HABER: ARZU ERBAŞ/
Cumhurbaşkanına "Rize için bundan sonra hiçbir şey yapmasanız da Rizeli size borcunu ödeyemez, Rizeli sizin hakkınızı ödeyemez" şeklindeki ifadelerinin farklı yerlere çekildiğini belirten Başkan Metin planladığımız projeleri Cumburbaşkanımıza Belediye ziyaretinde sunduktan sonra STK toplantısına gittik. Bize göre istenebilecek şeyler makamlarda istenir. Herkesten daha çok Rizeliyim ve Rize'nin istekleri için görev yapıyorum.Bana orda Rizeli adına teşekkür etmek düşer" dedi
“Projelerimizi Cumhurbaşkanımıza Belediye Ziyaretinde Sunduk”
STK toplantısından önce Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Rize Belediyesi tarafından yürütülen ve planlanan projeleri detaylı biçimde sunduklarını belirten Başkan Metin: “Yani şu son bir haftadır konuşulan yahut da bu işi böyle anlatıla anlatıla bitirilemeyen kadar herhalde yazışılmadı konuşulmadı. Şimdi biz şu projenin, bu kadar projeyi Cumhurbaşkanımıza belediyede sunduktan sonra biz Cumhurbaşkanımızın onuruna bir yemek verdik ve o yemeğe gittik. Bu işler bizim için makamlarda istenir. İstenilenler. Ben az önce dedim ki herkesten daha çok Rizeliyim ve Rize'nin istekleri için burada bir görev yapıyorum. Görevimize iyi bir şekilde dünden bugüne, doksanlı yıllardan sonrayla ben çok iyi bilen biriyim.
Üniversite derneği kurduk, Ahmet başkanımızla beraber Abdulkadir beyle ve orada bir üniversiteyi bitirdik, geldik. Rize'ye ne yapılabilir ne edilebilir ve benim bizim bu arşivcilik yapan arkadaşımız da Recep Bey de vermişim onu. RÜDER’den Haber diye bir dergimiz vardı. O dergide benim ismimle bir yazı var. O yazı 1995’te yazdığım bir yazı kendimi yazdım. Yirmi beş yaşındayım. Yani o yazıda Rize'de neler yapılması ve Rize ne konuşuyor o günün? Konuşuyor. Ovit tüneli. Karadeniz sahil yolu gündemdeydi. Rize'de bir üniversite kazanılması, tıp fakültesi gündemdeydi. Ama lojistik ve havaalanı diye bir gündem yoktur. Doksanlı yıllardan bahsediyoruz Ve ben orada Cumhurbaşkanımızdan bu kadar şey istiyorum. Her gittiğimde Ankara'da bir şeyler istiyorum. Zaten onun ilinden olduğumuz için bakanlardan isteyebiliyoruz. Proje yapıyoruz. Ve bugüne kadar yaptıkları değil dört tane proje saydınız. Ve spontane konuştum. Ve dedim ki ben belediye başkanı gibi değilim kürsüden konuşmayacağım. Mikrofonu aldırttım. Önden konuşacağım Rizeli bir vatandaş olarak doksanlı yıllardan beri bu şehri izleyen ve gören bir vatandaş olarak konuşacağım bugün. Bunlar çok önemli. Konuşması bakın. Ve orada bugüne kadar şu yaptıkların bu kadar değerli ki bizim için bunların her biri o kadar değerli ki biz bunlara bile ne kadar teşekkür etsek azdır. Bu hiçbir şey istemediği lafı o dört tane büyük projenin büyüklüğünü abartmak için kullanılan bir laftır. Ama bunu edebiyatçılarla mı konuşmamız lazım? Gramercilerle mi konuşmamız lazım? Ben ne dediğimi yıllarca klasik mantık anlatmış biri olarak kelimenin ne olduğunu oradaki her bir cümle seçilerek konuşulmuş bir cümle. Türkiye'de büyük fotoğrafa bakmak lazım. Lokal işlere takılmamak lazım. Ben o konuşmayı daha da uzatırım. Çok kısa kestim. Yani ben birebirde daha çok şey anlatabilirim. Rize’de yapılanlarla, edilenlerle ilgili. Şimdi bana da bir mahalleye gidince vatandaş muhtar şunu diyor. Diyor ki başkanım habukadar şey yaptın ya. Ya bundan sonra hiçbir şey yapmasan da Allah razı olsun. Ertesi günü ilk gelen gene ne oluyor istemeye. Benim ona gönlüm daha çok açılır. Çünkü orada o kadar çok güzel iltifat etmiş bana ki daha çok şeyi isteyebilir. Bizim bugüne kadar anlattığımız bir saat öncesinde Cumhurbaşkanımızla istediğim projeleri basınla paylaştım. Evet. Bir saat sonra bana orada teşekkür, Rizeli adına teşekkür etmek düşer. Bunu önceki başbakanımızla karıştıranlar oldu Ne alakası var? Ben en önceki başbakanımıza da sağlığında ona teşekkür etmiş biriyim. Çünkü beni başkan olunca aradı. Reis Bey ben geleceğim sana dedi. Rahmetli Mesut Yılmaz başbakanım. Onun döneminde de teşekkür ettim. Ya onun yaptığı dönemle ilgili bunlara şimdi ne alakası var? Bir. İkincisi sivil toplum başkanlarımızın söylediklerinin de arkasındayız. Çünkü onlar da kendileri orada yemekte buldular. Kendilerine göre eksikleri söylediler. Ben ona da karışamam, o da kendi tespitidir. Ama benim konuşmamla, o konuşmayı bir araya getirmek, karşılaştırmak benim statüm başka oradaki statü başka. Beni ilgilendirmiyor yani kimin ne konuştuğu. Ve bunlarla ilgili işi birbiriyle elmayla, armutu karıştırmak gibi bir şey oldu düşüncesiyle ben çok tuhaf karşıladım. Ama şunu anladım ki yani bir şeyi böyle merasından yatağından çıkarıp bir yere taşıdığınız zaman bu açıklamaları da yapmayınca olay başka bir yerlere alıp gidiyor.”
“Rize’nin Gündemi Hizmet Olmalı”
Açıklamasının sonunda Rize’nin yanlış tartışmalarla gündem olmasının üzücü olduğunu belirten Başkan Rahmi Metin: “Bence Rize'nin böyle bir gündeme de ihtiyaç yoktur. Biz yolumuza devam ediyoruz. Biz isteyeceklerimizi bundan sonra kat be kat daha fazlasıyla işlemeye devam edeceğim. Bunu da üç buçuk yıl falan sürede göreceksiniz. Ve bunu da böyle bir şeyle ben şuna üzülüyorum sizin adınıza da. Beni tanıyan Rahmi Metin’i tanıyan altı buçuk yıldır beraber basın toplantılarında e bugüne kadar Rize'de yapılanları en iyi gören sizsiniz. Bu istemeyerek olmadı ki. İstemezük demekle olmadı. İstiyoruz demekle olur. Bundan sonra da böyle devam edecek. Ya konuşmayı da Çok fazla büyütmeye gerek yok.”