İtalya’da düzenlenen G20 Tarım Bakanları Toplantısı’nda konuşan Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, “Tüm dünya iklim değişikliğinin etkilerini hissetti. Türkiye’de değişen iklime göre eylem planlarını hayata geçirdi. Çevre ve doğal kaynakların sürdürülebilir kullanımı, herkes için sağlıklı gıdaya erişim, tarım-gıda sektöründe tedarik ve değer zincirinin sürdürülebilirliği konuları öncelikli alanlarımız. Birlikte çalışarak daha sürdürülebilir gıda sistemlerine ulaşabiliriz” dedi. G20 İtalya Dönem Başkanlığı tarafından düzenlenen G20 Tarım Bakanları Toplantısı’nda “Gıda Sistemlerinde Sürdürülebilirliğin Üç Boyutu Nasıl Birleştirilir: Zorluklar, Fırsatlar ve Başarılı Deneyimler” başlıklı oturumda konuşan Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, iklim değişikliği ile küresel gıda krizinin etkilerine değinerek, Türkiye’nin, aralarında akademi, kamu ve özel sektör ile STK’ların bulunduğu tüm paydaşlarla birlikte sürdürülebilir gıda sistemi için ulusal yol haritası çıkardığını belirtti. “FAO ortaklığındaki ‘Gıdanı Koru’ kampanyamız dünyaya örnek oldu” Çevre ve doğal kaynakların sürdürülebilir kullanımı, herkes için sağlıklı gıdaya erişim, tarım-gıda sektöründe tedarik ve değer zincirinin sürdürülebilirliği konularının öncelikli alanlar olduğunu vurgulayan Bakan Pakdemirli, “Bunlara ek olarak gıda kayıp ve israfının önlenmesi ile gıda sistemlerinin krizlere karşı dayanıklılığının artırılması ve sorumlu tüketim de öne çıkan gündem konularımızdan. Gıda kayıp ve israfıyla ilgili Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ortaklığında gerçekleştirdiğimiz ‘Gıdanı Koru’ kampanyamız, dünyaya örnek bir proje oldu. Ayrıca dünyanın en fazla mülteciye ev sahipliği yapan ülkesi olarak, savunmasız ve dezavantajlı grupları da göz ardı etmiyoruz” diye konuştu. “Dijitalleşme ve yenilikçi teknolojiler en büyük avantajımız” Bu yolda pek çok zorluk ve fırsat olduğunu aktaran Bakan Pakdemirli, şöyle devam etti: "Her şeyden önce, bu alanlardaki farkındalığın oluşmasını ve tüm paydaşlar tarafından sahiplenilmesini sağlamamız gerekiyor. Gıda sisteminin dönüştürülmesinin olası mali yükü, karşı karşıya kalınan bir diğer zorluk. Diğer yandan dijitalleşme ve yenilikçi teknolojiler bu mücadelede avantajımız. Bunu tarım sektörüne de yansıttık ve Dijital Tarım Pazarı (DİTAP) projesini başlattık. Özellikle tedarik zincirinde kaybedilen zamanı kısaltan bu dijital platform, çiftçiler için pazarlara ve finansmana erişim, fiyat istikrarı ile daha az gıda kaybı ve israfı sağlıyor. Gıda tedarik zincirinin tüm paydaşları arasında artan iletişim ve veri paylaşımı, daha güvenilir tahminler, zamanın verimli kullanımı ve Ar-Ge’ye artan yatırım da bu alandaki elimizi güçlendiriyor.” “İyi uygulamaları küresel düzeyde yaygınlaştırabiliriz” Bakan Pakdemirli, konuşmasında ülkeler arası iş birliğinin önemine de vurgu yaptı. İş birlikleriyle daha somut adımlar atılabileceğini belirten Pakdemirli, “Birlikte çalışmak ve bölgemizdeki mevcut ve yeni iş birliği alanlarını dikkate almak, daha sürdürülebilir gıda sistemlerine ulaşmamızı sağlayacaktır. Deneyimlerimizi paylaşabilir ve iyi uygulamaları küresel düzeyde yaygınlaştırabiliriz. Ayrıca G20 ülkeleri olarak daha sürdürülebilir gıda sistemleri sağlamak için tüm paydaşların sorumluluklarını yerine getirmelerini de sağlamalıyız” dedi.