Altınoran Düşünce ve Sanat Platformu’nun 2019-2020 sezonu, Başkent Üniversitesi Yüreğir Kışla Yerleşkesi'nde düzenlenen kokteylle açıldı. Yerleşkede, ressam, hattat ve gazeteci Etem Çalışkan’ın 62 eserinden oluşan 'Çalı Çırpı' ile 'Senfonik Çizgiler' resim sergisi de açıldı. Açılışa, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Tarsus Belediye Başkanı Haluk Bozdoğan, CHP’nin eski genel başkanlarından gazeteci Altan Öymen, CHP 26. Dönem Adana Milletvekili Zülfikar İnönü Tümer, CHP Adana İl Başkanı Mehmet Çelebi, araştırmacı Okan Toygar, Altınoran Düşünce ve Sanat Platformu kurucusu Dr. Haluk Uygur ile davetliler katıldı.
Sezonun açış konuşmasını yapan Haluk Uygur, Altınoran Düşünce ve Sanat Platformu’nun, Altınoran Düşünce ve Sanat Derneği, Altınoran Sanat Akademisi ile Adana Sinematek parçalarından oluştuğunu kaydetti.
Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar ise Mustafa Kemal Atatürk’ün sanata verdiği önemi, kendilerinin de vermesi gerektiğine vurgu yaparak, “Siz dünya barışını, demokrasiyi, kardeşliği, ilgiyi, beceriyi, aydınlanmayı istiyorsanız sanata dört elle sarılırsınız" dedi.
Konuşmaların ardından Okan Toygar'ın moderatörlüğünde, Altan Öymen ve Etem Çalışkan'ın katılımıyla Ahmed Arif söyleşisi başladı. Söyleşide, Ahmed Arif’in sesinden şiirler de dinletildi. Etem Çalışkan, 1960 yılından önce gazetelerde Ahmed Arif ile çalıştıklarını belirterek, "Onun yazdıklarından, şiirlerinden, çektiklerinden, hapisteki ağır işkence görmelerinden çok etkilendim. Ahmed Arif bugün anılarıyla aramızdaydı. Diyarbakır'dan başlayan yolculuğu Ankara'da 1991 Haziran'ında sona erdi ama o şiirleriyle yaşıyor. Kaynak olarak da çok besleyici, onun için Ahmed Arif'i saygıyla anıyorum" diye konuştu.
Altan Öymen ise Ahmed Arif'in anılması için etkinliklerin devam ettirilmesi ve doğduğu, yaşadığı evlerin müze haline getirilmesi gerektiğini söyledi. 1960 yılında MİT'ten gazeteye gelen bir görevlinin, Ahmed Arif'in sakıncalı biri olduğunu söylediğini aktaran Öymen, "O zat ile yaptığım görüşmeyi Ahmed Arif'e hiçbir zaman söylemedim, çünkü çok üzülürdü. Hassas bir insandı, ölene kadar da söylemedim. Bunu ilk defa burada açıklıyorum" dedi.

