Çaykara ilçesinde Karadeniz'in gözde turizm merkezlerinden biri olan Uzungöl'de, otel, pansiyon ve iş yeri sayısının her geçen gün artış göstermesi, bölgede uzun süredir devam eden imar kirliği sorununu da artırdı. Bölge turizminin göz bebeği konumunda olan ve her yıl binlerce turist tarafından ziyaretçi akınına uğrayan Uzungöl'de, imar sorununa çözüm bulunamadı. Son dönemde, Körfez ülkelerinden gelen turistlerin yoğun ilgi gösterdiği Uzungöl'de, otel, apart otel, pansiyon ve iş yeri sayısının plansız şekilde çoğalmasıyla birlikte imar kirliliğindeki artış ise tavan yaptı. Uzungöl'de, yıkım kararı bulunan 862 kaçak yapı sahibi, İmar Barışı'ndan yararlanmak için başvuru yaptı.

YIKIMLARA 5  EKİM'DE BAŞLANACAK       

Yaklaşık bin 650 hektar alan üzerine kurulu, 1983 yılında milli park ilan edilen ve 2003 yılında da yaklaşık 30 bin hektara varan özel çevre koruma bölgesi ilan edilen Uzungöl'de imar barışına uygun olmayan 118'e yakın kaçak yapı için harekete geçildi. Uzungöl'de imar barışına uygun olmayan kaçak ve çarpık yapıların yıkımıyla ilgili Trabzon Valiliği’nden Çaykara Belediyesi’ne yazı gönderilip, yıkım yapılacak yapıların boşaltılması ve yıkıma uygun hale getirilmesi istendi. Bunun üzerine Çaykara Belediyesi, bahse konu yapı sahiplerini gönderdiği tebligatlarla bilgilendirdi. Bölgede yapı sahiplerine yapılarını boşaltmaları yönünde gerekli tebligatlar ulaştırılırken, yıkımların 5 Ekim'den itibaren başlanacağı belirtildi.


 

'YAPILDIĞI ANDA MÜDAHALE OLSAYDI, BU DURUMLARI YAŞAMAZDIK'
Uzungöl Turizmciler Dernek Başkan Yardımcısı Murat Akyüz, Trabzon'un Çaykara ilçesindeki Uzungöl'de, imar barışına uygun olmayan yaklaşık 118 yapının yıkımlarına başlanmasıyla ilgili konuştu. Bölgedeki çarpık yapılaşmanın önüne daha önce geçilmesi gerektiğini belirten Akyüz, "Yerel idare ve kamu kurumlarının duyarsız kalmalarından bu duruma gelindi. Belediye, bu yapılar yapıldığı anda müdahale etseydi, bu durumları yaşamazdık. Belediye bu konuda biraz duyarsız kaldı. Belediyeden şunu arzu ettik, kıyı kenar ve kamu arazisi üzerinde yapılan keşmekeş kötü yapıların önüne geçilmesini istedik. Eğer imarın yoksa insanlar tapulu araziler üzerinde arz talebi değerlendirmek için bina yaparlar. Bina yaptığı zaman siz de araçlarınızla gelip onu yıkacaksınız. Onu ayakta tutmayacaksın. Belediye ve çevre şehircilik bunun kolayını buldu, geliyor oradan mührünü atıp, cezasını yazıyor. Tüm cezai müeyyideleri uyguluyor ve hapis cezaları, parasal sıkıntılar içerisinde millet boğuşup, duruyor. Burada imar olsa bu insanlar orada imara uygun binasını yapacak, çünkü arz talep var ''dedi.
'TURİZM VAR AMA HALA İMAR YOK' 
Uzungöl'de uzun yıllardır turizm yapıldığını ancak imar konusunda sıkıntılar olduğunu dile getiren Akyüz, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Burası bu yöreyi bu doğaya ciddi katma değer üreten bir yer. Uzungöl'de insanların yeri var, arazisi var, 40 senedir Uzungöl'de turizm var ama hala imar yok. Mesela bana ruhsat vermiş, binamı yaptım ama oturum alamıyorum. Oturum alamadığım için su ve elektriğimi bağlatamıyorum. Bana da kanunsuz işlem uyguluyor. Böyle bir anlayış olamaz. Devlet ilk önce imarını yapacak ki imar uygun şartlarda yapılaşma yapılsın. Dünyada Uzungöl diye bir şey yoktu, buranın insanları buradaki bataklıkları kurutarak, turizme açtı. Burayı turizme açan bu yörenin insanlarıydı, devlet değil. Ortada bir çarpık yapılaşma var ama öyle abartılacak bir durum değil. İnsanlar burada o kadar betonlaşma yapmadı, burada betonlaşma yok. Ufak bir çarpık yapılaşma var. Belki binalar imara uygun değil, o zaman ne yapacaksın binaları imara uygun hale getirmek için insanları buna teşvik edeceksin. Benim imarım olsa, devlet değişikliğiyle turizm bakanlığı teşviki ile imara uygun binamı yapar ayakta durmaya çalışırız. Biz bankalardan aldığımız kredilerle, borçlanmalarla ayakta durmaya çalışıyoruz. Biz dernek, turizmciler ve vatandaş olarak yıkıma karşı değiliz ama vatandaşlarımızın üzülmesini, sıkıntı çekmesini istemeyiz."