İSTANBUL, () - MİLLİ Eğitim Bakanlığı’nın açıkladığı yeni tatil takvimini değerlendiren İş Geliştirme ve Proje Koordinatörü Serdar Şeker, yeni tatil takviminin yerinde hatta gecikmiş bir plan olduğunu belirterek, “Öğrenciler ve öğretmenler için olduğu kadar eğitim öğretim sürecinin bütün yan unsurları için de yenilenme ve onarım fırsatı yaratacak” dedi. Millî Eğitim Bakanı Prof. Dr. Ziya Selçuk düzenlenen tanıtım toplantısında, önümüzdeki yıldan itibaren ilk ve orta dereceli okullarda bütün yılın dört farklı periyoda bölüneceğini ve ara tatillerle hem öğrencilerin hem de öğretmenlerin dinlenme ve tekrar yapma fırsatı yakalayacağını belirtti. Buna göre, yeni tatil takviminin ilk kez uygulanacağı 2019-2020 eğitim öğretim yılında 18-22 Kasım 2019'da ilk, 6-10 Nisan 2020 tarihleri arasında da ikinci ara tatil verilecek. Mevcut durumda var olan yarıyıl tatili de 20-31 Ocak 2020 tarihlerinde gerçekleşecek. Ara tatillerden dolayı oluşacak iki haftalık iş günü kaybı ise yaz tatilinden alınarak telafi edilecek. “YERİNDE BİR PLAN” Mektebim İş Geliştirme ve Proje Koordinatörü Serdar Şeker, ara tatillerde öğrencilerin öğrenme süreçlerine ara vermesi, dinlenmesi ve eğlenceli etkinliklerle kendini yenilemesi açısından da son derece yaralı olacağını belirterek, “Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un açıkladığı yeni tatil takvimi yerinde ve hatta gecikmiş bir plan. Bakanın yeni düzenleme için gerekçelendirmede kullandığı iki kavram çok önemli; birincisi öğrenme unutmaları, ikincisi de fasılalarla öğrenme” dedi. “TÜRKİYE EN UZUN YAZ TATİLİ OLAN ÜLKELERDENDİ” Türkiye’nin, gelişmekte olan ve gelişmiş ülkeler içinde de en uzun yaz tatili olan ülkelerden biri olduğuna dikkat çeken Şeker, “Okulda geçen gün sayımız dünya ortalamasının üzerinde olsa da ülkemizde uygulanan uzun yaz tatili, çocuklarımızın bir önceki yıl öğrendiklerinin flulaşmasını ve hatta silinmesini sağlıyor. Bu da bir sonraki yılın müfredatına ve içeriğine hazırbulunuşluk açısından sakıncalar doğuruyor. Yaz tatilinin kısaltılması bu sorunun etkilerini azaltacaktır. Öte yandan biteviye öğrenme dediğimiz, öğrencilerin öğrenme yağmuruna maruz kalması, kalıcı öğrenmeyi engelleyen etkenlerden biri. Bu açıdan ara tatillerde öğrencilerin öğrenme süreçlerine ara vermesi, dinlenmesi ve eğlenceli etkinliklerle kendini yenilemesi son derece yaralı olacaktır” ifadelerini kullandı. “YENİLENME VE ONARIM FIRSATI YARATACAK” Yeni tatil planının öğrenciler ve öğretmenler için olduğu kadar eğitim öğretim sürecinin bütün yan unsurları için de yenilenme ve onarım fırsatı yaratacağını belirten Şeker, “Yeni tatil planı, öğretmenlerin de uzun ve yorucu çalışma süreçlerinde dengeli bir dinlenme takvimi sağlamış olacak. Ara tatillerde derse girmeyecek olan öğretmenler, hem dinlenmiş hem de değişik etkinliklerle alanlarında ve öğretmenlik mesleğinde kendilerini geliştirici çalışmalara katılma fırsatı yakalamış olacaklar. Biz de kurumlarımızda ara tatilleri, öğretmenlerimizin hem dinlenip eğleneceği hem de mesleki gelişim sağlayabilecekleri sade içerikli programlarla değerlendirme kararı aldık. Buna göre yurt içinden ve yurt dışından zaten anlaşmalı olduğumuz farklı üniversitelerin eğitim fakültelerinden destek alarak öğretmen geliştirme programlarını bu tatillerde gerçekleştireceğiz” diye konuştu.