Âlemleri hiç yoktan yaratan, yaşatan, var eden, şekil veren, Yüce Allah’a inandım, de; sonrada dosdoğru ve adaletli ol! Yüce Allah’ın sözlerini dinle, peygamberimiz gibi, samimiyetle, harfiyen uy ki; sapanlardan, sapıklardan, sapkınlardan, hainlerden, zalimlerden olma! Allah’a, Kur’an’ına, peygamberine, hak dinine öncelikle çağırmayanlara sakin ha! Sakin ha! Sakin ha! Aldanıp, kanma! Aksi halde bu dünyada ve ahirete rezil, rüsva, perişan olursun da, o sapkın zalimlerin, sana hiçbir yararı olmaz! Aklın yok muydu, doğru düşünsen de, doğru hareket etseydin, diyecekler. Sakin ha! Doğru söyleyenleri, yazanları hafife alma! Aldananlardan sakin ha, Olma! Allah’a yönel! Allah’ın yolundan ayrılma! Bizden söylemesi! Gerisi size kalmış! Aklını, zekânı, iradeni, Allah’ın istediği şekilde kullan! Yanılanlardan, keşke yapmasaydım, diyenlerden olmayacaksın.

Lütfen! Lütfen! Sakin batıla, küfre, zalimeler, yalancılara, fitnecilere, fesatçılara, bozgunculara, bozuklara, hainlere, zalimlere uymayınız. Şarlatanlar, yapmayacaklarını söylerler. İlmi, bilimi, dini; sizleri aldatmak için sürekli kullanırlar! İnsanların sadece sözlerine, yazdıklarına bakıp, karar vermeyiniz. Hareket, davranış, eylemlerini de gözlemleyip, doğru değerlendiriniz. Allah’ın, dininin, peygamberinin sevgi ve saygısının önüne hiç kimseyi geçirmeyiniz. Anne ve babanıza sevgi, saygı duyunuz. Halis muhlis samimi dindar bilge Müslüman olmaya; azimle, gayretle çalışınız.

Müslüman, önce kendini çok iyi yetiştirmeli, geliştirmeli, olgunlaştırmalı. Yararlı hale getirmeli. Sonrasında çocuklarını çok iyi yetiştirmeye azimle, gayretle, fedakârlıkla, özveriyle, dürüstlükle gayret etmeli. Onu dini alanda olsun; meslek, sanat, bilim, bilinçlendirme alanında olsun, en güzel şekilde yetiştirmeli. Helal kazancının en büyük kısmını, çocuklarının geliştirilmesinde harcamalı. Kız çocuklarına daha büyük önem, değer, kıymet vermeli. Çocuklarını kötülerin, kötülüklerin pisliğinden, çirkinliğinden, haksızlığından korumak için; bilgi, bilinç kazandırmalı. Bugün, özellikle kızlar, kadınlar, kötülüğe düşürülüp, canından olmaktadır! Gafil avlanmakta, aklına değil; nefsine, zevkine, keyfine göre hareket etmektedirler! Yazık olmaktadır! Son pişmanlık fayda vermemektedir. Geriye ağlama, sızlanma, yakınma kalmaktadır!

Kızları özellikle çok iyi yetiştirmeli derken, erkek çocukları, gençleri de asla ihmal etmemeli. Kızlara, kadınlara zarar, ziyan verenler; erkeklerdir. Erkek çocuk ve gençleri daha iyi yetiştirmiş olsak; kadınları, kızları da korumuş oluruz. Öyleyse, eğitim ve öğretimde yapamadıklarımızı yapmalıyız. Değerlerle eğitim, öğretim yapmalı. Güzel ve yüksek İslam ahlakı ve İslam terbiyesi ile yetiştirmeyi asla, kesinlikle, katiyen, asla ve kata bir nebzecik bile eksik bırakmamalıyız. Kötü niyetlilerin eline savunmasız bırakmamalıyız. Dünya insanlığının, insan eğitme, öğretme konusunda daha bir metre yol alamadıklarını söylersem, yanlış ve hata yapmış olmam! Öğretmenler, akademisyenler, imam hatipler bu işi olması gereken gibi yapamamışlar ki, insanlık; vahşet, dehşet, barbarlık, haydutluk, eşkıyalık, hırsızlık, haram, suç işlemektedir!

Müslüman, temizliğine, sağlığına dikkat etmeli. Sağlık çok önemli bir Allah cc. Vergisi nimettir. Küçük sorunlara takılıp, kalmamalı. Stres, üzüntü yapmamalı. Sıkıntıya girme yerine; soruna, çözüm, çare bulmaya odaklanmalı. Gerektiğinde başkalarından destek almalı.

Önce kendimize, aile halkımıza iyilik etmeli. İyilik etmede, merkezden çeperlere doğru ilerleyip, iyiliği yaymalı. Hizmet etme, iyilik etme, yardım etmeyi öncelemeli.

Allah’a sevgi, saygı duyup; emrettiği şekilde, peygamberimizin yaptığı şekilde; okuma, yazma, öğrenme, öğretme, ibadet, taat, dua, tövbe, zikir, iyilik, yardım yapmalı. Seni, Allah’a ibadet etmekten hiçbir şey alıkoymamalı. Koyuyorsa, o şeyden de işten de vazgeçmeli.

Zamanı, vakitı çok iyi değerlendirmeli. Boş işlerle uğraşıp, zamanı da kendini de katletmemeli, telef etmemeli. Kendini boşa çıkarmamalı. Boş işlerle uğraşıp, boş insan olmamalı. İlim, bilim, bilgi, hikmet, marifet, meslek, sanat, zanaat, iş sahibi olmalı. Başkalarına muhtaç duruma düşüp, alçalmamalı. Başkalarına el avuç açmamalı.

Zamanı, parayı öncelik sırasına göre değerlendirmeli. Önce zorunlu ihtiyaçlarımızı karşılamalı. Sonra eğitime, öğrenime, sağlığa para ayırmalı. Oyun, eğlence, tatil, dinlence, zevk, keyif bulma için savurganlık yapmamalı. Aklın ve zekânın artmasına gayret etmeli.

Yaşantımızı, hayatımızı yavaş yaşamalı. Acele etmemeli. Hızlı yaşamamalı. Sakin, sessiz, derinden düşünerek, yaşamalı. Sapkın serseri düşüncesizlere asla uymamalı. Allah’ın, peygamberinin, akıllı ve zeki insanların sevdiği olgun mümin ve Müslüman olmalı. Şaşırmışlardan, sapıtmışlardan, serserilerden uzak kalmalı.

Hayatı en kaliteli, verimli, stratejik plan, program ve projelerle değerlendirmeli. Eğer çocukluğumuzda iyi bir eğitim, öğretim görmemişsek; hemen aklımızı başımıza alıp, harekete geçmeli. Her yaşta bilim, din, meslek, sanat öğrenme olanağımız vardır. Bilgi çağında yaşıyoruz. Her yer bilgi ve sanat, meslek öğretmektedir.

Sabırlı olmalıyız. Sabretmeliyiz. İşimizde, görevimizde sebat etmeliyiz.

Başkalarına el, avuç açmamalı. Minnet etmemeliyiz.

Helalinden çalışmalıyız. Helalinden kazanmalıyız. Helalinden ekonomik harcamalıyız. Harcama da öncelik sırasına dikkat etmeliyiz.

Kendi el emeğimizle yaşamalıyız. Beleşçi, asalak, parazit gibi yaşamamalıyız.

İlkeli, kurallı olgun bilge insan olmalıyız. Onurumuzla güzel yaşamalıyız.

Peygamberimiz sav. Hazretleri; “beşikten mezara kadar öğrenin” yanı ömür boyu öğrenin, öğrenim görün, eğitim alın, buyurmuştur. Bunda insan anatomisi, fizyolojisi uygundur. Yapılan araştırmada; 60 yaşına kadar insan beyni işlevliğini yitirmemektedir. Hele sürekli işlevli kılanlar, sağlığına dikkat edenler, 60 yaşında örgün öğretim bile görebilir. Müslüman okumalı, öğrenmeli, bilmeli, çalışmalı. Öğrenmesini öğrenmeli. Stratejik plan programlarla çalışmalarını sürekli sürdürmeli. Bugün, Müslümanlar, hak bilinçte olmadıklarından çok perişan durumdadırlar! Sadece gelişigüzel doğurup, ortalığa salmayı yapmaktadırlar! Bu bir hayvani davranış bile olamaz. Bugün, ABD, Avrupa sınırlarında itilip, kakılmakta, ötelenmekte, dışlanmakta, istenmemektedir. Zararlı unsur- öğe olarak görülmektedir. Bakabileceğin, yetiştirebileceğin, iş, aş sahibi yapabileceği kadar çocuk sahibi olsaydı. Böyle acı, kötü, vahim durumlara düşülmezdi. Akıllı olmalı. Akil olmalı. Aklı, doğru bilgilerle işletmeli. İki âlemde rezil, rüsva, perişan, zelil olmamalı.

Müslüman, en iyi, çok iyi, en ideal öğretim, eğitim görmek durumundadır. Müslüman’a bu yakışır, yaraşır. Dininin yanında pozitif bilimleri, sanatı, mesleği, işlerini en iyi, yetkin, etkin şekilde yapmayı, becermeyi öğrenmeli. Hayvancılığı, tarımı, sanatı, zanaatı, mesleği, fenni, tekniği, teknolojiyi, yapay zekâyı, robotik teknolojiyi, çağa uygun gelişmeyi yapabilmeli. Bilge olmalı. Bilgin olmalı. Bilim insanı olmalı. Allah’a ibadeti, varlığa iyiliği, İslam ile muamele etmeyi, İslam ahlakını, edebi, hayâyı, İslam dinine daveti bilip, becermeli.

Müslüman, sabırla, sebat ederek, işini, görevini hakkıyla ve de layıkıyla en güzel şekilde, planlı programlı yapmalı. Gayretli, azimli, sabırlı olmalı. Çalışmada aşırı gitmemeli. Geri kalmamalı. Doğru, bilimsel, normal olanı yapmalı. Dinlenmeye de zaman ayırmalı. Vücudu çok yormamalı. Pes etmeye doğru gitmemeli. Aceleci olmamalı. Çalışmada aceleci olunmaz. Olmamalı. Çalışmada mutlaka bilim ve teknik kullanmalı. Sağlık kurallarına uyarak çalışmalı. Sağlık koşullarına uygun ortamlarda, mekânlarda çalışmalı. Dün akşam sağlığım bozuldu. Yüksek tansiyon nedeniyle acile gittim. Ertesi gün öğlene kadar yattım. “Kötü koşullarda çalışan bir kişiyi getirdiler. Hem üşütmüş! Hem akciğerlerini mahvetmiş! Hem de üşüdüğü için ateş yakmış. Ateşte ısınırken, vücudunun bir bölümünü yakmış! Yoğun bakıma kaldırdılar. Zehirlenmiş! Böyle çalışma yapılmamalı.” İş sağlığı, iş güvenliği olmadan, çalışma asla sürdürmemeli.

Bakalım, Allah cc. Bizlere ne buyuruyor.  Allah cc. Nisa Süresi 48. Ayette buyuruyor: “ Allah, kendini eş- ortak koşulmasını bağışlamaz. Kim Allah’a ortak koşarsa, çok büyük günah işlemiş olur.”

Allah’ın kendine de, dinine de; eş, ortak koşmamalı. Eş, ortaklar bulmamalı. Allah’ın dini yegâne tek doğru olan dindir. İslam dininden başka; din, görüş, düşünce, ideoloji, sapkın felsefi görüş kabul görmez. Müslüman akıllı, zeki, akil insan olmalıdır. Müslümana bu yaraşır.

                Nisa Süresi 116. Ayet: “ Allah, kendine eş, ortak koşulmasını ( ölünceye kadar sürdürdüğü takdirde) bağışlamaz, affetmez. Bunun aşağısındaki günahları ise dilediği insan için affeder, bağışlar. Kim, Allah’a ortak koşarsa, tamamen sapıtmış olur.”

                Zümer Süresi 65. Ayet: “ Sana ve senden öncekilere şöyle vahyedilmiştir. Allah’a ortak, eş koşarsan, tüm yaptığın iyilikler, hayırlar boşa gider! Kaybedenlerden olursun!”

                Al-i İmran Süresi 73. Ayet:” De ki; doğru yol ancak, sadece Allah’ın yoludur.”

                Peygamberimiz sav. Buyuruyor: “Melekler, müminlerden iyilik edenlere dua ederler.”

                Sizlerde şu ayetlere bakıp, öğreniniz: Maide Süresi 73-116- 117. Yat, Hud 1. Yat, Ankebut 61- 63. Ayet, Zümer 3. Ayet, Mümin un Süresi 84- 85- 86-87-88-89-90. Ayetleri lütfen bakıp, öğreniniz. Ders ve ibret alınız.

                Şu ayetlere de mutlaka uyunuz: Şura 13-14. Ayet, Rum 32. Ayet, Al-i İmran 103- 104. Ayet, Enam 159. Ayet, Tevbe Süresi 107. Ayetleri mutlaka ama muhakkak öğrenip, ona göre yaşayınız. Bendeniz, tebliğ ediyorum. Açıklıyorum. Söylüyorum. Sizlerde dikkate alınız, lütfen!

                Allah cc. Al-i İmran Süresi 31. Ayette buyuruyor ki: “ De ki, Allah’a ve peygamberlere itaat edin.”

                Nur Süresi 54. Ayet: “ Eğer ona ( peygambere) uyarsanız, doğru yolu bulursunuz.”

                Hazreti Mevlana ra. Hazretleri diyor ki: “ Adalet nedir? – Adalet; meyve ağaçlarına su vermektir. Zulüm ise dikeni sulamaktır.”

                Adalet; bir nimeti yerine koymaktır.

                Akıllar arasında farklılıklar ve mertebeler bulunmaktadır. Bu farklılıklar ve mertebeler; yer ile gökler arasındaki uzaklık kadardır!”

                Müslüman hak yol, sadece tek hak din İslam dininden başka yerlere sapmamalı. Sapkın sapık olmamalı. Küfre, batıla, tuğyana, tağuta asla düşmemeli.

                Tağut; hak yoldan saptıran her şeydir. Azmaktır, sınırı aşmaktır. Azgın olmaktır. Azgınlık oluşturan her varlıktır. Şeytandır, puttur, küfürdür, batıldır, bozukluktur. Tağut kavramı, Kur’an’da 8 yerde geçmektedir. Aynı anlamlara gelen tuğyan kavramı ise 30 yerde geçmektedir. Küfür ile aynı anlamlarda kullanılmaktadır.

                Müslüman, İslam dinini, peygamberimiz gibi yaşayandır. İslam dinini, peygamberimiz gibi yaşamayana fasık denmektedir. İslam dinine inanmadığı halde inandı gibi görünene münafık denmektedir. İslam dinine inanmayana kâfir denmektedir. Kâfir; doğru ve gerçekleri gizleyen, örten, inkâr eden anlamlarındadır. İslam dini yerine, Yahudilik, Musevilik, Hristiyanlık, kapitalizm, sosyalizm, komünizm, faşizm, demokrasi gibi ideolojik ve felsefi görüşleri koyanlara uymamalıyız. Allah’a ve Allah’ın dinine eş, ortak koşmamalı, eş ortak koşmamalıyız. İslam dini hayat, yaşam dinidir. İki âlemde huzurlu ve mutlu etmektedir. İslam dini yerine hiçbir materyalist görüş benimsememeliyiz.

                Bugünkü, Musevilik ve Hristiyanlık inancının, vahiy ile Hazreti Musa, Hazreti Davut, Hazreti İsa as. Peygamberlerle hiçbir ilgisi, alakası, bağlantısı bulunmamaktadır. Bu peygamberleri tanımamaktadırlar. Onların sözlerini bile bilmemektedirler. Budizm, Hinduizm, Taoizm gibi tamamen uydurma, düzmece, kurgulama, hikâye- öykü, romanlaştırma bir kitap edinmişlerdir. Hazreti İsa as. Peygamberi; kişi, şahıs, kimlik olarak tanımamaktadırlar. Hazreti İsa as. Peygamber hakkında; yalan, uydurma, düzmece, kurgulama yapmaktadırlar. Annesi Hazreti Meryem annemiz hakkında da ileri- geri konuşmaktadırlar! Yalan, iftira söylemektedirler. Hazreti Meryem annemiz, Kur’an’da, Meryem Süresinde anlatılmaktadır. Temiz, örnek bir Mümin kadındır. Bugünkü, İncil kitaplarının vahiy olmadığını kendileri söylemektedir. Hazreti İsa as. Da söylememiştir. Adını yaptığım bu peygamberleri hiç tanımamaktadırlar. Gençliğini, peygamberliğini, evliliğini, yaşantılarını bilmemektedirler. Zira bu peygamberler yaşarken, kendilerine saygılı olmamışlar. İnanmamışlar. Her türlü hakareti, işkenceyi yapmışlar. Aradan 500 yıl, 100 yıl geçmiş! Onların adına kitaplar yazmışlar.

                Müslüman, İslam dinini; akıl, zekâ, bilim ile yaşamalıdır. En az 15 İslam ilimleri ve 15 bilim dalı bilmeli. Dünyayı izlemeli. Akıl ve bilim dışı davranıp, İslam dini yaşamaya kalkmamalı. Bağnaz, yobaz olmamalı. İslam dininin ruhuna aykırı işler yapmamalı. Görüyorum! O, İslam dininden değildir. Bu İslam dinindendir, deyip; sapıtma sözler, yazılar, davranışlar içinde olanlar var! Salgın Kovid – 19 aşısına bile karşı çıkıp, şimdiye kadar, 2 yılda;  480 milyon insanın hastalanmasına, 6 milyon insanın ölümüne neden olan siyasi liderler, sözde mürşitler vardır. Bu sadece İslam dünyasında değil, tüm dünyada hatta batıl dünyada daha çok vardır. Aşı karşıtlığı ile anarşi, şiddet, terör yapmakta, hayatı durdurmaktadırlar! Bunlar sapkınlıktır.

                İslam imanın 70 taneden fazla şubesi vardır. Biz en üst aşamasında olmalıyız. Hidayete ermeliyiz. Duygu, niyet, düşünce, davranış olarak en ideal bizler olmalıyız. Kendimizi, rabbimizi, haddimizi, hududumuzu- sınırlarımızı bilmeliyiz. Allah’ın dinine harfiyen uymalıyız. Allah’ın emirlerini tutmalı. Yasakladıklarından sakınmalı. Kötülükleri yok etmeli. İyilikleri artırıp, çoğaltıp, yaymalıyız. Milli, manevi, dini, ilmi fazilet değerlerine, erdem değerlere eksiksiz uymalı. Yaşam tarzı yapmalıyız.