İstanbul Bağımsız Milletvekili adayı Serdal Biricik, “Asgari ücretin 900 TL. olduğu bir ülkede, halkın meclise gönderdiği bir insan 15 bin TL. maaş alamaz” dedi.
İstanbul 2. Bölge’nin sıra dışı bağımsız milletvekili adaylarından Serdal Biricik’ten 7 Haziran seçimleri öncesi ilginç bir çıkış geldi. Meclise girerse yemin etmesinin hemen ardından milletvekili maaşlarının asgari ücrete indirilmesi konusunda bir önerge sunacağını söyleyen Biricik, “Bu benim en önem verdiğim projelerimden bir tanesi. Fakat ben bunun meclise gitmeden önce duyulmasını asla istemezdim. Halkımız bu konularda çok duyarlı. Popülist bir yaklaşım olduğu için gerçekten söylemek istemezdim” diye konuştu. Meclise giden insanların halkı rahatsız edecek hiçbir şey yapmaması gerektiğini düşünen Biricik, “Seni oraya halk gönderiyor. Halk diyor ki git benim adıma bu işleri yap. Bu yıllardır konuşulan bir konudur. 900 TL. Asgari ücretin ödendiği bir ülkede sen 15 bin lira milletvekili maaşı alamazsın. Hiçbir yerde böyle bir şey yok. Hiçbir bahanenin arkasına da sığınamazsın. Ben meclise gittiğimde yemin töreninden sonra ilk fırsatta yapacağım projelerden birisidir bu. Önergemi vereceğim ve bunun takipçisi, kavgacısı olacağım. En azından ilk 1 yıl kesinlikle asgari ücretle maaşlandırılmasını istiyorum. Vatandaş 900 TL. alıyorsa milletvekili de ilk 1 yıl 900 TL. ücretlendirilip vatandaşın ne sıkıntılar çektiğini görmesini istiyorum” ifadelerini kullandı.
“ELEKTRİK KURUMUNA EL KOYMAK DEMOKRASİYE AYKIRI DEĞİL”
Elektrik kurumunun kamulaştırılmasının yapılabilecek en demokratik işlerden biri olacağını ileri süren İstanbul 2. Bölge Bağımsız Milletvekili adayı Serdal Biricik sözlerine şöyle devam etti: “Elektrik kurumu kamulaştırılmalı, gerekirse el konulmalı dediğimde “bu demokratik mi?” diyorlar. Evet, halkın yararına yapılan her şey demokratiktir. Devlet tüzeldir onu devam ettiren, onun uygulayıcısı olan hükümetler illaki her şeyi doğru yapıyor anlamına gelmez. Çünkü hükümetler geçicidir. Gelirler kendi kafalarına göre işler yaparlar. Bazen de öyle şeyler yaparlar ki sistemi alt üst ederler. Diyorlar ki devletin devamlılığı vardır kamulaştıramazsın. Halk yararına ise her şeyi yapabilirsiniz. Gerekirse gider el koyarsınız. Çünkü bu tür kuruluşlar özelleştirilirken yüzlerce madde vardır anlaşmalarda. Devlet illaki yanlış yapılan bir şey bulur ve el koyar. Özelleştirmişler ve özel teşebbüslerin vicdanına bırakmışlar. Vatandaş içeride belki diyaliz makinasına bağlı, belki solunum cihazına bağlı, sen gelip uyarı vermeden elektriğini kesemezsin. Böyle bir şey yok. İnsanlara uyarı gitmeden icraya veriliyorlar. Mahkeme masrafları avukat masrafları. Bunlar beni rahatsız eden konuların en başında geliyor. Ben bunun da takipçisi olacağımı söylüyorum.”
“BİZ DE OBAMA’YA, AT ÜSTÜNDE CİRİT ATARKEN Mİ FOTOĞRAF GÖNDERELİM?”
ABD Başkanı Obama’nın beyzbol sopası ile gönderdiği fotoğrafı hatırlatan Biricik, “Obama’nın beyzbol sopasıyla gönderdiği fotoğraf konusu bir yerde söylemiş olduğum ve çok farklı tepkiler aldığım bir konu. Olumlu tepkilerin yanında “Reklam mı yapıyorsun?” diyen olumsuz tepkiler de vardı. Bunun reklamla bir ilgisi yok. Ben milletvekili falan değilim. Normal bir vatandaşım. Bu beni çok rahatsız etmişti. Bir yerde söylemiştim. Dedim ki Obama milli sporu olan beyzbol sopasıyla bize bu mesajı gönderdi. Ben de fırsatım olsa onun muhatabı olsam, başbakan ya da cumhurbaşkanı olsam at üstünde cirit atarken mi fotoğraf göndermem gerekirdi. Bunlar devlet anlayışına, devlet olgunluğuna sığmaz, yakışmaz. Türk milletinin asaletine yakışmaz diye bir söylemde bulunmuştum. Bu vesileyle yine bir mesaj vermiş oldum” ifadelerini kullandı.
“SEÇİMLER BİTTİKTEN SONRA MEYDANLARA ÇIKACAĞIM”
Yaptığı her işte insanların “Siz her şeyin tersini mi yaparsınız?” sorusuyla karşılaştığını dile getiren Biricik, “Gerçekten, “Siz her şeyin tersini mi yaparsınız?” sorusuyla çok sık karşılaştım. Ben mesela seçim çalışmalarında hiçbir vaatte bulunmadım. Şuanda bile bunları söylerken inanın yüzüm kızarıyor. Ben asıl seçim bittikten sonra esnaf gezilerine, mahalle gezilerine çıkacağım. Bana diyorlar ki “Sen ne kadar ters adamsın” Bir yerde yanlış bir şey varsa ve siz onu değiştirmeye çalışıyorsanız ilk intibada siz yanlış yapıyormuşsunuz gibi gözükür. Fakat gerçek tam tersidir. Bu da benim en önemli projelerimden bir tanesi. Ben bir gün bile durmayacağım. Yapacağım şey gidip bir dahaki seçime oy toplamak değil, halkın ihtiyaçlarını, sorunlarını dinleyeceğim, notlarımı alacağım. Gerçekten önem verdiğim sorunları meclise taşıyacağım” diye konuştu.