Batılıların Coğrafi Keşifleri çok büyük bir keşif, buluş gibi insanlara öğretilmektedir. İşin aslı, esası, kötü ve acımasız eylem ve sonuçları öğretilmemektedir. Bilgilerin çoğu hep yüzeysel; amaç, hedef, içyüzü gizlenerek, öğretilmektedir. Batının emperyalist işgali sadece savaşlarla, işgal, sömürü olmamaktadır. Bilgi, kültür, sanat, edebiyat, tarih de, doğru ve gerçekler örtbas edilerek, anlatılmaktadır.

Emperyalizm, değer yargısı, değerli, kıymetli ne varsa alıp, kendine mal etmiştir. Sömürerek besleniyor, semiriyor, büyüyor, vahşileşiyor, adileşiyor, barbarlaşıyor, insanlık ve İslâm düşmanı oluyor. Batının yardım etme, vakıf kurma, sevap işleme, hayır yapma gibi bir düşkünlüğü, alışkanlığı yoktur. Zira tamamı ile insanlığını yitirmiştir. İnsanlık ve varlık düşmanı adi canavara dönüşmüştür. Hiçbir evrensel, insanlık, ilmi değeri kalmamıştır. Bunlara ait tarihleri okuduğumuzda, Dünya tarihi okunduğunda; ne adi yaratık oldukları anlaşılmaktadır. Ama hala bunlara kölelik, mankutluk yapanlar, onların savunuculuğunu, mankutluğunu üzgünüm ki, ne yazık ki, yapmaya devam etmektedir. Batıcı, batıcılık tutkusu ile kendini inkâr etmektedirler. Hakk’ı, hakkı, hakikatleri, doğruları, gerçekleri inkâr etmektedirler. “Hatta ülkem adına savaşmam, onların adına savaşırım, diyenler, görüntülü medyada açık, net, utanmadan, arlanmadan söylemektedirler!”

İşte emperyalizm öyle lanet bir şeydir. “Bu ülkenin havasını, suyunu, toprağını, güneşini, ekmeğini, nimetini, bereketini tıka basa tüketeceksin. Sonrada ben; sömürücü, katil, katliamcı, işgalci gâvurun yanında savaşırım, diyeceksin! Materyalist medyada Türkiye’miz aleyhinde bahaneler üretip, gâvur ağzı ile konuşacaksın!” İşte kendini, Rabbini, hakkı, hakikati inkâr edip; haddini, kendini bilmeme, böyle pis düşünce ve eylemdir.

Şu anda, 2020 yılı itibarıyla ülkemde 123 terör örgütü ve 100 kadar siyasi parti; ülkem, milletim, dinim, vatanım, memleketim, fazilet değerleri aleyhinde icraatta bulunmaktadır! Bu konuda çok derin, kapsamlı, objektif, düşünme yol ve yöntemlerinin tümünü kullanarak, analiz yapmak gerekir.

Batılı batıl zorba, barbar, katliamcılar, son 30 yıl içinde, İslam ülkelerinden 30 tanesinde işgal, saldırı, iç savaş çıkardılar! 74 milyon insanın mülteci, sığınmacı olmasına neden oldular! ABD’de çok satan bir gazete de; Amerika’nın son 10 yıl içinde 37,5 milyon insanın mülteci- sığınmacı olmasına sebep olduğunu, birkaç gün önce yazdı.

Batılı batıl emperyalist ülkeler, askeri işbirliği paktı, siyasi, ekonomik işbirliği birlikleri kurmuşlar. Emirlerini yerine getirmeyenlere; siyasi, ekonomik, askeri ambargo uygulamaktadırlar. Bu da tutmazsa, askeri olarak işgal etmektedirler.

“Avrupa parlamentosu da dün Türkiye aleyhinde bir karar aldı. Yunanistan ile anlaşmazsanız, size Avrupa olarak yaptırım uygularız, ambargo koyarız, kararını çok büyük bir oy çokluğu ile aldı.”

“ABD de geçen yıl PKK-YPJ terör örgütleri ile Suriye’de askeri mücadele verdiğimiz için böyle bir karar almıştı. Çünkü ABD, terör örgütünün eğiticisi, kollayıcısı ve 35 bin TIR askeri malzemeyi bedava vericisiydi. Bunlar bu kadar adi şerefsizdir. İnsanlıktan yoksundur.”

Avrupa ve Amerika yüzünden hiç terörden başımızı rahat ettiremedik. 1983 yılından beri sadece PKK terörüne 400 milyar dolar harcadık. Bu ülkemizin devlet bütçesinin tam 2 yılık bütçesidir. Hatta daha da fazlasıdır.

Afganistan, 30 NATO ülkesi askerleri tarafından 2001 yılından beri işgaldedir. 1979 yılında da SSCB işgal etmişti.

Irak, 2003 yılından beri 34 Batılı ülke tarafından işgal edilmiştir.

Suriye, 2011 yılından beri 72 ülke desteği ile işgaldedir, iç savaştadır.

İran, 1979 yılından beri ambargo altındadır.

Yugoslavya 7 parçaya bölündü. Boşnak Müslümanlara yapılan; Sırp, Hırvat saldırıları ile 250 bin Boşnak katledildi!

Libya, 20’den fazla batılı ülke tarafından 2011 yılında saldırıya uğradı. 2020 yılında da iç savaş yaşamaktadır!

Yemen, Batılıların kışkırtma ve desteği ile iç savaştadır! Dış müdahalelerde işi daha da ateşlemektedir.

Dünyada, halkı Müslüman olan 57 devlet, 80 Müslüman toplum vardır. Hiç biri özgür, bağımsız, sömürüsüz, işgalsiz, baskısız değildir. Pek çok İslam ülkesinin başına kukla mankut diktatörler getirilmiş. Krallar tarafından yönetilmektedir. Kukla diktatör kral, ülkesini emperyalistlere her çeşit yolla sömürtmektedir. Bizde sömürülen bu 150 ülkeye; millet, devlet olarak her çeşit yardımı yapmaktayız.

Tüm İslam ülkelerini ve mazlum coğrafya halklarını sömüren emperyalistler, bunu 1492 Coğrafi keşiflerle yapmaya başladılar. Aralıksız 500 yılı aşkın süreçte sürdürmektedirler. ABD, Avrupa Birliği 27 ülke, Fransa, İngiltere, İtalya, İspanya, Portekiz, Belçika, Almanya, Rusya, Çin sömürücülerin başında yer almaktadır. Bu emperyalistler, günümüzde dünya üzerinde bulunan BM’ye kayıtlı 196 ülkeden sadece 20 tanesini işgal etmemişler. Diğerleri bu emperyalistler tarafından işgal edilip, katledilmiş, sömürülmüştür. O. 20 ülkede zaten kendileridir.

-Günümüzde Fransa; aralarında Mali, Senegal, Gine, Burkina Faso,  Benin, Fildişi sahili, Nijer, Togo, Kamerun, Çad, Kongo, Gabon, Ekvator Ginesi gibi ülkelerin olduğu 14 ülkeyi hala sömürmektedir. Daha önce 26 ülkeyi sömürüyordu. Bu ülkelerde işgal askerleri hala bulunmaktadır.

-Sömürü ve katliam imparatorluğu olan İngiltere, 2020 yılında Avrupa Birliği                       ( AB)ülkelerinden çıktı. “Birliğe para ödüyorum. Ödediğim kadar para alamıyorum. Daha zayıf ülkeleri besliyorum, dedi.”

- İngiltere’de Mısır, Orta Afrika, Hindistan, Yeni Zelanda, Avustralya, Kanada gibi ülkeleri sömürmektedir. İngiltere, dünyada şu anda 196 ülkeden, sadece 20 ülkeyi sömürge yapamamıştı.

-İtalya ise; Libya, Etiyopya, Somalı, Eritre, Kenya’nın yeraltı ve yerüstü zenginliklerini sömürmektedir.

-Almanya; Avrupa Birliği’ndeki 27 ülkeden en fazla nüfusu olan ve de ekonomisi büyük olan dünyanın 3. Ekonomik büyüğü olan ülkesidir. Avrupa’nın en büyüğüdür. Japonya ile birbirine yakındırlar. Almanya 85 milyon nüfusu ile Afrika kıtasındaki 53 ülkenin yeraltı ve yerüstü zenginliklerini sömürmektedir.

-İngiltere’de; halen Hindistan, Mısır, Orta Afrika, Yeni Zelanda halklarını sömürmektedirler.

-ABD ise; dünyanın tümünü sömürmektedir. Dünyanın 1,200 yerinde hava, kara, deniz gücü bulunmaktadır. ABD ve Avrupa ülkeleri, dünyanın her tarafında vesayetçi terör örgütü savaştırmaktadır. Diğer ülkelerin düzenlerini bozmakta, silah satmakta, bozulan üst ve alt yapıyı yine kendileri yaparak, para kazanmaktadırlar. FETO, PKK, PKK/YPG, DEAŞ, tüm solcu komünist terör örgütleri, kapitalistlerin mankut savaşçılarıdır.

  1991 yılında komünizm- sosyalizm yıkılmadan önce ise, sol- komünist terör örgütleri; SSCB, Çin ve diğer 50 kadar komünist ülkenin köle, mankut savaşçılarıydı. Solcu terör örgütleri efendi değiştirdiler. Şimdi herkes tarafından mal, mankut, köle gibi kullanılmaktadırlar. Medyaları, ülkemizde kendi ülkemizi değil de düşmanların savunuculuğunu yapmaktadırlar. Onların elinde olan tüzel ve özel sivil toplum örgütleri de aynı haltı yemektedirler.

İslamcı terör örgütleri de aynen komünistleri kullananlar tarafından kullanılmaktadır. Bunlarda beyin, kafa, kalp, zekâ, bilgi, bilinç yok. Analitik düşünememektedirler.

Batının ırkçı, İslâm ve Müslüman düşmanı, yabancı düşmanı ırkçıları da aynı terör baronları tarafından mal gibi mankut gibi kullanılmaktadır.

Şu anda eski komünist ülkeler, kapitalist Avrupa ve Amerika yanındadır.  İslam ülkelerinden de terör örgütlerine her türlü yardım yapılmaktadır. Her zalimin, katilin canı cehenneme! Şu anda gerçek anlamda Müslüman gibi davranan bir ülke yoktur. Halkları da devletleri yanındadır. Devlet, halklarını yönlendirmektedir.

Türkiye’miz, 2003 yılından beri mazlum coğrafyanın maddi, manevi koruyucusu oldu. 13 ülkede koruma amaçlı asker bulundurmaktadır. 57 ülkenin askerlerini, polislerini ülkemizde 3 ay eğitmektedir. Bazıları bizim Harp Okullarından subay olarak mezun olmaktadır. 150,000 yabancı öğrenci üniversitelerimizde okumaktadır. Ama ülkemizin uyguladığı yanlış politikalar yüzünden çok yararlı olamamaktadır. Bozuk felsefe ve sapkın ideolojilerle olgun, mükemmel insan yetiştirilememektedir. Yetiştirdiğimiz yabancılar terör lideri olmaktadır!

Kurulan sömürü, işgal düzenleri ile dünya milletleri, halkları iliklerine kadar sömürülmektedir. Tüm uluslararası kuruluşlar, askeri birlikler, siyasi birlikler, BM, AB, NATO, yıkılan Varşova Paktı gibi kuruluşlar; bu sömürgecilerin, zayıf ülkeleri zorlada olsa sömürmek için kurulmuştur. Hepsinin başı zalim Amerika’dır. İşbirlikçi Avrupa ülkeleridir.

Dünyanın tüm ülkeleri 1,8 trilyon dolar askeri harcama yaparken, Amerika tek başına 745 milyar dolar askeri harcama yapmaktadır. Çin 60 milyar dolar, Rusya 40 milyar dolar askeri harcama yapmaktadır. Şu anda dünyayı ABD, Rusya paylaşmaktadır. Bu ikinci Dünya Savaşından beri böyledir. Ama Amerika ve Rusya arasında anlaşma olduğu için hiçbir askeri çatışma bile olmadı. Anlaşma var, dedik. Zira anlaşma olmasa idi, çatışırlardı. Çin ise daha çok ekonomik yayılma yapmaktadır.

Bu zalim Haçlılar sadece iki saldırı ve seferde biz Türklerden 8 milyon insanı katletti! “Haçlı seferlerinde 4 milyon Müslüman’ı katlettiler!” Hiç olgunlaşıp, insan olamadılar. Sürekli, yüzlerce kez saldırdı, savaş açtı, bizleri şehit, gazi, perişan ettiler. “Birinci Dünya Savaşı’nda da bizlerden 4 milyon insanı acımasız katlettiler.” Aradan 800 yıl, 100 yıl geçti. Hala katletmek için her türlü yola başvurmak istemektedirler. Diğer Müslüman ülkeleri hala katletmektedirler! Ben yaşımın son 30 yılında, 30 Müslüman ülkede katliam yaptıklarına tanık oldum. Bu konuda onlarca yazı yazdım. Bizler, Türk milleti ve Müslümanlar olarak birlik, beraberlik içinde olmalıyız. Bir millet, bir devlet gibi hareket etmeliyiz. Ama üzgünüm ki, zalim, katil gâvurlar ile hareket edilmektedir. Bizim yanımızda duran bir Müslüman ülke yok gibidir. Allah cc. hidayet, akıl, zeka, bilgi, bilinç verir inşallah.

ABD nüfusu 325 milyon, Rusya 145 milyon, Çin ise 1 milyar 350 milyon nüfusa sahiptir. Üçü de askeri güçtür. Hindistan’da Çin kadar nüfusa sahiptir ama etki alanı yoktur.

Türkiye’miz, 2003 yılından beri bu sömürülen, güçsüz, zavallı, masum coğrafya halklarını uyandırmaya, bilgilendirmeye, bilinçlendirmeye çalışıyor. Bunun içinde diğer emperyalist, zalim, katil, katliamcı, emperyalist ülkeler tarafından hedefe konulmuştur. Bunu da Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, 18 Kasım 2002 tarihinden beri, 18 yıldır çok iyi yapmakta ve becermektedir. Zalimlere; zalimsiniz, adil, insanlıklı değilsiniz. Emperyalistsiniz. Zalimlerden yanasınız. Mazlum kanı döküyorsunuz. Haksız olan birlik üyelerinizden yana karar alıyorsunuz, diyor.

Sizler için bir şiir yazalım. Adını da; “ Nefsine Öğretmen, Kalbine Öğrenci Ol,” olsun.

Öncelikle Allah’ı ad ve sıfatları ile öğren.

Allah’ın sözleri olan, Kur’ân’ı oku, anla ve yaşa.

Kur’ân’ı Kerim’i, peygamberimiz gibi anla ve yaşamaya çalış.

İman, sağlık, bilgi çok önemlidir, dikkat ede!

       Oku, yararlı, önemli, uygulanabilir bilgi sahibi ol.

       Rahat yaşamak istiyorsan, ilim ve meslek sahibi ol.

       Her yaşta öğrenilir, sanat ve meslek sahibi olunur.

Tembel olma; atılımcı, girişimci, yapıcı ol.

              Sevgi, saygı, iman, İslam sahibi ol.

              En yüksek İslam ahlakı ile yaşamaya devam et.

              Doğru, dürüst, edep, olgunluk ruhuna işlesin.

              Cömert ol, sükûnet içinde huzurla yaşamaya çalış.

                            Hakk’a itaat ede, taat ede, sabırla yaşamanı sürdür.

                            Alçakgönüllü, ağırbaşlı, efendi ol; asla azgınlaşma!

                            Kanaat sahibi ol; açgözlü, nankör, kıymet bilmez olma.

                            Şükrede, hamt ede, teşekkür ede, nankör olma!

              Ağzın sıkı, sır tutan ol; boşboğaz olma!

              Ağzının söylediğini, kulağın işitsin; dilinin cezasını çekme!

              Meziyetli, maharetli, yetenekli, becerikli ol, işe yaramaz olma!

              Vefalı, samimi, dinli- imanlı ol ve yaşa, zarar görmesin.

                            Kin, nefret, düşmanlık, küfür, batıl saplantın olmasın.

       Yalan, iftira, doğruyu gizleme yapmayasın.

       Zalim olup, başkalarına haksızlık etmeyesin.

       Kıskanç, çekemez, cahil, cimri, israfçı olma.

Öfke ile kalkıp; zararla, ziyanla oturmayasın.

Pisliğin derin çukuruna düşüp, çaresiz çırpınmayasın.

Hakka, hakikate isyan edip; batılın pis çukuruna düşmeyesin.

Gurur, kibir edip, nefsine uymayasın.

       Hırsla, şehvetle, inatla, düşmanlıkla, batılın pisliğine batmayasın.

       Dedikodu, laf taşıma, ara bozma gibi haramlar işlemeyesin.

       Kötü zan beslemeyesin, küfre düşkün olmayasın.

       Milli, manevi, ilmi değerlere düşmanlık edip, mundar olmayasın.

Kötü, zararlı alışkanlıklardan uzak dur; vatan, millet düşmanlığı yapma!

 Ne kâfirler gibi olasın, nede ikiyüzlülük yapasın.

Fitne, bozgunculuk, bozukluk, şiddet, terör yapmayasın.

İnsanlık düşmanı olup, iki âlemde cehennemi yaşamayasın!