Eğitim- öğrenim olumlu şekilde ailede başlamalı. Okulda ve hayat boyu devam etmeli. Olumlu bir bütünlük içinde, her çevreden eğitim- öğretim, kültür, sanat, meslek, bilgi verilmeli

Bir kesimin ak dediğine, diğer bir kesim kara dememeli.

Çocuklar, gençler çelişkili bilgi içinde kalmamalı. Aile, okul, çevre, diğer çevreler, bütünlük içinde eğitimi sürdürmeli. Bunu devlet sağlamalı. Zararlı öğeleri insanlardan uzak tutmalı. Kontrol ve denetimleri sürekli şekilde sıkı yapmalı.

Bugün bu denetimler dünyada ve ülkemizde yapılmadığından, herkes kötü, zararlı, bozuk, iyi şekilde, herkes farklı ağızdan insanlara pompalama yapmaktadır. Ortaya da insanlıktan uzak, zarar- ziyan veren bir iki bacaklı yaratık çıkmaktadır!

Çocuklara, gençlere, insanlara bilimin gerçekleri, İslam dinin Kur’ân ve sünnet kısımları net, öz, anlaşılır şekilde anlatılıp, kazandırılmalı. Bugün bu yeterince yapılmadığından ortaya bozuk, kötülük yapan, zarar- ziyan veren, vatan, millet, devlet, kul hakkı tanımayan haramiler çıktı. Bunlarla başa çıkmakta çok zorlaştı.

İyi, güzel, doğru, dürüst, yararlı, değerli insan yetiştirmenin başı; bilimin gerçekleriyle, İslam dinin değerleriyle insan yetiştirmektir. Bu uygun bir planla, programla, yetkin ve iyi öğretmenlerle, eğitimcilerle olur. Başka türlüsü olmaz, olmamaktadır.

Çağa uygun donanımda iyi insan yetiştirmeli.

Bilim, sanat, kültür, meslek, teknik, teknoloji, becerilerle donatmalı. Milletin ve insanlığın ihtiyaçlarını görecek şekilde insan yetiştirmeli. Bunun plan, programla yapmalı.

İslam dinini en doğru şekilde, Kur’ân, sünnet özü ile kazandırmalı. İslam ahlakını benimsetip, yerleştirmeli.

Böylesi bir eğitim- öğretim ülkemizde 200 yıla yakın süreçte hiç yapılmadı. Yapılmadığından da; vatan, millet, devlet, insanlık düşmanları çoğaldı. Anarşi, şiddetçi, terörist, çete, mafya, gangster, holigan gibi bin bir çeşit zararlı öğe yetiştirildi. Bu tip zararlı öğeler her türlü kötülüğü yapmaktadır. Kul hakkı, Allah cc. Hakkı düşünmemektedir. Toplumun yarısı tamamen yalana, yanlışa, kötüye, zararlıya sürekli destek vermektedir.

Öncelikle, öncelikle, evvela kendimizi mutlaka ama muhakkak çok iyi yetiştirmeliyiz. Kendimizi iyi yetiştirmezsek, aile halkına ve başkalarına hayrımız olmaz.

Bugün kendi çocuklarını iyi yetiştirmeyen aileler, devletler, toplumlar bunun cezasını çok ağır bir şekilde ödemektedir. Anneyi, babayı dövenler, yaralayanlar, katledenler, kendi yaptıkları yanlışların sonucunu görmektedir. Ama iş işten çoktan geçmiştir. Devlet anarşi, şiddet, terör, isyan görmektedir. Bu da devletin görevini doğru dürüst yapmadığının cezasıdır.

İnsan ne ekerse, onu biçer.

İnsan ne yaparsa, onu görür.

Dünya etme, bulma dünyasıdır.

Ailede iyi eğitim almayan- alamayan çocukların, gençlerin okulda iyileşmesi çok zor olmaktadır. Terbiyenin, güzel ahlakın temeli ailede verilir. Okulda geliştirilir. Toplumda olgunlaştırılır.

Benim 30 yılı aşkın sınıf öğretmenliğim esnasında, diğer öğretmenler, yaramaz, haylaz çocukları bana şikâyet ederlerdi. Mehmet öğretmenim, bu çocukların annelerine söyle. Bunlara güzel ahlak, edep, hayâ, terbiye versinler, derlerdi. Ben o yaramaz çocukların ailelerini, tanırdım. Çocuklara olumluluk adına verecekleri bir değerlerinin olmadığını bilirdim. Öyleleri vardı ki, biraz inançlı öğretmenden, çocuklarını alıp, materyalist öğretmenlere verirlerdi. Şimdi o çocukları, delikanlı genç oldular. Hemen hepsi suçun içine düştüler. Bazıları uyuşturucudan yattı. Bazıları adi suçlar işledi. Bazılarının hayatları berbat ve harap oldu. Öğretmeni ne kendileri ne aileleri dinlemezdi. Hatta psikolojik hastalıktan, ruh ve sinir hastalıkları hastanesinde yatan bile oldu.

İslam ilimleri öğretilmeden, özümsetilmeden, içselleştirilmeden, ruha sindirilmeden, hücrelere emdirilmeden iyi insan olunmaz. Müslümanlar dünyada henüz bunu beceremediler. Kötülükleri yapanlar kadar azimli, gayretli olamadılar. Bu güzel eğitimi yapmak için; pedagojik bilgi, birikim, çaba, gayret gerekir. Kötülük yapanlar, bozdukları insan yapısından beslendiklerinden, güzel ahlak öğretmemektedirler. Hatta yermektedirler.

Bozulan insanı iyileştirmek çok zordur. Bozulmadan önce iyileştirmeye, olgunlaştırmaya, ahlaklandırmaya çalışmalı. Pısırık, uyuşuk, edilgen, korkak, pasif asla olmamalı. Allah cc. Rızası için elimizden gelen iyiliği yapmalı.