarımızdan geriye dönük dosyalarda bize yardımcı olmalarını rica ediyorum"
"Köprünün altından çok sular akar"
"İlk 3 maçta en az 7 puan hedefliyoruz"
"Boyd'a Ankaragücü formasını tekrardan giydirmek isteriz"
"Yabancı oyuncu konusunda iyi kararlar vermek lazım"
"Bizim için 14 yabancı lüks"
"Şenol hocanın gelmesi en olumlu karardı"
Olgucan KALKAN - Ali DANAŞ - Mustafa AKIN / ANTALYA, Ankaragücü Teknik Direktörü Mustafa Kaplan, "Sakat ve cezalı oyuncularla birlikte kadro derinliğimizin az olmasından dolayı oyuncuya ihtiyacımız var. Şu anda da elimizde 10 numara olarak Oscar var. Antalya maçında kadroya alışmıştık. Denizli maçında da görev aldı. Bize büyük katkısı oldu, 2 gol attı, 3'üncü bölgedeki etkinliğimizi artırdı. Biz bundan sonra Oscar ve Sadaev'den faydalanmak istiyoruz. Biz hangi oyuncu olursa olsun faydalanmak istiyoruz. Tabiri caizse yağından, sütünden, şekerinden faydalanıp Ankaragücü'nü bir yerlere getirebilmek için görev vereceğiz" dedi.
Ankaragücü Teknik Direktörü Mustafa Kaplan, sarı-lacivertli takımın Antalya'da sürdürdüğü ikinci devre hazırlıklarından transfer yasağına, ligdeki hedeflerinden A Milli Futbol Takımı'nda yakalanan başarıya kadar birçok konuda Demirören Haber Ajansı'na () özel açıklamalarda bulundu.
İkinci yarı hazırlıklarına ayın 3'ünde başladıklarını belirten Mustafa Kaplan, "Geldiğimizden beri çift antrenman yapıyoruz. Hava şartları sebebiyle bugün (dün) tek antrenman yaptık. O da hava şartlarından dolayı. İyi çalışıyoruz, ikinci yarıya iyi, umutlu hazırlanıyoruz. Canteros'un dışında tam takım olarak buradayız. Takım olarak da, moral, motivasyon olarak da iyi durumdayız. Oyuncularımızla yaptığımız toplantılarda, ikinci yarı farklı bir Ankaragücü olmamız gerektiğini konuştuk. 17 maçın bizim için final olduğunu konuştuk. Geçen sene buradan alnımızın akıyla nasıl çıktıysak, bu sezon da aynı şekilde başkan, yönetim, futbolcu, teknik heyet ve büyük Ankaragücü taraftarıyla beraberlik içerisinde bu süreci tamamlamak için çalışmalara devam ediyoruz" şeklinde konuştu.
"İLK 3 MAÇIMIZ ÇOK ÖNEMLİ"
Süper Lig'in ikinci yarısındaki ilk 3 haftada oynayacakları İttifak Holding Konyaspor, Hes Kablo Kayserispor ve Kasımpaşa maçlarının kendileri için çok önemli olduğuna dikkat çeken Kaplan, "İkinci yarı hem üst sıralardaki takımlar hem de alt sıralardaki takımlar için zor geçecek, kesin bu. Biz Ankaragücü olarak 17 final maçımız var. Özellikle ilk 3 haftada oynayacağımız Konyaspor, Kayseri ve Kasımpaşa maçları bizim için final niteliğinde maçlar. Bu maçlarda kafamızdaki kurduğumuz puanları alırsak bizim için çok güzel bir ortam olacak. Ligin ilk yarısındaki son 3 haftayı değerlendirirsek, o maçlarda geriye düşerek son dakikalarda bulduğumuz gollerle 2-2'yi yakaladık. Takım içinde bir inanç, dönüş, motive oldu. İyi bir aile olduk. Korcan, İlhan ve Sedat hem saha dışında hem saha içinde ağabeylik yaptılar takıma, geçen sene olduğu gibi. Pinto, Pazdan, Kulusic olsun onlar da işin bilincine vardı. Ankaragücü büyük bir camia, büyük bir marka. 1910'da kurulmuş bir takım. Yerinin her zaman hep Süper Lig olması lazım. Biz hepimiz bu işin bilincindeyiz. O 3 haftada öne geçeceğimiz maçlar olsaydı daha farklı bir şey olurdu. Ancak benim en çok üzüldüğüm Denizlispor maçıydı. O maçta kazanıp puanımızı 14 yapsaydık çok daha farklı olurdu. Biz artık geriye dönmeyi değil, önümüze bakmak istiyoruz. Burada iyi bir çalışma ortamımız var. İyi çalışan bir oyuncu grubumuz var. Bu oyuncu grubuyla ve taraftarımızın desteğiyle de Ankaragücü'nü iyi yerlere getirmek için el ele vereceğiz" ifadelerini kullandı.
"KULÜBÜMÜZLE SORUN YAŞAYAN ARKADAŞLARIMIZDAN GERİYE DÖNÜK DOSYALARDA BİZE YARDIMCI OLMALARINI RİCA EDİYORUM"
Sarı-lacivertli kulüple geçmiş dönem alacaklarına yönelik sorun yaşayan futbolculardan anlayış beklediğini vurgulayan Kaplan, "Tabii ki yönetim ile transfer listesi ve isimler hakkında konuştuk. Burada en önemlisi transfer yasağını kaldırmak. Başkan ve yönetim büyük uğraş veriyor. İnşallah bu uğraşların sonucunu alırlar. Geçmişte oynayan oyuncu arkadaşlarımızın yardımcı olmaları gerektiğini düşünüyorum. Burada ekmek yediler, futbol oynadılar. Belki de Ankaragücü sayesinde bir yerlere geldiler. Kulübümüzle sorun yaşayan arkadaşlarımızdan geriye dönük dosyalarda bize yardımcı olmalarını sizin aracılığınızla rica ediyorum. Ankaragücü büyük bir camia. Ankaragücü olmasa onlar olmayacaktı. Onun için burada herkes karşılıklı fedakârlık yapmalı. Başkanın bu konuda büyük uğraşları var" dedi.
"TABİRİ CAİZSE HER OYUCUNUN YAĞINDAN, SÜTÜNDEN, ŞEKERİNDEN FAYDALANACAĞIZ"
Sezonun ilk yarısında takımda çok fazla şans bulamayan ve Yukatel Denizlispor maçında attığı 2 golle takımına 1 puanı getiren isim olan Oscar Scarione ile ilgili de konuşan Mustafa Kaplan, şunları kaydetti:
"Biz 6 hafta kala geldik. Biz geldiğimizde Sadaev yoktu. Oscar Scarione sakat olduğunu söyledi. Oscar'ı bu takıma aldıranlardan birisiyim. Çağırdık, durumun nedir diye konuştuk. İsveç'e gidip, tedavi olması gerektiğini söyledik. Ben de 'Git' dedim. Oradaki tedavisini tamamladıktan sonra geldi. Sonrasında takımla antrenmanlara katıldı. Sakat ve cezalı oyuncularla birlikte kadro derinliğimizin az olmasından dolayı, oyuncuya ihtiyacımız var. Şu anda da elimizde 10 numara olarak Oscar var. Antalya maçında kadroya alışmıştık. Denizli maçının olduğu gün de kaç dakika oynayabilirsin diye konuştuk. '20-25 dakika civarı' demişti. Biz de o maçta görev verdik. Baskıyı da kurmuştuk. Ayaklarını da iyi kullandığını biliyorum. Kasımpaşa'da da çok güzel işler yaptığını biliyoruz. Oyuna aldık. Bize büyük katkısı oldu, 2 gol attı, 3'üncü bölgedeki etkinliğimizi artırdı. Aramıza girdi. Biz bundan sonra Oscar ve Sadaev'den faydalanmak istiyoruz. Sadaev bir santrfor. Orgill cezalı olursa Alper ve Sadaev var. İlhan da var ama biz hangi oyuncu olursa olsun faydalanmak istiyoruz. Tabiri caizse yağından, sütünden, şekerinden faydalanıp Ankaragücü'nü bir yerlere getirebilmek için görev vereceğiz."
"KÖPRÜNÜN ALTINDAN ÇOK SULAR AKAR"
Süper Lig'deki kulüplerin birçoğunun ekonomik sıkıntılar yaşadığını belirten Kaplan şöyle konuştu:
"Kulüplerin çoğu ekonomik sıkıntılar yaşıyor. Bu yukarıdakiler için de aşağıdakiler için de geçerli. 4-5 takımı ayırabiliriz. Baraja baktığımız zaman 18 puanla Gençlerbirliği var. 20 puanlı, 15 puanlı takımlar var. 1 maçlık mesafe var aramızda. Bundan dolayı çok umutluyuz. İlk 3 maç bizim için çok önemli. Bu ligde aşağısı ve yukarısı arasında köprünün altından çok sular akacağını düşünüyorum. İşini ciddi yapan, yüreğini ortaya koyan, isteyen, disiplinli oynayan öne çıkacaktır. Biz bir kaostan çıkmak için el ele verip Ankaragücü'nü iyi yerlere getirmek istiyoruz. Burada da çok büyük bir mesafe yok. Herkesin puanları birbirlerine yakın. Bunun da bizim için avantaj olduğunu düşünüyoruz."
"İLK 3 MAÇTA EN AZ 7 PUAN HEDEFLİYORUZ"
Konyaspor, Kayserispor ve Kasımpaşa maçlarından en az 7 puan beklediklerini söyleyen Kaplan şu ifadeleri kullandı:
"Konya, Kayseri ve Kasımpaşa maçlarından 7 ile 9 puan arasında düşünüyoruz. Rakiplerimiz de aynısını düşünüyordur ama özellikle iç sahadaki 2 maçta 6 puan hedefliyoruz. Kayseri'den de ne getirsek kâr diye düşünüyoruz."
"BOYD'A ANKARAGÜCÜ FORMASINI TEKRARDAN GİYDİRMEK İSTERİZ"
Beşiktaş'ta gösterdiği performansla göze giremeyen ve ismi takımdan ayrılması muhtemel oyuncular arasında yer alan Tyler Boyd ile ilgili de konuşan Kaplan, "Geçen sene Boyd'u getiren benim. Beraber çalıştık, memnunduk. Onun dışında, geçen sene takımdan giden 1-2 arkadaşımız daha var. Transfer tahtamız açılırsa Boyd'a Ankaragücü forması giydirmek isteriz. Boyd da bildiği bir ortama gelecek. Seyircimiz onu seviyor. Biz onu seviyoruz. O da Ankaragücü'nü seviyor. Aramızda olmasını isteriz. Biz bir teklif iletmedik ama sürekli ayrılan oyuncularla görüşmelerimiz devam ediyor. Yasak netleştikten sonra Boyd olsun, Sacko olsun geçen sene oynadığımız oyuncularla bir araya gelmek isteriz" dedi.
"YABANCI OYUNCU KONUSUNDA İYİ KARARLAR VERMEK LAZIM"
Yabancı oyuncu konusunda iyi kararlar vermek gerektiğinin altını çizen tecrübeli teknik adam, "Ben hep söylüyorum; altyapılara önem vermeyip, oyuncu çıkartamazsak yabancı oyunculara mecbursun. Ben hem Ankaragücü hem Gençlerbirliği'nde altyapıdan çıkarttığımız oyuncularla büyük işler yapmıştım. Geçen sene de Gençlerbirliği'nde çıkarttığımız oyuncular vardı. Şu anda buradaki kampta da  4 kişiyi getirdik. Ben hep söylüyorum; Türk futbolunun kurtuluşu altyapıdan çıkaracağı oyunculardır. 14 yabancı hemen hemen çoğu kulüpte var. Biz de de 10 tane var. Bu konuda iyi kararlar vermek, altyapılara önem verip Türk oyuncular çıkartmak lazım" diye konuştu.
"BİZİM İÇİN 14 YABANCI LÜKS"
Süper Lig'de bazı takımlarda 14 yabancı bulunduğuna, kendi takımlarında da 10 yabancı futbolcu olduğuna dikkat çeken Kaplan, "Bazı takımlar için 14 yabancı oyuncu ideal gibi gözüküyor. Ancak Anadolu kulüpleri için lüks gibi duruyor. Ekonomik sıkıntılar olduğu zaman daha da eksileri oluyor. Bizim 10 tane yabancı oyuncumuz var. Elimizde Türkler ve altyapıdan çıkarttığımız oyuncularımız var. Genele baktığımız zaman altyapılara bakıp; 1'inci 2'nci, 3'üncü Lig'de iyi oyuncuları bulup transfer etmek lazım. Kulüpler ister 14, ister 10 yapsın onların bileceği iş ama biz Ankaragücü olarak şahsi görüşüm 14 yabancı bizim çok lüks" şeklinde konuştu.
"ŞENOL HOCANIN GELMESİ EN OLUMLU KARARDI"
Şenol Güneş'in A Milli Futbol Takımı'nın başına geçmesinin verilen en iyi kararlardan biri olduğunu vurgulayan Ankaragücü Teknik Direktörü Mustafa Kaplan, şunları kaydetti:
"Lucescu döneminde inişli-çıkışlı bir milli takım vardı. Şenol hoca geldiğinden sonra iyi bir kadro yapılanması ve iyi bir birlik, beraberlik oldu. Şenol hocanın gelişi dil ve iletişim açısından da iyi oldu. Bu da sahaya yansıdı. Ben EURO 2020'de milli takımın güzel işler yapacağını düşünüyorum. Şenol hocanın milli takıma gelmesi verilen en olumlu kararlardan birisidir. Ben şimdiden hepsine başarılar diliyorum."
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
- Mustafa Kaplan'ın açıklamaları

DGS KODU: 07.01.2020 - Haber Kodu : 200107060
=============================================================

(ÖZEL) Kayserisporlu Hasan Hüseyin Acar: Kaliteli transfer olduktan sonra bu takım ligde kalacaktır
"Hepimiz inanmış durumdayız"
"Bize yakışmayan ve hoş olmayan bir görüntü sergiledik"
"Gitmek isteyen gider, biz buradayız"
"Transfer teklifleri oldu ama ben gitmek istemiyorum"
"Milli takımı herkes ister"
İbrahim ALİOĞLU - Kaan ÜLKER / ANTALYA, Süper Lig ekiplerinden İstikbal Mobilya Kayserispor'un tecrübeli oyuncusu Hasan Hüseyin Acar, takımdan ayrılan oyuncuların fazlalığıyla ilgili olarak, "Gidebilirler, biz buradayız ve takım arkadaşlarımızla birlikte inanmış durumdayız. İnanmış arkadaşlar olduğu sürece hiçbir sıkıntımız yok" dedi.
Ligin 2'nci yarısına Antalya'da hazırlanan İstikbal Mobilya Kayserispor'da Hasan Hüseyin Acar, kamp çalışmaları ve 2'nci yarıdaki hedefleriyle ilgili Demirören Haber Ajansı'na () özel açıklamalarda bulundu.
"BİZE YAKIŞMAYAN VE HOŞ OLMAYAN BİR GÖRÜNTÜ SERGİLEDİK"
Ligin ilk yarısında aldıkları sonuçların kendilerine yakışmadığının altını çizen Acar, "İstediklerimizi yapamadık. Çok transfer oldu, bir türlü dikiş tutturamadık, uyum sağlayamadık. Bize yakışmayan ve hoş olmayan bir görüntü sergiledik ilk yarıda. İnşallah 2'nci yarı bunu tam tersine döndürüp ligde kalmayı ümit ediyoruz. Hepimiz inanmış durumdayız. Genç arkadaşlarımız var. Onlara A takımda nasıl olmaları gerektiğini anlatıyoruz, ağabeylik yapıyoruz. İnşallah ilk yarıda yaptığımız hataların farkına varıp 2'nci yarıyı daha iyi bitireceğiz" ifadelerini kullandı.
"GİTMEK İSTEYEN GİDER, BİZ BURADAYIZ"
Takımda herkesin ligde kalacaklarına inandığını vurgulayan 25 yaşındaki oyuncu, "Çok oyuncu gitti ama gelecek arkadaşlar da var inşallah. Kaliteli ve güzel transferler olduktan sonra bu takım ligde kalacaktır. Gidebilirler, biz buradayız ve takım arkadaşlarımızla birlikte inanmış durumdayız. İnanmış arkadaşlar olduğu sürece hiçbir sıkıntımız yok" açıklamasında bulundu.
"TRANSFER TEKLİFLERİ OLDU AMA BEN GİTMEK İSTEMİYORUM"
Şu aşamada İstikbal Mobilya Kayserispor'dan ayrılmayı düşünmediğini açıklayan tecrübeli oyuncu, "Öncelikle Kayserispor ile küme düşmek istemiyoruz, Kayserispor'u seviyorum. Herkesle aramız iyi. Transfer teklifleri oldu ama ben gitmek istemiyorum. Şu anda Kayserispor ile yapmam gereken çok şey var. Öncelikle burada takım kaptanlığı yaptıktan sonra transfer olabilir ancak. Şu an için öyle bir düşüncem yok" şeklinde konuştu.
"MİLLİ TAKIMI HERKES İSTER"
A Milli Futbol Takımı'nın Avrupa Şampiyonası'nda başarılı olacağına inandığını söyleyen Hasan Hüseyin Acar, "Milli takımı herkes ister, inşallah günün birinde Şenol Hoca bizi de takdir ederse ben de gitmek isterim. A Milli Takımımıza gitsem de gitmesem de can-ı gönülden başarılar diliyorum. En iyi şekilde bitireceklerini düşünüyorum" diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-Hasan Hüseyin Acar'ın açıklamaları

DGS KODU: 07.01.2020 - Haber Kodu : 200107056
=============================================================

(ÖZEL) Gaziantep'in file bekçisi Günay Güvenç: Daha üst sıralara tırmanma şansımız var
"Lige renk kattık diye düşünüyorum"
"Sumudica, futbolu yaşayan birisi"
"Şehrin desteğini arkamızda hissediyoruz"
"Herkesin herkesi yenebileceği bir sezon görüyoruz"
"Bir Anadolu takımının şampiyon olacağını düşünüyorum"
"Vedat Muriç beğendiğim forvetlerden birisi"
"Genç ve yetenekli kalecilerimiz var"
"Avrupa Şampiyonası'nı dört gözle bekliyorum"
"Beşiktaş'ta oynadığım dönem milli takıma çağrılmayı bekledim"

İbrahim ALİOĞLU - Kaan ÜLKER - Namık Kemal KILINÇ / ANTALYA, Süper Lig ekiplerinden Gaziantep Futbol Kulübü'nün başarılı kalecisi Günay Güvenç, "Oyuncu grubu olarak kalitemizi bildiğimiz için beklentimiz, tabii ki düşmemeye oynamamak. Görüldü ki puan anlamında ilk yarıyla birlikte belki daha üst sıralara tırmanma şansımız var" dedi.
Süper Lig'in 2'nci yarısına Antalya'da hazırlanan Gaziantep Futbol Kulübü'nde takım kaptanı Günay Güvenç, sezonun 2'nci yarısından teknik direktör Marius Sumudica'ya kadar birçok konuda Demirören Haber Ajansı'na () özel açıklamalarda bulundu.
"LİGE RENK KATTIK DİYE DÜŞÜNÜYORUM"
Ligin ilk yarısında göze hoş gelen bir futbol oynamaya çalıştıklarını ve bunu başardıklarını söyleyen Güvenç, "Gaziantep Futbol Kulübü'nün Süper Lig'de ilk senesi. Geçen sene 1'inci Lig'de şampiyonluk yaşadık. Hocamızla beraber yeni oyuncular aramıza katıldı. Sezon başı kampında adaptasyon süresi çok uzun oldu yeni oyuncu sayısı çok olduğu için. Hızlı bir şekilde güzel bir performans vermek zorundaydık. Bunu hem futbol, hem de takım olarak başardığımızı düşünüyorum. Lige renk kattık diye düşünüyorum. Fazla geriye yaslanmayan, hücumu düşünen bir futbol oynamaya çalıştık. 24 puana ulaştık. Bu anlamda iyi gözüküyor. Sahada daha iyi şeyler yapmaya çalışıyoruz, şu anda da 2'nci yarıya hazırlanıyoruz" diye konuştu.
"BEKLENTİMİZ, DÜŞMEMEYE OYNAMAK"
Bu sezon takım olarak hedeflerinin ligde kalmak olduğunu vurgulayan Günay Güvenç, "Oyuncu grubu olarak kalitemizi bildiğimiz için beklentimiz, tabii ki düşmemeye oynamamak. Görüldü ki puan anlamında ilk yarıyla birlikte belki daha üst sıralara tırmanma şansımız var. Yeni bir kadro, yeni bir hoca, kulübün ilk Süper Lig sezonu. Her ihtimale karşı cephe aldık sezon başında. Tabii ki bu sene Süper Lig'de kalmayı, ilerleyen senelerde de üst sıralara tırmanmayı hedefliyoruz" ifadelerini kullandı.
"SUMUDİCA, FUTBOLU YAŞAYAN BİRİSİ"
Teknik direktör Marius Sumudica ile ilgili ise tecrübeli kaleci şunları söyledi:
"Hoca ile 6 aydır çalışıyorum. Futbolu yaşayan birisi. Kendi hayatını bir kenara bırakıp futbola odaklanmış bir hocamız var ekibiyle beraber. Ekibinde de çok iyi insanlar var. Bizi hep destekleyen, arkamızda duran ama istedikleri olmadığında da masaya vuran bir hoca. Dedikleri takıma çok iyi yansıyor. Takıma nasıl, ne zaman dokunacağını biliyor. Benim için çok büyük şans. Avrupa'da birkaç takımda çalışmış bir hoca. Takım da benim gibi aynı düşünceye sahip. Bazen saha kenarında kendini kaybediyor ama bunu takım için yapıyor. Tam istediği sistemi oturmamasına rağmen takıma çok güzel sinyaller veriyor. Kulüp olarak, taraftar olarak bu işin başı sabır. Daha iyi işler yapabiliriz. Onun eline de yeni bir kadro verildi. Hocamızla beraber güzel bir yolda gidiyoruz."
"ŞEHRİN DESTEĞİNİ ARKAMIZDA HİSSEDİYORUZ"
Gaziantep şehrinin kendilerine çok büyük destek olduğunu vurgulayan Güvenç, "Desteği görüyoruz. Takımda oynayan oyuncuların kendini şanslı hissetmesi gerek bu konuda. Ben farklı şehirlerde futbol oynadım Türkiye'de. Taraftarlar artmaya başladı. Bundan önce Gaziantepspor vardı. Onlar ne yazık ki amatöre kadar düştü. Şimdi şehir bize sahip çıktı ve böyle de olması gerek. Çok güzel atmosfer var, tesis, şehir ve stat anlamında. Hiçbir sorunumuz yok. Kulübümüz, çok güzel yönetiliyor. Her şey yolunda gidiyor. Hiçbir futbolcunun bu konuda bir sorunu olamaz. Şehir de bize destek oluyor. Bunu takım olarak hissediyoruz. Seyirci anlamında biraz beklentiler yüksek olsa da bu durum normal. Ben taraftar olarak da tribündeydim küçükken. Biz bunun dengesini iyi yakaladık diye düşünüyorum. Bize sahip çıkıyorlar" açıklamasında bulundu.
"HERKESİN HERKESİ YENEBİLECEĞİ BİR SEZON GÖRÜYORUZ"
Süper Lig'in ilk yarısında her takımın zorlandığını söyleyen Güvenç, "Süper Lig, Avrupa'nın birçok ligine göre farklı bir lig. Daha çok duyguların yüksek olduğu, savaşma anlamında performans veriliyor. Türk olsun, yabancı olsun kaliteli oyuncularımız var. Zor bir lig. Dört büyükler de zorlanmaya başladı. Anadolu takımlarında gelen futbolcular, büyük takımları yenmek için daha fazla emek sarf ediyor. Bu gayet normal. Şimdiye kadar bu sene itibariyle herkesin herkesi yeneceği bir sezon görüyoruz. Örneğin, Kayserispor kendi sahasında Fenerbahçe'yi yendi. Bunlar güzel şeyler. Herkesi daha da motive ediyor. Hiçbir maç oynanmadan kazanılmıyor" şeklinde konuştu.
"BİR ANADOLU TAKIMININ ŞAMPİYON OLACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM"
Süper Lig'de bir Anadolu takımının tekrar şampiyon olacağına inandığını söyleyen başarılı file bekçisi, "Bunun başında farklı şeyler olması lazım. Kulüp olarak, taraftar olarak çok şey gerektiriyor. Sadece oyuncuların performanslarıyla olmuyor. Şimdi bakıldığında Sivasspor güzel bir yol aldı ama benim düşüncem, saha dışı etkenler de çok önemli. Ben dört büyükler dışında bir Anadolu takımının şampiyon olacağına inanıyorum. Bunu da başarmak için güzel bir yol çizilmeli ve iyi yönetilmeli. Benim kişisel hedeflerimden biri de Gaziantepspor ile bu" dedi.
"VEDAT MURİÇ BEĞENDİĞİM FORVETLERDEN BİRİSİ"
Türkiye'de çok yetenekli forvet oyuncularının olduğunu söyleyen 28 yaşındaki oyuncu, "Kaliteli forvetlerimiz var. Özellikle de büyük takımlarımızda. Benim beğendiğim forvetlerden biri Vedat Muriç. Kariyer planlaması çok hoşuma gitti. Önceden de takip ettiğim bir sporcu. Kendine bakan ve geliştirmeye çalışan bir oyuncu. Kişiliği de öyle. Tabii ki ligimizde gayet iyi forvetler var. Bizim takımımızdaki Kayode de beğendiğim forvetlerden biri. Onun da bir adaptasyon süreci vardı, her hafta performansı daha iyiye gidiyor. Burak ağabey var, Falcao var. Çok iyi işler oluyor. Ben forvet anlamında Türkiye'de iyi oyuncular olduğunu düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
"GENÇ VE YETENEKLİ KALECİLERİMİZ VAR"
Türkiye'nin kaleci konusunda sıkıntı yaşamadığını söyleyen Günay Güvenç, "Genç ve yetenekli kalecilerimiz var. Ben, Türkiye'de altyapı kalecileriyle çok çalıştım. Yetenek anlamında, fizik anlamında gayet iyi kalecilerimiz var. Bunun da meyvelerini topluyoruz. Trabzonspor'da Uğurcan, Fenerbahçe'de Altay, Rize'de Gökhan var. Gayet iyi bir yol çiziyoruz. Şu anda da milli takımımızda Mert oynuyor. Kaleci anlamında son 2-3 yılda gayet iyi mesafe kat ettik. Bunun başı sabır. Bir kurtarışla iyi kaleci olunmadığı gibi bir hatayla da kötü kaleci olunmaz. Ben Almanya'da oynarken şu anda futbolu bırakmış bir kaleci bana, 'Bir kalecinin iyi ya da kötü olduğunu 200 maç sonra anlarsın' demişti. Bu 5 sezona dayalı bir açıklama. Kalecide devamlılık çok önemli. Hatası da olacak. Tabii psikoloji anlamında sahalara oyunculara bakarsan kalecinin işi daha zor ama ülkemizde yetenekli kaleciler var. Bu konuda hiç şüphem olmadı. Bunun da devamının geleceğini düşünüyorum" açıklamasında bulundu.
"AVRUPA ŞAMPİYONASI'NI DÖRT GÖZLE BEKLİYORUM"
A Milli Takım'ın genç ve potansiyeli yüksek bir jenerasyona sahip olduğunu vurgulayan Güvenç, "2020 Avrupa Şampiyonası'na katılmak Türkiye için çok önemliydi. Çok mutlu olduk. Tabii bunu biraz daha geriye sayarsak başlangıcını Lucescu yaptı. Onun oyuncu çağırma tercihini ben çok güzel buldum. Daha çok genç oyunculara dayalı bir kadro kurmaya çalıştı. Ben olsam aynısını yapardım ama dediğim gibi genç oyuncuları çağırıp hemen ilk sene bir şey beklemek çok zor. Onu da başardık. Gerçekten bu gelen gençlerimiz, yaş anlamında Avrupa'da oynayacak kalitedeler. Zaten gösteriyorlar. Şenol Hoca tecrübesiyle birlikte takıma bir şeyler katmaya başladı. Çok güzel bir görüntü çizdik. Bunu futbol anlamında sahaya yansıttığını düşünüyorum. Avrupa Şampiyonası'nı dört gözle bekliyorum" diye konuştu.
"BEŞİKTAŞ'TA OYNADIĞIM DÖNEM MİLLİ TAKIMA ÇAĞRILMAYI BEKLEDİM"
A Milli Takım'a seçilmek için elinden geleni yapacağını ve pes etmediğini söyleyen 28 yaşındaki oyuncu, "Geçmiş yıllara bakarsak Beşiktaş'ta oynadığım sürede açık söylersem çağırılmayı bekliyordum. O zamanlar öyle görmediler ve buna saygı da duydum. Ben 2'nci ligde oynarken milli takım kaleci anlamında sorun yaşamadı. Bu seneye bakarsak şu an ligimizde oynayan Türk kaleciler var. Ben de onlara dahil olamadım ama tabii ki hedeflerimden biri milli takımlara gitmek. Yaş, oyuncuyu bir yere kadar getirir, ondan sonra ise iyi-kötü olmasına bakılır. Kim daha iyiyse o oynar. Yaşa bakılmaz. İyi olan oynar. Bunun örneği de Emre Belözoğlu'dur. Onun da arkasında genç oyuncular var ama o oynuyor. Şu an hocalar karar veriyor, buna saygı duyacağım ama pes etmek gibi bir niyetim yok. İleride ben de milli takıma dahil olmak istiyorum" ifadelerini kullandı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-Günay Güvenç'in açıklamaları

DGS KODU: 07.01.2020 - Haber Kodu : 200107055
=============================================================