Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda Türk-İş’i temsil eden Genel Eğitim Sekreteri Nazmi Irgat, ”Konuştuğumuz en düşük ücrete tasarruf eklenmemeli" dedi.Pandemi döneminde en çok darbeyi işçilerin aldığını belirten Türk-İş Genel Sekreter Nazmi Irgat, ”Çözümü halen bulunamayan, uygulanacak aşı ile umutlanacağımız günlerin beklentisi içindeyiz. Bu salgın bize hayattaki önceliklerimizi sorgulamamız için fırsat doğdu. Adil olmayan uygulamaların en azından biri olan asgari ücreti düzeltmek için bugün önümüzde bir fırsatımız var. Şimdi, hayatlarını tehlikeye atarak çalışan asgari ücretlilere teşekkür etme zamanıdır. Emeklerinin karşılığını ödemek zamanıdır. Her kriz döneminde yaşandığı gibi düşük gelirliler, işçiler mağdur oldu. Krizin faturası her zaman olduğu gibi işçilere kesiliyor. İşten çıkarılma yasağı geldi ancak sendikasız iş yerlerinde keyfi olarak uygulanan ücretsiz izne çıkarılan insanlar asgari ücretin yarısı bir gelirle yaşamak zorunda bırakıldı. İşçilerin onayı alınmadan, işveren iradesiyle çıkarıldığı ücretsiz izinde günlük 39 TL nakdi ücret desteği sağlandı ama bu noktada bin 168 TL tekabül ediyor ve yapılan bu destek yetersiz kaldı. Daha doğrusu ailesi, çocukları dikkate alınmadan yapıldığı için bu desteğin varlığı insanlarımızı hiçbir zaman tatmin etmedi. Kısa çalışma ödeneği ile sağlanan en düşük gelir son 12 aylık ücret ortalaması denildi. Ama maalesef eski asgari ücret de ortalamaya dahil edildiğinde ve asgari ücretin yüzde 60’ı oranında varsayarsak aldığı ücretin yüzde 60’ı değil daha azını yani 1.700 civarında bir gelir desteği sağlandı. En düşük işsizlik ödeneği ise asgari ücretin yüzde 40’ı oranında, yani 1.177 TL” dedi.“Şemsiye yağmurlu günler içindir, sosyal devlet uygulamaları böylesi ekonomik ve sosyal dönemlerde uygulanmalıdır”Sosyal devlet ilkesinin tam da bu zamanlar için olduğunu söyleyen Irgat, ”Sayın bakanım, siz aynı zamanda aileden sorumlu bakansınız. Bu gelir düzeyiyle bir ailenin geçinmesi mümkün müdür? Asgari ücrette yıllardır ifade ettiğimiz aile faktörünün bu defa mutlaka dikkate alınması gerektiğini vurgulamak istiyorum. Asgari ücretli bir ailenin son yıllarda gelir vergisindeki dengesizlikler nedeniyle Ocak ayında başladığı ücreti Aralık ayında alamamaktalar. Asgari ücretlilerle tüm çalışanlar için şu anda vergi düzenlemesi adil bir düzenleme değildir. Bunu en kısa zamanda adil bir orana getirmek yani asgari ücrette vergi ödenip ödenmemesi konusunu çok ciddi bir şekilde düşünmek zorundayız. Şemsiye yağmurlu günler içindir. Sosyal devlet uygulamaları böylesi ekonomik ve sosyal dönemlerde uygulanmalıdır. İktisaden dar ve sabit gelirli milyonlarca işçi, emekli, esnaf, küçük çiftçi bu dönemde devletin kapsayıcı ve koruyucu uygulamalarını görmek istemektedirler. Milyonlarca ücretli çalışan, bu süreçte çaresizlikten, işlerini kaybetmemek için hayatlarını tehlikeye atarak çalışan asgari ücretliler bu sonucu umutla bekliyor. Sizlerden istirhamımız bu sese kulak verilsin, taleplerimiz mutlaka karşılansın, ekonomik gerekçeler ileri sürülmesin, konuştuğumuz en düşük ücrete tasarruf eklenmemeli. Bu görüş ve düşüncelerle belirlenecek asgari ücretin ülkemize, işçi ve işverenlerimize hayırlı olmasını dilerim” şeklinde konuştu.