ESKİŞEHİR Tepebaşı Belediyesi ve GÜNDER işbirliği ile 'Yerel Yönetimlerde Güneş Enerjisi ve Finansman Çözümleri' başlıklı seminerde konuşan Tepebaşı Belediye Başkanı Dt. Ahmet Ataç, gerçekleştirilen temiz enerji çalışmaları hakkında detaylı bilgiler verdi.<br /> Tepebaşı Belediyesi'nin Uluslararası Güneş Enerjisi Topluluğu (GÜNDER) ile birlikte gerçekleştirdiği 'Yerel Yönetimlerde Güneş Enerjisi ve Finansman Çözümleri' semineri Özdilek Sanat Merkezi'nde gerçekleşti. Seminere Tepebaşı Belediye Başkanı Dt. Ataç'ın yanı sıra GÜNDER Genel Sekreteri Faruk Telemcioğlu, akademisyenler, yerel yönetimlerin temsilcileri, güneş enerjisi sektörünün paydaşları ve vatandaşlar katıldı. Seminerde çağrı mektubu almış fakat bugüne kadar projeleri için finansman bulamamış veya güneş enerjisi tesisi kurmak isteyen belediyeler için başvuru şekli, kurulum çeşitleri, finansal alternatifler ve çözüm önerileri tartışıldı.<br /> Güneş enerjisi sektörünün finansman alanında uzman konuklarının sunumları ile yer aldığı seminerde konuşan Başkan Dt. Ahmet Ataç, Tepebaşı Belediyesi'nin temiz enerji konusundaki çalışmalarının 2009'dan sonra başladığını ifade ederek şöyle devam etti:<br /> "2009'da yeniden göreve geldiğimde Tepebaşı Belediyesi'nin hizmet binası enerji giderlerinin fazlalığı dikkatimizi çekti. Kışın ısıtmak, yazın ise soğutmak maliyetli ve zordu. Birçok cephe camdandı. İlgili sözleşmeye baktık, özellikli cam kullanılması gerekirken niteliksiz cam kullanılmış. Birkaç üniversitelerimize ve enerji konularıyla ilgilenen gruplara enerji simülasyonları yaptırdık. 2011 yılında BEBKA'nın hibe projesine katıldık ve 400 bin TL'lik hibe elde ettik. 100 bin TL'de eş finans sağlayarak 400 paneli Tepebaşı Belediyesi hizmet binasının çatısına yerleştirdik. Montaj bitince elektrik dağıtım şirketi kendi şebekesine bağlanmasını istedi. Hafta içi şirketin enerjisini alıyoruz, hafta sonu da kendi enerjimizi şirkete veriyoruz. Böylelikle yüzde 20 tasarruf etmeye başladık. Ürettiği elektrik dağıtım şirketinin şebekesine bağlanan ilk belediye olduk. 400 panel yaklaşık 95 kilowattlık bir enerji sağlıyordu. Bu gelişmenin ardından yüzümüzü güneşe çevirmeye başladık ve 2013 yılında Avrupa Parlamentosu'nun Brüksel'de 1000 belediye başkanı ile gerçekleştirdiği Başkanlar Sözleşmesi'ni imzaladık. 2020 yılına kadar %23 seviyesinde, karbon ayak izinin azalmasını taahhüt ediyorsunuz. Taahhütle birlikte enerji eylem planınızı hazırlamanız gerekiyor. Planı gönderdik, birkaç ay sonra tasdiklendi. Bu konuda deneyim kazanmaya başladık ve 2014'te Remourban - Akıllı Kentsel Dönüşümün Hızlandırılması Projesi ile hibe almaya hak kazandık." <br /> Başkan Ataç konuşmasının devamında "Su Sporları Merkezi'nin binasına başlayacaktık. Projesine kafa yorduk ve yeşil bina yapmaya karar verdik. Leeds Sertifikası'na başvurduk, incelediler ve 65 puanla altın sertifika almaya hak kazandık. O dönemde Türkiye'de altın sertifikalı ilk kamu binası olduk. Tahmin ediyorum bu özellik hala devam ediyor. Orada da 20 kilowattlık enerji santralimiz var. Temiz enerji kullanımını öngörüp başardığınızda, bunu yapmaya devam ediyorsunuz. En büyük yüz akımız Remourban projesi. Hibe programı da Horizon 2020 kapsamında bir program. 4 bileşenden oluşuyor; birincisi elinizdeki binaların enerji kayıplarını önlemek. İzolasyonlarını değiştirmek, tüm cephelerini taş yünü ile geliştirmek, çatılara güneş panelleri koymak ki biz özel bir panel koyduk. Panelleri koyduktan sonra güneş enerjisini yenilenebilir enerjiye çevirmek için bütün teknik unsurlar kullanılıyor. 660 panel var, 150 kilowattlık da enerji santrali var. Tepebaşı'nın 3 tane enerji santrali oldu. Kırsalda hayvan sulamada kullandığımız sistemler var. Ayrıca Remourban'ın ulaşım ayağı var; 4 tane elektrikli otobüs aldık, 22 tane hibrit araç aldık. Elektrikli otobüsü Türkiye'de ilk kullanan belediyeyiz. Ayrıca 7 km bisiklet yolu yaptık ve 30 elektrikli bisiklet hazırladık. Bütün sistemi de izlediğimiz bir portal var, otobüsler kaç kişiye ulaştı, bisikletlerin rotaları doğru mu, enerjide yüzde kaç kayıp var gibi tüm detayları o portaldan izleyebiliyoruz. Umarım ki bizim hükümetler de bu konuda gerekli bilince ulaşsın. Siyasi propaganda değil, yaklaşım olarak bu politikaları izlemeleri en büyük dileğim" ifadelerini kullandı.<br /> GÜNEŞ ENERJİSİ EN UCUZU<br /> Etkinlikte katılımcılara hitap eden GÜNDER Genel Sekreteri Faruk Telemcioğlu da konuşmasında Güneş Enerji Sistemleri Mevzuatı hakkında bilgiler vererek, "Alınmış çağrı mektupları var, bunların yatırıma dönmesi lazım. Sadece o belediyeler için değil, sanayi için de çok önemli, ülkemiz için de çok önemli. Biz de İstanbul'da konuşurken, belediyeleri iller bankasının da yardımıyla toplayıp, buna bir çözüm arayalım dedik. Bizim derdimiz bu yatırımların gerçekleşmesi. Dolayısıyla Türkiye'deki mevzuat konusunda bu sorunları nasıl çözeriz, konuşulması gerekli. Önümüzdeki en önemli engellerden bir tanesi bu çağrı mektuplarının süresi çok az kaldı. Süreyi 6 ay uzatmalıyız. Sadece uzatmak yetmez, finansman da bulmalıyız. Bugün finansçı arkadaşlarımız da burada. İller Bankası'nın kredileri yok bunun için. Biz bunları mutlaka hayata geçirmeliyiz. Türkiye'de genel olarak şu anda 5 bin megawatt kurulu gücümüz var. Sadece çatılarda olması gerekiyor. Bakanlık arazilere kurulmasına izin vermiyor. Biz çatıları eğer düşünürsek, yerelde güneş enerjisinin gelişmesini düşünürsek neler yapılması gerektiğini konuşabiliriz. Atacağınız her adım bunun gelişmesini sağlayacak. Almanya'da bugün çatı dediğimizde kurulu 42 bin megawattın yüzde 80'i çatı. Şu an Atatürk barajında üretilen elektriği buraya taşıyoruz. Bunun maliyeti var. Şuanda güneş enerjisi diğer kaynakların içinde birim maliyeti olarak en ucuzu" dedi.<br /> Seminerde ayrıca Güneş Enerjisi Montaj Sistemleri konusunda Erkan Öztürk-ISOTEC, Güneş Enerjisi için Kredi Çözümleri konusunda Gautham R. Nallavari ve Seyran Hatipoğlu-TURSEFF, Güneş Enerjisi Finansmanı konusunda Hakan Uzunhekim-ACTUS SOLAR, Güneş Enerjisi Tepebaşı Örneği konusunda ise Sinem Sarıçoban-Tepebaşı Belediyesi konuşmalar yaparak sunumlar gerçekleştirdi.<br /> -</p> </p>