Türkiye Futbol Antrenörleri Derneği’nin (TÜFAD) 50. yıl etkinlikleri kapsamında düzenlenen törende Fenerbahçe’ye yapılan saldırı kınandı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan toplantının açılışında konuşan Genel Sekreter Aladdin Naganlu, TUFAD’ın bu sene 50. kuruluş yıl dönümü olduğunu ifade ederek, “50. yıl etkinliklerimiz kapsamında çeşitli etkinlikler düzenliyoruz. Geçtiğimiz günlerde 500 minik futbolcuyla bir etkinlik yaptık. Onların hepsi sizin seçtiğiniz çocuklar. Bugün de burada Olgunlar Turnuvası gerçekleştireceğiz” dedi.
Genel Sekreter Naganlu, TUFAD olarak vefat eden üyelerini de rahmetle andıklarını kaydetti.
Turnuva Komitesi Başkanı Bülent Fil de turnuvaya 24 ekibin katılacağını ve 4’er takımdan 6 gurupta mücadele edeceklerini dile getirerek, katılımcılara turnuva hakkında bilgi verdi.
TÜFAD’ın bu sene 50. yılını kutladığını hatırlatan TÜFAD Başkanı İsmail Dilber, ”TÜFAD olarak 50. yıl için bütün illerimizde çeşitli organizasyonlar yapıyoruz. Burada da Olgunlar Turnuvası düzenleyeceğiz. Amacımız Türk antrenörlerinin birbiriyle iletişim halinde olmalarını sağlamak” diye konuştu.
DİLBER: "FENERBAHÇE’YE YAPILAN SALDIRI TÜRK FUTBOLUNA YAPILMIŞTIR"
TÜFAD Başkanı İsmail Dilber de konuşmasında Fenerbahçe’ye yapılan saldırının aslında Türk sporuna yapıldığını ve şiddetle kınadıklarını kaydetti. Bundan sonra böyle olayların olmaması için gereken her türlü tedbirin alınması gerektiğini ifade eden Dilber, “Bu konuda ne gerekiyorsa yapmalıyız. Oturum kararları almalı ve sonuna kadar uygulamalıyız. Hiç çekinmeden kolumuz kesilecekse kolumuzu, ayağımız kesilecekse ayağımızı kesmeliyiz” şeklinde konuştu.
Beşiktaş’ın eski futbolcularından Ali Gültiken ve Galatasaraylı Ergün Penpe, olayın sadece Fenerbahçe’ye karşı yapılan bir saldırı olmadığını, Türk futboluna yapılan bir saldırı olduğunu, topyekün herkesin bu olaya tepki göstermesi gerektiğini söyledi.
SÜMER: "UZLAŞMASIZ BİR TUTUMUMUZ VAR"
Fenerbahçe’nin yaşadığı olayın çok üzücü olduğunu belirten TÜFAD Başkan Yardımcısı Özkan Sümer, "Eğer ortada terör ya da organize bir suç olmuş olsa böyle bir dandik tüfekle veya olayın bir bölümünü halledip de bu işi neticesiz bırakmak gibi bir yanlış olmazdı. O bakımdan doğru tanı koyarsak belki çözüm yollarını daha iyi buluruz. Türk futbolunda ’nasıl buraya geldik’ şeklinde bir anlayışa ve ayrıştırmaya ihtiyaç var. Son derece şiddete dönük mesajlarımız var. Uzlaşmasız bir tutumumuz var. Bana göre neden; her şeyden önce siyasidir, kulüplerdir. Bu doğrultuda sorumlular yetkililerdir. Şurayı görebilirsek sanırım daha iyi cevabı buluruz. Türkiye’de futbol dünyasında doğru giden tek bir şeyi bana biri söylesin. Diğer şeylerin olmaması yönünde ki çare ve çözümleri üretmek daha kolay. Ben bir tane görebiliyorum; her yönüyle yanlış içerisinde. Böyle büyük bir yanlış herkesi, bilhassa Trabzonluları, çok rahatsız eder. Kaldı ki şu veya bu şekilde bir yere oturtulup başka sonuçlar aramak doğru değil. Fenerbahçe gayet güzel mesajlar verdi. Hep böyle barışı yaklaşımı, tutarlılığı önerdi. Bu doğrultuda bu kadar güzel mesajlar veren Fenerbahçe’nin sahaya çıkmadığı yönünde ki kararı benim tarafından yadırgandığını iyi bilirim. Sağ duyulu hareket etmek lazım, olaya sağ duyulu yaklaşmak lazım. Kaldı ki bunu bir terör olayı olarak niteliyorsak, o terörün tek hedefinin Fenerbahçe olması söz konusu değil. O bakımdan Fenerbahçe yegane hedefmiş gibi... ligden çekiliriz falan, filan şeklinde ki bir yaklaşım bence güzel ifadelere ve yaklaşımlara uymayacak bir ifadedir" dedi.