Tanımaktan , dostluğunu kazanmaktan onur duyduğum gazeteci , yazar ve yapımcı Banu Avar ; yarın Rize Kitap Fuarında ; vatansever kitapseverlerle buluşacak. Kaçırmamanızı tavsiye ediyorum
Banu Avar deyince akla pek çok şey geliyor. Ama benim için en muhteşemi TV tarihimizin en önemli yapımlarından olan “Sınırlar Arasında” isimli haber programında Patrick Deveciyan ile yaptığı röportajdır. Batının iki yüzlülüğünü , riyakarlığını ortaya koyan bu röportajdan unutulmaz bölüm şöyle ;
Banu Avar: “Siz bir Ermeni olarak 1915 olayları hakkında ne düşünüyorsunuz?”
Patrick Deveciyan: “Ben Ermeni değilim Fransız’ım.”
Avar: “Ama siz Ermeni kökenlisiniz.”
Deveciyan: “Burası bir ulus devlet ve ben de Fransız yurttaşıyım. Yani Fransız’ım.”
“Sınırlar Arasında” isimli bu program 2006’da İsveç Büyükelçisinin isteği ile yayından kaldırılmış ve İsveç ile ilgili bölüm yayınlanmamış , belgesel yayından kaldırılmış , Banu hanımın TRT’de ki işine son verilmişti.
İmkanınız olursa Youtube’den bu belgeseli izleyin. Banu hanım ; Onbinlerce evsiz ve işsizin yaşadığı,alkol ve uyuşturucu sorunuyla boğuşan , kadın haklarının sözde kaldığı,insanların paldır küldür intihar ettiği İsveç’in ipliğini pazara çıkarıyor. İsveç’in Laponlar olarak adlandırılan Sami halklarına 1980’lere kadar uyguladığı soykırımı , topraklarının nasıl ellerinden alındığını , 1980’ler de dahi Sami kökenli 13 yaşında ki genç kızların yumurtalıklarının bağlanarak yapılan etnik temizliği anlatıyor. Sami dilinin yasaklanmasını , Pagan olan Samilerin çocuklarının ailelerinden zorla alınıp yatılı din okullarına kapatılmalarını anlatıyor. Banu Avar ; Türkiye’ye insan hakları dersi veren İsveç’in gerçek yüzünü ortaya koyarken Nobel Ödülleri gerçeğini de vurguluyor ve İsveç’in neden sözde Türk aydınlarını ödüle boğduğunu , Orhan Pamuk’a neden ödül verdiğini bize kanıtlıyordu.
Baş tacı etmemiz gereken gerçek bir aydın , vicdanı hür , irfanı hür bir Cumhuriyet kadını. İyi ki varsınız.
