Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Dünya İstihdam Kurumlar Birliği Kongresi’nin açılış programına katıldı. Bakan Çelik, İŞKUR’u daha aktif bir şekilde kullanmaları gerektiğini belirterek, "Nihai hedefimiz 2023 yılında işsizlik oranını yüzde 5 düzeylerine çekmektir" dedi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, İŞKUR’un ev sahipliğinde düzenlenen Dünya İstihdam Kurumlar Birliği (WAPES) Kongresi’nin açılış programına katıldı.
Programda bir konuşma yapan Bakan Faruk Çelik, Türkiye olarak herkesin ortak kaygısı olan iyi bir iş bulmak noktasında yapılan çalışmaları takdirle karşıladıklarını ve yapılan mücadeleye destek vermekten mutluluk duyduğunu belirtti. Bakan Çelik, "ILO’ya göre dünyadaki işsizlerin sayısı kriz öncesi döneme kıyasla 31 milyon daha artarak, 201 milyona ulaştığını ifade ediliyor. Aslında bu istatistik verilerin veya bu yaklaşımın yeninden gözden geçirilmesinin yararlı olacağı inancı içerisindeyim. Çünkü gerek sizler gerekse bizler dünyaya dolaşıyoruz. Bu 201 milyon rakamının ne derece gerçekleri yansıttığını da inanıyorum sizlerde değerlendiriyorsunuz, bizlerde düşünüyoruz. Bu rakamın 75 milyonunu gençler oluşturuyor. Bu durum bizi çok daha derinden endişelendiriyor. Bu tabloda endişe vericidir. Yapılan tahminlere göre iş gücü piyasasında kriz öncesi duruma dönebilmek için önümüzdeki 5 yıl içerisinde 280 milyonluk ilave istihdam oluşturulması gerekiyor. 2 buçuk milyara yakını çalışan ise günlük 2 doların altında bir gelirle yoksulluk şartları altında yaşamını sürdürmektedir. Dünyada 1 milyara yakın kişi yeterli besin bulamamaktadır. Dakikada 6 çocuk yetersiz beslenme ve açlık nedeniyle hayatını kaybetmektedir. Bu nedenlerden dolayı işsizlikle mücadele, ulusal olduğu kadar uluslararası düzeyde de ele alınması ve çözüm geliştirilmesi gereken hassas bir konu olarak önümüze çıkmaktadır" dedi.
"İŞKUR’U DAHA AKTİF KULLANMAMIZ GEREKİYOR"
Bakan Çelik, Türkiye olarak küresel sorunların çözümünde uluslararası işbirliğinin önemine her zaman inandıklarını ifade ederek, "Türkiye olarak tecrübelerimizi bu platformlarda paylaşıyoruz. Elbette siz diğer ülkelerin tecrübelerinden de ülkemize uyarlanmak şekliyle istifade ediyoruz. Küresel kriz etkilerinin yoğunlaşmaya başladığı 2009 yılında bu yana Türkiye’de 500 bin ilave istihdam oluşturmayı başardık. Sadece geçtiğimiz yıl 1 milyon 400 kişi ilave istihdam oluşturduk. Bu başarılarımızla İŞKUR’u daha etkin kullanmamız ve aktif iş gücü programlarına her yıl ortalama 1 milyar dolar kaynak ayırmamızın etkili olduğu inancı içerisindeyim. 2008’den bu yana aktif programlara ayırdığımız kaynak 40 milyon liraya yaklaşmış durumdadır. Bu programlardan 1 milyon 400 iş yeri ve 10 milyon çalışanımız yararlanmıştır" ifadesini kullandı.
"HEDEFİMİZ 2023 YILINDA İŞSİZLİK ORANINI YÜZDE 5’E ÇEKMEK"
Bakan Faruk Çelik konuşmasını şöyle sürdürdü:
"İş gücü piyasasındaki arz-talep uyuşmazlığını gidermek noktasında, sayıları 4 bini aşan iş ve meslek danışmaları sayesinde İŞKUR tarafından işe yerleştirilenlerin sayısını her geçen yıl artırmaktayız. 2008’den bu yana uyguladığımız istihdam teşviklerinin sonuçlarını analiz ettiğimizde en verimli sonucunda iş başında eğitim programlarından alındığını gördük. Bu çerçevede 1 ay önce yeni istihdam teşvik paketinin temelinde işbaşı eğitimlerini koyduk ve işverene de çeşitli avantajlar sağladık. Bu çalışmalarımız sonucunda Türkiye’de istihdamı daha iyi noktalara taşımayı hedefliyoruz. Nihai hedefimiz Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yıl dönümünü kutlayacağımız 2023 yılında işsizlik oranını yüzde 5 düzeylerine çekmektir."
"GENÇLERİN GÜNÜMÜZE UYGUN BECERİLERLE DONATILMASI GEREKİYOR"
“İçinde bulunduğumuz bilgi çağı, yapısal ve ekonomik değişimlerin baş döndürücü bir hızla yaşanmasına yol açıyor” diyen Bakan Çelik, "Teknolojinin gelişmesi ve yaygınlaşması bir yandan hayatı kolaylaştırırken, diğer yandan iş gücü piyasasında bazı sorunları da beraberinde getiriyor. Emek yoğun üretim anlayışından, sermaye ve teknoloji yoğun bir üretim anlayışına geçiş süreci özellikle gelişmekte olan ülkelerde pek çok kişinin işsiz kalmasına neden olmuştur. Bu nedenle teknolojiyi nasıl istihdam dostu haline getirebileceğimizi de konuşmamız ve tartışmamız gerekiyor. Özellikle gençlerin günümüze uygun becerilerle donatılması ve kamu istihdam kurumlarının sundukları hizmetlerde teknolojiyi etkin bir şekilde kullanmaları yönünde çalışmalara ağırlık vermemiz gerekiyor" ifadesini kullandı.
“İNSANIN ÇOK, İNSANLIĞIN KIT OLDUĞU BİR DÜNYADA YAŞIYORUZ”
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Suriye’de yaşanan olaylara da değinerek, “Dünyada insan çok, 7 milyar insandan bahsediyoruz. Ama insanlığın ne derece var olduğu tartışılıyor. İnsanın çok, insanlığın kıt olduğu bir dünyada yaşıyoruz. Bir başka ifadeyle söylemden çok, iş eyleme gelince dünyanın aynı ölçüde başarılı olduğu inancı içerisinde değilim. Uluslararası kurum ve kuruluşların düne göre etkinliklerini kaybettiğini müşahede etmekten büyük üzüntü ve endişe duyuyoruz. Dünyada yaşanan sorunlara ne derece duyarlı olduğu ne derece endeksli olduğu bugün ciddi bir şekilde tartışılıyor. Hemen yanı başımızda Suriye’de yaşanan olayları sizlerin ne derece bildiğini, ne derece sağlık burada yaşanan dramatik sahnelerin, faciaların size iletildiğini konusunda kuşkularım var. 2 milyon vatandaş 3 yıldır ülkemizde ve yaklaşık 5 buçuk milyar dolarlık bir harcama gerçekleştirerek. Bu 2 milyon Suriyeli vatandaşı burada misafir ettiğimizi bilmenizi istiyorum. Suriye’nin komşu ülkelerinde de belli oranda sığınan sığınmak zorunda kalan ve kaçan bu insanların varlığını bu önemli kongre vesilesiyle sizinle paylaşmak istiyorum. Dünyanın bu yaşanan olaylar hakkında duyarlılığı nedir konusunda baktığımızda içler acısı bir durum var. Netice itibariyle herkesin bir kalbi ve beyni var. Herkes insan ortak özelliğimiz bu. Diğer tüm unsurlar insanın atındaki alt katmanlardır. Kişinin dili, rengi, dini şu busu bunlar insanlığını altında değerlendirilmesi gereken dikkat alınmaması gereken öncelikli insan olarak insan olduğu için değerlendirildiği için bunları söylüyorum. Ancak ne yazık ki dünyanın çağdaşlıktan teknolojiden bahsettiği birçok süslü püslü önemli kavramlardan bahsettiği günümüz dünyasından, insanlığın çok kıt olduğunu ve bunları görmekten de endişe ve üzüntü duyduğunu bildirmek istiyorum. Neticede söylemden dünya yoruldu, dünyada geniş halk kitleleri bu söylemin eylemi dönüşmemesinden rahatsız duymaktadır" diye konuştu.