Yunan güvenlik güçlerinin günlerce aç ve susuz bırakıp defalarca işkence yaptıktan sonra Meriç Nehri’nde ölüme terk ettiği, son anda Mehmetçik tarafından kurtarılan 107 göçmen, Yunanistan’ın kendilerine yaşattığı dehşeti anlattı. Göçmenler, ölen göçmenin dövülerek aç ve susuz bırakıldığını söyledi.

Meriç Nehri sınırında devriye görevi yapan Mehmetçik, 12 Ağustos’ta aralarında bir erkek cesedinin de bulunduğu 108 düzensiz göçmene ulaştı. Kurtarılan göçmenler sağlık kontrollerinin yapılması için hastaneye sevk edilirken, hayatını kaybeden göçmenin cansız bedeni ise otopsi için Edirne Adli Tıp Kurumuna teslim edildi.

“Dövülerek aç susuz bırakılan arkadaşımız öldü”

Dört gün boyunca aç ve susuz bırakılıp defalarca işkenceye maruz kaldıklarını söyleyen göçmenler, dehşet anlarını anlattı. Meriç Nehri’ni geçince Yunanistan tarafında yakalandıklarını söyleyen Velid Ömer, daha sonra hapse atıldıklarını belirterek, “Bizi demir ve sopalarla öldüresiye dövdüler. Dört gün boyunca bize ekmek ve su bile vermediler. Bizi Meriç Nehri’ne ittiler. Ama hapiste bekleyen daha 300 kişi var. Yunanistan’da hapiste insanları öldürmeye çalışıyorlar. Aç ve susuz kalan bir arkadaşımız yanımızda öldü” dedi.

Doğan Hüseyin Sadık ise, “Yunanistan’da bizi hapiste aç ve susuz bıraktılar. Tuvalet suyu içmeye başladık. Ölen göçmen vardı, her tarafı kanlıydı. Ayağı, eli ve vücudunun çeşitli yerleri kırık olan göçmenler var, dövüyorlar” şeklinde konuştu.

Dört gün boyunca Yunanistan’a gitmek için yürüdüklerini ifade eden Suriye uyruklu Ahmet Hame, sınırda Yunan güvenlik güçleri tarafından yakalanarak hapiste aç susuz bırakıldıklarını vurgulayarak, ”Yunanistan bizi Meriç Nehri’nde ölüme attı. Biz nehrin ortasında ölüyorduk. Türk askeri bizi kurtardı. Allah Türkiye’den ve Türk askerinden razı olsun” diye konuştu.

“Yunan zulmü vicdanları yaralıyor”

Edirne İl Göç İdaresi Müdürü Musa Aşılıoğlu, “Yaşanan olaylarla ilgili üzüntümüz ve endişemizi ifade etmek istiyoruz. Göçmenlerin Yunanistan’da yaşadıkları gerçekten çok üzücü ve vicdanları yaralıyor. Ülkemiz olarak biz insanı ve vicdani sorumluluklarımızı yerine getiriyoruz. Göçmenleri Geri Gönderme Merkezinde misafir ediyoruz. İnsani, yemek, temel ihtiyaç ve tüm sağlık hizmetleri gibi ihtiyaçları karşılanıyor” ifadelerini kullandı.